Reşat Nuri Erol
M.Tekelioğlu; Kâtip Çelebi’de Galip Çelebi’nin başına g
14.09.2017
5778 Okunma, 3 Yorum

 

Kâtip Çelebi’de Galip Çelebi’nin başına gelenler…

 

Mehmet Tekelioğlu

mtekeli35@gmail.com

 

 

Son günlerde internette dolaşan bir video var. “Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz” diye bitiyor. Akademik âlemde bunun iki örneği var şu sıralar gözümüze çarpan. TÜBİTAK eski Başkanı Prof. Yücel Altunbaşak ve İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Galip Akhan.

 

İkisinin başına da benzer tipte çorap örmeye kalktılar. İkisini de baskı ile istifaya zorladılar. İkisini de istifa sonrası akademik âlemden ve toplum sosyolojisinden habersiz savcıların önüne sürdüler. Galip Hocanın ifadesine başvuruldu ve tutuklanmasını bekleyenler hayal kırıklığına uğradı.

 

Prof. Yücel Altunbaşak, bir önceki yazıda zikrettiğim tersine beyin göçü örneklerinden biriydi. Amerika’daki çok iyi konumunu terk etmiş ve Türkiye’ye gelmişti. Oradaki patentlerine Türkiye’de yenilerini katmak istiyordu. TÜBİTAK’da bu aşkla çalışırken önce istifaya zorlandı. Sonra savcı ifadeye çağırdı, denetimli serbestlikle hapisten kurtuldu. İddianame hazırlanması neredeyse bir yıl sürdü. 15 Temmuz ihanetinden sonra tutuklandı. 10 ay kadar yattı ve nihayet bir ay kadar önce tahliye edildi. İddianamede öne sürülen FETÖ’cü kadrolaşma iddialarının hiçbirinin doğru olmadığını gösteren belgeler, savcı ve hâkimlerde başka kaygılar öne çıktığından uzun süre görmezden gelindi. Şimdi seyahat hürriyetinden mahrum bu Hocanın ne yaptığını soran bile yok… Ömründe FETÖ ile hiçbir irtibatı olmayan bir kişiyi FETÖ’cü diye yargılamak bizim bu mücadeleyi yanlış bir strateji içinde götürdüğümüzün en açık delili olsa gerek… Cumhurbaşkanımız, parlak beyinlere sahip olamıyoruz demişti ya, işte müşahhas örneği… Şimdi o Fuzuli’yi anıyor olmalı: “Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge,/ Ne açar kimse kapım bâd-ı sabâdan gayrı”.

 

Prof. Galip Akhan, 2003 yılında İzmir Yeşilyurt Devlet Hastanesine başhekim olarak atandı. Hastanenin o zamanki perişan halini en iyi dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ bilir. Yedi sene içinde bu hastanenin nasıl bir düzene girdiğine ve kapasitesinin nasıl arttığına da bütün İzmir şahittir. Bu işlerin başında Galip Bey vardı.

 

İzmir milletvekiliydim o sıralar. Galip Hoca bir gün bana şöyle dedi: “Hastanede çalışan çok sayıda akademik kariyer sahibi arkadaşımız var. Acaba İzmir’de bir Sağlık Bilimleri Üniversitesi kurulabilir mi?” Fizibilite raporu benzeri bir çalışma olursa konuyu ilgili bakanlara ve başbakana iletebileceğimizi söyledim. Arkadaşlarıyla birlikte uzun uzun çalıştılar. Sonunda hükümet sadece İzmir’de olmaz dedi ve beş yerde daha benzer üniversite kurulmasına karar verdi. Bunların içine Abdullah Gül Üniversitesi de dâhil edilerek 2010 yılında yedi üniversitenin kuruluş kanunu çıktı. İzmir Kâtip Çelebi, Yıldırım Beyazıt, Bursa Teknik, Erzurum Teknik, Konya ve İstanbul Medeniyet Üniversiteleri kuruldu ancak bunların ilk adımını atan Galip Akhan’dır.

 

Üniversitenin adı üzerinde de tartışmalar oldu. Ömrünü kitap peşinde geçiren, her türlü ilimle uğraşan ve devrinin padişahına bütçe açığı ve benzeri konularda raporlar sunan, 48 yıllık ömrüne pek çok eser sığdıran Kâtip Çelebi’nin adını bir üniversiteye vermenin yerinde olacağı hükme bağlandı. Bu teklifi destekleyen zamanın Milli Eğitim Bakanı Nimet Baş’a bir kere daha teşekkür edelim.

 

Bir üniversite kurulacağı haberi bütün İzmir’i harekete geçirdi. Her ilçe yer tahsis etme yarışına girdi. O zaman Ak Parti teşkilatında çalışan Hami Karacan ve birkaç arkadaş bana ısrarla âtıl durumdaki Çiğli Yaprak Tütün İşletmesini gezdirmek istediler. Gittim, gördüm ama o kadar perişan bir haldeydi ki bu hurdalıkla nasıl uğraşılır gibi tereddütler içimi kemiriyordu. Üniversite kuruldu, Galip Bey kurucu rektör olarak atandı ve görüldü ki Çiğli'deki Yaprak Tütün İşletmesi üniversite için en uygun yer.

 

İşte bu hurdalık yerin üniversiteye tahsisi için Galip Akhan, ben ve o zamanın İzmir valisi Cahit Kıraç, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i ikna etmeyi başardık. O da bütçeden nakit çıkana kadar burayı tahsis etmek uygun diye düşündü. Maliyenin gözünde burası büyük bir arsadan ibaretti.

 

Üniversite bugün pırıl pırıl binaları ve çevre düzenlemesi ile örnek bir kampüs hüviyetinde.  Eski haliyle mukayese edebilenler ne muazzam bir iş başarıldığını daha iyi anlayacaktır.  Bizde hazıra konmak isteyen çok insan olur. Çile çekmeden oluşa ermek kolaydır her zaman. Galip Bey bütün bunları başarmış bir şahsiyettir. Devletin parasıyla değil mi, yapılır elbette diyecekler olacaktır. Onlara devletin verdiği bütçeyi harcayamayan ve yerinde sayan nice üniversite ve rektör olduğunu hatırlatmam gerekir.

 

Bunları anlatmamın sebebi üniversitenin, kuruluşundan bu tarafa hangi safhalardan geçtiğinin bilinmesi içindir. Aksi takdirde bugünkü modern kampüsün önceden mevcut olduğu zehabına kapılanlar olabilir. Galip Bey, istifa sonrası yaptığı açıklamada bunları şöyle özetlemiş: “Kuruluşundan bugüne kadar geçen 7 yıllık sürede İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi 13 fakültede yaklaşık 850 öğretim elemanı ile 13.500 öğrencisine öğrenim imkânı sunan orta ölçekli bir üniversite konumuna yükseldi. Kapalı alanı 150.000 m2‘ye ulaşan üniversite yerleşkemizde öğretim, araştırma ve sosyal etkinlikler için her türlü imkân sağlanmış oldu.”

 

Gelelim akademik yapılanmaya. Ben şahsen Galip Hocaya büyümekte acele etmeyin dedim. Yavaş ve sağlıklı büyümek sıradan bir üniversite olmanın ötesinde özellikler kazandırır size diye konuştum. Fakat gerek YÖK’ün baskısı gerek diğer faktörler buna imkân vermedi. Böyle olunca kadroyu genişletmek icap etti. Galip Bey çok munis, yumuşak huylu bir şahsiyettir. Onun için de ben zaman zaman ona Galip Çelebi derim. Öğretim üyesi ve idari personel konusunda idealindeki adımları değil halin gerektirdiği adımları atmak zorunda kaldı. Çok çeşitli çevrelerden kendisine isimler önerildi. Bunların önemli bir kısmı zaten bir devlet kurumunda çalışan kimselerdi. Elbette bunların içinde her yapıdan insan vardı. Bugün FETÖ dediğimiz yapı ile irtibatı olanlar da mevcuttu. Ancak o günün şartlarını ve bu tiplerin araya referans diye çoğu siyasiler olmak üzere kimleri koyduğunu düşünürseniz durumun ne kadar zor olduğunu kavrarsınız. Aklını ve iradesini bir başkasına teslim etmiş olanlar için üzülecek halimiz yok. 15 Temmuz ihanetinden sonra bu tipleri ayıklamak için Genel Sekreter Nurettin Memur ile birlikte ne kadar titiz bir çalışma yürüttüklerine şahidim. Devletin diğer kurumlarının da bu titizliği ve yardımı teşekkürle karşıladıklarını biliyorum. O yapı ile irtibatı olanların referansları da bildiğim kadarıyla Hocada mahfuz. Hatta bu tipler için 17-25 Aralık sonrası bile önemli siyasi figürler devreye girdi fakat Hoca direndi.

 

Peki, ne oldu da Galip Hoca’nın başına bu iş geldi? İstifanın normal olmadığını sanırım herkes kavramıştır. Hükümet yetkililerimiz isimsiz ihbar mektuplarına itibar edilmeyecek dediği halde YÖK 15 Temmuz 2016’dan hemen sonra yazılan bir ihbar mektubunu esas tutarak Galip Bey hakkında bir soruşturma hazırlığına girişmiştir. Ayrıca savcıların Üniversite üzerinde kurduğu baskı da bilinmektedir.

 

Şimdi YÖK’ün soruşturması hangi iddialar üzerine tesis ediliyor, bilmiyorum. Fakat imzasız ihbar mektuplarına itibar ediliyorsa yazıktır. Üstelik iddia sahipleriyle görüşülüp doğru söylediklerine dair belge ya da yemin talep edilmiyorsa ve mücerret iddialar üzerinden soruşturma yürütülüyorsa sağlıklı bir iş yapılmış olmaz. Eninde sonunda bu soruşturmalara esas iddialar ortaya dökülür ve kimlerin konuya nasıl yaklaştığı tartışılır.

 

Maalesef yargı gözünün değdiği herkesi sanık sandalyesine oturtma gibi tuhaf bir tutum içine girmiştir. Burada HSK’nın sorumluluğu da göz ardı edilecek gibi değildir. Bazı tahliye ve takipsizlik kararlarının hâkimlerin yer değiştirmesine sebep olduğuna dair duyumlar gittikçe daha sık kulağımıza gelmektedir. Eğer bu ülkede hukuk hakkıyla gözetilmiyorsa FETÖ ile mücadele sözde kalacak demektir. Önemli olan FETÖ zihniyetiyle mücadeledir.

 

Bu olaylar bazı sorunlarımızın ne kadar derinde olduğuna da işaret ediyor. Kendi ikbali için başkalarına iftira atan bir öğretim üyesini hangi sıfatla analım burada? “Galip Hoca Amerika’ya gitmişti, New York civarındaki üniversiteleri de gezdi. Pensilvanya oraya yakın, o halde FETÖ liderini de ziyaret etmiştir” şeklinde bir ihbarda bulunanı ve bunu ciddiye alanları nasıl tavsif edelim?

 

Galip Beyin ömrü boyunca bu yapı ile zerre kadar ilgisi olmamıştır. Ailesini, yetiştiği ortamı, çalıştığı kişileri bilenler hakkı teslim edeceklerdir. Burada sözü Galip Çelebi’ye bırakalım: “Tüm yaşamım boyunca hiçbir biçimde ilişkim veya yakınlığım olmayan bu hain örgütle beni ilişkilendirmeyi kendi çıkarlarına ve ahlak anlayışlarına uygun bulanların iftiralarının Yüksek Öğretim Kurumu’nun hakkımda soruşturma açmasına neden olduğunu öğrenmiş bulunuyorum..."

 

Burada önemli bir hususu vurgulamak gerekiyor. İhbarları asılsız çıkanların yaptıkları yanlarına kâr mı kalacak? Şahsen ben bunları teker teker teşhir etmek için elimden geleni yapacağım. Zaten bir kısmını tespit etmek üzereyim. Yalan yanlış haberleri gerçekmiş gibi sunanların ahlaki sefaletlerini zikretmeye bile değmez. Kendi koltuk sahibi olamayınca önüne geleni FETÖ’cü ilan eden sapıklara ise diyecek hiçbir şeyim yok.

 

Eğer bu istifada siyasilerin de bir dahli varsa üzüntü katlanır. Zira aslı arası olmayan ihbarlara itibar etmeyin diyecek yerde “dosya var” lafını içeriğini tetkik etmeden ciddiye alıyorlarsa durum içler acısı demektir. YÖK zaten inisiyatif kullanma gibi bir hasleti çoktandır terk etmiş durumda.

 

İstifadan hemen sonra savcının ifade için davetinde bir gariplik yok mu? Niyeti tutuklama talebiyle mahkemeye sevkti belli ki. Fakat bunu denetimli serbestliğe dönüştürmüş. Mahkeme de denetime bile gerek görmeden serbest bırakmış. Şimdi bakalım ortaya bir iddianame çıkacak mı? O iddianame yine asılsız ve mantık dışı hususlardan mı ibaret olacak?

 

Yapılan bunca hizmeti bir kalemde silip bu fedakâr insanları bir terör örgütünün üyesi ilan etmek öyle kolay olmamalı...

 

Galip Çelebi de Şeyh Galip okuyor olmalı şu sıralar: “Gam defterinin tamamı yok mu?/ İnsafın o yerde nâmı yok mu?”

 

 

 


YorumcuYorum
Ahmet Yücel
14.09.2017
23:53

Maalesef kurunun yanında yaş, suçlunun yanında suçsuz da yanabiliyor. Galip hocaya tazminatları ödenmeli ve iadeyi itibarı sağlanmalı ayrıca İzmir'de bir üniversiteye dekan olarak atanmalı. Bu işlem de çektiği çileyi ödeştirmez. İftiracılar ve delilleri incelemeden ceza verenler de cezalarını çekmeli ki başkaları da birilerine aynı haksızlığı yapmasınlar.

Haksızlığa uğrayanların Allah yardımcısı olsun.

Ahmet Yücel
14.09.2017
23:56

Maalesef kurunun yanında yaş, suçlunun yanında suçsuz da yanabiliyor. Galip hocaya tazminatları ödenmeli ve iadeyi itibarı sağlanmalı ayrıca İzmir'de bir üniversiteye dekan olarak atanmalı. Bu işlem de çektiği çileyi ödeştirmez. İftiracılar ve delilleri incelemeden ceza verenler de cezalarını çekmeli ki başkaları da birilerine aynı haksızlığı yapmasınlar.

Haksızlığa uğrayanların Allah yardımcısı olsun.

Ahmet Yücel
15.09.2017
00:19

Rektör olarak atanmalı diye düşünürken dekan olarak atanmalı yazmışım. Aslında YÖK başkanı olarak atansa yine de buradaki kul hakkı ödeyemez. İftiracılar ve delilleri incelemeden ceza verenler de cezalarını çekmeli ki başkaları da birilerine aynı haksızlığı yapamasınlar. 

Allah doğruların yardımcısı olsun. 





Çok Okunan Makaleler
Reşat Nuri Erol
M.Tekelioğlu; 15 Temmuz’a doğru: travmadan kurtulmak…
7.07.2017 131421 Okunma
Reşat Nuri Erol
Süleyman Karagülle - Altın Ekonomisine Geçiş
2.11.2013 33366 Okunma
2 Yorum 30.01.2016 22:15
Reşat Nuri Erol
T. C. 1921 ANAYASASI’nın Temel Maddeleri
22.02.2016 18612 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 07:19
Reşat Nuri Erol
Şeyma Yavuz ve MAKALESİ… İbn Haldun ve “MUKADDİME”Sİ…
1.07.2015 16551 Okunma
2 Yorum 03.07.2015 00:23
Reşat Nuri Erol
FAİZ imparatorluğu ve ROTHSCHİLD ailesi
29.03.2016 16476 Okunma
1 Yorum 29.03.2016 01:12
Reşat Nuri Erol
Ekrem Dumanlı, Mümtaz’er Türköne, Ali Bulaç ve İSLÂM/cı
2.07.2015 15573 Okunma
7 Yorum 23.07.2015 19:54
Reşat Nuri Erol
Yüz Yıl Önce - Yüz Yıl Sonra; ne değişti?
26.07.2015 14829 Okunma
4 Yorum 03.08.2015 12:51
Reşat Nuri Erol
AKP’yi kim kuşa çevirdi, Erdoğan mı Davutoğlu mu?
26.06.2015 14816 Okunma
6 Yorum 08.07.2015 13:24
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir’den “İSLÂM-CILIK” yazıları
29.07.2015 14687 Okunma
4 Yorum 30.07.2015 11:51
Reşat Nuri Erol
Kahramanlarım: Erbakan, Aliya, Muhammed Ali
7.06.2016 14613 Okunma
2 Yorum 07.06.2016 02:58
Reşat Nuri Erol
Çok önemli hatalar, çok önemli uyarılar ve…
7.10.2018 14496 Okunma
11 Yorum 09.10.2018 00:22
Reşat Nuri Erol
“Asâ Rabbukum En Yerhamekum…”
16.01.2017 14343 Okunma
9 Yorum 17.01.2017 12:20
Reşat Nuri Erol
Tarımda faiz, icra ve iflas
26.04.2010 14267 Okunma
Reşat Nuri Erol
Suriyeliler “sığınmacı/mülteci” mi, “muhacir” mi?
5.09.2015 14217 Okunma
3 Yorum 05.09.2015 17:56
Reşat Nuri Erol
İslam Tarihinde Anayasa; Medine Anayasası ve ...
14.10.2011 14090 Okunma
Reşat Nuri Erol
Sömürü sermayesi ve kuyrukları tövbe ederse…
16.08.2015 13848 Okunma
4 Yorum 19.08.2015 00:56
Reşat Nuri Erol
Hayrettin Karaman; Âdil Düzen Nasıl Olmalıdır?
4.08.2015 13844 Okunma
3 Yorum 04.08.2015 21:11
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ın Türkiye ve dünyadaki inkılâpları
23.02.2015 13697 Okunma
2 Yorum 25.02.2015 11:21
Reşat Nuri Erol
İkrazatçılık!
9.04.2010 13595 Okunma
Reşat Nuri Erol
Harun Ö. “İslâmcılk” yazıları-10; SAİD-İ NURSÎ
13.08.2015 13521 Okunma
3 Yorum 15.08.2015 17:32
Reşat Nuri Erol
H. Özdemir’İn İSLÂM-CILIK yazıları-2; ERBAKAN FAKTÖRÜ
29.07.2015 13494 Okunma
5 Yorum 30.07.2015 11:44
Reşat Nuri Erol
Suruç bombası, sermaye-siyaset çatışması ve IŞİD
24.07.2015 13475 Okunma
2 Yorum 24.07.2015 07:35
Reşat Nuri Erol
Erbakan’a göre Adil Ekonomik Düzen’de VERGİ
14.03.2016 12987 Okunma
3 Yorum 14.03.2016 14:05
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen dışında çözüm reçetesi olan var mı?
8.09.2015 12923 Okunma
2 Yorum 08.09.2015 07:11
Reşat Nuri Erol
Ve zekkir fe inne’z-zikrâ tenfeu’l-mü’minîne
10.08.2015 12725 Okunma
2 Yorum 10.08.2015 22:44
Reşat Nuri Erol
R. Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Abdullah Gül
25.06.2015 12703 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 13:16
Reşat Nuri Erol
Çözüm “Âdil Kur’an Düzeni”dir
22.02.2015 12580 Okunma
5 Yorum 23.02.2015 21:48
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir’den “İSLÂM-CILIK” yazıları-9
10.08.2015 12448 Okunma
3 Yorum 11.08.2015 13:47
Reşat Nuri Erol
Sn. Cumhurbaşkanımıza ve ilgililere açık mektup!
1.08.2015 12341 Okunma
3 Yorum 02.08.2015 08:07
Reşat Nuri Erol
Anlatıp ve nasihat ediyoruz; dinleyip yapsalar…
3.08.2015 12310 Okunma
4 Yorum 03.08.2015 14:50
Reşat Nuri Erol
Ya-pa-ma-dı-lar… YA-PA-MA-YA-CAK-LAR…
1.06.2015 12308 Okunma
5 Yorum 02.06.2015 10:49
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ın “ADİL DÜZEN” Söyleminin Teorisi-1
3.03.2016 12304 Okunma
3 Yorum 06.03.2016 14:53
Reşat Nuri Erol
‘E LEYSE MİNKÜM RACULÜN REŞÎD’ (âyet)
14.09.2015 12279 Okunma
2 Yorum 14.09.2015 20:56
Reşat Nuri Erol
İkrazat yasal tefecilik!
9.04.2010 12230 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Sistem kurmak’ ve ‘hazin (vahim) durum’
9.01.2017 12168 Okunma
8 Yorum 23.01.2017 00:31
Reşat Nuri Erol
“Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhâmı”…
27.12.2018 12163 Okunma
9 Yorum 28.12.2018 08:15
Reşat Nuri Erol
Şehit MEHMET HİKMETUMUT’u anlatamamak!
10.07.2015 11927 Okunma
2 Yorum 10.07.2015 06:06
Reşat Nuri Erol
“İSLÂM DÜZENİ” tüm insanlar içindir
5.05.2013 11728 Okunma
Reşat Nuri Erol
7 Haziran’da oyumuzu bu şuur ile kullanalım
30.05.2015 11678 Okunma
3 Yorum 30.05.2015 16:30
Reşat Nuri Erol
24. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi
1.12.2015 11647 Okunma
1 Yorum 01.12.2015 06:41
Reşat Nuri Erol
Çağımızın Nuh’un Gemisi “ADİL KUR’AN DÜZENİ”dir
29.05.2015 11534 Okunma
4 Yorum 29.05.2015 18:44
Reşat Nuri Erol
Sermayeye ve siyasilere önerimiz var
8.08.2015 11420 Okunma
3 Yorum 10.08.2015 20:14
Reşat Nuri Erol
Seçime kadar “AYG” uyarılarına devam…
20.09.2015 11356 Okunma
4 Yorum 20.09.2015 06:16
Reşat Nuri Erol
Cennet karşılığı mal ve can ile cihad etmek
14.04.2013 11298 Okunma
Reşat Nuri Erol
İdam, kısas, diyet, anayasa, şeriat, hukuk…
23.11.2012 11293 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Türkiye’de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor?’
3.02.2016 11254 Okunma
1 Yorum 03.02.2016 22:48
Reşat Nuri Erol
Sosyal tufan ve sömürünün çözümü Adil Düzen’dir
10.11.2015 11243 Okunma
2 Yorum 16.11.2015 07:22
Reşat Nuri Erol
7 Haziran Seçimi sonucundan alınacak dersler
9.06.2015 11191 Okunma
3 Yorum 15.06.2015 03:15
Reşat Nuri Erol
İman, ilim, amel, fıkıh, fikir, zikir ve ekonomi
30.04.2014 11178 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an Ayında “KUR’AN DÜZENİ” hatırlatmaları-2
5.07.2015 11171 Okunma
2 Yorum 05.07.2015 11:49
Reşat Nuri Erol
Yine “biz” kazanacağız…
15.08.2015 11167 Okunma
2 Yorum 15.08.2015 15:00
Reşat Nuri Erol
Başkanlık sistemi değil, “Adil Düzen” gelmelidir
20.06.2015 11106 Okunma
3 Yorum 20.06.2015 20:30
Reşat Nuri Erol
Mustafa Deniz; Bu düzen adil değil
4.08.2015 11099 Okunma
4 Yorum 04.08.2015 21:06
Reşat Nuri Erol
ADİL DÜZEN ‘gönüllü’ mü , ‘zorla’ mı gelsin?
16.01.2016 11090 Okunma
2 Yorum 16.01.2016 22:08
Reşat Nuri Erol
‘Sosyal Tufan’a karşı ‘Adil Düzen Gemisi’ inşa ed
27.12.2014 11086 Okunma
4 Yorum 25.05.2015 09:49
Reşat Nuri Erol
VakıfBank “FAİZSİZ BANKA” olmalıdır
25.03.2015 11078 Okunma
2 Yorum 05.04.2015 18:14
Reşat Nuri Erol
Aliya İzzetbegoviç: ‘Kur’an edebiyat değil, hayattır’-4
10.12.2015 11067 Okunma
2 Yorum 10.12.2015 22:22
Reşat Nuri Erol
AK Parti ya “gömlek giyecek” ya da silinecek
28.06.2015 11047 Okunma
3 Yorum 02.07.2015 12:56
Reşat Nuri Erol
Esbaba tevessül eder, sonra tevekkül ederiz...
7.09.2014 10998 Okunma
Reşat Nuri Erol
Soru-yoruma cevap ve bir aileden gelen yorum
12.08.2015 10962 Okunma
4 Yorum 14.08.2015 07:17
Reşat Nuri Erol
Değişim devam ediyor VE LÂ GÂLİBE İLLALLAH
2.04.2016 10932 Okunma
1 Yorum 02.04.2016 12:53
Reşat Nuri Erol
15 Temmuz: Teşhis ve Tedavi; KUR’AN VE İLİM ile
28.08.2016 10884 Okunma
2 Yorum 29.08.2016 20:48
Reşat Nuri Erol
Faiz meselesi, bankalar ve çözüm önerileri-3
16.02.2015 10830 Okunma
2 Yorum 16.02.2015 08:34
Reşat Nuri Erol
İslâm hukuku, Batı hukuku ve olumsuz etkisi
9.02.2016 10744 Okunma
1 Yorum 09.02.2016 08:10
Reşat Nuri Erol
HIZIRLA KIRK SAAT
30.12.2015 10653 Okunma
1 Yorum 31.12.2015 13:01
Reşat Nuri Erol
MEHMET HİKMETUMUT ve KUR’AN VE İLİM 819. Hafta Seminer
4.07.2015 10602 Okunma
4 Yorum 05.07.2015 14:31
Reşat Nuri Erol
IMF’nin alternatifi nedir?
13.03.2010 10598 Okunma
Reşat Nuri Erol
ÜSKÜDAR SOHBETLERİ-2 İSLAM MEDENİYETİ VAKFI
7.04.2016 10589 Okunma
1 Yorum 07.04.2016 23:36
Reşat Nuri Erol
Prof.S.Tekir: GÜÇLÜ PARA veya PARANIN GÜCÜ
1.09.2016 10514 Okunma
1 Yorum 01.09.2016 09:51
Reşat Nuri Erol
“SOSYAL TUFAN” dediğimiz, İŞTE BUDUR!
23.05.2016 10501 Okunma
1 Yorum 23.05.2016 08:09
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ı anlamak, yapılması gerekenleri yapmaktı
6.03.2015 10497 Okunma
1 Yorum 06.03.2015 07:26
Reşat Nuri Erol
ÇARE VE ÇÖZÜM KUR’AN’DA
31.05.2015 10456 Okunma
2 Yorum 15.07.2015 07:10
Reşat Nuri Erol
Erbakan’a göre “Selem Senedi Karşılığı Kredi”
13.03.2016 10419 Okunma
1 Yorum 13.03.2016 08:53
Reşat Nuri Erol
“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!”
4.09.2015 10376 Okunma
1 Yorum 04.09.2015 06:00
Reşat Nuri Erol
Çözüm Süreci ve HDP’nin önemli hatası
10.08.2015 10371 Okunma
2 Yorum 11.08.2015 15:48
Reşat Nuri Erol
Seçime giderken oynanan oyunlara dikkat!
12.09.2015 10222 Okunma
3 Yorum 13.09.2015 06:45
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir'den Doğu Perinçek yazısı!
25.10.2015 10170 Okunma
1 Yorum 25.10.2015 20:22
Reşat Nuri Erol
Toprak, tarım ve ‘tarım stratejisi’
26.04.2010 10164 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kooperatif sistemi ile ‘ortaklık sistemi’ gelmekte
17.11.2018 10129 Okunma
5 Yorum 30.11.2018 11:55
Reşat Nuri Erol
H. Özdemir’in İSLÂMCILIK yazıları: Atatürk İslâmcılığı
18.10.2015 10050 Okunma
1 Yorum 18.10.2015 10:45
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM 828. hafta seminer notlarından…
30.08.2015 9967 Okunma
3 Yorum 30.08.2015 11:50
Reşat Nuri Erol
7 Haziran Seçimi, sorunlar ve mucize Kur’an-1
13.06.2015 9940 Okunma
2 Yorum 14.06.2015 07:41
Reşat Nuri Erol
KUR’AN ayetleri, Kadıhan, Hülagû ve HALEP!
19.12.2016 9917 Okunma
2 Yorum 19.12.2016 10:27
Reşat Nuri Erol
Sermaye dünyayı ne hâle getirdi; ne yapmalıyız?
30.11.2012 9917 Okunma
Reşat Nuri Erol
Prof.Dr.Sabri TEKİR: TÜRKİYE VARLIK FONU
10.02.2017 9884 Okunma
3 Yorum 12.02.2017 20:52
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM bütün sorunları çözer
19.05.2015 9845 Okunma
1 Yorum 19.05.2015 11:17
Reşat Nuri Erol
Hukuk Düzeni
21.04.2013 9844 Okunma
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatifi ve Ortaklık Sistemi Bankaları
22.10.2018 9757 Okunma
4 Yorum 30.11.2018 08:26
Reşat Nuri Erol
“Millî Görüş ve Adil Düzen” olmadan bu kadar!
2.10.2015 9721 Okunma
1 Yorum 02.10.2015 07:02
Reşat Nuri Erol
MİLLÎ GAZETE için her gün bir şey yapmak
14.01.2016 9679 Okunma
4 Yorum 24.01.2016 23:20
Reşat Nuri Erol
Yargı sorununun çözümü hakemlik sistemidir
19.02.2014 9629 Okunma
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ı Adil Düzen’den vazgeçirme raporu (tekrar)
2.12.2018 9569 Okunma
3 Yorum 02.12.2018 12:05
Reşat Nuri Erol
Şehit MEHMET HİKMETUMUT’u anlatamamak!-2
11.07.2015 9547 Okunma
1 Yorum 11.07.2015 03:53
Reşat Nuri Erol
S. Karagülle; BİR İLİM ADAMININ ERBAKAN TAHLİLİ...
4.08.2015 9509 Okunma
2 Yorum 04.08.2015 21:35
Reşat Nuri Erol
Evet… Asrın idrâkine söyletmeliyiz İSLÂM’ı…
17.03.2018 9383 Okunma
1 Yorum 17.03.2018 07:18
Reşat Nuri Erol
Seçim sonucu ne olursa olsun, Asıl Yapılması Gereken
1.11.2015 9377 Okunma
1 Yorum 01.11.2015 06:05
Reşat Nuri Erol
H.Özdemir yazıları; Ak Parti İslamcı mı?
1.08.2015 9366 Okunma
3 Yorum 01.08.2015 16:33
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM 738. Hafta Semineri’nden
17.11.2013 9351 Okunma
Reşat Nuri Erol
Gece, saat üç; bir, iki, üç (yazı)! Ve (dördüncü yazı)
15.12.2016 9347 Okunma
1 Yorum 15.12.2016 02:49
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM 888. Hafta Seminerinden…
15.11.2016 9266 Okunma
3 Yorum 16.11.2016 12:41


© 2025 - Akevler