KUR’AN İŞLETMELERİ(17); 157. SEMİNER Üsküdar/İstanbul, 26 Nisan 2002 Cuma
A D İ L D Ü Z E N E G Ö R E
İNSANLIK ANAYASASI
IA. HUKUK DÜZENİ (İSLÂM DİNİ)
(İTTİBA) Uymak demektir. “ Benden size yol gösteren gelecektir. Kim yol gösterene uyarsa, onlara korku yoktur, onlar üzülmezler de. = Benden size hüdâ gelecektir. Kim hüdâma tâbi olursa, onlara havf yoktur, onlar mahzun da olmazlar.” (2/38) “Düzeninize uymayanlara güvenmeyin. = Dininize tâbi olmayandan başkasına îman etmeyin.”(3/73) “Allah’ın hoşnutluğunu gözetip O’na uyanla, Allah’ın hışmına uğrayan bir olur mu? = Allah’ın rıdvânına tâbi olan kimse, Allah’tan sehatine bevetmiş kimse gibi midir?”(3/162) “Onunla beraber indirilmiş bulunan ışığa uyanlar gelişmişlerdir. = Onunla beraber inzâl olunmuş bulunan nûra tâbi olanlar müflihdirler.”(7/157) “Bırakmış ve senin yoluna uymuş olanların suçlarını ört. = Tevbe etmiş ve senin sebîline tâbi olanlara gufret.”(40/müminSURESİ/7) “İnanmış olan kimseler yetiştiricilerden gelen gerçeğe uydular. = Îman etmiş olan kimseler Rabb’larında hakka tâbi oldular.”(47/3) “İyilik ederek onlara uyan kimselerden Allah hoşnut olmuş, onların gönlü de O’ndan hoşnut olmuştur. = İhsan ile onlara tâbi olanlardan Allah râzı oldu, onlar da O’ndan râzı oldular.”(9/100) “Yetiştiricinizden size ne inmişse ona oyun, onun dışında yöneticilere uymayın. = Rabb’inizden size ne inzâl olunmuşsa ona tâbi olun, onun dışında evliyaya tâbi olmayın.”(7/3) “Onlara “Allah’ın indirdiğine uyun” dendiğinde, “Biz atalarımızın gittiği yoldan gideriz” derler.” = Onlara “Allah’ın inzâl ettiğine ittiba edin” dendiğinde, “Biz abâımızda ilfa ettiğimize tâbi oluruz” derler.”(2/170) “Biz atalarımızı neyin üzerinde bulmuşsak ona uyarız derler. = Biz abâımızı neyin üzerinde vecd ettikse ona tâbi oluruz derler.”(31/21) “Onlar her söze kulak verirler ve en iyisine uyarlar. = Onlar her kavli istima’ eder ve ahsenine tâbi olurlar.”(39/18) “Topluluğu seviyorsanız bana uyun, topluluk da sizi sever. = Eğer Allah’ı hubb ediyorsanız bana tâbi olun, Allah da sizi hubbeder.”(3/31) “ Bu bir yazıttır. Bollaştırandır. Onu size indirdik. Ona uyun. = Bu Kitaptır. Mübarektir. Onu size inzâl ettik. Ona tâbi olun.”(6/155) “Allah’a ve O’nun Allah’a ve sözlerine inanmış ümmi ulak elçisine uyunuz. = Allah’a ve O’nun Allah’a ve kelimelerine îman etmiş ümmi nebi resulüne ittiba ediniz.”(7/158) Bu âyetler bize içtihat ve icmalarla oluşan mevzuata uymamızı emretmektedir. Size ne inzâl olunuyorsa ona uyun, onun dışında yöneticilere uymayın diyor. Başkanlara da ancak Allah ve kelimâtına uyduğu yerde uyun demektedir. Namazda imama uyarız, ama imam şeriata göre namaz kıldırıyorsa ona uyarız. Dine uyun demek, şeriata uyun demektir.