http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/7_Haziran_secimi_sorunlar_ve_mucize_Kuran-1/25103#.VXu55Pntmko
7 Haziran Seçimi, sorunlar ve mucize Kur’an-1
7 Haziran Seçimi sonuçları vesilesiyle “ana sorunlar ve çözümleri” ile ilgili pek çok gerçekler ve gerekçeler ortaya çıktı düşüncesindeyim...
Bu yazı, 7 Haziran seçimi sonrasında yapılması gerekenlerle ilgili “yol haritası mesabesinde bir yazı” olarak da okunabilir...
Bu konuda yazdığım diğer yazılarımda da bu önemli meseleye açıklık getirmeye çalıştım ama bu yazı da o açıdan okunabilir...
Böylece, belki sonda söylemem gerekeni en başta söylemiş/yazmış oldum. Bu yazıyı öyle bir yazı olarak görmüyorsanız, bundan sonrasını okumanıza gerek yok! Ama “ülkemizin ve insanlığın ana sorunlarının sadece ve sadece KUR’AN VE İLİM merkezli çalışmalarla çözüme kavuşturulacağına” siz de benim gibi inananlardansanız; okumaya devam edin…
Ama sadece okumakla iktifa etmeyin, aynı zamanda “durumdan vazife çıkarın”…
Bu yazı sadece “SEÇİM VE SORUNLAR” vesilesiyle yazılmadı. Bu yazı aynı zamanda “KUR’AN VE İLİM” çalışmalarının 818. hafta çalışması vesilesiyle de yazıldı. Tevafuklar var. Evet, bu arada “tevafuklar” var, dikkatlice okunursa o tevafuklar da görülür.
KUR’AN VE İLİM çalışmalarımızın 818. haftasına; HÛD Sûresi tefsir çalışmalarımızın da 5. haftasına ulaştık, elhamdülillah…
Bu haftaki seminer çalışmamızın henüz başında önemli hatırlatmalar var…
Bu hatırlatmalar sonrasında yapılan değerlendirmeler bizi yakından ilgilendiriyor…
Neden?
Genel hatırlatmalara bakalım…
KUR’AN’dan önce peygamberler geliyor, peygamber olduklarını kanıtlamak üzere mucizeler gösteriyor ve buna halkı ikna ettikten sonra, işte bu size Allah tarafından gönderilmiş kitaptır diyor ve insanları kitaba inandırıyorlardı. KUR’AN son kitaptır. KUR’AN’ın diğer kitaplardan farkı şudur. Diğer kitaplar peygamberinin mucizesi ile kabul edilmiş kitaplardır. Başarılı sonuç elde edildiği için de halk onlara inanmaya devam ediyor. KUR’AN ise son nebi Hazreti Muhammed aleyhisselâma gelmiştir. Hazreti Muhammed’in “nebi resul” olduğuna dair gösterdiği mucizeler ile değil, KUR’AN’IN MUCİZESİ ile inanılmalıdır. Yani KUR’AN tahkim edilmiştir ve böylece Hazreti Muhammed’in son nebi olduğuna ona inandığımız için inanıyoruz. Böylece KUR’AN’IN MUCİZE OLUŞU kıyamete kadar devam etmektedir. Hiçbir nesil mucizesiz körü körüne inanmaya bırakılmış değildir.
Hûd Sûresi, henüz sûrenin başında, Kur’an hakkında “âyetleri tahkim edildi, sonra tafsil edildi” diyor... Arada insanın Kâinat içindeki yapısını izah ettikten sonra tekrar başa dönüyor ve KUR’AN’ın nasıl tahkim edildiğini anlatıyor... Bu tahkimin yapıldığını yukarıda okudunuz… KUR’AN’ın kendisinin mucize olduğunu da okudunuz… Geriye, kendi zamanımızda neler olduğu ve bundan sonra neler olacağı kalıyor… Yani… KUR’AN üzerinde çalışmamız, onu anlamamız ve hayatımızın dinî, ilmî, iktisadî, siyasî olmak üzere her alanındaki sorunlarımızı KUR’AN merkezli olarak çözmemiz kalıyor...
KUR’AN o çağda ulaşılan müsbet İLİMLER seviyesinde yorumlandığında, o çağın bütün sorunlarını çözüme kavuşturuyor; nitekim çağımızda da bu oluyor ve olacak…
Nasıl ve neden?
Bu yazının devamı mahiyetindeki gelecek yazıda bu nasılları ve nedenleri izah etmeye çalışacağım, inşaallah…