Dünya “Adil Kur’an Düzeni”ni bekliyor…
Hamile kadının en zor ve tehlikeli dönemi doğurma zamanıdır.
İnsanlık, geçtiğimiz yüzyıldan beri ve yaşamakta olduğumuz üçüncü milenyumun bu ilk yıllarında, üçüncü dünya uygarlığına hamiledir, doğum sancılarını çekmektedir...
Bütün bu sürecin ve sancıların sonunda doğum gerçekleşecektir.
Dünya “Adil Kur’an Düzeni”ni doğuracaktır.
İşte, meseleye bu açıdan yani bu doğum açısından bakıldığında, genel olarak bütün dünya ve özel olarak Türkiye ve bölgemiz en tehlikeli ve zor günleri yaşamaktadır.
Savaşlar olur.
Bir taraf galip gelir ve sonra “barış” gelir.
Siyasi savaşlarda genel olarak durum böyledir, sıcak savaş biter ve barış gerçekleşir.
Ekonomik savaşlarda ise mağlup olan taraf diğer tarafa kölelik yaparak yaşamaya devam eder. Biraz fazla çalışır, daha az yer, daha az tüketir ama yaşar. Ekonomik savaş diğer savaşa yani silahlı sıcak savaşa nisbetle daha az tehlikelidir, zayiatı daha azdır.
Ama savaş savaştır ve tarihte bilindiği üzere sonuçlanır.
***
Oysa bugünkü savaş öyle bir savaş değildir.
Bugünkü savaşta “silah” ile “dolar/para” çatışmaktadır.
Dolar merminin barutunu kesmekte, mermi de doları parçalamaktadır.
Ne var ki doların yeniden üretilmesi çok kolay olmaktadır.
Bu durumda silah yenilecek gibi gelir.
Ama gerçek öyle değildir.
Para silahlı gücü oluşturmakta ama parayı da silahlı güç para yapmaktadır.
Silahlı güç istediği zaman pulu para yapabilir, istediği zaman da parayı pul yapabilir.
Peki, bugün bu neden yapılmamakta veya yapılamamaktadır?
***
ABD’de başlayan “siyaset-sermaye çatışması”, siyasetin zaferi doğrultusunda ilerledi.
Önceki ilk seçimde Demokratlar ile Cumhuriyetçiler başa baş gittiler ama “yargı oyunu” yoluyla Cumhuriyetçiler yine iktidarda kaldılar...
Son seçimlerde ise baskın bir galibiyet Demokratların oldu, böylece sömürü sermayesi eskisi kadar dünyada fitne ve fesat çıkaramaz oldu...
Ne var ki dolar etkisini sürdürdü ve Obama’ya baskı yaptı...
Obama en sonunda sömürü sermayesi ile uzlaşmak zorunda kaldı.
Dolaysıyla her iki taraf da şimdilik ara yollarda varlıklarını sürdürüyor ve yürüyorlar...
Bu arada dünya devletleri durumun böyle olduğunu bütün gerçekliğiyle anlamışlardır.
Eğer Obama tarafı yani Demokratlar kazanırsa, üçüncü dünya savaşı çıkmadan, üretici patron Yahudiler ekonomiye hâkim olacak ve “Adil Kur’an Düzeni”nin kendilerine verdiği alanda varlıklarını sürdüreceklerdir...
Bu merhalede şayet ‘üretici patronlar’ değil de ‘spekülatör faizci bankerler’ kazanırsa, üçüncü dünya savaşı çıkacak ve üçüncü binyıl uygarlığına kanla başlanacak demektir...
Bir zamanlar Necmettin Erbakan’ın söylediği ve o zaman tam olarak anlaşılmayan tarihî söylemde yani ‘kanlı mı gelecek, kansız mı gelecek’ sözlerinde kastettiği işte buydu.
Bu iki durum arasındaki fark şudur.
İkinci şıkta çetin günler yaşayacağız ama “Adil Kur’an Düzeni” bozulmadan gelecek...
Birinci şık olduğunda ise “Adil Kur’an Düzeni”ne kolayca geçilecektir ama “Adil Düzen” dejenere edilecek, taraflar arasında uzlaşma sağlanarak geçilecektir demektir...
Türkiye açısından bakıldığında, AK Parti anayasa ekseriyeti ile iktidar olmasaydı, “Adil Düzen” erkence gelirdi. Şimdi ise “Adil Düzen”in gelişi başka bir bahara kaldı. Çünkü muhafazakâr AK Parti zihniyeti ile “Adil Düzen”in gel(e)meyeceği anlaşıldı…
Ve’l-hâsılı kelâm; Türkiye ve dünya kaderini yani “Adil Kur’an Düzeni”ni bekliyor...