2023 Hedefleri (63 madde) ve Çözüm Önerilerimiz-1
İktidar partisi 2023 “TEMENNİLERİNİ” yayımladı; bunların yapılmasını herkes ister, ne var ki “ÇÖZÜM” olarak “tek kelime” yok!.. Biz “ÇÖZÜMLERİ” yazalım; yapan çıkar...
1- Partilerin kapatılmasının tamamen kaldırılması...
Yalnız “partiler” değil; “dernek, vakıf, şirket, kooperatif…” gibi tüm tüzel kişilerden hiç biri kapatılamaz. Tüzel kişiye ceza verilemez. Tüzel kişinin yöneticileri suç işlemişlerse onlara ceza verilir. Tüzel kişiliğe karşı kim suç işlerse onlar cezalandırılır. Ceza kanunumuzun “suçun şahsiliği” maddesine “Tüzel kişilere ceza verilemez, dağıtılamaz; tüzel kişilik içinde suç işleyen kişiler cezalandırılır” maddesi eklenmelidir.
2- Parti kurulmasında kısıtlayıcı ve yasaklayıcı hükümler kaldırılacaktır...
Yalnız partilere değil, tüm birliklere (sosyal kuruluşlarda) ve ortaklıklara (ekonomik kuruluşlara) ait muhasebe devletçe karşılıksız (burada çok yazdık) tutulur. Bunların kurulması veya tasfiyesi için beyanları yeterli sayılıp, hükümetin temsilci bulundurması, ticaret sicilinde kaydedilmesi gibi işlemler Roma hukukundan kalma ilkel işlemlerdir. Muhasebe kayıtları bütün muameleler için yeterlidir. Hakemlerden oluşan yargının denetimi yeterlidir.
3- Partilerde tek tipleştirici hükümlerin kaldırılması... Partilerde değil tüm kuruluşlarda ve yönetimlerde “TAM SÖZLEŞME ÖZGÜRLÜĞÜ” olmalıdır. “HAKEMLERDEN OLUŞAN YARGI” dışında asla sınırlama getirilmemelidir. Kanunlarla değil, “SÖZLEŞME VE HAKEM KARARLARI İLE ORTAK İŞLER” yürütülmelidir.
4- Parti kapatmalarına son verilmesi... (= İlmî, dinî, meslekî ve siyasî sosyal guruplar “dayanışma ortaklıları” şeklinde kurulmalıdır.)… Bu madde birinci maddenin tekrarıdır. Bu madde parantez içinde ifade edildiği gibi değiştirilmelidir. Aynı sosyal guruplarda olanlara gurup yetkilileri “TEMİNATLI EHLİYET” vermeli ve zarar ortaya çıktığında ortaklar bölüşerek tazmin etmelidirler. Ehliyetler sigortalanmalıdır.
5- Partiye değil gerçek kişilere ceza verilmesi...
İnsan olmayan, Hazreti Âdem’in kromozomlarını taşımayan hiç kimse suçlu olamaz. İşlerlik hâline gelip başkalarına zarar vermeyen hiçbir sözden dolayı kimse cezalandırılamaz. “Mübaşir” varken “müsebbibe” ceza verilemez.
6- Siyasete katılmanın önündeki tüm engellerin kaldırılması...
İnsanın kişiliğine dokunulamaz; akrabalıktan, komşuluktan, emekten ve sözleşmelerden doğan haklar kamu tarafından korunur. Bu hakların kullanılması kısıtlanamaz. Kullanıldıktan sonra doğan zararlar tazmin edilir veya cezalandırılır.
7- Seçimlerle ilgili mevzuatın topyekûn gözden geçirilmesi...
Yine yuvarlak laflar, yine temenniler! Geçirsene, on yıldır ne diye duruyorsun?!.
Herkes oy sahibidir. Oyunu kullanır ve mecliste temsil edilir. Belli sayıda kişileri temsil edebilir ve temsilci olurlar. Yeter sayıyı bulamayanlar temsil yetkilerini istediğine aktarırlar. Temsilcileri değiştirme her zaman mümkündür. İşler “ekseriyet sistemi” ile değil, “NİSBÎ SİSTEMLE” yürütülür. Dolaysıyla herkesin temsil edilmesi istikrarı bozmaz.
8- Temsilde adaletin sağlanması için tedbirler alınması…
Temside adalet “ekseriyet sitemi” yerine “TEVKİL SİSTEMİ” ile olur. Örnek olarak binde bir kişinin vekâletini alan kimse milletvekili olur. Vekilin tevkili caizdir. Müvekkilleri binde birden aşağıya düştüğü zaman milletvekili olma yetkisini kaybeder, müvekkillerini istediği kimselere aktarabilir.
9- YSK’nun yeniden yapılandırılması... Yüksek Seçim Kurulu “HAKEMLERDEN” oluşmalıdır. Hakemleri seçime katılanlar atamalıdır.
10- Başkanlık, yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanı meselelerinin tartışılması… Yerinden yönetimde bucak başkanı ancak kendi bucağının ve merkez bucaklarının başkanıdır. Taşra bucaklarının başkanı değildir. Başkanı sıralama usulü ile meclis seçer. Yeter sayıda kendisini destekleyeni bulduğunda başkanlığı kesinleşmektedir.
(Devamı var)