İfrat ve tefritten gerçek İSLÂM DÜZENİNE…
Müslümanlar olarak siz gerçek “İslâm”ı, gerçek “İslâm düzeni”ni yani Millî Görüş Hareketi mensupları olarak neredeyse yarım yüzyıldır dile getirip gerçekleştirmeye çalıştığımız “ADİL DÜZEN, ADİL EKONOMİK DÜZEN”i getirmezseniz ne olur?
İslâm düşmanları, gelmekte olan gerçek İslâm’ın önünü kesmek için “ifrat” ve/ya “tefrit” bataklıklarını gerçekleştirmeye çalışır veya gerçekleştirirler!
İşte, şeriatsız/hukuksuz “layt (lıght) İslâm” veya artık tedavülden kalkan El Kaide ve benzeri daha nicelerinden sonra, son olarak uydurulduğu üzere, “IŞİD/DAEŞ” gibi gerçek İslâmiyet ile hiçbir ilgisi olmayan aşırılıkları İslâm diye dayatırlar.
Bunları engellemenin tek yolu gerçek “İslâm düzeni”ni gerçekleştirmektir.
Kıyamete kadar sürecek “HAK-BÂTIL mücadelesi” bundan ibarettir.
Müslüman her şeyden önce bu “tespit ve teşhisi” yapabilmelidir.
Ondan sonra da “tedavi ve çözümü” gerçekleştirebilmelidir.
İSLÂM yani adı üstünde “SİLM/BARIŞ DÜZENİ” gerçekleştirilmediği sürece, son yüzyılda bütün beşeriyetin İKİ DÜNYA SAVAŞI VE DİĞER SAVAŞLARLA yaşadığı ve hâlen yaşanmakta olan “SAVAŞ DÜZENİ” yani “ZALİM DÜZEN” sürer gider...
Tekrar soruyor ve ısrarla hatırlatıyorum:
NE ZAMANA KADAR?
Müslümanlar olarak siz “ADİL DÜZEN”i gerçekleştirinceye kadar.
Müslümanlar, her şeyden önce içinde bulundukları her türlü “CAHİLİYET” cenderesinden çıkıp “KUR’AN merkezli ilim” sahibi olmak, sonra İslâmiyet’in iman kadar hayatın ilmî, iktisadî, idarî/siyasi ve ahlâkî yani bütün alanlarını kapsayan bir “DİN/DÜZEN” olduğunu bilmek ve gereğini yapmak mecburiyetindedir. Meselenin özü ve özeti budur.
Buraya kadar yaptığım değerlendirmeye, Mehmet Lütfi Hocaoğlu arkadaşımızın bu hafta “PSİKOPATLARIN CİHADI” başlıklı değerlendirmesi sebep oldu ki; o da şöyle:
‘Psikopat kelimesi çok yaygın olarak kullanılır. Ancak genellikle ne manaya geldiği tam olarak bilinmez. En temel tanımı empati ve vicdanın olmamasıdır. Nedir empati? Empati kendini başkasının yerine koymadır. Vicdan ise yaptığı bir fiilden dolayı suçluluk duymaktır.
Bir PSİKOPATTA EMPATİ DE OLMAZ VİCDAN DA OLMAZ. Bir psikopat için tavuk kesmek ile adam kesmek arasında duygusal açıdan hiçbir fark yoktur. Bu nedenle rahatlıkla birisini kesebilir. Hatta bu kişi annesi, babası, kardeşi, çocuğu bile olabilir. Onu keserken hiçbir duygu hissetmez, acımaz; onun için herhangi bir olaydır. Psikopatlar genellikle toplumda jiletçiler olarak bilinir. Ellerinde, kollarında, göğüslerinde, sırtlarında jilet izleri vardır. Duygu eksikliği olduğu için korku duyusu da yoktur. Toplumda cesaretli insanlar olarak bilinirler. Oysa bunun sebebi onların patolojik olarak duygularının olmayışıdır. Acıma duygusu da yoktur, sevgi duygusu da yoktur. (M. Lütfi Hocaoğlu tıp doktorudur. RNE)
Bunlar için en ideal ortam insanları rahatlıkla öldürebilecekleri, yani onlar için oyun oynama isteklerini tatmin edecek ortamları bulmalarıdır. Bunun en güzel ortamı TERÖR ÖRGÜTLERİdir. Terör örgütünün neyi savunduğu önemli değildir. İster komünizmi, ister Kürt ırkçılığını, ister İslamiyet’i savunduğunu iddia etsin, fark etmez. Önemli olan birilerini kesmek için bir ortam olmasıdır. Gün gelir SERMAYE bir ÖRGÜT kurdurur, adına da “İSLÂM DEVLETİ”ni ekler! Sermaye’nin amacı bir taşla iki kuş vurmaktır. Televizyonlarda da birilerinin boğazını kesince tüm dünyadaki psikopatların iştahı kabarır. Bir bakmışsınız ki psikopatlarla dolu bir örgüt olmuş! Örgüt hazırdır kesip doğramaya! Sermaye için en güzel tarafı da bunu İslâmiyet adına yapmasıdır! İşte buyurun size PSİKOPATLARIN CİHADI!’
Ne demek istiyoruz?
İslâmiyet’i ifrat ve tefritten kurtarmak için gerçek İslâm düzenini bir an öce getirelim.