Yine “Semt Bakkalı” yine “Semt Marketi”
Adil Düzen Çalışanları 1967’den beri resmen çalışıyor, yani 46 yıldan beri çalışmalar devam ediyor; genel olarak “Adil Düzen” ve özel olarak “Adil Ekonomik Düzen” projeleri, çağımızın ana sorunlarına “TEŞHİS” ve “TEDAVİ” önerileri bu sayede ortaya çıktı…
“Adil (Ekonomik) Düzen İstanbul Çalışmaları” da aksamadan devam ediyor, bu hafta sitemizde (www.akevler.org) 673’üncü seminerimizi yayınlıyoruz; 14 yıldır bu çalışanlarımız da faaliyettedir demektir... Bu çalışmaların başından beri bir şey üzerinde duruyoruz:
Semt Bakkalı...
Semt Marketi…
Neden?..
Önemine binaen bir kere daha hatırlatıp açıklayalım.
“Yüz Evlik Bir Topluluk” bir “BAKKAL” kuracaktır diyoruz...
Bu “Bakkal” III. bin yıllık uygarlığını oluşturacaktır diyoruz...
Bu husustaki bizim bilgilerimiz her seminerde artmaktadır…
“Semt Bakkalları”nın çalışması için gerekenleri üretiyoruz, çalışma arkadaşlarımızla katkı yapıyoruz, çalışmalarımız seminerlere eklenmekte veya bilgisayarlarımızda kalmakta...
“YÜZ DAİRELİK PROJE” de aynı konunun değişik yönden ele alınışıdır...
Biz henüz bu çalışmalarımızı “KİTAP” hâline getirmedik ama bilgisayarlarımızda “KİTAP” olacak bilgiler toplanmıştır; bir gün ilgilenen/ler çıkar inşaallah...
***
Şunu açıklıkla belirtelim: Tekel sermaye yani “faizci küresel tekel sömürü sermayesi” zannediyor ki bakkallar kendi aleyhinedir. Tam tersine, süpermarketler halkla değil “Semt Marketleri” ile ilgileneceklerdir, malları onlara satacak onlardan alacaklardır; hem de peşin satacak peşin alacaklar, böylece işleri kolaylaşmış olacaktır.
Ne gibi zorlukları olacaktır?
Fiyatları artık “süpermarketler” değil, “Semt Marketleri” koyacaktır. Dolayısıyla tekel oluşturamayacak, fahiş kârlarla çalışamayacaklardır. “Semt Marketleri” yalnız süpermarketlerle değil tüm firmalarla ve kişilerle çalışacakları için firmalar ve kişiler kartel veya tröst yoluyla tekel oluşturamayacaklardır. Buna karşılık “süpermarketler” semtler arası ilişkide önemli rol yüklenecekler, sermayesiz ticaret yapabileceklerdir... Ciroları çok artmış olacaktır... Muhatapları yüzde bire inecek, bu da onların avantajlarından biri olacaktır...
Ne dersiniz; süpermarketlere bu kadarı yetmez mi?!.
***
“Semt Marketleri” ile “Semt Bakkalları” arasındaki fark nedir?
“Semt Bakkalları” kendi sermayeleri veya kredileri ile mal alır ve satarlar, arada kâr eder ve yaşarlar. Ciroları düşük olduğu için az kârla satamazlar, çok fark koyunca da müşteriyi büsbütün kaybederler. Bakkallara sosyal bakımdan (köy veya mahalle bakkalının icra ettiği çok yönlü fonksiyonları hatırlayıp düşünün…) ihtiyaç olduğu için yaşamaktadırlar ama ekonomik açıdan zararda oldukları için can çekişmektedirler.
“Semt Marketleri” ise malları konsinye satarlar yani kendi sermayeleri yoktur. Satıcılar getirip mallarını konsinye koyarlar, malları satıldıkça bedellerini sahiplerine verirler.
Hangi malları konsinye olarak satarlar?
O semtte üretilen malları raflara koyarlar ve isteyenlere satarlar.
O semtte tüketilecek malları raflara koyarlar ve satarlar.
Yani bugünkü bakkallar yalnız semtin tükettiği malları satın alıp sattıkları halde, bizim “Semt Marketlerimiz” halkın üretip satacağı malları da konsinye alıp satarlar. Dolayısıyla semt halkının ürettikleri malları da pazarlamış, semtin “işsizlik sorununu” da çözmüş olurlar...
***
“RAMAZAN-I ŞERİF MÜBAREK OLSUN” ama Kur’an ayında bu konular üzerinde duralım, düşünelim, hazırlanalım ve gereğini yapalım… (Devamı gelecek yazıda)