Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1287
Secde Suresi Tefsiri 24. Ayet
28.06.2025
18 Okunma, 0 Yorum

SECDE SÛRESİ - 20. Hafta

 

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

وَجَعَلْنَا مِنْهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ (24)

Onlardan ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiklerinde emrimizle rehberlik eden imamlar kıldık. (24)

 

Mensuh fiil cümlesi

Atıf
harfi

Mef'ûlun bih evvel

Mef'ûlun
bih
sâni

Fâil

Nâsih
Fiil

Sıfat

Mevsûf

Mefûlun fih

Mefûlün
bih
GS

Fâil

Fiil

Muzâfun ileyh
Fiil cümlesi

Muzâf

Fâil

Fiil

Hâl

Sahibul
hâl

Haberi
Fiil cümlesi

İsmi

Kâne

Vâv-u
hâliyye

Fâil

Fiil

Mefûlün bih GS

و

يُوقِنُونَ

بِآيَاتِنَا

و

كَانُوا

وَ

و

صَبَرُوا

لَمَّا

بِأَمْرِنَا

و

يَهْدُونَ

أَئِمَّةً

مِنْهُمْ

نَا

جَعَلْنَا

وَ

 

وَ: “Ve” demektir. Atıf harfidir. Bir önceki ayetteki جَعَلْنَاهُ هُدًى لِبَنِي إِسْرَائِيلَ cümlesine جَعَلْنَا مِنْهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ cümlesini atfetmektedir.

جَعَلْنَا: “Kıldık” demektir. İki mef’ûl alır. Birinde/bir şeyde bir özelliği kılmak anlamına gelir.

مِنْ: “-den” demektir. Harf-i cerdir.

هُمْ: “Onlar” demektir. Eril çoğul mecrur muttasıl zamirdir. Bir önceki ayetteki بَنِي إِسْرَائِيلَ (İsrail Oğulları) e racidir.

مِنْهُمْ: “Onlardan” demektir. İsrail Oğullarından demektir.

أَئِمَّةً: “Önderler, liderler, imamlar” demektir. ءمم kökünden çoğul isimdir. Tekili إِمَامًا dir. Birinci bâbdan أَمّ mastarı birisine ya da bir şeye yönelmek, ona uymak, onu öncü kılmak manasındadır. Bu mastar manasından öncü kılınan manasında إِمَام “önder” anlamında isimdir. İmam kendisine uyulan kimsedir. Bugün anlamı tahrifata uğrayan kelimelerden birisidir. Bu kadar önemli bir unvan “namaz kıldırma memurluğu” anlamına getirilmiştir. Allah’ın ayetlerinin nasıl değersizleştirildiğinin göstergelerinden biridir bu imam kelimesine verilen anlam. Buna dayanarak açılan ve neredeyse artık her köşede görülen imam-hatip okulları da önceleri cenaze kaldırma müessesesi olarak düşünülmüş daha sonra “namaz kıldırma memuru” yetiştirmeye başlamış ve buna da “imam” denmiştir. Kuran’da hem kötü hem de iyi imamlardan bahsedilir. İmam kendisine sadece namazda uyulan kimse değildir. İmam liderdir. Arkasında namaz kıldığın kimse senin siyasi liderindir. Cuma namazı kıldıran kimse sana emir verdiğinde o emri yerine getirmek zorunda olduğun kimsedir. Herhangi biri değildir. Namaz kıldırma memuru hiç değildir. İmam kelimesinin de din, islam, iman, küfür, şirk kelimeleri gibi anlamı darmadağın edilmiştir. Nasıl iyi imamlar varsa küfrün de imamları vardır. İmam “önder, lider” demektir. Günümüzdeki anlamı ile uzak-yakın bir alakası yoktur.

يَهْدُونَ: “Rehberlik ederler” demektir. هدي kökünden ikinci bâbdan üçüncü şahıs eril çoğul merfu muzari malum fiildir. Birisini/birilerini bir hedefe yöneltip o hedefe varması için rehberlik etmek demektir.

بِ: “İle” demektir. Harf-i cerdir.

أَمْرِ: “İş, emir, proje” demektir. ءمر kökünden isimdir. Çoğulu أُمُورِ dur. Biz Türkçede emir denince yapılması zorunlu olan komut olarak anlıyoruz. Emir öyle değildir. Emir önceden belirlenmiş talimatları takip ederek amacına ulaşmak için programlı bir şekilde uygulanarak gerçekleştirilmesi gereken görev veya iştir. Proje olarak anlamlandırmak daha doğrudur.

نَا: “Biz” demektir. Mecrur muttasıl zamirdir.

أَمْرِنَا: “Bizim emrimiz” demektir.

بِأَمْرِنَا: “Emrimizle” demektir.

لَمَّا: “-ınca” demektir. Geçmiş zaman zarfıdır. لَمَّا dört şekilde kullanılır:

  1. Zarf olur: Kendisinden sonra mazi fiil gelir ve geçmiş zaman zarfıdır. Fiilin gerçekleştiği zamanı ifade eder yani mef’ûlün fihtir.
  2. Şart edatı olur: Şart cümlesi mazi fiil cümlesidir. Cevap cümlesi diğer şart edatlarında olduğu gibidir. Ancak cevap cümlesinin başında cevap edatı olarak yalnızca fâ-u cevabiyye değil, müfacee edatı olan إِذَا da olabilir veya kâne cümlesidir. Geçmiş zamanda şartı ifade eder.
  3. Nefy (olumsuzluk) edatı olur: Bir muzâri fiili cezm eder, anlamını mâziye çevirir. Yakın geçmiş zamanda olumsuzluğu ifade eder. Ancak burada farklı olan durum hükmün her an gerçekleşebilecek olması ama sözün söylendiği ana kadar gerçekleşmemiş olmasıdır. Bu nedenle Türkçeye çevrilirken “henüz olmadı” şeklinde çevrilir.
  4. İstisna edatı olur: إِنْ olumsuzluk edatıyla başlayan cümlede istisna edatı olarak gelir.

Burada geçmiş zaman zarfıdır. Kendisinden sonra mazi fiil gelmiştir.

صَبَرُوا: “Sabrettiler” demektir. Üçüncü şahıs çoğul mazi malum fiildir. Sabır bir zorluk karşısında dayanıklı olmak demektir. Zorluklara rağmen yaptığı işten veya bulunduğu durumdan vazgeçmeden devam etmek demektir. Fâili olan cem vâvı (صَبَرُوا) İsrail Oğullarına racidir.

وَ: Hâl vâvıdır. كَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ hâl cümlesinin önünde gelmiştir.

كَانُوا: “İdiler” demektir. Nakıs fiildir. Burada mazi fiil olarak gelmiştir. Bu fiilin mastarının asıl anlamı “olmak” iken nakıs fiil olduğunda kendisinden sonra bir isim ve haber gelir. Asıl anlamıyla kullanıldığında tam fiil, bir isim ve haberden önce kullanıldığında nakıs (eksik) fiil denir. Burada kânenin ismi “onlar” anlamındaki cem vâvıdır (كَانُوا). İsrail Oğullarına racidir.

بِ: “-e, -a” demektir. Harf-i cerdir.

آيَاتِ: “Ayetler” demektir. Tekili آيَة dir. Ayet gösterge demektir. ءيي kökünden gelmiştir. Dördüncü bâbdan mastar olarak bir kimse ya da bir şey hakkında onun bilinmesini sağlayacak bir işaret koymak manasındadır. Bu mastar manasından konulan işaret manasında آيَة “gösterge” anlamında isimdir.

نَا: “Biz” demektir. Mecrur muttasıl zamirdir.

آيَاتِنَا: “Ayetlerimiz” demektir.

بِآيَاتِنَا: “Ayetlerimize” demektir.

يُوقِنُونَ: “Kesin bir şekilde bilgi sahibi olurlar” demektir. يقن kökünden if’âl bâbından üçüncü şahıs eril çoğul merfu muzari malum fiildir. Dördüncü bâbdan يَقِنَ - يَيْقَنُ şeklinde bir şeyi, bir durumu, bir işi, bir fiili veya bir vakayı hiçbir şüphe ya da karışıklık olmaksızın bilmek demektir. En üst düzeyde doğru bir hükümdür. Bir şeyin ya da bir durumun doğruluğunu tespit etmek için doğru verileri kullanarak veri işleme yöntemlerinin (sınıflandırma, matematiksel ve istatistiksel hesaplama, mantıksal işlemler gibi) doğru kullanımı sonucunda, ortaya çıkan hüküm veya kararın sağlam, kesin ve tahmini olmaması anlamındadır. Buradaki cem vâvı da İsrail Oğullarına racidir. يَقِين ise “şüphe olmayan, kesin” demektir. Bilgi, iş, fiil, durum için kullanılır. Bunların kesin ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde bilindiğini ifade eden sıfat-ı müşebbehedir.

İf’âl bâbına (أَيْقَنَيُوقِنُ) sayruret etkisi ile gelir. Doğru ve eksiksiz verileri bilimsel yöntemler kullanarak işleyip tahmini olmayan, sağlam ve kesin bilgi sahibi olmak anlamındadır.

بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Kesin bir şekilde ayetlerimizin bilgisine sahip olurlar” demektir.

كَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyorlardı” demektir.

وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyorlar halinde” demektir.

صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiler” demektir.

لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiklerinde” demektir.

يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiklerinde emrimizle rehberlik ederler” demektir.

أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiklerinde emrimizle rehberlik eden imamlar” demektir.

جَعَلْنَا مِنْهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لَمَّا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Onlardan ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabrettiklerinde emrimizle rehberlik eden imamlar kıldık” demektir.

Burada bir kıraat daha vardır.

Şerh

Ravi

Kari

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

نافع المدني

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

ابن كثير المكي

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

أبو عمرو بن العلاء

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

ابن عامر الدمشقي

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

عاصم الكوفي

(لِمَا) بكسر اللام وتخفيف الميم

متفق عليه

حمزة الكوفي

(لِمَا) بكسر اللام وتخفيف الميم

متفق عليه

الكسائي الكوفي

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

أبو جعفر

(لِمَا) بكسر اللام وتخفيف الميم

رويس

يعقوب

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

روح

يعقوب

(لَمَّا) بفتح اللام وتشديد الميم

متفق عليه

خلف العاشر

Diğer kıraate göre:

جَعَلْنَا مِنْهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا لِمَا صَبَرُوا وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يُوقِنُونَ: “Onlardan ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip oluyor halde sabretmeleri sebebiyle emrimizle rehberlik eden imamlar kıldık” demektir.

İlk kıraatte sabrettikleri dönemler ifade edilirken ikinci kıraatte sabrettikleri için imamlar kılındığı ifade edilmiştir. Bu da ayetlerin kesin bir bilgisine sahip olarak sabretmenin imamlar kılınmasının sebebi olduğunu ifade etmektedir. Yani kendilerinin ameliyle kendilerine imamlar kılınmasını sağlamışlardır. Böylece iki ayrı kıraatle imamlar kılınmasının nasıl gerçekleşeceği bize anlatılmış ve bizim de yapmamız gereken ifade edilmiştir.

İsrail Oğullarına imamlar kılınmıştır. Bu imamlar kimlerdir? Kendilerindendir. İsrail Oğullarına yol gösteren nebiler, resuller ve diğer önderlerdir. Bu imamlar ne yapmıştır? İsrail Oğullarına rehberlik etmişlerdir. Rehberlik ederken ne ile rehberlik etmişlerdir? “Emrimizle” denmektedir. Emir Türkçede kullanıldığı anlamda değildir. Emir önceden belirlenmiş talimatları takip ederek amacına ulaşmak için programlı bir şekilde uygulanarak gerçekleştirilmesi gereken görev veya iştir. Allah imamların rehberlik etmesi için onlara sistematik talimatlar içeren planlı bir görev vermiştir. Ancak onlar için imamların kılınması için bir şart vardır: sabretmeleri. Sabretmeleri de sıradan bir sabretme değildir. Ayetlerin kesin bir bilgisine sahip olmaları halindeyken sabretmeleri gerekmektedir.

Bu ayetten İsrail Oğullarının bir özelliğini ve onların durumunun bizim için nasıl bir örnek olabileceğini anlayabiliyoruz.

İsrail Oğullarının ve onların örnekliğinde insan topluluklarının sabretme sorunu vardır.

وَإِذْ قُلْتُمْ يَامُوسَى لَنْ نَصْبِرَ عَلَى طَعَامٍ وَاحِدٍ

“Ey Musa, bir yemeğe asla sabredemeyeceğiz” demiştiniz. (Bakara 61)

İsrail Oğulları çölde bıldırcın ve bir tür mantardan olan bir yemek yemektedirler. Buna sabredememişlerdir.

Ancak ayette sabrettiklerinde imamlar kıldık dediğine göre sabrettikleri dönemler ve sabredemedikleri dönemler vardır. Bu, bütün topluluklar için geçerlidir. Allah’ın kıldığı imamlar her topluluğun kendi içlerindendir. Bunu مِنْهُمْ (onlardan) ifadesi ile anlıyoruz.

İmam kılınmasının şartı ayetlerin bilgisine kesin bir şekilde sahip olmayı gerektirir.

Bu ayette imam yani önder kılınmadan bahsedilmektedir.

Doğru yola götüren imamlar olabileceği gibi ateşe götüren imamlar da olur.

وَنَجَّيْنَاهُ وَلُوطًا إِلَى الْأَرْضِ الَّتِي بَارَكْنَا فِيهَا لِلْعَالَمِينَ (71) وَوَهَبْنَا لَهُ إِسْحَاقَ وَيَعْقُوبَ نَافِلَةً وَكُلًّا جَعَلْنَا صَالِحِينَ (72) وَجَعَلْنَاهُمْ أَئِمَّةً يَهْدُونَ بِأَمْرِنَا وَأَوْحَيْنَا إِلَيْهِمْ فِعْلَ الْخَيْرَاتِ وَإِقَامَ الصَّلَاةِ وَإِيتَاءَ الزَّكَاةِ وَكَانُوا لَنَا عَابِدِينَ (73)

Onu (İbrahim’i) ve Lût’u alemler için içini bereketlendirdiğimiz arza kurtardık ve ona İshâk’ı ve nafile olarak Yakup’u hibe ettik ve hepsini salihler kıldık ve onları emrimizle rehberlik eden imamlar kıldık ve onlara hayırları yapmayı ve salatı ikame etmeyi ve zekâtı vermeyi vahyettik ve onlar bize kul olanlardır. (Enbiya 71-73)

Burada peygamberlerin imamlar kılındığı ifade edilmiştir.

وَجَعَلْنَاهُمْ أَئِمَّةً يَدْعُونَ إِلَى النَّارِ

Onları (Firavun ve ordusunu) ateşe çağıran imamlar kıldık. (Kasas 41)

Sadece Firavun değil, ordusunda da ateşe davet eden imamlar vardır. İmam kendisine uyulan kimsedir. Kim gönül rızası ile bu imamlara uymuşsa onlar da onları ateşe çağırmış olmakta ve beraber cehenneme doğru yol almış olmaktadırlar.

وَإِنْ نَكَثُوا أَيْمَانَهُمْ مِنْ بَعْدِ عَهْدِهِمْ وَطَعَنُوا فِي دِينِكُمْ فَقَاتِلُوا أَئِمَّةَ الْكُفْرِ

Eğer ahitlerinden sonrasında yeminlerinde dönerlerse ve sizin dininize dil uzatırlarsa küfrün imamlarıyla savaşın. (Tevbe 12)

Bu ayette küfrün imamlarından bahsedilmektedir. Küfrün önderleridir, liderleridir. Onlara uyanlar küfür içinde olacaklardır. Liderim bu der, ona uyar, onun için öl derse öleceğini söyler. Böylece birlikte küfretmiş olur. Birlikte cehenneme doğru yol alır.

يَوْمَ نَدْعُو كُلَّ أُنَاسٍ بِإِمَامِهِمْ

Bütün insan topluluklarını imamlarıyla çağırdığımız gün… (İsra 71)

Kendisine uyulan imam bu açıdan çok önemlidir. İmamı yani önderi onu Allah’ın yolu olmayan vesenlerin yolunda çabalamaya davet ediyorsa ve o da ona uyup vesenler içinde çaba gösteriyorsa kıyamet yevminde onunla beraber çağrılacağını unutmamalıdır.

Görüldüğü gibi cehenneme de cennete de rehberlik eden imamlar vardır.

Günümüzün çoğunluk demokrasisi çoban imamlar dönemidir.

يَاأَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَقُولُوا رَاعِنَا وَقُولُوا انْظُرْنَا

Ey iman edenler “bizi güt” demeyin, “bize bak” deyin. (Bakara 104)

Günümüzde insanlar güdülmeye meraklıdırlar. Kendilerini koyun gibi gören güdücü çobanların yönetimi altına girmek için çaba içindedirler. Bir kısmı çoban imam olmak bir kısmı ise koyun olmak için çoğunluk demokrasisi içinde çabalamaktadırlar. Çoban imam isteyenleri, kendilerini koyun gibi gören yöneticiler yönetir.

Peki, doğru yola rehberlik eden imam isteyenlere nasıl imam kılınacak? Bu ayette gayet açık olarak ifade edilmektedir. Ayetlerimizin bilgisine kesin bir şekilde sahip olmaları halindeyken sabretmeleridir.

Bir topluluk Allah’ın ayetlerinin kesin bir bilgisine sahip değilse ve sabretmiyorsa onların ancak çoban imamı olur. Allah’ın ayetleriyle uzak yakın ilişkisi olmayan vesenlerden kurtuluş beklerler. Allah bize ne diyor diye O’nun ayetleriyle ilgileneceklerine, O’nun ayetlerinin kesin bir bilgisine sahip olacaklarına “imam” dedikleri ama Kuran’ın imam değil “ruhban” dedikleri şahısların hurafe olarak anlattıklarıyla yetinirler ve sadece bir vesenin lideri oldu diye birinden kurtuluş beklerler. Kurtuluş beklediklerinin onları götüreceği yer bellidir. İşte bu topluluklar narsist liderlere mahkumdurlar. Kuran’da çok tipik şekilde ifade edilmiş narsist lider Firavun’dur. Her lafı “ben” ile başlayan Firavun tipi imamlar çoban olmaya bayılırlar. Rehberleri Allah’ın ayetleri değil benlikleridir. Düşündükleri her şey onların doğrusudur. Onları onaylamayanlara düşmandırlar ve kin beslerler. Kendilerini topluluklarının nimeti olarak görürler. Her şey onlarındır. Firavun gibi her sözleri “ben” ile başlar veya içinde “ben” geçer. Sömürücü sermayenin icadı olan ve Allah’ın yolu olmayan yönetim sistemleri insanları çoban-koyun diye iki kısma ayırdığı için ister istemez bu neticeyi doğurur.

Onlara Allah’ın yolunda rehberlik edecek olan imamlar ise Allah’ın emri ile hareket ederler. Rehberleri Kuran’dır, Allah’ın ayetleridir. Allah’ın ayetlerinden Allah’ın emrini bilirler. Allah’ın istediği şekilde işleri planlarlar ve Allah’ın kurallarının dışına çıkmazlar. Narsist değildirler. Tam tersine her yaptıklarının doğru olup olmadığını Allah’ın ayetleri ile teyit ederler. “Ben” demekten korkarlar. Bilirler ki kendilerine verilen tüm nimetlerin kaynağı Allah’tır. Allah’ın istemesi olmasaydı orada olamayacaklarını bilirler. Bu nedenle kibirlenmezler. Sonunda öleceklerini bilirler. Ahiret için hazırlanırlar. Haksızlık yapmaktan korkarlar.

فَبِمَا رَحْمَةٍ مِنَ اللَّهِ لِنْتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنْتَ فَظًّا غَلِيظَ الْقَلْبِ لَانْفَضُّوا مِنْ حَوْلِكَ فَاعْفُ عَنْهُمْ وَاسْتَغْفِرْ لَهُمْ وَشَاوِرْهُمْ فِي الْأَمْرِ فَإِذَا عَزَمْتَ فَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الْمُتَوَكِّلِينَ

Allah’tan bir rahmet sebebiyle onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın çevrenden dağılırlardı. Onları affet ve onlar için bağışlanma iste ve işte onlara danış. Kesin karar verdiğin zaman Allah’a tevekkül et. Kesinlikle Allah tevekkül edenleri sever. (Ali İmran 159)

Bu ayette peygamberin yönetimsel özellikleri anlatılarak imamların (liderlerin, önderlerin) nasıl olması gerektiği anlatılmaktadır. Yumuşak davranışlı olacaktır. Kaba olmayacaktır. Katı kalpli olmayacaktır. Affedici olacaktır. Günümüzde insanlar sert başkan, çoban başkan istemektedirler. Güdülme istemektedirler. Kabadayı başkan istemektedirler.

Narsistlik günümüzde karizma sanılmaktadır. Narsist insanlar yanlış bir şekilde karizmatik olarak adlandırılmaktadır.

Karizmatik kimse özgüvenlidir ama başkalarını da önemser. İnsanları motive eder, ilham verir ve empati kurma becerisine sahiptir. Karizmatik insanlar başkalarının hayranlığını kazanabilir ama kendisine hayran olan kimseye de saygı duyar. Liderlik vasfı taşır ama bu liderlik çevresindekileri destekleyicidir ve kendisine odaklı değil, topluluğa odaklıdır. Gerçekten özgüvenli olduğu için eleştiriler onu yıpratmaz. Tam tersine eleştirildiğinde hatasını fark ederse hatalarını düzeltir veya eleştirildiği konuda kendinden eminse eleştiri onu etkilemez.

Narsist kimse ise kendine hayranlık duyar, eleştiriye tahammülsüzdür, empati duymaz. Başkalarını sadece kendi ihtiyaçlarına hizmet eden araçlar gibi görür. Manipülatiftir, başkalarını kendi çıkarı için kullanır. Dışarıdan özgüvenli görünür ama aslında kırılgan bir benliği vardır, bu nedenle eleştiriye karşı çok hassastır. Gerçekte özgüvenli olmadığı için eleştiren kimseye karşı kin besler, ondan çok rahatsız olur. Bu nedenle çevresinden sürekli onay bekler. Danışmanları olsa bile danışmanların tek görevi onu onaylamaktır. Onu eleştiren bir danışman asla ve asla onun çevresinde barınamaz.

Karizmatik lider çevresine değer katar ve çevresindeki insanları geliştirir, onların değerini bilir ve onların değerli olduğunu onlara hissettirir. Onları gerçekten sever ve saygı duyar.

Narsist lider çevresini kendine hizmet ettirir ve çevresindeki insanları küçümser, onlara değer vermez ve ihtiyacı kalmadığında veya kendisini eleştirdiklerinde hemen kendinden uzaklaştırır ve cezalandırır.

Özgüven ve etkileyicilik açısından karizmatik kimse ile narsist kimse benzer görünebilir ama hem amaçları hem de çevresine etkileri çok farklıdır.

Özellik

Karizmatik Kişi

Narsist Kişi

Özgüven

Sağlıklı ve dengeli

Kibirli ve aşırı

Empati

Yüksek

Düşük ya da yok

İnsanlara yaklaşım

İlham verir, destek olur

Kullanır, manipüle eder

İlişkilerde amaç

Bağ kurmak

Üstünlük kurmak

Eleştiriye karşı tavır

Açık, öğrenmeye istekli

Kızgın, savunmacı

Odak noktası

Topluluğu

Sadece kendisi

Narsist biri lider (imam) olduğunda ve karizmatik biri lider (imam) olduğunda arada çok ciddi farklar meydana gelir.

Narsist lider (imam) cezalandırıcıdır, kişisel egosuna tehdit algıladığında cezalandırır. Aşırı derecede alıngandır. Eleştiriyi, farklı fikri ya da başarısızlığı kişisel saldırı gibi algılar. Bu nedenle cezalandırmaları genellikle intikamcı ve orantısızdır. Affetmeyi zayıflık olarak görür. Bağışlamayı kontrolü kaybetmek olarak algılar. İnsani hataları kabul etmez ve gelişime fırsat tanımaz, mükemmellik ve itaat bekler. Başarısızlıklarda başkalarını suçlar, başarısızlıklardan ders çıkarmaz. Cezalandırarak korku temelli bir otorite kurar. Emrindekileri küçümseyerek, azarlayarak veya aşağılayarak yönetir. Emrindekiler sadakatten çok korkuyla bağlanır. Sadakat değil, mutlak itaat üretir. Ben merkezlidir.

Karizmatik lider (imam) bağışlayıcıdır. İnsanların hata yapabileceğini bilir ve kabul eder ve bu hataları gelişim fırsatı olarak görür. Hataları kişiselleştirmez, sistemsel olarak nasıl düzeltileceği üzerinde çalışır. Affetmeyle güveni inşa eder ve emrindekilerin moralini ve bağlılığını artırır. Başarısızlıklardan ders çıkarır, tekrarlamaması için sistematik çözümler üretir. Bu davranışları ile ona duyulan saygı yüksek olur. Cezalandırmak yerine yönlendirmeyi, model olmayı ve desteklemeyi tercih ederek rehberlik eder. Güvene dayalı bir ilişki kurar. Korku değil, güven inşa eder. Biz merkezlidir.

لَقَدْ جَاءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ أَنْفُسِكُمْ عَزِيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرِيصٌ عَلَيْكُمْ بِالْمُؤْمِنِينَ رَءُوفٌ رَحِيمٌ

Yemin olsun size kendinizden bir resul gelmiştir. Sizin sıkıntı çekmeniz ona azizdir. Sizin üzerinize hırslıdır. Müminlere rauf, rahimdir. (Tevbe 128)

Bu ayette resul nekre gelmiştir. Sadece Peygamberi ifade etmemektedir. Kim okursa okusun kendi dönemiyle ilgilidir. Buradaki resul karizmatik liderdir. Kendisi için değil topluluk için hırslıdır. Topluluğun sıkıntı çekmesi onun için büyük bir sıkıntıdır. Şefkatli ve merhametlidir. Bağışlayıcıdır. Allah’ın resulleri karizmatik imamlardır.

Bir topluluk Allah’ın yolunda olan, Allah’ın emrini uygulayan ve topluluğuna rehberlik eden imamlar istiyorsa önce kendileri Allah’ın ayetlerinin bilgisine kesin bir şekilde sahip olarak sabretmelidir. Allah’ın ayetlerini terk etmemeli, fiillerini onlarla sorgulamalıdır. Aksi takdirde karizmatik imamlar yerine narsist imamların yönetimi altında inim inim inlemekten başka seçeneği olmayacaktır.

 

 

Teşvikiye, Yalova

28 Haziran 2025

M. Lütfi Hocaoğlu

 

 






Tüm Seminerler
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1287
Secde Suresi Tefsiri 24. Ayet
28.06.2025 18 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1286
Secde Suresi Tefsiri 23. Ayet
14.06.2025 118 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1285
Secde Suresi Tefsiri 22. Ayet
31.05.2025 118 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1284
Secde Suresi Tefsiri 21. Ayet
24.05.2025 123 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1283
Secde Suresi Tefsiri 20. Ayet
10.05.2025 186 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1282
Secde Suresi Tefsiri 19. Ayet
3.05.2025 163 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1281
Secde Suresi Tefsiri 18. Ayet
26.04.2025 166 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1280
Secde Suresi Tefsiri 17. Ayet
19.04.2025 189 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1279
Secde Suresi Tefsiri 16. Ayet
12.04.2025 198 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1278
Secde Suresi Tefsiri 15. Ayet
5.04.2025 212 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1277
Secde Suresi Tefsiri 14. Ayet
22.03.2025 219 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1276
Secde Suresi Tefsiri 13. Ayet
8.03.2025 252 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1275
Secde Suresi Tefsiri 12. Ayet
1.03.2025 242 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1274
Secde Suresi Tefsiri 11. Ayet
22.02.2025 265 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1273
Secde Suresi Tefsiri 10. Ayet
8.02.2025 321 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1272
Secde Suresi Tefsiri 6-9. Ayetler
1.02.2025 393 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1271
Secde Suresi Tefsiri 5. Ayet
18.01.2025 327 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1270
Secde Suresi Tefsiri 4. Ayet
28.12.2024 426 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1269
Secde Suresi Tefsiri 3. Ayet
14.12.2024 327 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1268
Secde Suresi Tefsiri 1-2. Ayetler
7.12.2024 368 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1267
Lokman Suresi Tefsiri 34. Ayet
30.11.2024 358 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1266
Lokman Suresi Tefsiri 33. Ayet
16.11.2024 397 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1265
Lokman Suresi Tefsiri 32. Ayet
9.11.2024 404 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1264
Lokman Suresi Tefsiri 31. Ayet
26.10.2024 440 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1263
Lokman Suresi Tefsiri 30. Ayet
12.10.2024 440 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1262
Lokman Suresi Tefsiri 29. Ayet
5.10.2024 520 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1261
Lokman Suresi Tefsiri 28. Ayet
7.09.2024 503 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1260
Lokman Suresi Tefsiri 27. Ayet
31.08.2024 533 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1259
Lokman Suresi Tefsiri 25-26. Ayetler
24.08.2024 548 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1258
Lokman Suresi Tefsiri 24. Ayet
17.08.2024 509 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1257
Lokman Suresi Tefsiri 23. Ayet
3.08.2024 531 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1256
Lokman Suresi Tefsiri 22. Ayet
27.07.2024 519 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1255
Lokman Suresi Tefsiri 21. Ayet
20.07.2024 492 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1254
Lokman Suresi Tefsiri 20. Ayet
13.07.2024 539 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1253
Lokman Suresi Tefsiri 19. Ayet
29.06.2024 497 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1252
Lokman Suresi Tefsiri 18. Ayet
22.06.2024 521 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1251
Lokman Suresi Tefsiri 17. Ayet
25.05.2024 595 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1250
Lokman Suresi Tefsiri 16. Ayet
18.05.2024 563 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1249
Lokman Suresi Tefsiri 15. Ayet
11.05.2024 587 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1248
Lokman Suresi Tefsiri 14. Ayet
20.04.2024 695 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1247
Lokman Suresi Tefsiri 13. Ayet
13.04.2024 752 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1246
Lokman Suresi Tefsiri 12. Ayet
6.04.2024 631 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1245
Lokman Suresi Tefsiri 11. Ayet
30.03.2024 695 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1244
Lokman Suresi Tefsiri 10. Ayet
16.03.2024 627 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1243
Lokman Suresi Tefsiri 8-9. Ayetler
9.03.2024 634 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1242
Lokman Suresi Tefsiri 7. Ayet
24.02.2024 654 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1241
Lokman Suresi Tefsiri 6. Ayet
17.02.2024 594 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1240
Lokman Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
10.02.2024 805 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1239
Rum Suresi Tefsiri 60. Ayet
27.01.2024 701 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1238
Rum Suresi Tefsiri 59. Ayet
20.01.2024 646 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1237
Rum Suresi Tefsiri 58. Ayet
6.01.2024 697 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1236
Rum Suresi Tefsiri 57. Ayet
30.12.2023 673 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1235
Rum Suresi Tefsiri 56. Ayet
16.12.2023 755 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1234
Rum Suresi Tefsiri 55. Ayet
25.11.2023 805 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1233
Rum Suresi Tefsiri 54. Ayet
11.11.2023 831 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1232
Rum Suresi Tefsiri 53. Ayet
4.11.2023 690 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1231
Rum Suresi Tefsiri 51-52. Ayetler
21.10.2023 762 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1230
Rum Suresi Tefsiri 50. Ayet
14.10.2023 729 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1229
Rum Suresi Tefsiri 48-49. Ayetler
30.09.2023 709 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1228
Rum Suresi Tefsiri 47. Ayet
16.09.2023 734 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1227
Rum Suresi Tefsiri 46. Ayet
9.09.2023 838 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1226
Rum Suresi Tefsiri 44-45. Ayetler
2.09.2023 696 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1225
Rum Suresi Tefsiri 43. Ayet
19.08.2023 721 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1224
Rum Suresi Tefsiri 42. Ayet
12.08.2023 734 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1223
Rum Suresi Tefsiri 41. Ayet
5.08.2023 783 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1222
Rum Suresi Tefsiri 40. Ayet
29.07.2023 668 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1221
Rum Suresi Tefsiri 39. Ayet
22.07.2023 695 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1220
Rum Suresi Tefsiri 38. Ayet
15.07.2023 623 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1219
Rum Suresi Tefsiri 37. Ayet
17.06.2023 631 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1218
Rum Suresi Tefsiri 36. Ayet
3.06.2023 663 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1217
Rum Suresi Tefsiri 35. Ayet
27.05.2023 682 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1216
Rum Suresi Tefsiri 33-34. Ayetler
20.05.2023 644 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1215
Rum Suresi Tefsiri 31-32. Ayetler
13.05.2023 706 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1214
Rum Suresi Tefsiri 30. Ayet
6.05.2023 808 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1213
Rum Suresi Tefsiri 29. Ayet
29.04.2023 644 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1212
Rum Suresi Tefsiri 28. Ayet
15.04.2023 701 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1211
Rum Suresi Tefsiri 27. Ayet
8.04.2023 748 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1210
Rum Suresi Tefsiri 26. Ayet
1.04.2023 662 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1209
Rum Suresi Tefsiri 25. Ayet
25.03.2023 650 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1208
Rum Suresi Tefsiri 24. Ayet
18.03.2023 911 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1207
Rum Suresi Tefsiri 23. Ayet
11.03.2023 705 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1206
Rum Suresi Tefsiri 22. Ayet
4.03.2023 795 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1205
Rum Suresi Tefsiri 21. Ayet
25.02.2023 1181 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1204
Rum Suresi Tefsiri 20. Ayet
18.02.2023 972 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1203
Rum Suresi Tefsiri 19. Ayet
11.02.2023 656 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1202
Rum Suresi Tefsiri 17-18. Ayetler
4.02.2023 842 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1201
Rum Suresi Tefsiri 14-16. Ayetler
28.01.2023 673 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1200
Rum Suresi Tefsiri 12-13. Ayetler
21.01.2023 626 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1199
Rum Suresi Tefsiri 11. Ayet
14.01.2023 650 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1198
Rum Suresi Tefsiri 10. Ayet
7.01.2023 704 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1197
Rum Suresi Tefsiri 9. Ayet
31.12.2022 1541 Okunma
2 Yorum 01.01.2023 00:23
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1196
Rum Suresi Tefsiri 8. Ayet
17.12.2022 661 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1195
Rum Suresi Tefsiri 6-7. Ayetler
10.12.2022 765 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1194
Rum Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
3.12.2022 838 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1193
Ankebut Suresi Tefsiri 69. Ayet
26.11.2022 1137 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1192
Ankebut Suresi Tefsiri 68. Ayet
19.11.2022 1632 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1191
Ankebut Suresi Tefsiri 67. Ayet
12.11.2022 1167 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1190
Ankebut Suresi Tefsiri 65-66. Ayetler
5.11.2022 1378 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1189
Ankebut Suresi Tefsiri 64. Ayet
29.10.2022 1066 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1188
Ankebut Suresi Tefsiri 63. Ayet
22.10.2022 1119 Okunma


© 2025 - Akevler