Reşat Nuri Erol
Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür-3
13.11.2018
4264 Okunma, 3 Yorum

 

Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür-3

‘Ne diyorduk’, daha doğrusu yazımızın başında ‘ne demiştik?’

Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkün müdür?” diye sormuştu ya…

El-cevap: Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür…” diyorduk…

Yusuf Üstün’ün çalışmasından yola çıkarak yazılan yazılarda, “İŞÇİLİK KOOPERATİFLERİ” bölümünde kalmıştık; kaldığımız yerden devam edelim..

İşçİ kooperatİflerİ 

Dünyada işçi kooperatifleri, emek kooperatifleri denilen bir sistem var. Adı Mondragon Kooperatifleri. Bu modeli ülkemizde de pekâlâ uygulayabiliriz. İspanya’daki bu Mondragon sisteminin yıllık cirosu 17 milyar dolar. Ülkemizde bunun uygulanabilirliği ise şu şekilde:

Toplum olarak karı-koca çalışan aile tipine geçtik artık. Herkesin evine ihtiyacına göre temizlikçi hanım arkadaşlar (işçiler) geliyor. Ya da annelerimiz çocuk bakımı ihtiyaçlarını evde bir bakıcı tutarak karşılıyorlar ama bu işçilerin sosyal güvencesi yok. Devletimiz bu çalışanların sosyal güvenlik primleri yatırılsın diye projeler üretse de yeterince başarılı olamadığı anlaşılıyor.

Kooperatif sisteminde ev temizliğine giden kadın işçilerin ortağı olduğu bir kooperatif kurduğumuzu düşünelim. İşçi her gün bir eve gitse ve gündeliği 100 TL olsa ayda 3 bin TL yapar. Bu 100 TL’yi veren ev sahibi temizlik işçisinin sosyal sigortasını yatırmak zorunda ama yatıramıyor. Temizlikçi de eline geçen paranın bir kısmını sigorta primi olarak yatırmak istiyor ama yatıramıyor. Kooperatif burada devreye giriyor ve sistem şu şekilde çalışıyor: Ev sahibi, günlük işçi adına kooperatif hesabına 100 TL’yi yatırıyor, o kadar.

Kooperatif hesabında işçi adına biriken aylık para ne kadarsa, puantaj hesabı yapılıp o para üzerinden sosyal güvenlik pirimi yatırılıyor, bir miktar işletme masrafı alınıyor, geri kalan işçiye veriliyor; yani ne kadar çalışırsa o kadar maaşı var.

Sistemin ülkemizde tıkanmaya yol açabilecek zaaf noktası şurada: Bu nitelikte ortaklardan oluşan kooperatifin yönetimi de bu kişilerden oluşunca (yöneticilerin ortaklar arasından olma şartı var çünkü) kooperatif yönetilemiyor; çünkü işçide kooperatifi yönetebilecek işletmecilik kapasitesi ya da sosyal politikalar uzmanlığı vs. genellikle olmuyor. Yani yönetimde, ortak olmayan profesyonellerin de olmasına imkân sağlayan bir yasal değişiklik gerekiyor.

Aynı örneği, diğer meslek gruplarında da verebiliriz.

Kooperatiflerde, yönetim ve denetim organlarının profesyonelleştirilmesi ile üst birliklerinde oluşan bilgi ve kaynak birikiminin kooperatiflere yansıtılmasına dönük hususlarda Kooperatifler Kanunu’nda acil olarak yapılabilecek yasal düzenlemelerle, başarılı bir kooperatifçilik profili çizebilmemize zemin oluşturulacaktır.

Mevcut yasal ortamda, Anayasa’nın 171. maddesindeki aynen ifadeyle “millî ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılması ve tüketicinin korunmasını” amaçlayan “Kooperatifçiliğin Geliştirilmesi” başlığı altındaki politikaların, esasen uyumsuz ve dengesiz görev ve yetki dağılımı nedeniyle yürütülemediği gözlemlenmektedir.

Bu nedenle, kooperatifçilik konusunda politika üretebilmek ve yürütebilmek için, tür ayrımına gidilmeksizin tüm kooperatiflerin bir bakanlık (Ticaret Bakanlığı) çatısı altında toplanması şarttır.

Yusuf Üstün’ün şu iki çalışmasını tavsiye ederek bitireyim:

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10672/SonEk/0/Yusuf-Ustun/KARZ-I-HASENIN-KURUMSALLASMASINDA-KOOPERATIF-MODELI

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10673/SonEk/0/Yusuf-Ustun/TEKAFUL-VE-KOOPERATIF-SIGORTACILIGI

Son söz: T. C. Anayasası da “KOOPERATİF” der ki; ayrı bir yazı konusudur.

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
13.11.2018
07:05

MİLLÎ GAZETE


Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür-3

‘Ne diyorduk’, daha doğrusu yazımızın başında ‘ne demiştik?’ “Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkün müdür?” diye sormuştu ya…

El-cevap: “Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür…” diyorduk...

Yusuf Üstün’ün çalışmasından yola çıkarak yazılan yazılarda, “İŞÇİLİK KOOPERATİFLERİ” bölümünde kalmıştık; kaldığımız yerden devam edelim…

“İşçİkooperatİflerİ

Dünyada işçi kooperatifleri, emek kooperatifleri denilen bir sistem var. Adı Mondragon Kooperatifleri. Bu modeli ülkemizde de pekâlâ uygulayabiliriz. İspanya’daki bu Mondragon sisteminin yıllık cirosu 17 milyar dolar. Ülkemizde bunun uygulanabilirliği ise şu şekilde:

Toplum olarak karı-koca çalışan aile tipine geçtik artık. Herkesin evine ihtiyacına göre temizlikçi hanım arkadaşlar (işçiler) geliyor. Ya da annelerimiz çocuk bakımı ihtiyaçlarını evde bir bakıcı tutarak karşılıyorlar ama bu işçilerin sosyal güvencesi yok. Devletimiz bu çalışanların sosyal güvenlik primleri yatırılsın diye projeler üretse de yeterince başarılı olamadığı anlaşılıyor.

Kooperatif sisteminde ev temizliğine giden kadın işçilerin ortağı olduğu bir kooperatif kurduğumuzu düşünelim. İşçi her gün bir eve gitse ve gündeliği 100 TL olsa ayda 3 bin TL yapar. Bu 100 TL’yi veren ev sahibi temizlik işçisinin sosyal sigortasını yatırmak zorunda ama yatıramıyor. Temizlikçi de eline geçen paranın bir kısmını sigorta primi olarak yatırmak istiyor ama yatıramıyor. Kooperatif burada devreye giriyor ve sistem şu şekilde çalışıyor: Ev sahibi, günlük işçi adına kooperatif hesabına 100 TL’yi yatırıyor, o kadar.

Kooperatif hesabında işçi adına biriken aylık para ne kadarsa, puantaj hesabı yapılıp o para üzerinden sosyal güvenlik pirimi yatırılıyor, bir miktar işletme masrafı alınıyor, geri kalan işçiye veriliyor; yani ne kadar çalışırsa o kadar maaşı var.

Sistemin ülkemizde tıkanmaya yol açabilecek zaaf noktası şurada: Bu nitelikte ortaklardan oluşan kooperatifin yönetimi de bu kişilerden oluşunca (yöneticilerin ortaklar arasından olma şartı var çünkü) kooperatif yönetilemiyor; çünkü işçide kooperatifi yönetebilecek işletmecilik kapasitesi ya da sosyal politikalar uzmanlığı vs. genellikle olmuyor. Yani yönetimde, ortak olmayan profesyonellerin de olmasına imkân sağlayan bir yasal değişiklik gerekiyor.

Aynı örneği, diğer meslek gruplarında da verebiliriz.

Kooperatiflerde, yönetim ve denetim organlarının profesyonelleştirilmesi ile üst birliklerinde oluşan bilgi ve kaynak birikiminin kooperatiflere yansıtılmasına dönük hususlarda Kooperatifler Kanunu’nda acil olarak yapılabilecek yasal düzenlemelerle, başarılı bir kooperatifçilik profili çizebilmemize zemin oluşturulacaktır.

Mevcut yasal ortamda, Anayasa’nın 171. maddesindeki aynen ifadeyle “millî ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılması ve tüketicinin korunmasını” amaçlayan “Kooperatifçiliğin Geliştirilmesi” başlığı altındaki politikaların, esasen uyumsuz ve dengesiz görev ve yetki dağılımı nedeniyle yürütülemediği gözlemlenmektedir.

Bu nedenle, kooperatifçilik konusunda politika üretebilmek ve yürütebilmek için, tür ayrımına gidilmeksizin tüm kooperatiflerin bir bakanlık (Ticaret Bakanlığı) çatısı altında toplanması şarttır.”

Yusuf Üstün’ün şu iki çalışmasını tavsiye ederek bitireyim:

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10672/SonEk/0/Yusuf-Ustun/KARZ-I-HASENIN-KURUMSALLASMASINDA-KOOPERATIF-MODELI

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10673/SonEk/0/Yusuf-Ustun/TEKAFUL-VE-KOOPERATIF-SIGORTACILIGI

Son söz: T.C. Anayasası da “KOOPERATİF” der ki; ayrı bir yazı konusudur.

# DİĞER MAKALELERİ

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

13 Kasım 2018
Reşat Nuri Erol
13.11.2018
11:53


http://www.haberdurus.com/haber/kooperatif-yontemiyle-kalkinma-mumkundur-3-24119.html


Kooperatif Yöntemiyle Kalkınma Mümkündür-3
Reşat Nuri EROL
Tarih: 13.11.2018 11:44:01

 

‘Ne diyorduk´, daha doğrusu yazımızın başında ‘ne demiştik?´ “Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkün müdür?” diye sormuştu ya…

El-cevap: “Kooperatif yöntemiyle kalkınma mümkündür…” diyorduk...

Yusuf Üstün´ün çalışmasından yola çıkarak yazılan yazılarda, “İŞÇİLİK KOOPERATİFLERİ” bölümünde kalmıştık; kaldığımız yerden devam edelim…

“İşçİkooperatİflerİ

Dünyada işçi kooperatifleri, emek kooperatifleri denilen bir sistem var. Adı Mondragon Kooperatifleri. Bu modeli ülkemizde de pekâlâ uygulayabiliriz. İspanya´daki bu Mondragon sisteminin yıllık cirosu 17 milyar dolar. Ülkemizde bunun uygulanabilirliği ise şu şekilde:

Toplum olarak karı-koca çalışan aile tipine geçtik artık. Herkesin evine ihtiyacına göre temizlikçi hanım arkadaşlar (işçiler) geliyor. Ya da annelerimiz çocuk bakımı ihtiyaçlarını evde bir bakıcı tutarak karşılıyorlar ama bu işçilerin sosyal güvencesi yok. Devletimiz bu çalışanların sosyal güvenlik primleri yatırılsın diye projeler üretse de yeterince başarılı olamadığı anlaşılıyor.

 

Kooperatif sisteminde ev temizliğine giden kadın işçilerin ortağı olduğu bir kooperatif kurduğumuzu düşünelim. İşçi her gün bir eve gitse ve gündeliği 100 TL olsa ayda 3 bin TL yapar. Bu 100 TL´yi veren ev sahibi temizlik işçisinin sosyal sigortasını yatırmak zorunda ama yatıramıyor. Temizlikçi de eline geçen paranın bir kısmını sigorta primi olarak yatırmak istiyor ama yatıramıyor. Kooperatif burada devreye giriyor ve sistem şu şekilde çalışıyor: Ev sahibi, günlük işçi adına kooperatif hesabına 100 TL´yi yatırıyor, o kadar.

Kooperatif hesabında işçi adına biriken aylık para ne kadarsa, puantaj hesabı yapılıp o para üzerinden sosyal güvenlik pirimi yatırılıyor, bir miktar işletme masrafı alınıyor, geri kalan işçiye veriliyor; yani ne kadar çalışırsa o kadar maaşı var.

Sistemin ülkemizde tıkanmaya yol açabilecek zaaf noktası şurada: Bu nitelikte ortaklardan oluşan kooperatifin yönetimi de bu kişilerden oluşunca (yöneticilerin ortaklar arasından olma şartı var çünkü) kooperatif yönetilemiyor; çünkü işçide kooperatifi yönetebilecek işletmecilik kapasitesi ya da sosyal politikalar uzmanlığı vs. genellikle olmuyor. Yani yönetimde, ortak olmayan profesyonellerin de olmasına imkân sağlayan bir yasal değişiklik gerekiyor.

 

Aynı örneği, diğer meslek gruplarında da verebiliriz.

Kooperatiflerde, yönetim ve denetim organlarının profesyonelleştirilmesi ile üst birliklerinde oluşan bilgi ve kaynak birikiminin kooperatiflere yansıtılmasına dönük hususlarda Kooperatifler Kanunu´nda acil olarak yapılabilecek yasal düzenlemelerle, başarılı bir kooperatifçilik profili çizebilmemize zemin oluşturulacaktır.

Mevcut yasal ortamda, Anayasa´nın 171. maddesindeki aynen ifadeyle “millî ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılması ve tüketicinin korunmasını” amaçlayan “Kooperatifçiliğin Geliştirilmesi” başlığı altındaki politikaların, esasen uyumsuz ve dengesiz görev ve yetki dağılımı nedeniyle yürütülemediği gözlemlenmektedir.

Bu nedenle, kooperatifçilik konusunda politika üretebilmek ve yürütebilmek için, tür ayrımına gidilmeksizin tüm kooperatiflerin bir bakanlık (Ticaret Bakanlığı) çatısı altında toplanması şarttır.”

Yusuf Üstün´ün şu iki çalışmasını tavsiye ederek bitireyim:

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10672/SonEk/0/Yusuf-Ustun/KARZ-I-HASENIN-KURUMSALLASMASINDA-KOOPERATIF-MODELI

http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/10673/SonEk/0/Yusuf-Ustun/TEKAFUL-VE-KOOPERATIF-SIGORTACILIGI

Son söz: T.C. Anayasası da “KOOPERATİF” der ki; ayrı bir yazı konusudur.







   

Kaynak: Milli Gazete
Reşat Nuri Erol
30.11.2018
11:57
‘Kooperatif´ (ORTAKLIK/RNE) diyenleri anlıyor musunuz?
Sinan ESKİCİOĞLU
Tarih: 30.11.2018 08:10:08

 

Büyüme beraberinde yozlaşmayı da getiriyor. Bunun örneklerini ve sıkıntılarını yaşıyoruz. Büyüme olurken gelişme, aynı zamanda yıllık (beş-on yıllık) planlarla programlama ve aynı zamanda da insan ve toplum eğitimi de gerekli. Aksi takdirde çarpık kentleşme, dengesiz gelir dağılımı ve toplumsal çöküntü yaşanmaya başlıyor.

Toplumların da insanlar gibi, bir doyum noktası vardır. O doyum noktasına ulaşılmadan bazı gerçekler farkedilmez ve araştırılmaya başlanmaz.

Türkiye´de doyum noktası henüz tamamlanmış değil. İşte bu yüzden de bazı şeylerin kıymeti bilinmiyor. Bilinmeye başlandığında da iş işten geçmiş oluyor. İstanbul´u geliştireceğiz derken, şehrin ucube bir hal alması gibi.

Birileri sürekli Kooperatiflerden, Ortaklık sisteminden bahsedip duruyorlar. Bu kişilerden birisi de Milli Gazete´den Reşat Nuri Erol. Dillerinde tüy bitti bu insanların, dertlerini anlatabilmek için.

Ne anlatmaya çalışıyor bu insanlar,

Neyin derdindeler,

Kim bu insanlar

Bu insanlar 40 yılı aşkın zamandır aynı dertle dertlenmekteler. Enflasyondan etkilenmemek ve faizi yok etmek için DÇ (demir-çelik) baz alınarak bir kooperatif hayata geçirmiş insanlar.

Çocukken top oynadığımızda, çalışmalar yaptıkları yazıhanelerine topumuz kaçardı. Bu insanlar ne rahatsız olurlar, ne de olumsuz bir tepki gösterirlerdi.

O zamanlar, ya bu insanların derdi ne?´ diye sorgulardım.

Biraz daha büyüdükten sonra sorduğum soru da, bu insanların neden DÇ hesabı yaptığıydı. Zaten kullanımda olan bir para birimi var, bu insanlar neden DÇ hesabındalar?

Üniversite yıllarımda karşıma çıkan bir tefsirci merakımı daha da arttırdı. Analitik Tefsir yapan, rahmetli Ali Sayı.

Merakım arttıkça anlamaya çalışıyordum.

‘Ya bu insanların derdi ne?´

İslamcı deseniz, değiller.

Dinci deseniz, değiller.

Namaz kılıyorlar, müslüman insanlar, ama her birey kafasına göre de takılabiliyor.

En karmaşık sorulardan en basitine kadar ne sorsanız cevabını alabiliyorsunuz ama buna rağmen ‘insanlar anlayamıyorlar´. Bu durum bana çok garip gelmişti.

İlahiyat Fakültelerindeki hocalar da anlamak istemiyorlardı işin garip tarafı. Sanki bu insanlar uzaydan gelmişlerdi ve sanki 50 yıl sonrasının düşüncelerini anlatıyorlardı.

Bugünkü yazısında Hayrettin Karaman´ın da dediği gibi, ‘ortada bir fikir ve hizmet anlayışı ihtilâfı vardı, ama bu ihtilâf hiçbir zaman birbirimizi İslâm´dan, Ehl-i Sünnet´ten ve bütünlükten dışlama noktasına varmadı´.

Ortada bir ihtilaf vardı ve bu da İslam anlayışıydı. İslam´ın Modern Hayat´ta nasıl anlaşılması gerektiği ve bu anlayışın ortaya çıkardığı ‘yaşam sistemi´nin tam manasıyla anlaşılamamasıydı.

Evet, anlaşılmadı.

Bu insanların söyledikleri kimi zaman dışlandı, kimi zaman küçümsendi, ama hiçbir zaman tam anlamıyla ‘ANLAŞILMAYA´ çalışılmadı.

Bunun nedeni de açıkça şu: İnsanlarımızın ve ülkenin doygunluk seviyesi buna yeterli değil. İnsanlarımızın ve ülkenin genel kültürü, seviyesi ve hayata bakışları daha o noktaya gelmedi.

Kooperatif (Ortaklık) sistemi, daha yeni yeni Avrupa´da araştırılıyor ve hayata geçirilmeye çalışılıyor.

İnsanların komünler halinde yaşamaları daha yeni yeni yaygınlaşıyor.

Bunların örneklerini sizlere daha önce vermiştim (ABD, Newyork Itaca, Fransa, İngiltere vb).

Sürekli düşmanlaştırılan, ‘kafir´ damgası vurulan, ahlakının çöktüğü suçlaması yapılan, insanca yaşamın aslında İslam´da olduğu söylenerek gayri insani yaşadıkları ima edilen Batı dünyası ülkemizdeki müslümanlardan ve İslam dünyasındaki müslümanlardan onlarca yıl ileride yaşamaktadır. Bundan dolayı da daha insani, daha kollektif yaşam şekilleri araştırılmakta ve hayata geçirilmektedir. Bunların başında da Kooperatifler, Ortaklıklar ve Komün olarak birlikte yaşama gelmektedir. Bu çalışmalarda da temel düşünce: ‘İnsanca yaşama, kapitalizmin ezici çarklarından kurtulma ve alternatif yaşam stillerinin olmasıdır´.

Çocukluğumda tanışmaya başladığım bu düşünce tarzını ülkemizde yaşadığım dönemde ‘hayata uygulanamaz´ olarak düşünerek, ‘ayakları yere basar hale getirmek lazım´ derdim.

Avrupa´daki örneklerini görünce şunu daha iyi anladım ki; evet bu düşüncedeki insanlar gerçekten 50 yıl sonrasını düşünüp, o zamana hitap edecek fikirler ortaya koyuyorlar. İşte bu yüzden ne ilahiyatçılar anlıyorlar ve ne de siyasetçiler…

Daha çok zaman var.

Ama birgün gelecek ve insanlar ‘burnumuzun dibindeki çözümleri neden göremedik´ diyecekler…

Sevgi ve Bilgiyle kalın







   

Kaynak: Ocak Medya




Çok Okunan Makaleler
Reşat Nuri Erol
M.Tekelioğlu; 15 Temmuz’a doğru: travmadan kurtulmak…
7.07.2017 131280 Okunma
Reşat Nuri Erol
Süleyman Karagülle - Altın Ekonomisine Geçiş
2.11.2013 33310 Okunma
2 Yorum 30.01.2016 22:15
Reşat Nuri Erol
T. C. 1921 ANAYASASI’nın Temel Maddeleri
22.02.2016 18522 Okunma
1 Yorum 22.02.2016 07:19
Reşat Nuri Erol
Şeyma Yavuz ve MAKALESİ… İbn Haldun ve “MUKADDİME”Sİ…
1.07.2015 16489 Okunma
2 Yorum 03.07.2015 00:23
Reşat Nuri Erol
FAİZ imparatorluğu ve ROTHSCHİLD ailesi
29.03.2016 16381 Okunma
1 Yorum 29.03.2016 01:12
Reşat Nuri Erol
Ekrem Dumanlı, Mümtaz’er Türköne, Ali Bulaç ve İSLÂM/cı
2.07.2015 15539 Okunma
7 Yorum 23.07.2015 19:54
Reşat Nuri Erol
Yüz Yıl Önce - Yüz Yıl Sonra; ne değişti?
26.07.2015 14782 Okunma
4 Yorum 03.08.2015 12:51
Reşat Nuri Erol
AKP’yi kim kuşa çevirdi, Erdoğan mı Davutoğlu mu?
26.06.2015 14776 Okunma
6 Yorum 08.07.2015 13:24
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir’den “İSLÂM-CILIK” yazıları
29.07.2015 14633 Okunma
4 Yorum 30.07.2015 11:51
Reşat Nuri Erol
Kahramanlarım: Erbakan, Aliya, Muhammed Ali
7.06.2016 14531 Okunma
2 Yorum 07.06.2016 02:58
Reşat Nuri Erol
Çok önemli hatalar, çok önemli uyarılar ve…
7.10.2018 14453 Okunma
11 Yorum 09.10.2018 00:22
Reşat Nuri Erol
“Asâ Rabbukum En Yerhamekum…”
16.01.2017 14275 Okunma
9 Yorum 17.01.2017 12:20
Reşat Nuri Erol
Tarımda faiz, icra ve iflas
26.04.2010 14197 Okunma
Reşat Nuri Erol
Suriyeliler “sığınmacı/mülteci” mi, “muhacir” mi?
5.09.2015 14163 Okunma
3 Yorum 05.09.2015 17:56
Reşat Nuri Erol
İslam Tarihinde Anayasa; Medine Anayasası ve ...
14.10.2011 14039 Okunma
Reşat Nuri Erol
Hayrettin Karaman; Âdil Düzen Nasıl Olmalıdır?
4.08.2015 13780 Okunma
3 Yorum 04.08.2015 21:11
Reşat Nuri Erol
Sömürü sermayesi ve kuyrukları tövbe ederse…
16.08.2015 13766 Okunma
4 Yorum 19.08.2015 00:56
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ın Türkiye ve dünyadaki inkılâpları
23.02.2015 13655 Okunma
2 Yorum 25.02.2015 11:21
Reşat Nuri Erol
İkrazatçılık!
9.04.2010 13506 Okunma
Reşat Nuri Erol
Harun Ö. “İslâmcılk” yazıları-10; SAİD-İ NURSÎ
13.08.2015 13458 Okunma
3 Yorum 15.08.2015 17:32
Reşat Nuri Erol
H. Özdemir’İn İSLÂM-CILIK yazıları-2; ERBAKAN FAKTÖRÜ
29.07.2015 13436 Okunma
5 Yorum 30.07.2015 11:44
Reşat Nuri Erol
Suruç bombası, sermaye-siyaset çatışması ve IŞİD
24.07.2015 13434 Okunma
2 Yorum 24.07.2015 07:35
Reşat Nuri Erol
Erbakan’a göre Adil Ekonomik Düzen’de VERGİ
14.03.2016 12924 Okunma
3 Yorum 14.03.2016 14:05
Reşat Nuri Erol
Adil Düzen dışında çözüm reçetesi olan var mı?
8.09.2015 12853 Okunma
2 Yorum 08.09.2015 07:11
Reşat Nuri Erol
R. Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Abdullah Gül
25.06.2015 12662 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 13:16
Reşat Nuri Erol
Ve zekkir fe inne’z-zikrâ tenfeu’l-mü’minîne
10.08.2015 12626 Okunma
2 Yorum 10.08.2015 22:44
Reşat Nuri Erol
Çözüm “Âdil Kur’an Düzeni”dir
22.02.2015 12510 Okunma
5 Yorum 23.02.2015 21:48
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir’den “İSLÂM-CILIK” yazıları-9
10.08.2015 12392 Okunma
3 Yorum 11.08.2015 13:47
Reşat Nuri Erol
Sn. Cumhurbaşkanımıza ve ilgililere açık mektup!
1.08.2015 12257 Okunma
3 Yorum 02.08.2015 08:07
Reşat Nuri Erol
Ya-pa-ma-dı-lar… YA-PA-MA-YA-CAK-LAR…
1.06.2015 12238 Okunma
5 Yorum 02.06.2015 10:49
Reşat Nuri Erol
Anlatıp ve nasihat ediyoruz; dinleyip yapsalar…
3.08.2015 12226 Okunma
4 Yorum 03.08.2015 14:50
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ın “ADİL DÜZEN” Söyleminin Teorisi-1
3.03.2016 12217 Okunma
3 Yorum 06.03.2016 14:53
Reşat Nuri Erol
‘E LEYSE MİNKÜM RACULÜN REŞÎD’ (âyet)
14.09.2015 12195 Okunma
2 Yorum 14.09.2015 20:56
Reşat Nuri Erol
İkrazat yasal tefecilik!
9.04.2010 12139 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Sistem kurmak’ ve ‘hazin (vahim) durum’
9.01.2017 12121 Okunma
8 Yorum 23.01.2017 00:31
Reşat Nuri Erol
“Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhâmı”…
27.12.2018 12095 Okunma
9 Yorum 28.12.2018 08:15
Reşat Nuri Erol
Şehit MEHMET HİKMETUMUT’u anlatamamak!
10.07.2015 11892 Okunma
2 Yorum 10.07.2015 06:06
Reşat Nuri Erol
“İSLÂM DÜZENİ” tüm insanlar içindir
5.05.2013 11676 Okunma
Reşat Nuri Erol
7 Haziran’da oyumuzu bu şuur ile kullanalım
30.05.2015 11634 Okunma
3 Yorum 30.05.2015 16:30
Reşat Nuri Erol
24. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi
1.12.2015 11609 Okunma
1 Yorum 01.12.2015 06:41
Reşat Nuri Erol
Çağımızın Nuh’un Gemisi “ADİL KUR’AN DÜZENİ”dir
29.05.2015 11491 Okunma
4 Yorum 29.05.2015 18:44
Reşat Nuri Erol
Sermayeye ve siyasilere önerimiz var
8.08.2015 11351 Okunma
3 Yorum 10.08.2015 20:14
Reşat Nuri Erol
Seçime kadar “AYG” uyarılarına devam…
20.09.2015 11272 Okunma
4 Yorum 20.09.2015 06:16
Reşat Nuri Erol
İdam, kısas, diyet, anayasa, şeriat, hukuk…
23.11.2012 11242 Okunma
Reşat Nuri Erol
Cennet karşılığı mal ve can ile cihad etmek
14.04.2013 11209 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Türkiye’de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor?’
3.02.2016 11198 Okunma
1 Yorum 03.02.2016 22:48
Reşat Nuri Erol
Sosyal tufan ve sömürünün çözümü Adil Düzen’dir
10.11.2015 11196 Okunma
2 Yorum 16.11.2015 07:22
Reşat Nuri Erol
Yine “biz” kazanacağız…
15.08.2015 11126 Okunma
2 Yorum 15.08.2015 15:00
Reşat Nuri Erol
7 Haziran Seçimi sonucundan alınacak dersler
9.06.2015 11110 Okunma
3 Yorum 15.06.2015 03:15
Reşat Nuri Erol
Kur’an Ayında “KUR’AN DÜZENİ” hatırlatmaları-2
5.07.2015 11105 Okunma
2 Yorum 05.07.2015 11:49
Reşat Nuri Erol
İman, ilim, amel, fıkıh, fikir, zikir ve ekonomi
30.04.2014 11085 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Sosyal Tufan’a karşı ‘Adil Düzen Gemisi’ inşa ed
27.12.2014 11042 Okunma
4 Yorum 25.05.2015 09:49
Reşat Nuri Erol
Başkanlık sistemi değil, “Adil Düzen” gelmelidir
20.06.2015 11040 Okunma
3 Yorum 20.06.2015 20:30
Reşat Nuri Erol
VakıfBank “FAİZSİZ BANKA” olmalıdır
25.03.2015 11039 Okunma
2 Yorum 05.04.2015 18:14
Reşat Nuri Erol
ADİL DÜZEN ‘gönüllü’ mü , ‘zorla’ mı gelsin?
16.01.2016 11033 Okunma
2 Yorum 16.01.2016 22:08
Reşat Nuri Erol
Aliya İzzetbegoviç: ‘Kur’an edebiyat değil, hayattır’-4
10.12.2015 11027 Okunma
2 Yorum 10.12.2015 22:22
Reşat Nuri Erol
Mustafa Deniz; Bu düzen adil değil
4.08.2015 11026 Okunma
4 Yorum 04.08.2015 21:06
Reşat Nuri Erol
AK Parti ya “gömlek giyecek” ya da silinecek
28.06.2015 11013 Okunma
3 Yorum 02.07.2015 12:56
Reşat Nuri Erol
Esbaba tevessül eder, sonra tevekkül ederiz...
7.09.2014 10922 Okunma
Reşat Nuri Erol
Soru-yoruma cevap ve bir aileden gelen yorum
12.08.2015 10918 Okunma
4 Yorum 14.08.2015 07:17
Reşat Nuri Erol
Değişim devam ediyor VE LÂ GÂLİBE İLLALLAH
2.04.2016 10896 Okunma
1 Yorum 02.04.2016 12:53
Reşat Nuri Erol
15 Temmuz: Teşhis ve Tedavi; KUR’AN VE İLİM ile
28.08.2016 10837 Okunma
2 Yorum 29.08.2016 20:48
Reşat Nuri Erol
Faiz meselesi, bankalar ve çözüm önerileri-3
16.02.2015 10757 Okunma
2 Yorum 16.02.2015 08:34
Reşat Nuri Erol
İslâm hukuku, Batı hukuku ve olumsuz etkisi
9.02.2016 10703 Okunma
1 Yorum 09.02.2016 08:10
Reşat Nuri Erol
HIZIRLA KIRK SAAT
30.12.2015 10604 Okunma
1 Yorum 31.12.2015 13:01
Reşat Nuri Erol
MEHMET HİKMETUMUT ve KUR’AN VE İLİM 819. Hafta Seminer
4.07.2015 10548 Okunma
4 Yorum 05.07.2015 14:31
Reşat Nuri Erol
ÜSKÜDAR SOHBETLERİ-2 İSLAM MEDENİYETİ VAKFI
7.04.2016 10543 Okunma
1 Yorum 07.04.2016 23:36
Reşat Nuri Erol
IMF’nin alternatifi nedir?
13.03.2010 10531 Okunma
Reşat Nuri Erol
“SOSYAL TUFAN” dediğimiz, İŞTE BUDUR!
23.05.2016 10467 Okunma
1 Yorum 23.05.2016 08:09
Reşat Nuri Erol
Prof.S.Tekir: GÜÇLÜ PARA veya PARANIN GÜCÜ
1.09.2016 10457 Okunma
1 Yorum 01.09.2016 09:51
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ı anlamak, yapılması gerekenleri yapmaktı
6.03.2015 10456 Okunma
1 Yorum 06.03.2015 07:26
Reşat Nuri Erol
ÇARE VE ÇÖZÜM KUR’AN’DA
31.05.2015 10389 Okunma
2 Yorum 15.07.2015 07:10
Reşat Nuri Erol
Erbakan’a göre “Selem Senedi Karşılığı Kredi”
13.03.2016 10380 Okunma
1 Yorum 13.03.2016 08:53
Reşat Nuri Erol
Çözüm Süreci ve HDP’nin önemli hatası
10.08.2015 10313 Okunma
2 Yorum 11.08.2015 15:48
Reşat Nuri Erol
“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!”
4.09.2015 10304 Okunma
1 Yorum 04.09.2015 06:00
Reşat Nuri Erol
Seçime giderken oynanan oyunlara dikkat!
12.09.2015 10186 Okunma
3 Yorum 13.09.2015 06:45
Reşat Nuri Erol
Toprak, tarım ve ‘tarım stratejisi’
26.04.2010 10101 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kooperatif sistemi ile ‘ortaklık sistemi’ gelmekte
17.11.2018 10059 Okunma
5 Yorum 30.11.2018 11:55
Reşat Nuri Erol
Harun Özdemir'den Doğu Perinçek yazısı!
25.10.2015 10048 Okunma
1 Yorum 25.10.2015 20:22
Reşat Nuri Erol
H. Özdemir’in İSLÂMCILIK yazıları: Atatürk İslâmcılığı
18.10.2015 9988 Okunma
1 Yorum 18.10.2015 10:45
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM 828. hafta seminer notlarından…
30.08.2015 9914 Okunma
3 Yorum 30.08.2015 11:50
Reşat Nuri Erol
7 Haziran Seçimi, sorunlar ve mucize Kur’an-1
13.06.2015 9901 Okunma
2 Yorum 14.06.2015 07:41
Reşat Nuri Erol
KUR’AN ayetleri, Kadıhan, Hülagû ve HALEP!
19.12.2016 9872 Okunma
2 Yorum 19.12.2016 10:27
Reşat Nuri Erol
Sermaye dünyayı ne hâle getirdi; ne yapmalıyız?
30.11.2012 9865 Okunma
Reşat Nuri Erol
Prof.Dr.Sabri TEKİR: TÜRKİYE VARLIK FONU
10.02.2017 9841 Okunma
3 Yorum 12.02.2017 20:52
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM bütün sorunları çözer
19.05.2015 9809 Okunma
1 Yorum 19.05.2015 11:17
Reşat Nuri Erol
Hukuk Düzeni
21.04.2013 9791 Okunma
Reşat Nuri Erol
“Millî Görüş ve Adil Düzen” olmadan bu kadar!
2.10.2015 9682 Okunma
1 Yorum 02.10.2015 07:02
Reşat Nuri Erol
Akevler Kooperatifi ve Ortaklık Sistemi Bankaları
22.10.2018 9656 Okunma
4 Yorum 30.11.2018 08:26
Reşat Nuri Erol
MİLLÎ GAZETE için her gün bir şey yapmak
14.01.2016 9643 Okunma
4 Yorum 24.01.2016 23:20
Reşat Nuri Erol
Yargı sorununun çözümü hakemlik sistemidir
19.02.2014 9579 Okunma
Reşat Nuri Erol
Erbakan’ı Adil Düzen’den vazgeçirme raporu (tekrar)
2.12.2018 9524 Okunma
3 Yorum 02.12.2018 12:05
Reşat Nuri Erol
Şehit MEHMET HİKMETUMUT’u anlatamamak!-2
11.07.2015 9497 Okunma
1 Yorum 11.07.2015 03:53
Reşat Nuri Erol
S. Karagülle; BİR İLİM ADAMININ ERBAKAN TAHLİLİ...
4.08.2015 9451 Okunma
2 Yorum 04.08.2015 21:35
Reşat Nuri Erol
H.Özdemir yazıları; Ak Parti İslamcı mı?
1.08.2015 9314 Okunma
3 Yorum 01.08.2015 16:33
Reşat Nuri Erol
Gece, saat üç; bir, iki, üç (yazı)! Ve (dördüncü yazı)
15.12.2016 9310 Okunma
1 Yorum 15.12.2016 02:49
Reşat Nuri Erol
Seçim sonucu ne olursa olsun, Asıl Yapılması Gereken
1.11.2015 9305 Okunma
1 Yorum 01.11.2015 06:05
Reşat Nuri Erol
KUR’AN VE İLİM 738. Hafta Semineri’nden
17.11.2013 9302 Okunma
Reşat Nuri Erol
Evet… Asrın idrâkine söyletmeliyiz İSLÂM’ı…
17.03.2018 9272 Okunma
1 Yorum 17.03.2018 07:18
Reşat Nuri Erol
Kapitalizm/sermaye III. dünya savaşı derdinde ama
26.10.2015 9216 Okunma
1 Yorum 26.10.2015 22:44


© 2025 - Akevler