http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Erbakani_anlamak_yapilmasi_gerekenleri_yapmaktir/23767#.VPkxSPmsU3k

Erbakan’ı anlamak, yapılması gerekenleri yapmaktır

Saadet Partisi Konya İl Teşkilatı’nın düzenlediği ve konuşmacı olarak katıldığım “Erbakan Haftası Etkinlikleri” programının hemen bir gün sonrasında, bu sefer SP İstanbul İl Teşkilatı’nın düzenlediği çok kalabalık tek kelimeyle “muhteşem” toplantısına katıldım… Her nedense, ilk ve genel izlenim olarak, Erbakan Hoca’mızın hayattayken toplayamadığı bu “muhteşem” kalabalıkları, ancak cenazesinde ve vefatının sene-i devriyesindeki toplantılarda toplayabildiğini düşündüm!.. Kanaatim şudur: Erbakan, her geçen yıl daha iyi anlaşılacaktır; son olarak katıldığım Konya ve İstanbul “anma ve anlama” toplantılarında bunu bir kere daha bizzat yaşayarak gördüm… Asıl yapılmamız gereken şudur: Erbakan Hoca’mız aramızda yaşıyormuş gibi şuur ve va’y (bu kelimeyi kendisine Arapça tercümanlığı yaptığım 1983 yılı Şubat ayında Erbakan Hocam’dan öğrenmiştim) sahibi olarak, her olay ve gelişmede, “O” ne yapardı diye düşünmek ve aynısını yapmak… Yani O’nun çizdiği yolda yürüyerek yapılması gerekenleri yapmak suretiyle O’nu anmak-anlamak-yaşatmak… Kanaatimce vasiyeti budur.

İstanbul toplantısına özellikle Arap ülkelerinden gelen konuşmacıları dikkat ve ibretle dinledim… “Erbakan, hayatı boyunca asla vazgeçmediği düsturu cihad etmekti. Hiçbir engel karşısında yılmadan yürüyüşüne devam etti... Erbakan, dik duruşuyla tüm nesillere örnek bir şahsiyettir... Erbakan, özgüveni sayesinde ümmete direniş öğretti...” (Hamza Mansur, Müslüman Kardeşler, Ürdün) / “Ailesi ona Necmettin ismi verirken ne güzel bir seçimde bulunmuş; Necmettin, ümmetin yıldızı... O’nun yolundan giden herkes bilmelidir ki, O’nun yolunda gitmek, O’nun verdiği mücadeleyi vermektir. Bu sadece sizin değil tüm Müslümanların ortak görevidir...” Muhammed Cemil, Islah Partisi Genel Başkanı, Moritanya) / “Erbakan, motor mühendisliğinden İslâmî Hareket mühendisliğine geçti... Türkiye halkının tüm İslam âlemiyle bağ kurmasını sağladı... Afrika’da, Avrupa’da ve ABD’de Müslüman toplumların yeniden canlanmasını sağladı…” (Sahbi Atıg, Nahda Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Tunus) / “Ölümünden sonra pek az insan vardır ki ölümsüzleşir ve kıyamete kadar kendisinden eser bırakır. Erbakan işteonlardan biriydi... Siyaseten de bir sabır abidesiydi. Hiçbir zulüm karşısında boyun eğmeden, usanmadan yoluna devam etti. Kendisinin taraftarlarına zarar gelmeyecek şekilde süreçleri en iyi şekilde yönetti. Üzerine sürekli kapılar kapatıldı ama o yeni kapılar açtı ve yoluna devam etti...” (Abdulmajid Munassara, Değişim Partisi ve Dünya Müslüman Parlamenterler Birliği Başkanı, Cezayir) / “Erbakan hayatı boyunca insan odaklı çalıştı, maddi ve manevi kalkınmayı sağladı... Pek çok yönüyle bize ve sonrasındakilere örnek bir şahsiyettir... Erbakan bize istikrarı, sabrı ve ihlasla çalışmayı öğretti, kendisi de bu öğrettiği ilkeleri bizzat yaşadı…” (Muhammed Hamdavi, İhsan ve Adalet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Fas)

Konya’daki Erbakan’ı anma toplantısına Ali Bulaç da konuşmacı olarak katıldı ve ‘Erbakan olsaydı!’ başlıklı bir yazı yazdı. Yazı şöyle başlıyor: ‘Vefatının 4. yılında rahmetli Necmettin Erbakan’ı anmak üzere Konya’ya gittim. Coşkulu bir kalabalığın doldurduğu salonda Millî Gazete’den Mustafa Kurdaş’la Erbakan Hoca’yı anlatmaya çalıştık...’ Ali beyin yazısı şöyle bitiyor: ‘“Bu iş Erbakan’ın kafasıyla olmaz” diyenlerin Suriye, Mısır ve Libya’nın bu hale gelmesindeki rollerine bakıyoruz da, bunların yıllarca yanında durdukları Erbakan Hoca’dan hiçbir şey öğrenemediklerini anlıyoruz. Kesinlikle şuna inanıyorum: Erbakan Hoca olsaydı -daha doğrusu onun fikriyatı takip edilseydi-, Suriye, Mısır ve Libya bu durumda olmaz, Türkiye Ortadoğu’dan bu trajik biçimde tard edilmezdi. Ortadoğu konusunda da yüz yıllık emek heba oldu!’ Yazının tamamını okumanızı tavsiye ederim: http://www.gazeteoku.com/frame.php?url=http://www.zaman.com.tr/ali-bulac/erbakan-olsaydi_2280981.html#.VPP4xPmsU3k