1-TAHARET (TEMİZLİK)-1
Giriş
Yeryüzü insanlığındır. İnsanlar onu atalarından devralıp yararlanarak yaşarlar. Bunun karşılığında onu imar ederek çocuklarına devrederler. Yeryüzünde geşmiş ve gelecek nesillerin hakları vardır. Bugünkü nesil onu tahrib edemez. Bu nedenle insan kendisini ve çevresini temiz tutmakla yükümlüdür.
Canlılar dışarıdan maddeler alırlar ve onlardan yararlanarak tekrar dışarı atarlar. Alınanlara besin, atılanlara atık diyoruz. Varlıklar kendi atıklarını besin olarak kullanamazlar. Atıklar başka varlıkların besini olur. Besin zinciri ile denge kurulur ve hayat devam eder. Bozulan varlıkların ortadan kaldırılması gerekir. Yoksa hayat zinciri durur.
İnsanlar kendi besinlerini seçmek ve kendi atıklarını uzaklaştırmakla yükümlüdür. Bununla beraber, günün bütün saatlerinde temizlik yapsalar başka iş yapamazlar. Bu nedenle temizliklerini günün belli saatlerinde yaparlar.
İnsanlar toplu olarak üretir, tek tek tüketirler. Üretimin toplu yapılması için işlere birlikte başlar, birlikte dağılır, birlikte yatar, birlikte kalkarlar. Bunun için sabaha iki saat kala kalkılır. Birinci temizlik bu vakitte yapılır. Sonra işe başlamadan bir araya gelirler. Öğle vakti işleri birlikte bırakırlar ve ikinci temizliği bu vakitte yaparlar. Sonra öğle uykusunu uyurlar. İkindi vakti yine işe gelirler. Üçüncü temizlik burada yapılır. Sonra akşamüstü işi bırakırlar, dördüncü temizlik burada yapılır. Yatmadan önce toplanırlar, bu da beşinci temizliktir. Böylece tüm hayatlarını temiz tutarlar.
Tüm hayatta temiz olma esastır. Temiz kaldıkça bir daha temizlenmeleri gerekmez. Bunun için pislenme meydana gelince temiz olma ilkesi getirilmiştir. İnsana herhangi bir pislik bulaşırsa en geç bu vakitlerin birinde temizliğin yapılması gerekir. Bir de insanın tuvaletten çıkınca temizlenmesi gerekir. Çünkü bunlar, kişinin pisliklere bulaştığı vakitlerdir. Uykudan uyanınca tabii olarak ilk temzilik yapılır.
Bu günlük temizlik, görünen uzuvların yıkanmasıyla olur. Çünkü görünen ve görünmeyen pisliklerle bunlar temastadır. Ayrıca en az haftada bir defa da bedenin yıkanması gerekmektedir. Böylece terleme sonucu oluşan kirlerden temizlenilir. Bu cinsi ilişki veya meninin akması veya hayız olunması gibi sebeplere bağlanmıştır. İnsan cünüp olunca yıkanmalıdır.
SORU : 1-Temizlenmeden namaz kılınabilir mi?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Temizlik yapılmadan namaz kılınamaz.
Karagülle- Temizlik yapılmadan namaz kılınmaz. Diğer canlılar temizliklerini biyolojik olarak yaparlar. Onların kirlenmiş çamaşırları yoktur. İnsan ise temizliğini ameli ile yapar. İnsandaki temizlik, vaktin bölümleri içinde yapılmaktadır. Pis olan şeylerden onları yememek suretiyle bedenin içi, yıkanmak suretiyle bedenin dışı, çevrenin temizlenmesiyle de giyecek ve barınacak yerler temiz tutulur. Beden yaklaşık haftada bir defa, açık uzuvlar ise günde beş defa yıkanarak sürekli temizliğe uyulur. Namaz, aynı zamanda bu temizliği hatırlatan ve düzenleyen bir müessesedir.
SORU : 2-Temizlik ne ile yapılır?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Temizlik su ile yapılır.
Karagülle- Temizlik su ile yapılır. Hayat ancak su ile kaimdir. Suda erimeyen maddeler insana zarar vermez. Zararlı maddeler ve hücreler su ile uzaklaştırılır. Ayrıca gerek ısınma ısısı, gerekse buharlaşma ısısı en fazla olan madde sudur. Yıkanma aynı zamanda vücutta ısı hareketliliğini gerçekleştirir. Dolayısıyla yıkanmanın su ile yapılması gerekmektedir.
SORU : 3-Suya başka yerde ihtiyaç varsa veya kullanılma imkanı yoksa ne yapılır?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Teyemmüm yapılır.
Karagülle- Suya başka yerde ihtiyaç varsa veya kullanılma imkanı yoksa teyemmüm yapılır. Teyemmümde suyun yerini toprak alır. İnsanın bedenini toprak oluşturur. Onun da zararlı şeyleri alıp götürme kabiliyeti vardır. Ancak teyemmümde esas, bir şeyin yapılması fiilen mümkün değilse, temsilen yapılarak alışkanlığın sürdürülmesidir. İbadetlerin asıl amacı, kişileri vakitli ve düzenli bir şekilde yaşamalarına alıştırmaktır. Bundan başka faydaları da vardır. Fayda mümkün olmasa da alışkanlığın sürdürülmesi için yerine temsili hareket ikame edilir. Su yoksa teyemmüm yapılır, ayakkabı giyinilmişse meshedilir.
SORU : 4-Deniz suyu temizleyici midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Deniz suyu temizleyicidir.
Kimi- Zaruret halinde temizleyicidir.
Kimi- Teyemmümle beraber temizleyicidir.
Karagülle- Deniz suyu temizleyicidir. Deniz suyuna karışan maddeler toprak cinsindendir. O da temizleyici olduğu için suyun temizleyiciğini yok etmez. Toprakla teyemmümün hikmeti de budur.
SORU : 5-Sudan başka şeylerle yıkanmak caiz midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Caiz değildir.
İbni Ebi Leyla, Esam- Caizdir.
Karagülle- Sudan başka şeylerle yıkanmak caiz değildir. Su ile kıyaslanacak madde yoktur. Sudan başka şeylerle hayat kaim olmaz.
SORU : 6-Sudan başka şeylerle pislik izale edilebilir mi?
Numan- İzale edilebilir.
Malik, Şafii ve Ahmet- İzale edilemez.
Karagülle- Sudan başka şeylerle pislik izale edilebilir. Ancak görünmeyen pislikler ancak su veya toprakla izale edilebilir. Mesela sidik kurursa bunu alkolle temizleyemeyiz, ancak su veya toprakla izale edebiliriz.
SORU : 7-Güneşte ısıtılmış suyun kullanılması mekruh mudur?
Numan, Malik ve Ahmet- Mekruh değildir.
Şafii- Mekruh değildir. (Mekruhtur.)
Karagülle- Güneşte ısıtılmış suyun kullanılması mekruh değildir. Güneş ışınları suyu radyasyonlu yapar, ancak bu kadar radrasyonun zararı yoktur. İnsan bedeninin soğuyup, ısınması gibi ısınıp soğuması aynı hareketliliği sağlar.
SORU : 8-Isıtılmış suyun kullanılması mekruh mudur?
Numan, Malik ve Şafii- Mekruh değildir.
Ahmet- Mekruh değildir. Ateşte ısıtılmış su mekruhtur. Tabii sıcak sular ile güneşte ısıtılmış sular mekruh değildir.
Karagülle- Isıtılmış suyun kullanılması mekruh değildir. Sıcak suların kiri alıp götürme kabiliyeti daha fazladır.
Kur'an'da "muğtasal", "barid" sıfatı ile kullanılmıştır. Isıtılmamış su ile yıkanmak efdaldir.
SORU : 9-Yıkanmada kullanılmış su temiz midir?
Numan- Temizdir; fakat, temizleyici değildir.
Ebu Yusuf- Pistir.
Malik, Şafii ve Ahmet- Temizdir ve temizleyicidir.
Karagülle- Yıkanmada kullanılmış su temizdir; fakat, temizleyici değildir. Yeniden temizlemede kullanılamaz.
Sular pis, temiz ve temizleyici olmak üzere üç grupta toplanır. Su, denizlerden buharlaşarak arınır. Yağmur ve kar şeklinde yere iner. İnerken havanın pisliklerini de temizler. Kar halinde dağların tepelerinde depo edilir. Toprak altına girerek süzülür, toprakları da temizler. Pınarlar, dereler ve ırmaklar halinde akar. Canlılara hayat verir. Denize döner, orasını da temizlemiş olur. Böylece su devamlı dolaşarak canlılara hayat kaynağı olurken, aynı zamanda hava, toprak ve denizlerin de temizlenmesi işini yüklenir.
SORU : 10-Gülsuyu ve sirke temizleyici midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Gülsuyu ve sirke ile yıkanılmaz. Kendileri temizdir.
Karagülle- Toprak cinsinden olmayan, yani organik olan maddeler zararsızsa temizdir ama temizleyici değildir. Çünkü onlar canlılara besin olabiliyorlar. Su rengini, kokusunu, tadını veya akışkanlığını değiştirirse temizleyicilikten çıkar.
SORU : 11-Zaferan benzeri temizleyici maddelerle değişmiş olan sular temizleyici midir?
Numan- Temizleyicidir, temiz şeyle karışan su, temizleyici olmaktan çıkmaz. Maddenin pişmesi veya oranının %50'den fazla olması suyu su olmaktan çıkarır.
Malik, Şafii ve Ahmet- Temizleyici değildir.
Karagülle- Zaferan benzeri temizleyici maddelerle değişmiş olan sular temizleyici değildir. Sabunla yıkanıldıktan sonra temiz su ile son yıkama yapılmadıkça yıkanılmış olmaz. Su yoksa ayrıca teyemmüm gerekir. Çünkü bunlar organik maddelerdir, temizdirler.
SORU : 12- Uzun süre kaldıktan sonra bozulan su temizleyici midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Temizleyicidir.
İbni Sirin- Temizleyici değildir.
Karagülle- Uzun süre kaldıktan sonra bozulan su temizleyici değildir. Uzun zaman kalan suyun rengi, kokusu, tadı veya akışkanlığı bozulmuşsa bu, organik cisimlerin çoğalması ile olmuştur. Bu sebeple artık temizleyici değildir. Pisliği ise içindeki maddelere bağlıdır.
Suda mevcut zararlı maddelerin kabuledilebilir oranı, sudaki alkolün tad veya kokuyu değiştirmeyen oranıdır. Bu ölçü, hava kirliliği için de geçerlidir. Canlıların kirliliği ise kanın suyu renklendirdiği andaki suda mevcut olan alyuvarların sayısıdır. Zararsız kolilerin sayısı o seviyeye ulaştığında su pis hale gelir. Maddenin ve mikrobun zararlılığı alkol ve CO2 yüklü alyuvarların zararlılığı ile kıyaslanır. Oran ona göre belirlenir. Kabuledilebilir kirlilik böylece belirlenir.
Hiçbir zaman yüzde yüz temizlik yapılamaz. Buna gerek de yoktur, hatta zararlıdır. Bağışıklılığı ortadan kaldırır. Bu nedenle, sağlık şartları belirlenirken kabuledilebilir kirlilikler de belirlenir. Günümüzde bu, alimlerin istihsanı ile ortaya konmuştur. Üretici tekel firmaların keyfine göre yukarı çıkarılıp, aşağı indirilmekte, teknolojik imkanlara göre değiştirilmektedir. Oysa sağlık, teknolojik imkanlara göre değil, biyolojik kodlara göre devam ediyor. Şeriat, baz olarak verilen maddelere kıyas istiyor.
SORU : 13-Zemzem suyu ile yıkanmak mekruh mudur?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Mekruh değildir.
Karagülle- İçme suları ile yıkanmak mekruhtur. Sular yıkanma, içme, hayvanları sulama, toprakları sulama ve zararlı sular gibi kısımlara ayrılır. Herbirini kendi sahasında kullanmak gerekir. Sulama suyu içme suyu olarak kullanılırsa zararlı olur, içme suyu da sulama suyu için kullanılırsa israf olur. Suyun bol olması halinde bu ayrımlar yapılmayabilir. Ne var ki, nüfusun artması bu ayrımları zorunlu kılar.
Zararlı suların mümkünse arıtılarak çevreye verilmesi, bu mümkün değilse derin kuyu kazıp toprağın derinliklerine verilmesi gerekir.
Deterjan gibi temizlemede kullanılıp çevre kirliliği yapan maddeler ihtiva eden sular ayrı kanalizasyonlarda arıtılmalı veya yerin altına akıtılmalıdır. (4/43; 5/6)
SORU:14-Ateş veya güneşle pislik giderilebilir mi?
Numan- Giderilebilir. Güneşte kuruyan deri temizlenir, tabaklanmaya gerek kalmaz. Güneşte kuruyan pislik temizdir. Üzerinde namaz kılınır, temizleyici değildir, teyemmüm edilmez.
Malik, Şafii ve Ahmet- Ateş veya güneşle pislik giderilemez.
Karagülle- Ateş veya güneşle kurutulup hayatiyetini kaybeden tozlar temiz değildir. Rutubetlenince tekrar hayata dönerler. Ancak bunlardan çok azına, azlığından dolayı müsaade edilebilir. Mesela deriden yağlar gitmeli, kuru yerden de tozlar bedenimize bulaşmamalıdır.
SORU:15-Rengi, kokusu, tadı ve akışkanlığı değişmemiş akarsular temiz midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Temizdir.
Karagülle- Rengi, kokusu, tadı ve akışkanlığı değişmemiş akarsular temizdir. Bu husus kırlar ve sanayileşmemiş yerler için geçerli olup hükmünü zamanla kaybetmektedir.
SORU:16-Küçük sulara pislik değerse, vasfı değişmese de kirlenir mi?
Numan ve Şafii- Kirlenir.
Malik- Kirlenmez.
Ahmet- Kirlenir. (Kirlenmez)
Karagülle- Küçük sulara pislik değerse vasfı değişmese de kirlenir. Sular eriticidir, temasla kirlenir. Kirlilik ise yüzde ile belirlenir.
SORU:17-Büyük su nedir?
Numan- Suyun bir kenarında yıkanırken çıkan dalgalar öbür tarafa ulaşamıyorsa o su büyük sudur. Dalgaların ulaşamadığı yer kirlenemez.
Malik- Suyun büyüğü yoktur. Tadı, rengi, kokusu ve akışkanlığı değişmedikçe o su temizdir ve temizleyicidir.
Şafii ve Ahmet- İki kulleden ( 500 Bağdat rıtlı, yüzsekiz Şam rıtlı, bir çeyrek arşınküp) çok olan sular büyük sulardır.
Karagülle- Bir sa’, 1040 dirhemdir. Bunun sekizde biri (130 dirhem) bir rıtldır. Bir dirhem 3.28 gramdır. Bunlar Abbasilerin ölçüleridir, 95 santimetre civarındadır, bu gerçek kulaçtır. Söylenen su bir ton civarındadır.
İnsanın vasat ağırlığı 75 kilodur. Bunun 20 katı birbuçuk ton eder. Bu tanımlar bir yana, bence suya karışan pisliğin yüzdesi önemlidir. Bu yüzdede suyun vasfını değiştiren alkol miktarı ile suyun rengini değiştiren kan nisbeti esasdır.
SORU:18-Akarsu durgun su gibi midir?
Numan ve Ahmet- Durgun su gibidir.
Malik- Durgun su gibidir. Rengi kokusu değişmedikçe su kirlenmez.
Şafii- Durgun su gibi değildir. Rengi kokusu ve tadı değişmedikçe kirlenmez.
Beğevi, İmamı Haremeyn, Gazali ve Nevevi- Akarsu vasfı değişmedikçe kirlenmez.
Karagülle- Akarsu durgun su gibi değildir. Akarsuyun alt tarafı kirlenir, yukarı tarafı kirlenmez. Ancak bir suyun akar olması onun temiz olmasını gerektirmez. Sular gittikçe kirlenmektedir. Temiz su, arıtılmış su olacaktır. Radyolojik kirlilik nedeniyle yağan yağmurlar bile temiz değildir. Bu nedenle bütün dünya için bir "Sular Vakfı" kurulması gerekir.
SORU:19-Altın kap kullanılabilir mi?
Numan, Malik ve Ahmet- Haramdır.
Şafii- Haramdır.(Değildir)
Davut- Sadece içmek için haramdır.
Karagülle- Altın, uluslararası para olarak yaratılmıştır. Onun gereksiz olarak harcanması para darlığına neden olur. Aynı vasıf ve fiyatta başka imkan varken altını kullanmak haramdır.
Kadınlar zekatını vererek altını zinet olarak takabilirler, haram değildir. Gümüş ulusal parasıdır, benzer hükme tabidir. Gümüş daha ucuz olduğu için altından daha fazla başka işlerde kullanılır durumdadır.
SORU:20-Altın veya gümüş kaplama helal midir?
Numan- Gümüş kaplama helal, altın kaplama haramdır.
Malik, Şafii ve Ahmet- Kaplama büyük ve çoksa altın ve gümüş kaplamalardan her ikisi de haramdır.
Karagülle- Altın ve gümüş para olarak kullanıldığından onların başka işlerde kullanılması için kulanılacağı malzemeyle karşılaştırıldığında aynı evsafda ve daha ucuz olması gerekir. Faizsiz bankalar yoksa zekatı verilmek şartı ile stoku helaldir. Faizsiz banka varsa bunların bankaya tevdi edilmesi gerekir. Zekatı verilse de bunlar evlerde korunmuş mallardan değildir. Çalınsa devletçe tazmin edilmez, davaya bakılmaz. Bundan, kadınların nisabı geçmeyen miktarları müstesnadır.