HAC NASIL YAPILIR(MEKKEDEN)
SORU:115- Mekke’ye hac ve umre dışında girene ihram gerekir mi?
Numan- Mikatın dışındakikler Mekek’ye girerken ihrama girmeleri gerekir, mikatın içindekilere ihram gerekmez.
Malik-
Şafii- Hac ve umre dışında girenlerin ihrama girmeleri sünnettir. (Vaciptir)
Ahmet-
İbni Abbas- Mekke’ye herkes ihramlı girmeli..
Süleyman- Haremin içinde yaşıyanlara ihram gerekmez. Harem ile Mikat arsında yaşıyanlar, senede bir defa ihrama girip umre yaparlar, sonra ihramsız girip çıkarlar. Dışardan gelenler Mikat sınırları içinde ihramsız girip çıkabilirler. Onun dışında her girişde ihrama girmeleri gerekir.
Herhangi bir beldeye giren kişi, beldenin girişinde kimi ziyaret edeceğini ve kimliğini bildirir, sonra girer ve çıkar. Ancak ocaklarına, kendi köy, ilçe, bölge ve kıta merkezine girip çıkma için haber bırakmaya gerek yoktur. Kendi bucak ve ocaklarına izinsiz girip çıkarlar.
SORU:116- Mekke’ye gece girilebiliri mi?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Mekke’de sakin olanların girmelerinde bir beis yoktur.
Nehai ve İshak – Mekke’ye gece girmek efdaldır.
Süleyman- Mekke’de sakin olanların girmlerinde bir beis yoktur. Her bucakta erkekler nöbet tutarlar. Gece gelenlerin girişlerini bunlar kabul ederler. Köylerde de korumaların, ilçelerde zaptiyenin, bölgelerde askerlerin nöbetleri vardır. Mekke’de ise herkes Mikat’da kendi ocağında kalır. Sonra serbestçe girilir.
SORU:117- Kabe’nin görülmesi ile ne dua yapılır?
Numan, Şafii ve Ahmet- Eller kaldırılarak onu kutsayan dua yapılır.
Malik- Kabe görüldüğünde dua yapılmaz.
Süleyman- İhrama girdiliğinde telbiye getirlir. Hareme girirdiğinde "Rabbena erina menasikena ve tüb aleyna inneke ente elttevvabu eraxıym.” Kabe görüldüğünde eller kaldırılarak “rabbena takabbel mina menasikena inneke ente elssemiyu elaliym.” Mescid-i Haram’a girdiğinde “rabbena takabbel minna salatena ve tevafena inneke ente essemiul aliym.” diye dua etmek müstehabdir.
SORU:118- Tavafın şartları nelerdir?
Numan- Tavafın şartı yoktur.
Malik, Şafii ve Ahmet- Yıkanmak ve örtünmektir.
Süleyman- Tavafın şartları yıkanmak ve örtünmektir. Tavaf salat hükmündedir. “Littaifine velgakifine ve rukkeı elsucud” ayeti bunu ifade eder.
SORU:119- Tavafda tertip şart mıdır?
Numan-Tavafda Hacer’den başlamak, Kabe’yi sola alarak dolaşmak, peşpeşe dolaşmak, yedi defa dolaşmak, şart değildir. Mekke’de olduğu müddetçe tamamlar. Mekke’den dışarı çıkarsa kurban gerekir.
Malik, Şafii ve Ahmet- Tavafa Hacer’den başlamak, Kabe’yi sola alarak dolaşmak, peşpeşe dolaşmak, yedi defa dolaşmak, şarttır.
Davut- Tavaf tertibinde unutma kurbanı gerektirmez.
Süleyman- Siyah taş tavafın başlama yeridir, ondan sekiz defa geçmek gerekir. Yani tavafa biraz önceden başlanır ve sonunda geçilerek bitirilir. Böylece yedi defa dolaşılmış olur. Kabe’yi sola almak ise sağ dönüşü yapmaktır. Kainatta sol ve sağ dönüşler vardır. Bu hendisi dönüşdür. Canlılar hep sağ dönüşü kullanırlar, hücrelerde koromozomlar sağ helis yaparlar, organik maddeler ışığı sağa kırar.
Ziyaret namaz gibidir. Namaz rekatları nasıl peşpeşe kılınması gerekiyorsa tavaf da peş peşe yapılır. Tavaf esnasında namaz kılmak, cemaate uymak tavafı bozmaz. Yedi defa dolaşma, taşdan sekiz defa geşme şeklinde olmaktadır.
SORU:120- Taşın öpülmesi sünnet midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Sünnettir.
Süleyman-Taşın öpülmesi sünnettir. Taş öpülebilir, el sürülebilir. Mümkün olmazsa ona taraf dönülür, Allah için kıyam olunur. El sürülüp öpülmesi bütün dünya insanlarının hastalığa karşı birbirlerine şifa aşılamaları içindir. Böylece dünyanın her yerinde mevcut mikrop ve virüslere karşı tüm insanlık ilaç hazırlar, tabii aşı olur.
SORU:121- Taşa secde edilemsi caiz midir?
Numan, Şafii ve Ahmet-Taşa secde edilmesi sünnettir.
Malik-Taşa secde edilmesi bidattır.
Süleyman- Taşa alın sürmekde bir beis yokdur. Ama ibadet maksadı ile onu takdis ederek secde etmek küfürdür.
SORU:122- Taşa el sürülemezse ne yapılır?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Sağ el kaldırılıp ona taraf uzatılır ve selam verilir.
Süleyman-Taşa el sürülemezse sağ el kaldırılıp ona taraf uzatılır ve selam verilir. Başlarken ona taraf dönülüp secde miktarınca kıyam edilir. İki el de kaldırılır. Avuçlar taşa bakar. Bitirdiğinde ona taraf dönülüp iki rekat namaz kılınır.
SORU:123- Hacerin köşesinden sonraki köşelerde de selam verilir verilir mi?
Numan- Şark köşesi olan siyah taş köşesinden sonra gelen Şam tarafındaki köşelere selam verilmez. Yemen tarafı olan son köşeye ise selam verilir.
Malik- Şark köşesi olan siyah taş köşesinden sonra gelen Şam tarafındaki köşelere selam verilmez. Yemen tarafı olan son köşeye ise selam verilir ve el ağza konur, taş öpülmez.
Şafii ve Ahmet- Şark köşesi olan siyah taş köşesinden sonra gelen Şam tarafındaki köşelere selam verilmez. Yemen tarafı olan son köşeye ise selam verilir ve öpülür.
İbni Abbas, İbni Zübeyr ve Cabir- Şark köşesi olan siyah taş köşesinden sonra gelen Şam tarafındaki köşelere ve Yemen tarafı olan son köşeye de selam verilir.
Süleyman- Şark köşesi olan siyah taş köşesinden sonra gelen Şam tarafındaki köşelere selam verilmez. Yemen tarafı olan son köşeye ise sol elle selam verilir. İki insan karşılaşınca sağ el kaldırıp selamlar, ayrılırken ise sol el kaldırıp selamlar. Trafıkde sağ el “geç!”, sol el “dur!” demekdir.
SORU:124- Remel yapılır mı?
Numan ve Şafii- Umre veya kudum tavafının ilk üç tavafında hızlı adımlarla yürülür. Safa ve Merve arsında koşmamışsa bütün tavaflarda koşulur. Terki kurbanı gerektirmez
Malik ve Ahmet- Umre veya kudum tavafının ilk üç tavafında hızlı adımlarla yürülür. Terki kurbanı gerekdirmez
Süleyman- Umre veya kudum tavafının ilk üç tavafında hızlı adımlarla yürülür. Suratle koşmak veya vakar içinde yürümek. İkis de caizdir. Peygamber bunu göstermişdir. Üç şartında surat, kalanında yavaşlık hususunda bir şart yokdur.
SORU:125- Tavafda sağ omuz açık mı tutulur?
Numan, Şafii ve Ahmet- Sağ omuzu açık tutmak müstahadır.
Malik- Müstahab değildir. Ben böyle birşey görmedirm.
Süleyman- Tavaf ederken sağ omuzu açık tutmak müstehab değildir, caizdir.
SORU:126- Koşmayı veya omuz atmayı terkeden ne yapar?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Birşey gerekmez.
Hasanı Basri, Sevri ve İbni Macşun- Kurban gerekir.
Süleyman- Koşmayı veya omuz atmayı terkedene birşey gerekmez. Bunların her ikisini yapmak cazidir. Cemaate uymak gerek.
SORU:127- Tavaf esnasında Kur’an okunur mu?
Numan, Şafii ve Ahmet- Kur’an okumak müstehabdır.
Malik- Mekruhtur.
Süleyman- Tavaf ederken Kur’an okumak mekruhdur. Telbiye yapılır. Tekbir getirilir.
SORU:128- Tavaf ederken abdest bozulsa ne yapılır?
Numan- Tavafda temiz olmak şart değildir.
Malik ve Ahmet- Abdest alınır ve tamamlanır.
Şafii- Abdest alınır ve tamamlanır. (Baştan tavaf eder.)
Süleyman- Tavaf ederken abdest bozulsa, abdest alınır ve tamamlanır. Ayrılmasında zaruret yoksa teyemmüm yaparak devam eder.
SORU:129- Tavaf namazı var mıdır?
Numan- İki rekat tavaf namazı vaciptir.
Malik ve Ahmet- İki rekat tavaf namazı sünnettir.
Şafii- İki rekat tavaf namazı sünnettir. (Vaciptir)
Süleyman- İki rekat tavaf namazı vaciptir. Tavaf bitince kafıle tavaf namazını cemaatla kılar, ruku eder, secde eder. Yedinci şavtı geçenler devam ederler. İmam, son kafıle gelince Haceri Esved’in huzurunda, en sağda ve önde olur.
SORU:130- Safa ile Merve arasında yürümek vacip midir?
Numan- Vaciptir. Terk eden kurban keser.
Malik ve Şafii- Sünnettir.
Ahmet- Vaciptir. (Müstehabdır.)
Süleyman- Safa ile Merve arasında yürümek sünnettir. “İbadet konusunda cünah yoktur” deniyorsa o sünnettir. Çünkü ibadette mubahlık olmaz.
SORU:90- Safa ile Merve arsında nasıl gidilip gelinir?
Numan- Safa’dan Merve’ye gidiş bir, geliş bir sayılmak suretiyle yedi defa koşmak gerekir. Merve’den başlansa da olur.
Malik, Şafii ve Ahmet- Safa’dan Merve’ye gidiş bir, geliş bir sayılmak suretiyle yedi defa koşmak gerekir. Merve’den başlansa geçerli olmaz.
Süleyman- Safa’dan Merve’ye gidiş bir, geliş bir sayılmak suretiyle yedi defa koşmak gerekir. Merve’den başlansa geçerli olmaz.
Kabe’nin kapısı kuzay doğuya bakmaktadır. Taşın bulunduğu köşe doğu tarafındadır. Safa ile Merve doğu tarafıdır ve kapıya yakındır. Arafat Dağı da doğudadır, 12 mil mesafededir ve Harem’in dışındadır. Tavaf bittikten sonra iki rekat namaz kılınır ve Kabe’den uzaklaşmak üzere Safa’ya doğru çıkılır. Merve’ye gelindiğinde geriye dönülür. Böylece Kabe’den ayrılmama arzusu ifade edilir. Safa’dan tekrar selamlayarak geriye dönülür. Bu iş ….. defa tekraralanır ve sonundan Merve’den ayrılıp gidilir. Say’ veda tavafından sonra yapılmalıdır. Kabe’ye dört defa veda edilir.
SORU:91- Arafat’da geceye kalınır mı?
Numan, Şafii ve Ahmet-Arafat’da geceye kalmak müstehabdır.
Malik- Arafat’da geceye kalmak vaciptir.
Süleyman- Arafat’da güneş batarken bulunmak gerekir. Böylece gece ile gündüz birleşmiş olur. Arefe günü sabahtan ertesi sabaha kadar vakfe geçerlidir. Halkla beraber inmek farzdır. İnmeyen kurban keser.
SORU:92- Arafat’da ayakta mı olmak gerekir?
Numan ve Malik- Ayakta veya binekte olmak birdir.
Şafii- Ayakta veya binekte olmak birdir. (Binek efdaldır.-Eski söz)
Ahmet- Arafatta ayakta veya binekte olmak efdaldır.
Süleyman- Arafat Dağı toplanma yeridir. Burada yıllık icmalar ilan edilir. Bu icamalar bütün insanlığı ilgilendirir. Bunlar kademe kademedir.
SORU:93- Arafe, cuma gününe rastlarsa Arafat’da cuma kılınır mı?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Arafat’da cuma kılınmaz. Mina’da kılınr.
Ebu Yusuf- Arafe günü Arafat’da cuma kılınır.
Abdulvehhab- Ebu Yusuf, Malik’e Haruni Reşit huzurunda sordu. O da “Bizim güvenilir kişiler kılınmaz, diyor. Onlar Harem ehlidir. Bu işleri daha iyi bilirler”cevabını verdi.
Süleyman- Arafat’da öğle ile ikindi birleştirilir. Hutbe okunur, bu aynı zamanda cumadır. Bayramların birleştiği yerlerde de cem yapılır. Arafat’dan birgün evvel imam Arafat’a doğru yola çıkar, Mina’ya gelir ve geceyi orada geçirir. Ertesi gün öyleye doğru Arafat’a gelir. Orada öğle ile ikindi, öğle vakti takdimen kılınır ve o gün akşama kadar orada gerekli tebliğler yapılır. Güneş batınca orada kalınır, Müzdelife’ye gelinir, taş atılır. Mekke’ye gelinip tavaf yapılır. Mina’ya dönülür, kurban kesilir, traş yapılır ve üç gün taşlar atılır. Sonra veda tavafı yapılarak ayrılınır.
SORU:94- Arefe günü akşam olunca Müzdelife’ye gelip geceyi orada geçirmek rükün midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Vaciptir, rükün değildir.
Şabi ve Nehai- Rükündür.
Süleyman- Arefe günü akşam olunca Müzdelife’ye gelip geceyi orada geçirmek vaciptir. Burada istenen gece yürüyüşünü yapmakdır. Müzdelife’den sonra gündüz yürüyüşü yapılır.
SORU:95- Namazlar nerelerde cem edilir?
Numan- Namazlar Arefe günü öğle vakti, öğle ile ikindi; Müzdelife’de akşamla yatsıyı yatsı vaktinde birlikte kılınır. Tek başına vaktinde kılınsa caizdir. İadesi gerekmez.
Malik- Namazlar Arefe günü öğle vakti, öğle ile ikindi; Müzdelife’de akşamla yatsıyı, yatsı vaktinda birlikte kılınır.
Şafii ve Ahmet- Namazlar Arefe günü öğle vakti öğle ile ikindi; Müzdelife2de akşamla yatsıyı yatsı vaktinda birlikte kılınır. Müzdelife’de akşamla yatsı, yatsı vaktinda birlikte kılınır.
Süleyman- Namazlar Arefe günü öğle vakti, öğle ile ikinmdi; Müzdelife’de akşamla yatsı, yatsı vaktinde birlikte kılınır. Tek başına vaktinde kılmaları caiz değildir. Mesai saatleri gereği beldelerde cem hükümü geçerlidir. Cemaate uyulması gerekir.
SORU:96- Taş atmak vacip midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Taş atmak vaciptir.
Süleyman-Taş atmak vaciptir. Herkes kendi beldesinden değişik vadilerden veya parçalanmış kayalardan 70’er taş alır ve Mekke’ye getirir. Müzdelife’den dönülürken 7 taş atılır. Sonra Mina’da üç gün 21’er taş atılarak toplam yetmiş taş atılır. Taşlar, üç ayrı yerde ve her taş teker teker değişik yerlere atılır. Böylece bütün dünya taşları birbirine karışır. Dönerken bu taşlar geri alınır, döndüklerinde mozayık yapıp kapı girişlerine bırakılır. Bu kapıdan giren çıkanlar dünyanın her yerinden gelen şualar ile yıkanırlar.
SORU:97- Taştan başka bir şeyle cemre yapılır mı?
Numan- Toprak cinsinden başka şeylerle de cemre yapılır.
Malik, Şafii ve Ahmet- Taştan başka şeylerle cemre yapılmaz.
Davut- Herşey ile cemre olur.
Süleyman- Taşlardan başka şeylerle cemre yapılmaz. Mozaikde kullanılacak tabii taş olmalıdır. Dere çakılı olabilir. Taşların parçalanması ile elde edilecek mıcır olabilir. Değişik taşlardan karışık olmalıdır.
SORU:98- Taşlar ne zaman atılmalıdır?
Numan, Maik, Şafii ve Ahmet- Fecirden sonra; güneş doğduktan sonra atılması müstehabtır.
Mücahit, Nehai ve Sevri- Güneş doğmadan önce cemre atılmaz.
Süleyman- Cemrenin vakti bayram günü sabahla başlar. Ondan sonra aydınlanmış olmak şartı her zamana atılabilir.
SORU:99- Telbiye ne zaman kesilir?
Numan, Şafii, Ahmet ve Süleyman- İlk taş atıldıktan sonra telbiye son bulur.
Malik- Arefe zevalinden sonra telbiye kesilir.
SORU:100- Kurban Bayramı günü neler yapılır?
Numan, Malik ve Şafii- Taş atılır, kurban kesilir, traş olunur, tavaf yapılır. Tertip müstehaptır.
Ahmet- Taş atılır, kurban kesilir, traş olunur, tavaf yapılır. Tertip vaciptir.
Süleyman- Kurban Bayramı günü, taş atılır, kurban kesilir, traş olunur ve tavaf yapılır. Tertip vaciptir. Önce kurban kesilir, tavaf ve traş önceye alınamaz. Alınırsa kurban gerekir. Taşların atılmasının önceden başlanmasında şu bakımdan mahzuru yoktur. Çünkü taş atma yasak fiillerden değildir; vacip fiilleren ise de tecezzisi cazidir. Sonradan atılması ile vucup yerine getirilir. Suları zem su ile karıştırma bu vakitte yapılır. Hediyeleşme de bu gün olur. Bayram günleri devam eder.
Hediyeler masalara konur ve hediye senetleri ile satılmaya başlanır. Hediye senetleri para ile isteyene satılır. Aynı bedelle de geri alınır. Hediyelerden satılmayan olursa Mekke emirine kalır. Satılanların senediyle başka hediyeler alınarak memlekete getirilir. Memlekete getirilen hediyeler de hac evine konur. Hediyeleri katanlara hacı tarafından dağıtılır. Hediyeler adresli olur.
SORU:101- Traşta saçlar ne kadar kesilmeldir?
Numan- Bütün saçın dipten traşı efadldir. Dörtte birinin kesilmesi gerekir.
Malik-Bütün saçın dipten traşı efadldir. Hepsinin veya çoğunun kesilmesi gerekir.
Şafii- Üç tüyün kesilmesi yeterlidir.
Ahmet-
Süleyman- Asıl olan saçını kestirmek ve saç kesmekdir. Kişiler birbirleirinin saçlarını keserler. Makas ve tarakla saçların yapılması gerekir. Saçın yapılması ve herkesin saç yapmayı denemesi gerekir. Sünnet budur. Ancak birkaç tüy alınsa artık kurban gerekmez.
SORU:102- Saç kesmeye nereden başlanır?
Numan- Traş edenin sağından traş olanın solundan başlanır.
Malik, Şafii ve Ahmet- Traş olanın sağından traş edenin solundan başlanır.
Süleyman-Traş enseden başlanır ve her ikisinin sağından başlanır. Bir fiilde traşta olduğu gibi esas mefulsa mefulden başlaması evledir.
SORU:103- Saçı olmayana ustura dolaşdırlır mı?
Numan- Müstehab değildir.
Malik, Şafii ve Ahmet- Müstehabdır.
Süleyman- Saçı olmayanın vucudunun herhangi bir yerinden kıl koparılır.
SORU:104- Hayvan göndermek müstehab mıdır?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Müstahabdır.
Süleyman- Hacca giderken hayvan götürmek farzdır. Bu hayvanın orda satın alınması kazadır. Mikat içinde yetiştirilen hayvanların Harem’de hac kurbanı olarak kesilmesi cazi değildir.
SORU:105- Hayvanı şişlemek caiz midir?
Numan- Hayvanı şişlemek caiz değildir.
Malik, Şafii ve Ahmet- Kurbanlık büyük baş hayvan hörgücün solundan şişlenir.
Süleyman- Hayvanın şişlenmesi haramdır.
SORU:106- Hayvanın boynuna etiket asmak müstehab mıdır?
Numan, Malik ve Şafii- Müstahadır.
Ahmet- Hayvanın boynuna etiket asmak müstahadır. Koyuna asılması müstehab değildir.
Süleyman- Hac hayvanları hac nakliyecisine teslim edilir ve orada alınır. Eğer orada aynı hayvanın alınması isteniyorsa boynuna etiket asılır ve sahibine teslim edilir. Eğer verilen bir hayvan yerine başka hayvan alınacaksa o zaman taklide gerek yokdur.
SORU:107- Kurbanlığa ayrılan hayvan kimin mülkündedir?
Numan- Malikin mülkündedir.
Malik, Şafii ve Ahmet- Vacip kurbanlığa ayrılan hayvan fakirin mülkündedir.
Süleyman- Kurbanlık ayrılan hayvan ayıranın mülkündedir, hayvanın ölmesi ile vecibe ortadan kalkmaz. Masraflar da hayvan sahibine aittir.
Etiketlenmiş hayvanların mülkiyeti kurbanı sevkedene aittir. Etiketlenmemiş hayvanın mülkiyeti ise saiklere aittir, ceza kurbanlarından verilir.
SORU:108- Kurbanlık hayvanlardan yararlanılabilir mi?
Numan- Sütünden yararlanılamaz.
Malik, Şafii ve Ahmet- Sütünden yararlanılabilir.
Süleyman- Kurbanlık hayvanın sütünden yararlanılabilir. Kim hayvanı besliyorsa o yararlanır. İare hükmündedir.
SORU:109- Kurbanların etleri kesenler tarafından yenir mi?
Numan- Vacib olan kurbanlardan temettü ve kıran kurbanlarının etleri sahipleri tarafından yenir.
Malik- Avlanma cezaları iale feziyet fidyeleri dışındaki bütün kurbanların etleri sahipleri tarafından yenir.
Şafii ve Ahmet- Farz kurbanlarının etleri sahibleri atrafından yenmez.
Süleyman- Kamuya verilen zararlardan dolayı ceza kurbanlarının etleri yenmez. Diğer kurbanların etleri temettü kurbanları gibidir, üçe bölünür.
SORU:110- Umre yapan kurbanı nerede kesmeli?
Numan, Şafii ve Ahmet- Merve’de kesmesi müstehabdır.
Malik- Merve’de kesmesi vaciptir.
Süleyman- Umre yapan kurbanını Mekke emirinin emrettiği yerde keser.
SORU:111- Kurban gece kesilebilir mi?
Numan, Şafii ve Ahmet- Kesilebilir, mekruhdur.
Malik- Kesilemez.
Süleyman- Kurban gece kesilebilir. Gün iyi aydınlanmamışsa mekruhtur.
SORU:112- Hac yapan kurbanı nerede keser?
Numan, Şafii ve Ahmet- Mina’da kesmesi müstehabdır.
Malik- Mina’da kesmesi vacibdir.
Süleyman- Hac yapanın kurbanı Mina’da kesmesi vacibtir. Etleri haşlama ve karıştırma yeri orasıdır. Hayvanlar kesilir, parçalanır, kazanlar kurulur, kaynatılır, karıştırılır, sonra ambalajlara konur, etiketlenir ve sahiplerine dağıtılır.
SORU:113- Hac tavafı rükün müdür?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Rükündür.
Süleyman- Hac tavafı rükündür. Haccın rüknü beştir: Vakfe, kurban, cermre, ihram ve tavafdır.
İhram da beştir: İhram elbisesinden başka elbise giymemek, traş olmamak, cima yapmamak, av avlamamak ve tartışmamak.
SORU:114- Tavaf ne zaman yapılır?
Numan- Kurban günü fecirden sonra tavaf edilir. İkinci gündür. Üçüncüye bırakan kurban keser.
Malik, Şafii ve Ahmet- Tavaf bayram gecesinin yarısında başlar, sonu yoktur. Kuşluktan sonra yapılması eftaldır.
Süleyman- Tavaf bayram gününden başlar, hac ayı bitinceye kadar devam eder. Kurbandan sonra iki gün daha yapılsa kurban gerekmez. Ondan sonra kurban gerekir. Hac ayları dışında tavaf hac tavafı olmaz. Ancak hac ayı içinde başka herhangi tavaf yapmışsa o hac tavafı yerine geçer. Kurban keser ve o tavafı başka günlerde kaza eder. Hac ayında hiç tavaf yapmamışsa o yılki hac geçersiz olur.
SORU:115- Kaç taş atılması vacipdir?
Numan, Malik, Şafii, Ahmet ve Süleyman- 7’si bayramın birinci günü son taşlama yerinde ve kalanı üç taşlama yerinde her gün 7’şer olmak üzer toplam yetmiş taş atılır, vaciptir.
İbni Macişun- Akabe cemresi rükündür. Onu yapmadıkça Harem’den çıkmış olmaz.
SORU:116- Taşlama nerden başlanır?
Numan- Mescidi Hayf tarafından başlanır, Mekke tarafı Akabe’ye doğru inilerek atılır. Aksini yapan iade eder, etmezse birşey gerekmez.
Malik, Şafii ve Ahmet- Mescidi Hayf atrafından başlanır, Mekke tarafı Akabe’ye doğru inilerek atılır.
Süleyman- Mescidi Hayf tarafından başlanır, Mekke tarafı Akabe’ye doğru inilerek atılır. Taşlar tane tane ve değişik taraflara atılır.
Her hacı 20 litre su getirir. 100 milyon hacı gelse on metre derinliğinde ve 100 100 genişliğinde bir havuza herkes boşaltır. Zam zem su ile de doldurulur. Sonra halk tenekelerine çeşmelerden doldurur. Bu boşaltma bayram günü yapılır, ondan sonraki günlerde ise taşların toplaması ve suların doldurulması için geçer. Gene bayram günü herkese minada bir yer verilir, hediyelerini koyar ve hediye senediyle satışa başlar. Sattığı kadar hediye alır. Memleketine götürüp bölüştürür. Hediye senetleri altın değeri ile satılır ve alınır. Sonunda tüm satılan altın senetler geri alınır. Artan hediyeler “Hediyeler Vakfı”na kalır. Hediyeler Vakfı, hediyelerin %20’sini alır ve bunu satarak kendisine gelir temin eder.
Su Vakfı, Et Vakfı da benzer işlemleri yapar. Bu vakıfların gelirlerinin yarsısı Mekke emirliğinindir.
SORU:117- Sayılı günler hangileridir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Teşrik günleridir. Bayramdan sonraki üç gündür. Cemre günleridir.
Süleyman- Sayılı günler beş gündür. Arefe günün sabahında başlar, bayram ve ondan sonra gelen üç günün akşamına kadar sürer.
SORU:118- Malum günler hangileridir?
Numan- Arefe, bayram ve ondan sonra gelen gündür.
Malik- Bayram ve ondan sonra gelen iki gündür.
Şafii ve Ahmet- Zilhaccenin on günüdür.
Süleyman- Malum ve madut günler aynı günlerdir. Biri ayın “hangi günleri”ni gösterir, diğeri ise “kaç gün” olduğunu gösterir. “Malum günler” arefe, bayram ve bayramın ikinci günüdür. Hac burada bitirilebilir. İki gün sonraya da bırakılabilir. Bayramın üçüncü, dördüncü gününe kadar kalınabilir. Mevcut uygulama budur.
Ancak ileride hacı sayısı artıp da birgün içinde vakfe veya tavaf yeterli olmazsa iki gün önceye alınabilir, vakfeye yedinci günü başlanır ve iki gün sonraya da bırakılabilir yani, bayramın dürdüncü gününe kadar 13 güne kadar götürlebilir. Kur’an buna izin vermektedir. O konudaki hükümler şimdi gerekmediği için zikredilmeyecekdir.
SORU:119- Mıhsab’da mı konaklanır?
Numan- Müstehabdır. (Nusukdur)
Malik, Şafii ve Ahmet- Müstehabdir.
Ömer- Nusukdur.
Süleyman- Yabancıların şehir merkezlerine gelip konaklamaları yanlıştır. Şehre gelenler şehrin kenarlarındaki konaklama yerlerinde konaklar. Gündüzleri şehre girer işlerini yaparlar, geceleri ise şehrin kenarına dönerler.
Hz. Peygamber Mina’daki işini bitirince orada konaklamak sitememiş, sonra Mina’dan hareket ederek Mekke’ye doğru yol almışdır. Mina, Harem içindedir. Mahseb’de veya Betha’da konaklamıştır. Biz bunun için Mikat’ın dışında her devlet için bir ilçenin kurulması gerektiği ictihadındayız. Her bölgenin burada bir bucağı ve her ilin bir köyü-mahallesi, her ilçenin bir ocağı ve her ocağın bir temsilcisi olacakdır. Bu ilçeler mikatın çevresinde dizilirler ve çevre yoluyla birbirileriyle buluşur, tanışırlar.
Bu beldeler de her bucakta üretilen malların birer numuneleri bulunur, satış yaparlar, anlaşma yaparak bağlantılar yaparlar. Bunlar arapça bilir ve diğer bütün dünya ülke temsilcileri ile arapça yoluyla anlaşırlar. Her dileden arapçaya çevriler olur, arapçadan da o dillere çeviriler yapılır.
Ayrıca hillin sınırında Haremin içinde de her ilçenin bucağı bulunur, bunlar hacılara rehberlik ve tercümanlık yaparlar. Mekke’ye gelen hacılar buradaki yerlerde misafir edilirler. Her yerde kanalizasiyon, tuvalet ve su bulunur, gusul, yemek pişirme yerleri bulunur. Temizliğe riayet olunur. Gecelerini dışarıda geçirilmesi efdaldır. Mıhsab bu bakımdan siteleşmede bir nusukdur. Benzer teşkilat tüm dünya merkezlerinde yer alır.
SORU:120- Hutbe ne zaman okunur?
Numan- Bayramın üçüncü günü hutbe okumak müstehab değildir.
Malik, Şafii ve Ahmet-Bayramın üçinci günü hutbe okuman müstehabdır.
Süleyman- Bayramın ikinci günü taşlar, etler, hediyeler ve sular birleştirilir ve üçüncü günü bölüştürülür. Bu günler iş günleridir. Hutbe müstehab değildir.
SORU:121- Mina ne zaman terkedilir?
Numan- Ertesi fecr sökünceye kadar terkedebilir, fecr sökerse bayramın üçüncü günün cemeresini de atmalıdır.
Malik, Şafii, Ahmet ve Süleyman- Bayramın üçüncü günü akşama kadar Mina’yı terketmese kalıp ertesi günkü cemreleri de atmalıdır.
SORU:122- Kadın hac tavafından önce hayız olursa ne yapar?
Numan- Hayızlı olarak tavaf caizdir, tavaf eder kafilesi ile döner.
Malik- Temizleninceye kadar bekler ve temiz olunca tavaf eder. Deveciler onun devesini bekletmek zorundadırlar, hayız müddetinin ekserisi ve üç gün kadar bekletmek zorundadırlar.
Şafii ve Ahmet- Bekler, temizlenince tavaf yapar. Deveciler develerini bekletmekle yükümlü değiller. Kadın başka deve ile döner.
Ahmet-, bekelr temizlenince tavaf yapar. Deveciler develrini bekletmekle yükümlü değildirler. Kadın başka deve ile döner.
Süleyman- Hayızlı kadın normal tavafını yapar. Kafilesinden ayrılma korkusu yoksa temizlendikden sonra yapar. Hac yolculuğunda çıkacak mazeretlerden dolayı devam edemiyecek durumda olanların nakliye ücretleri kendilerine iade edilir. Yahut akit tamamlanır. Bu bütün akitlerde böyledir. Bir hizmet akdi herhangi bir sebeple tamamlanamıyorsa, bunda hizmet edilenin kusuru yoksa bekleyip nakliyeyi tamamlaması veya ücreti iade etmesi gerekir. Mesela bir kimsenin eşyasının nakli sırasında, kişi de arabada iken soyulsa ve eşya nakledilemese, nakliyeyi alamaz. Yahut nakledilen hayvan yolda ölse nakliyeyi alamaz. Kiracı kirada iken ölse, son taksiti alamaz.
SORU:123- Veda Haccı, haccın vaciplerinden midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Mekke’de ikamet etmeyenler için vacibdir. İkamet etmedikçe sakıt olmaz. ( Vacip değildir.)
Süleyman- Veda Haccı Mekke’de ikamet etmeyenler için vaciptir. Yapamayan kurban keser. Umre yapmışsa veya kudum tavafı yapmışsa veya nafile tavafı yapmışsa veda tavafı işin birşey gerekmez.
SORU:124- Düşmanı tarafından hac yapmaktan alıkonuyorsa ne yapar?
Numan- Say’, tavaf ve vakfeden alıkonuyorsa, başka gidecek yolu da yoksa ihramdan çıkar. Yoksa yapabildiklerini yapar.
Malik ve Şafii- Haccın rükünlerinden birini yapmaktan alıkonursa ihramdan çıkar. Yapabiliyorsa umre yapar.
Ahmet- Haccın rükünlerinden birini yapmaktan alıkonursa ihramdan çıkar.
İbni Abbas- Düşman kafir değilse tahallül etmezler.
Süleyman- Kişinin umreden alıkonması, hacılığı yaptırmamak içinse Mekke’nin emanını bozduğu için o yıl yapılan hac geçersiz olur. Hacıların emin yere gelip orada bayram gününü bekler, orda Arafat’a taraf dönüp vakfe yaparlar. Orada ihramdan çıkıp traş olurlar, kurban keser, zemzem ve hediyelerini bölüştürürler, taşları orada karıştırıp bölüşltürürler. Doğudakiler önce kuzeye, batıdakiler önce güneye doğru yürümeye başlar, geriye döner başladıkları yere geldiklerinde bir o kadar aksi istikamette yürürler. Başlangıç noktaları ortada olur. Kuzay ve güneyde olanlar ise doğudan batıya doğru yürürler, başladıkları noktadan geri dönerler. Yedi şavt yaparlar. Toplam mesafe 50 metreden az olmamalıdır.
SORU:125- Alıkonan kimse ihramdan nasıl çıkar?
Numan- Haremin dışında kurban kesilmez, kurbanı gönderir, orada kesildiği zaman trai olarak elbiseyi değişdirerek ihramdan çıkar.
Malik ve Şafii- Alıkonan niyet ve traş ile ihramdan çıkar.
Ahmet- Alıkonan kendiliğinden çıkmış olur, birşey gerekmez.
Süleyman- Hac yapmaması için alıkonanların kurbanları Harem’de kesilemez. Geri getirilirse getirilir, getirilemezse kurbanlar kesilmeden heder olur. Heder edenden alacaklı olurlar, kendileri bulabilirlerse yeniden kurban alıp keserler bulamazlarsa orada üç gün sonra döndüklerinde on gün oruç tutarlar. Hac ayını remzen bulundukları yerde yapılır. Aynı yerde bir daha benzer ayın elli sene yapılamaz. Ertesi yıl başka yol denemeleri gerekir.
SORU:126- Alıkonan kimsenin hac veya umreyi kaza etmesi gerekir mi?
Numan- Kaza etmesi gerekmez. (Gerekir.)
Malik- Kaza etmesi gerekmez. Farz da sakıt olur.
Şafii- Kaza etmesi gerekmez. (Gerekir.)
Ahmet- Kaza etmesi gerekmez. (Gerekir.)
Süleyman- Hac yapmaktan ihsar edilen kimseler ihsar edildikleri yerde Arafat’a ve Kabe’ye yönelerek hac farizasını ifa ederler. Teyemmümle kılınan namaz gibi olur. Bir daha yapılması gerekmez. Bunun delili şudur ki, hac farizası ancak herkesin emniyetle girebildiği yerde yapılabilir. Mekke’ye herkes emniyetle giremediğine göre orada yapılan hac geçersizdir. Bu şart cuma camileri için de geçerlidir. Oysa farzı kifaye olarak o yılki hac müslümanlar üzerinde durmaktadır. Kişiler için hac zarf olarak ortaya çıkarsa da İslam Alemi için mi’yardır ve namaz gibi tehiri mümkün olmayan bir mi’yardır. Yapılacak iş imkan nisbetinde tahfifen kaza etmektir. Cemaatin haccı kaza edilince kişilerin de haccı kaza edilmiş olur.
SORU:127- Nafile hac veya umreden alıkonanların kaza etmeleri gerekir mi?
Numan- Kaza etmeleri gerekir.
Malik ve Şafii- Kaza etmeleri gerekmez.
Ahmet- Kaza etmeleri gerekmez. (Gerekir.)
Süleyman- Hac yapılmaması veya herkese emniyet içinde açık olması sebebiyle alıkonan kimselerin, alıkondukları yerlerde nüsüklerini ifa ederler ve Kabe’ye varamadıkları için de birer kurban keserler. Peygamber “nas ne zaman Arafat’a çıkarsa arefe günü o gündür” demiştir. Bunun sekiz veya dokuz olması önemli değildir. Buna kıyasan insanlar nerede durursa Arafat orasıdır. Namazda kıblenin mütehavvil olması gibi zaruret halinde hac yeri de müteahvvil olur. Asıl olan Allah’ın rızasıdır. Bu da insanların içtimaı ile olmaktadır.
SORU:128- Hastalık sebebiyle nüsükden alıkonan ne yapar?
Numan- Hastalıktan veya düşmandan alıkonması arasında fark yokdur.
Malik ve Ahmet- Hastalıkdan dolayı ihramdan çıkamaz, bekler, iyileşince devam eder.
Şafii- Şart koşmuşsa hastalıktan dolayı ihramdan çıkar.
Süleyman- Hacdan alıkoyma amacı ile değil de başka amaçlarla yollardan geçilmesine izin verilmemesi sebepleri alıkonanlar, gönderebilirlerse Mekke’ye kurban gönderebilirler, gönderemezlerse bulunduğu yerde keser ihramdan çıkarlar. Hiçbir şeyi kaza etmelezler ve hiçbir eda da yapılmamış olur.
SORU:129- Köle, sahibinin izni olmadan ihrama girebilir mi?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- İhrama girerse sahihtir.
Zahiriler- İhrama girerse sahih değildir.
Süleyman- Köle sahibinin izni olmadan ihrama girerse sahihtir. “Nas” kelimesine köleler de dahil olduğu için onların mali değil de bedeni hac vecibeleri vardır. Mezun olanlar ve mükatebler başkasının mali yükümlülüğü ile gidebildikleri gibi mezun ve mükatebler de gidebilir, hür olduklarında bir daha gitmeleri gerekmez.
SORU:130- Kadın köle hacda erkek köle gibi midir?
Numan, Malik, Şafii ve Ahmet- Kadın köleler kocalarından da izin almalıdırlar.
Muhammet - Kadın köleler kocalarından izin almaları gerekmez.
Süleyman- Kölelerden mezun olmayanların hacca gidebilmeleri sahiplerinin iznine tabidir. Mezun ve mükateplerin böyle bir mecburiyetleri yoktur. Kadınlar ise kocalarından izin almak zorunda değiller. Sadece mahrem veya kadın cemaatın bulunması şartı vardır.
SORU:131-Kadın ihrama girmesi için kocasından izin almak zorunda mıdır?
Numan, Malik ve Ahmet- Kocasından izin almak zorunda değildir.
Şafii- Kocasından izin almak zorundadır. (Değildir.)
Süleyman- Kadın ihrama girmesi için kocasından izin almak zorunda değildir. Ancak kadın uzun zaman tek eşli kocayı karısız bırakırsa veya kadını koca, kocasız bırakırsa kusurlu hale gelirler. Bu nedenle ya eşlerle gitmek veya haccı en kısa zamanda tamamlamak gerekir.
SORU:132- Kadın nafile ihramına girmesi için kocadan izin almak zorunda mıdır?
Numan, Malik ve Ahmet- İzin almak zorunda değildir.
Şafii- İzin almak zorunda değildir. Men etmişse giremez.
Süleyman- Kadın kocasını nafile hac için terkedip giderse kusurlu hale gelir. Ama başka karısı veya cariyesi varsa kusur olmaz. Koca karısını dört ay terkedebilir. Ancak bütün eşlerden uzak durmak zorundadır.