4 MEZHEBİN FIKHI VE KARAGÜLLENİN İÇTİHATLARI
Süleyman Karagülle
1874 Okunma
90-ŞUFA

ŞUF’A

 

Yeryüzü bütün insanlarındır. Herkes her yere ortaktır. İşgal etmekle yararlanma hakkı kazanır. Eşit büyüklükte yeri işgal etmek hakkına sahiptirler. Kim önce daha iyi yer işgal etmişse orasını işgalde devama hakkı vardır. Boşalttığı zaman onu başkasına devretme hakkı yoktur. İşgalle onu tahrip etmemeli, çevre kirliliği yapmamalıdır. Tabii kaynaklarından başkalarının yararlanmasına engel olmamalıdır.

İhya ederek toprağa, ihraz ederek taşınırlara malik olunur. Mülkde emek vardır; emek herkesin kendi hakkıdır. Onu dilediğine devreder. Bu kişiye toprakdan daha çok yaralanma hakkını tanımaz.

Denizler insanlığın yararlandığı yerlerdir, özel mülkiyet söz konusu değildir. İşgal yoluyla intifa geçerlidir. Dalyanlar ve setli limanlar karalara dahildir.

On kilometre kareden büyük yerlerin havasahası ve kara suları on kilometredir. Ondan küçük adalar için kilometre karenin kare kökleri kadar mesafedir. İki sahil sahası çakışıyorsa aradaki hudut sahil mesafeleri nisbetinde bölüşülür. Üçte bir kadar ortadan serbest şerit bırakılır.

Karaların on kilometrelik aralıklarla en çıkıntılı noktalar seçilerek bir poligon çizilir. Küçük adalarda ise kendi sahil mesafelerine göre poligon çizilir.  En uygun hattan yeteri kadar geçiş hakları tanımak zorunludur.

Kıtalarda paralı askerlerden oluşan deniz ve hava güvenlik teşkilatı kurulur. Üst işletmelerin kamu payları bunlara aittir. Buralardaki hareketlerden bu teşkilat haberdar edilir. Herhangi bir saldırı halinde bu teşkilat zararı öder. Kıtaların kara ve denizlerdeki hudutları insanlık başkanı tarafından çizilir. İlmi şuranın ittifakı ile değiştirilir.

Devlet kurmak isteyen en az on kişilik üstün ehliyetliden müteşekkil bir şura oluşturur. Anayasalarını hazırlarlar, merkezlerini ve dillerini seçerler. Kadın erkek herkesten veya velilerinden kurulacak o devlete hicret edeceklerine taahhüdü alınır. Eğer altı milyon insandan bu şekilde taahhüt alınmışsa, merkezin bulunduğu yerin nüfus yoğunluğu esas alınarak en çok otuz milyona düşecek toprak miktarının sınırını, kendi merkezleri etrafında çizerler. Oradaki halka "burada devlet kuruluyor, kalacak mısınız, göç edecek misiniz…” diye sorulur. Kalcakların sayısı otuz milyonu bulursa devlet kurulmuş olur. Beş sene göç akışlarına müsaade edilir. Beş sene sonunda orada yerleşen halkın nüfusu otuz milyonu aşmışsa o topraklar üzerinde yeni devlet kurulmuş olur. Otuz milyonu bulamazsa devlet kurulmaz ve bu kurucular bir daha devlet kurma talebinde bulunamazlar.

Başka devletle komşu olan iller meclislerinin ittifakı ile devlet değişdirebilirler. Bucaklar da meclislerinin ittifakı ile illerini hatta devletlerini değiştirebilirler. Ocaklarda meclislerinin ittifakı ile bucaklarını değiştirebilirler.

Ocağa yerleşebilmek için ocak başkanından izin almak gerekir. Ondan sonra o bucakta iş yapma hakkına sahib olur. Bucak siyasi müşavirlerinden birinin talebi ve başkanın izniyle yabancılar bucak içinde ocak kurma imkanı elde ederler. İlde siyasi müşavirlerden birinin delaleti ve başkanın kabulü ile il içinde dışardan gelen halkın bucak kurmalarına izin verilir. Devlette siyasi şura başkanının talebi ve  devlet başkanının izniyle ülkede yabancılar il kurabilirler.    

Komşu ocak, bucak, il ve devletler arsında toprak talep hakkı vardır. Kendi nüfus yoğunluğu komşu nüfus yoğunluğunun iki katından fazla olması ve talep ettiği toprakların halkı ile beraber kattığı zaman kendi nüfusu yüz milyonu geçmemesi, komşunun nüfusunun da otuz milyondan aşağı düşmemesi gerekir. O topraklar üzerinde plebisit yapılır. “Göç ederim” diyenlerin sayısına göre istenen toprak bölünür. Böylece yeni sınır oluşur.   

Yararlanma mülkiyetinde herhangi bir şuf’a hakkı yoktur. Kullanma mülkiyetinde meskenlerde ocak başkanlarının şuf’a hakkı vardır. Bucak başkanları nefyetme hakkına sahiptir. Bunun dışında merkez bucaklarda başkanlar, sadece merkez bucaklarından nefyetme hakları vardır.

Kullanma mülkiyetinde ortaklar, münavebe ile kullanıyorsa şuf’a hakkı vardır. Kira o ilçedeki ortalama kiradır. İşletmelerde ise sanayide son beş, ziraatte son on yılda ödenen vergi toplamı kadardır. İşletme mülkiyetinin değeri bunun yarısıdır. Bu değerle şuf’a hakkı kullanılabilir.

Şuf’a hakkı rıza şartından doğar. Ortak mallarda bütün ortakların her cüzde payları vardır. Dolayısıyla ortağı değiştirmekle paylarını ona satmış olurlar. Ancak yararlanma mülkiyetinde ortakların eşyada değil; semeresinde ortaklıkları vardır. Dolayısıyla orada onların rızası gerekmez. Kullanma mülkiyetinde ise gerekir; çünkü, beraber kullanacaklar. Ancak buradaki itiraz cüzler üzerinde değildir, kişiye karşıdır, dolayısıyla bir cüzünde rıza gösteren artık itiraz edemez. Kişi başkasına aldıramaz. Ancak içlerinden alacak kalmazsa başkalarına aldırma da şufa hakkı olarak seyreder.   

 

SORU:1- Ortaklıkta şuf’a hakkı var mıdır?

Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Ortaklıkta şuf’a hakkı vardır.

Karagülle- Yararlanma mülkiyetinde şuf’a hakkı yoktur ama kullanma mülkiyetinde şuf’a hakkı vardır.

 

SORU:2- Komşuların şuf’a hakkı var mıdır?

Numan- Vardır.

Malik, Şafii ve Ahmet- Yoktur.

Karagülle- Ocakta bir mesken tahliye edilip kullanma hakkı başkasına intikal edince, oraya kullanma mülkiyetini alacak biri bulunduğunda önce oradan yararlanma mülkiyeti olanlar, sonra hissedarların mirasçıları, sonra o sitede oturanlar istedikleri kimseye aldırma hakkına sahiptir. Hissedarlar arasında öncelik en çok hisse sahibi olana, akrabalar arasında en yakın akrabanın en büyüğe, ocak sakinleri arasında başkanın uygun bulduğu kimsenin o yere gelip yerleşmeye hakkı vardır. Yararlanma mülkiyeti eskisi gibi devam eder.

Ocak kurmada köy korucuları kendi meralarından, bucak kurmada ilçe komutanları kendi orman sahalarından, İl kurmada bölge komutanları kendi savunma sahalarından yer ayırırlar. Yerleştikten sonra  komşulardan toprak isteme hakları doğar.

 

SORU:3- Şuf’a hakkı hemen talep edilebilir mi?

Numan- Şufa hakkı satıştan sonra istenir ve hemen istenmesi gerekir. Ayıplı mallarda olduğu gibi geciktirme, hakkın kaybına sebeptir.

Malik- Şuf’a hakkı, şuf’a sahibinin öğrenmesinden bir sene; başka rivayete göre beş sene geçtikten sonra veya hakkını iskat ettikten sonra düşer (Satın alan hakime çıkarır ve hakim tebliğ eder, satın almazsa hakkını kaybeder.)

Şafii- Şuf’a hakkı satışdan sonra istenir ve hemen istenmesi gerekir. Ayıplı mallar olduğu gibi geciktirme, hakkın kaybına sebeptir. (Üç gün içinde şuf’a hakkı kullanılmazsa sakıt olur.) (İskat edinceye kadar şuf’a hakkı devam eder.)

Ahmet- Şuf’a hakkı meclis dağılıncaya kadar devam eder. ( Şuf’a hakkı hemen düşer.) (Satış hakkı ıskat etmedikçe düşmez.)

Karagülle- Şuf’a hakkı ocak meclisinde gece vakti bir hafta ilan edilir. Bucakta cuma günü ilan edilir. Ortaklıklarda haftalık toplantılarında duyurulur. Ertesi haftanın cuma gününe kadar beklenir, çıkan olmazsa kesinleşir. Çıkan olursa bir haftalık takdir müddeti tayin edilir. Takdiri şahitler yapar. On kişiye sorup orta değeri bulurlar. Orta değerler arasında gabn-ı fahiş (aşırı fiyat farkı) yoksa orta değer alınır. Gabn-ı fahiş varsa  bir üçüncü şahidin tahkikine başvurulur. Üçüncü haftada bunu öder. Ödeyemezse şuf’a hakkı düşer.

SORU:4- Ağaçta bulunan ortak meyvede şuf’a hakkı var mıdır?

Numan- Şuf’a hakkı vardır.

Malik- Şuf’a hakkı vardır. (Yoktur.)

Şafii ve Ahmet- Şuf’a hakkı yoktur.

Karagülle- Yararlanma ortaklığında şuf’a hakkı yoktur. Kullanma mülkiyetinde sıra ile kullanılıyorlarsa şuf’a hakkı yoktur. Sırası gelen istediği kimseye verebilir. Ortaklardan birinin getirisinin yarısından az getiri gelirse diğer ortağı veya şuf’a sahipleri ellerinden bedelini ödeyerek alabilirler.

 

SORU:5- Vadeli satışta şuf’a hakkı nasıl kullanılır?

Numan ve Şafii- Şuf’a hakkı olan isterse bedelin tamamını hemen öder satın alır; isterse bekler, vadesi gelince bedelini öder. O zaman şuf’a hakkını kullanmış olur.

Malik ve Ahmet- Şuf’a hakkı olan aynı vadelerle satın alır; ancak, borç kefilli ise o da kefil gösterir.

Karagülle- Kullanma hakkının veresiye satılması caiz değildir. Ancak taksit taksit satılabilir. Şuf’a hakkı taksit ödendiğinde kullanılır. Ödediği taksitler kadar ortak olur.

 

SORU:6- Şuf’a hakkı pay oranında mı yoksa kişi oranında mı bölüşülür?

Numan- Şuf’a hakkı ortaklar arasında kişi başına bölüşülür.

Malik- Şuf’a hakkı ortaklar arasında hisselerine göre bölüşülür.

Şafii- Hisselerine göre bölüşülür. ( Kişi başına bölüşülür.)

Ahmet- Şufa hakkı ortaklar arasında kişi başına bölüşülür.

 Müzni- Kişi başına bölüşülür. (Hisselerine göre bölüşülür.)

Karagülle- Şuf’a hakkı bölüşülmez. Ortaklardan en çok pay sahibi olan; akrabalardan en yakın ve en büyük olan ve ocakta ise başkan kimi uygun görüyorsa o alır. Eşit zamanda ortak olmuşlarsa ilk ortak olan alır, ortaklıkları da eşitse yaşlı olan alır.

 

SORU:7- Şuf’a hakkı mirasçılara intikal eder mi?

Numan- İntikal etmez.

Malik ve Şafii- İntikal eder.

Ahmet- Hayatında talep etmişse intikal eder, etmemişse etmez.

Karagülle- Şuf’a hakkı kullanma haklarındandır, miras hakkı ile geçmez. Vasiyet yoluyla geçer. Şuf’a hakkını kişi kendisi kullanabildiği gibi birisine de aldırabilir.

 

SORU:8- Şuf’a hakkı olan bir yer üzerinde bina yapsa veya ağaç dikse sonra şuf’a hakkını kullanmak istese hüküm nedir?

Numan- Şuf’a hakkı olan onu söktürmeyi veya yıktırmayı isteyebilir.

Malik, Şafii ve Ahmet- Şuf’a hakkı olan onu söktürmeyi veya yıktırmayı isteyemez.

Kavm- Şuf’a hakkı kullanan bedelini verir ve satın alır.

Karagülle- Bir kimse şuf’a hakkı olan arsanın üzerinde bina yapsa veya ağaç dikse sonra şuf’a hakkını kullanmak isterse şuf’a hakkı olan onu söktürmeyi veya yıktırmayı isteyemez. Bina yapan, ağaç diken plana göre yapmışsa yararlanma mülkiyeti ile ortak olur. Şuf’a hakkı olan kullanma mülkiyetinde şuf’a hakkını kullanır.

 

SORU:9- Hamam, kuyu, değirmen, yol ve kapı gibi bölünmesi veya sıra ile kullanılması sözkonusu olmayan mallarda şuf’a hakkı var mıdır?

Numan ve Şafii- Şuf’a hakkı yoktur.

Malik- Şuf’a hakkı yoktur. (Abdulvahab- Vardır.)

Karagülle- Kamu yararına olan mallarda özel milkiyet yoktur. Bu gayri menkullerin altyapısıdır. Arsa paraları ile yapılır. Yapılmasını beklemeden yapanlar, bedelini alma haklarına sahiptirler. Binanın kullanmaya geçmesiyle kamu payı kadar yararlanma mülkiyeti altyapıyı yatıranlara bölüştürülür. Kullanma mülkiyetlerinde hakları yoktur.

Bir sitede inşaat yapanlar projeye uygun olarak her zaman arsa parasını yatırmadan yapabilirler. Ancak yapılarda yararlanma mülkiyetine site ortak olur. Gelirleri site senetlerinin geliri olur. Satın alanlar yararlanırlar.

           

SORU:10- Şuf’ada kim kime karşı sorumludur?

Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Müşteri şuf’a hakkı sahibine karşısorumludur. Müşteri satıcıdan parayı alır, malı şefi’e verir. Mala başkası sahip çıksa şuf’ayı kullanan parasını müşteriden alır, müşteri de satıcıdan alır.

İbni Ebi Leyla- Şuf’ada satıcı sorumludur. Mala başkası sahip çıksa şuf’ayı kullanan parasını satıcıdan alır.

Karagülle- Şuf’a hakkı alıcıya karşı kullanılır, satıcıya karşı kullanılmaz. Satıcı malı satmış ve beri olmuştur. Takdirdeki kar zarar alıcıya aittir. Şuf’a hakkını kim kullanmışsa o sorumludur. Şuf’a hakkı olan rayiç bedelle alma hakkına sahiptir. O hakla almazsa daha az bedelle başkasına satmakta mal sahibi hak sahibidir.

         

SORU:11- Hibede şuf’a hakkı var mıdır?

Numan, Şafii ve Ahmet-  Hibede şuf’a hakkı yoktur.

Malik- Hibede şuf’a hakkı yoktur. (Vardır.)

Karagülle- Hibedede şuf’a hakkı vardır. Bedelini hibe etmiş olur.

 

SORU:12- Şuf’ada hezl geçerli midir?

Numan ve Şafii- Hezl geçerlidir. Bağışlamış gizli para almışsa, az fıyatla satıp çok göstermişse, tamamını almış da bir kısmını göstermişse şuf’a hakkı olanın itiraz  hakkı yoktur.

Malik ve Ahmet- Hezl geçerli değildir. Bağışlamış gizli para almışsa, az fiyatla satıp çok göstermişse, tamamını almış da bir kısmını göstermişse şuf’a hakkı olanın itraz  hakkı vardır.

Karagülle- Şuf’ada hezl geçerli değildir. Bağışlamış veya gizli para almışsa, az fıyatla satıp çok göstermişse, tamamını almış da bir kısmını göstermişse şuf’a hakkı olanın itraz hakkı yoktur. Şuf’a hakkı olan rayiç değeri verip alma hakkına sahiptir. Başkasına ucuz veya pahalıya satması birşeyi değiştirmez. Ortaklar arasında şuf’a hakkı yoktur.

 

SORU:13- Müşteri şuf’a hakkı olana fark verebilir mi?

Numan, Şafii ve Ahmet- Fark verebilir.

Malik- Fark veremez. Şuf’a hakkı olan iade etmelidir. Şuf’a hakkı düşer. (Şuf’a hakkı düşmez.)

Karagülle- Müşteri şuf’a hakkı olana fark veremez. Böyle bir anlaşma şuf’a hakkını düşürür. Parasını geri alır. Rayiç bedelle satın aldıktan sonra isterse tekrar ona satabilir. Ancak başka şuf’a hakkı olanların hakkı doğar.

 

SORU:14- Şuf’a hakkı paya mı yoksa şahsa mı kullanılır?

Numan ve Malik- Şahsa kullanılır. İki kişiden aynı akitle aldığı payları, birden almak veya birden bırakmak zorunluluğu vardır.

Şafii ve Ahmet- Paya kullanılır. İki kişiden aynı akitle aldığı payladan birini alıp diğerini almayabilir.

Karagülle- Şuf’a hakkı şahsa kullanılır. İki kişiden aynı akitle aldığı payladan birini alıp diğerini bırakamaz. Birlikte almak veya terketmek zorundadır.

 

SORU:15- Ortaklardan biri payını falana sattığını ikrar etse, alıcı “ben almadım” derse şuf’a hakkını kullanabilir mi?

Numan- Şuf’a hakkını kullanabilir.

Malik- Şuf’a hakkını kullanamaz. Kesinlik kazandığında kullanır.

Şafii- Şuf’a hakkını kullanabilir. (Kullanamaz.)

Karagülle- Ortaklardan biri payını falana sattığını ikrar etse, alıcı “ben almadım” derse şuf’a hakkını kullanabilir. Alıcıya bedelini verir, satış gerçekleşir.

 

SORU:16- Zimmiler şuf’a hakkı kullanabilir mi?

Numan, Malik ve Şafii- Zimmiler şufa hakkı kullanabilir, hakları vardır.

Ahmet-  Zimmilerin şuf’a hakları yoktur.

Karagülle- Şuf’a hakkı ortak mallardaki şuyuiyyetten doğar. Dolayısıyla yeni gelen ortağa karşı rızası gerekir. Böylece zimmilerin de şuf’a hakları vardır.

 

 

 

 

 

 

 


4 MEZHEBİN FIKHI VE KARAGÜLLENİN İÇTİHATLARI
1-1-TEMİZLİK
2236 Okunma
2-2-MİSVAK
2204 Okunma
3-3-HİTAN(SÜNNET OLMAK)
2237 Okunma
4-4-NECASET
3498 Okunma
5-5-ABDEST
3104 Okunma
6-6-İSTİNCA
1906 Okunma
7-7-ABDEST-2
2127 Okunma
8-8-GUSÜL
2321 Okunma
9-9-TEYEMMÜM
2608 Okunma
10-10-MESH VE MEST
2402 Okunma
11-11-HAYZ
2209 Okunma
12-12-NAMAZ-1
2166 Okunma
13-13-NAMAZ-2-SETR
2713 Okunma
14-14-NAMAZ-3-İSLAMIN ŞARTI
2592 Okunma
15-15-NAMAZ-4-CEMAAT
3355 Okunma
16-16-NAMAZ-5-SEHV SECDESİ
2526 Okunma
17-17-NAMAZ-6-TİLAVET SECDESİ
4151 Okunma
18-18-NAMAZ-7-SEFER
2345 Okunma
19-19-NAMAZ-8-HAVF NAMAZI
2306 Okunma
20-20-NAMAZ-9-CUMA NAMAZI
3328 Okunma
21-21-NAMAZ-10-BAYRAM NAMAZI
3563 Okunma
22-22-NAMAZ-11-KÜSUF NAMAZI
2003 Okunma
23-23-NAMAZ-12-İSTİSKA NAMAZI
2178 Okunma
24-24-NAMAZ-13-CENAZE NAMAZI
2947 Okunma
25-25-NAMAZ-14-NAFİLE NAMAZLAR
3147 Okunma
26-26-SİYER VE CİHAT-1-KITAL
2142 Okunma
27-27-SİYER VE CİHAT-2-GANİMETLERİN BÖLÜŞÜLMESİ
2665 Okunma
28-28-SİYER VE CİHAT-3-İTAK
2120 Okunma
29-29-SİYER VE CİHAT-4-TEDBİR
1955 Okunma
30-30-SİYER VE CİHAT-5-KİTABE
2009 Okunma
31-31-SİYER VE CİHAT-6-MÜDEBBER
2003 Okunma
32-32-ORUÇ-1
2567 Okunma
33-33-ORUÇ-2-İTİKAF
4539 Okunma
34-34-NEZİR-ADAK
2284 Okunma
35-35-ZEKAT-1
2992 Okunma
36-36-ZEKAT-2-HAYVANLARDA ZEKAT
5947 Okunma
37-37-HACC VE UMRE -1
1942 Okunma
38-38-HACC VE UMRE 2-HACCIN YAPILMASI ÖNCESİ
1936 Okunma
39-39-TAKVİM VE İBADET VAKİTLERİ
1981 Okunma
40-40-TAKVİM-2-NAMAZLARIN HİKMETİ VE VAKİTLERİ
1980 Okunma
41-41-TAKVİM-3-ORUÇ VAKTİ
2156 Okunma
42-42-TAKVİM-4-AYIN VAKTİ
2006 Okunma
43-43-HACC VE UMRE-3-HACCIN VAKTİ
1924 Okunma
44-44-HACC VE UMRE4-İHRAM
4399 Okunma
45-45-HACC VE UMRE-5-HAC NASIL YAPILIR
2395 Okunma
46-46-KURBAN
2277 Okunma
47-47-NİKAH-1
2277 Okunma
48-48-NİKAH-2-REDAA
2094 Okunma
49-49-NİKAH-3-NAFAKA
2113 Okunma
50-50-NİKAH-4-HIDANE
2009 Okunma
51-51-NİKAH-5-İLA
2127 Okunma
52-52-NİKAH-6-ZIHAR
3922 Okunma
53-53-NİKAH-7-LİAN
2189 Okunma
54-54-TALAK-1
1806 Okunma
55-55-TALAK-2-HUL
2674 Okunma
56-56-TALAK-3
3131 Okunma
57-57-TALAK-4-RİCİ TALAK
2282 Okunma
58-58-HADLER-1
1990 Okunma
59-59-HADLER-2-RİDDET
1954 Okunma
60-60-HADLER-3-BAĞY
1884 Okunma
61-61-HADLER-4-ZİNA
5521 Okunma
62-62-HADLER-5-YOL KESME
1868 Okunma
63-63-HADLER-6-İÇKİ
2012 Okunma
64-64-TAZİR
2499 Okunma
65-65-KASAME
2071 Okunma
66-66-SAVUNMA VE TAZMİNAT
2413 Okunma
67-67-HAYVANLARIN VERDİĞİ ZARARLAR
2036 Okunma
68-68-KAZANÇ-1-KAMU ORTAKLIKLARI
2001 Okunma
69-69-KAZANÇ-2-ÖZEL ŞİRKETLER
2189 Okunma
70-70-KAZANÇ-3-MURABAHA-TİCARET
2385 Okunma
71-71-KAZANÇ-4-SATIŞTA İHTİLAF
1745 Okunma
72-72-KAZANÇ-5-SELEM
1881 Okunma
73-73-KAZANÇ-6-İKALE
1816 Okunma
74-74-KAZANÇ-7-İCARE-KİRA VE ÜCRET
2596 Okunma
75-75-KAZANÇ-8-CUALE-MÜKAFAT
1955 Okunma
76-76-KAZANÇ-9-KARZ
1873 Okunma
77-77-KAZANÇ-10-ŞİRKETİ KIRAZ
2043 Okunma
78-78-KAZANÇ-11-MUVAFADA ŞİRKET
2694 Okunma
79-79-KAZANÇ-12-ŞİRKETİ ANNAN
1850 Okunma
80-80-KAZANÇ-13-ŞİRKETİ VÜCUH
2057 Okunma
81-81-LEKİT-KAYIP İNSAN-ÇOCUK
2004 Okunma
82-82-HİBE
2085 Okunma
83-83-VAAD
1903 Okunma
84-84-LUKATA-BULUNTU MAL
1962 Okunma
85-85-VEDİA-EMANET
1959 Okunma
86-86-ARİYET-ÖDÜNÇ
1762 Okunma
87-87-VEKALET
2029 Okunma
88-88-DIMAN-KEFALET
2192 Okunma
89-89-HAVALE
1795 Okunma
90-90-ŞUFA
1874 Okunma
91-91-İHYA-ÖLÜ TOPRAĞIN İHYASI
2468 Okunma
92-92-ZİRAİ ŞİRKETLER
2131 Okunma
93-93-REHİN
1889 Okunma
94-94-İFLAS
1917 Okunma
95-95-HACİR
2237 Okunma
96-96-GASP
1994 Okunma
97-97-SULH-UYUŞMA
1958 Okunma
98-98-KERAHİYET VE İSTİHSA-YİYECEK VE İÇECEKLER
2554 Okunma
99-99-KAZA VE ADABI-YARGILAMA
1831 Okunma
100-100-İKRAR
1930 Okunma
101-101-MİRAS-FERAİZ
6661 Okunma
102-102-ZEBAİH-HAYVAN KESME-BOĞAZLAMA
2252 Okunma
103-103-AVLANMAK
2021 Okunma
104-104-YEMİN
2106 Okunma
105-105-VAKIF
1886 Okunma
106-106-İTAM-YEDİRMEVE DOYURMA-VAKFI
1860 Okunma
107-107-SULAR VAKFI
1808 Okunma
108-108-SİHİR
1864 Okunma
109-109-İSLAMDA ORGAN NAKLİ
2098 Okunma

© 2025 - Akevler