Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1282
Secde Suresi Tefsiri 19. Ayet
3.05.2025
177 Okunma, 0 Yorum

SECDE SÛRESİ - 15. Hafta

 

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

أَمَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَلَهُمْ جَنَّاتُ الْمَأْوَى نُزُلًا بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ (19)

İman edip salih amel edenlere gelince, onlar içindir amel ediyor olmaları sebebiyle konukluk olan barınak bahçeleri. (19)

 

Cevap cümlesi
İsim cümlesi

Şart
cümlesi
Şart
edatı

Haber
İsim cümlesi

Rabıt
fa'sı

Mübteda

Mübteda

Haber

Sıla
cümlesi

İsm-i
mevsûl

Hâl

Sahibul hâl

Ma'tûf
Fiil
cümlesi

Atıf
harfi

Ma'tûfun
aleyh
Fiil
cümlesi

Mefûlun lieclih

Şibh-i
fiil

Muzâfun
ileyh

Muzâf

Mecrur

Cârr

Sıla cümlesi
Mensuh isim cümlesi

Harf-i
mevsûl

كَانُوا يَعْمَلُونَ

مَا

بِ

نُزُلًا

الْمَأْوَى

جَنَّاتُ

لَهُمْ

فَ

عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ

وَ

آمَنُوا

الَّذِينَ

أَمَّا

 

أَمَّا: “-e gelince” demektir. Tek başına anlamı مَهْمَا يَكُنْ مِنْ شَيْئٍ “her halükârda, ne olursa olsun” demektir. أَمَّا şart edatı مَهْمَا nın yerine geçmiştir ve şart cümlesi de hazf edilmiştir. Bu nedenle şart edatı ve şart cümlesi bu edatın içinde toplanmış gibi i’râblandırılır. Aynı zamanda buna şart ve tafsil (genişletme) harfi de denir (حرف الشرط والتفصيل). Bu şart edatı أَنْ ile مَا nın birleşik yazılmasıyla oluşan أَمَّا ile karıştırılmamalıdır. أَمَّا nın cevap cümlesinde her zaman fâ (فَ) bulunur. Bu fâ’ya râbıt fâ’sı denir. Ancak şart cümlesi hazf olduğu için bu fâ cevap cümlesinin başında gelmez. Cevap cümlesinin içinde gelir. İçinde gelmesinin sebebi şart cümlesinin hazf edilmesidir. Eğer bu râbıt fâ’sı cümle başında gelse şart edatının hemen arkasından geleceği için cevap cümlesinin içine girmiştir.

  • Cevap cümlesi isim cümlesi ise râbıt fâsı mübteda ile haberin arasında gelir.
  • Cevap cümlesi fiil cümlesi ise râbıt fâsı takdim edilmiş mef’ûlden sonra, fiilden önce gelir.
  • Cevap cümlesi tekrar şart ve cevap cümlesinden oluşuyorsa bu şart-cevap cümlesinin cevap fâsı bu râbıt fâsının görevini yapacağından dolayı ayrı bir râbıt fâsına gerek yoktur.

الَّذِينَ: “Kimseler” demektir. Has ism-i mevsuldür. Arkasından sıla cümlesi gelir ve sıla cümlesinde şahıs ve çoğulluk açısından has ism-i mevsulle uyumlu bir zamir bulunur. Buna aid zamiri denir. الَّذِينَ ile uyumlu olan هُمْ (onlar) veya و (onlar) zamiridir. Has ism-i mevsullerde aid zamirinin raci olduğu fâil ya da mef’ûl de marifedir, fiilin işleniş şekli de bilinmektedir. Bu nedenle organize işler has ism-i mevsullerle ifade edilirler.

آمَنُوا: “İman ettiler” demektir. ءمن kökünden if’âl bâbından üçüncü şahıs eril çoğul mazi malum fiildir. İf’âl bâbından harf-i cersiz gelmiştir. “Güven verdiler” demektir. Salt “inanma” anlamında değildir. Güven inanmayı gerektirir. İnanmadan güven olmaz.

وَ: Atıf harfidir. عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ cümlesini آمَنُوا cümlesine atfeder.

عَمِلُوا: “Amel ettiler” demektir. عمل kökünden üçüncü şahıs eril çoğul mazi malum fiildir.

الصَّالِحَاتِ: “Uyumlular” demektir. Birinci bâbdan صَلَحَ - يَصْلُحُ şeklinde amellerinin yaratılışına, yapısına uyumlu olması manasındadır.

عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ: “Salihatı amel ettiler” yani “uyumlu ameller yaptılar” demektir. Salihatı amel etmek proje içinde hareket etmek demektir. Kur’an’da عَمِلَ fiilinin صَالِح kelimesi ile geçişlerine baktığımızda; عَمِلَ صَالِحًا, عَمِلَ الصَّالِحَاتِ, صَالِحًا اعْمَلُوا ve عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ olduğu halde عَمِلَ صَالِحَاتٍ veya صَالِحَاتٍ عَمِلُوا şeklinde salihatın nekre çoğul geçişinin olmadığını görüyoruz. Salihat, proje içinde hareket etmek demektir. Bu nedenle fâilin çoğul geldiği ayetlerde الصَّالِحَ şeklinde tekil değil, الصَّالِحَاتِ şeklinde çoğul olarak gelmiştir.

Bu ayette amel الصَّالِحَاتِ ile beraber kullanılmıştır. Kuran’da amel etme ya سَيِّئَة ile ya da صَالِح ile beraber kullanılır. Oysa سَيِّئَة’nin zıttı حَسَنَة, صَالِح’in zıttı فَاسِد’dir. حَسَنَة amel ve فَاسِد amel Kuran’da geçmez.

Olumlu

Olumsuz

صَالِح

فَاسِد

حَسَنَة

سَيِّئَة

فَاسِد bozuk, uyumsuz demektir. Ameller bozuk olmazlar. Bozuk olurlarsa amel olmaz, gerçekleşmez. Ameller kötü olabilirler.

حَسَنَة iyi demektir. Ameller uyumlu olurlar, iyi olmazlar. Fiiller iyi olurlar.

Eskiden beri gelmiş olan yanlış bir inanış vardır. Salih amel dendiği zaman herkesin aklına namaz kılmak, zekât vermek gibi ameller gelmektedir. Oysa namaz kılmak da zekât vermek de salih amel değildir.

إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ وَآتَوُا الزَّكَاةَ لَهُمْ أَجْرُهُمْ عِنْدَ رَبِّهِمْ

“İman eden ve salihatı amel eden ve salatı ikame eden ve zekâtı verenlere rablerinin indinde ecirleri vardır.” (Bakara 277)

Bu ayetle salatı ikame etmenin, zekât vermenin ve iman etmenin salih amelden farklı olduğu anlaşılmaktadır çünkü hepsi ayrı ayrı zikredilmiş ve atıf harfi (وَ) ile bağlanmıştır.

Salih amel hem erkek hem de kadınlar için bireysel olarak katılınması gereken faaliyettir.

وَمَنْ يَعْمَلْ مِنَ الصَّالِحَاتِ مِنْ ذَكَرٍ أَوْ أُنْثَى وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَأُولَئِكَ يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ

“Erkek veya kadından kim mümin olarak salihattan amel ederse onlar cennete girecekler.” (Nisa 124)

ذَكَرٍ أَوْ أُنْثَى ve salihattan önce مِنْ harfi ceri getirerek salihat sisteminde bireysel olarak bir görev almayı ifade eder. Salihattan amel etme cennete girme için tek başına yetmemektedir. Mümin olarak bunu yapmaları gerekir.

مَنْ يَأْتِهِ مُؤْمِنًا قَدْ عَمِلَ الصَّالِحَاتِ فَأُولَئِكَ لَهُمُ الدَّرَجَاتُ الْعُلَى

Kim O’na salihatı amel etmiş bir mümin olarak gelirse onlara yüksek dereceler vardır.” (Taha 75)

Yüksek derecelere sahip olmanın şartı salt mümin olmaktan öte salihatı amel etmiş bir mümin olmaktır.

Ayetleri bütün olarak düşündüğümüzde görüyoruz ki الصَّالِحَاتِ sistemli uyumluluğu ifade ediyor. Proje içinde hareket etmek demektir. Bu nedenle fâilin çoğul geldiği ayetlerde الصَّالِحَ şeklinde tekil değil, الصَّالِحَاتِ şeklinde çoğul olarak gelmiştir.

آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ: “İman ettiler ve salihatı amel ettiler” demektir.

الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ: “İman edip salihatı amel edenler” demektir.

الَّذِينَ ile geldiği için iki şart da organizasyon şeklinde gerçekleşmelidir. Tek الَّذِينَ ile geldiği için iki şart da aynı organizasyon içinde olmalıdır, birbirinden bağımsız olmamalıdır.

 

1.Şart: İmandır yani güvenliğin sağlanmasıdır. (آمَنُوا)

2.Şart: Projeli ortak üretim veya iş yapmaktır. (عَمِلُوا الصَّالِحَاتِ)

Bu nedenle الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ organize bir şekilde güvenliği sağlayıp projeli ortak üretim ve iş yapanlardır.

فَ: Râbıt fâ’sıdır. Cevap cümlesinde mübteda ile haber arasına girmiştir.

لِ: “İçin” demektir. Harf-i cerdir.

هُمْ: “Onlar” demektir. Mecrur muttasıl zamirdir. الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ ye racidir.

لَهُمْ: “Onlar için” demektir.

جَنَّاتُ: “Cennetler, bahçeler” demektir. Çoğul isimdir. Tekili جَنَّة dir. جنن kökünden gelmiştir. Birinci bâbdan جَنّ mastarı birisini veya bir şeyi görünemeyecek bir yerde saklayıp gizlemek manasındadır. Bu mastar manasından saklayıp gizleyen manasında جَنَّة ıstılahi olarak ağaçları, ağaçlarının yaprakları ile gövdelerini gizleyen olarak “cennet, bahçe” anlamında isimdir. Dişildir. İkili جَنَّتَانِ (merfu) ve جَنَّتَيْنِ (mensub-mecrur) dir. Aynı kökten جِنّ (cin), جُنَّة (kalkan) ve جَنِين (cenin) kelimeleri de gizlenme özelliği nedeniyle gelmektedir.

الْمَأْوَى: “Barınak” demektir. ءوي kökünden ikinci bâbdan gelmiştir. İkinci babdan أَوَى - يَأْوِي şeklinde “barınmak” manasındaki fiilden “barınma yeri” manasına gelmiş ism-i mekândır.

جَنَّاتُ الْمَأْوَى: “Barınak bahçeleri” demektir. Burada izafet yani isim tamlaması vardır. İzafeti lâmiyye olan izafettir. الْجَنَّاتُ لِالْمَأْوَى (Barınak için bahçeler) anlamındadır.

Kuran’da جَنَّات yani bahçelerin muzaf olduğu dört durum vardır.

Geçiş

Sayı

جَنَّاتُ الْمَأْوَى

1

جَنَّاتُ النَّعِيمِ

7

جَنَّاتُ عَدْنٍ

11

جَنَّاتُ الْفِرْدَوْسِ

1

جَنَّاتُ النَّعِيمِ “Nimet bahçeleri” demektir. نَعِيم noksansız ve kesintiye uğramadan sürekli olarak devam eden nimettir. Kuran’da 17 kere geçmekte, sadece bir tanesi dünya hayatıyla ilgiliyken 16 tanesi ahiretle ilgilidir. نَعِيم ism-i cemdir. Birbiriyle sistematik ilişki içindeki nimetler topluluğudur. Bu sistematik ilişki içinde nimetler sürekli ve eksiksiz olarak vardır. جَنَّاتُ النَّعِيمِ izafeti beyaniyye olan izafettir. الْجَنَّاتُ مِنَ النَّعِيمِ (Nimetten olan bahçeler) anlamındadır.

جَنَّاتُ الْفِرْدَوْسِ “Firdevs bahçeleri” demektir. فِرْدَوْس yabancı dilden Arapçaya girmiş bir isimdir. Yunanca’daki “Parádeisos” kelimesinden gelmiştir. İngilizceye “Paradise”, Arapçaya “Firdevs” şeklinde girmiştir. Bu kelimeden gelen فَرْدَسَة mastarı bir şeyi yeşilliklerle, bitkilerle, çiçeklerle dolu kılmak manasındadır.

جَنَّاتُ عَدْنٍ “Değerli maden bahçeleri” demektir. İkinci bâbdan عَدَنَ - يَعْدِنُ “bir yeri en değerli madenler, mücevherler ve altınlarla süslemek” demektir. Bu kökten ism-i mekân olan مَعْدِن Türkçede “maden” olarak kullanılmaktadır. İsm-i mekândır ve değerli maden yeri demektir. عَدْن ise özellikle altın gibi değerli madenlerle, mücevherlerle süslenmiş yer demektir. جَنَّات yani bahçelerin muzaf olduğu diğer üç durumda muzafun ileyhler marife gelirken sadece burada muzafun ileyh olan عَدْنٍ nekre gelmiştir. Kuran’daki 11 geçişinde de nekredir. Marife olsaydı جَنَّاتُ الْعَدْنِ şeklinde gelirdi. Bu şekilde marife gelseydi “spesifik, bilinen, özel bir yer” anlamına gelirdi. Nekre gelmesinin bazı sebepleri vardır. Bu değerli madenlerle süslü bahçeler insanın hayal edemeyeceği kadar güzeldir. Marife gelseydi hayal edebilirdik ve gözümüzde canlandırabilirdik. Nekre olduğu için, oranın tam mahiyetini insanların tam olarak anlayamayacağı muazzam bir yer olduğu anlatılmış olmaktadır.

Geçiş

Fonksiyon

جَنَّاتُ الْمَأْوَى

Barınma

جَنَّاتُ النَّعِيمِ

Nimet (besin)

جَنَّاتُ عَدْنٍ

Değerli maden süsü (inorganik süs)

جَنَّاتُ الْفِرْدَوْسِ

Yeşillik ve bitki süsü (organik süs)

Bu çoğul geçişler dışında Kuran’da bir kere جَنَّةُ الْخُلْدِ, bir kere جَنَّةُ الْمَأْوَى, bir kere جَنَّةُ نَعِيمٍ, bir kere de جَنَّةِ النَّعِيمِ şeklinde tekil geçişler de vardır.

نُزُلًا: “Konukluk” demektir. نزل kökünden ikinci bâbdan lazım fiilin mastardır. Geldiği فُعُل kalıbı te’kîd ifade eden mastar kalıbıdır. نُزُول “iniş” demektir. Bunun te’kîdli hâli olan نُزُل ise “konukluk” manasındadır. Bu mastar bahçelerden جَنَّاتُ الْمَأْوَى ve جَنَّاتُ الْفِرْدَوْسِ ile beraber gelmektedir.

بِ: “Sebebiyle” demektir. Harf-i cerdir. Kendisinden sonra مَا harf-i mevsulü (mastar harfi) gelmiştir.

مَا: “-me, -ma” demektir. Harf-i mevsul olarak mastar harfidir.

كَانُوا: “İdiler” demektir. Nakıs fiildir. Burada mazi fiil olarak gelmiştir. Bu fiilin mastarının asıl anlamı “olmak” iken nakıs fiil olduğunda kendisinden sonra bir isim ve haber gelir. Asıl anlamıyla kullanıldığında tam fiil, bir isim ve haberden önce kullanıldığında nakıs (eksik) fiil denir. Burada kânenin ismi “onlar” anlamındaki cem vâvıdır (كَانُوا) dür.

يَعْمَلُونَ: “Amel ediyorlar” demektir. عمل kökünden dördüncü bâbdan üçüncü şahıs eril çoğul merfu muzari malum fiildir. Amel hukuki sonuç doğuran fiildir. Her amel bir fiildir ama her fiil amel değildir. Hukuki sonuç doğurmayan fiiller amel değildir.

كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Amel ediyorlardı” demektir.

مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Amel ediyor olmaları” demektir.

بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Amel ediyor olmaları sebebiyle” demektir.

نُزُلًا بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Amel ediyor olmaları sebebiyle konukluk” demektir.

جَنَّاتُ الْمَأْوَى نُزُلًا بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Amel ediyor olmaları sebebiyle konukluk olan barınak bahçeleri” demektir.

لَهُمْ جَنَّاتُ الْمَأْوَى نُزُلًا بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “Onlar içindir amel ediyor olmaları sebebiyle konukluk olan barınak bahçeleri” demektir.

أَمَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَلَهُمْ جَنَّاتُ الْمَأْوَى نُزُلًا بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ: “İman edip salih amel edenlere gelince, onlar içindir amel ediyor olmaları sebebiyle konukluk olan barınak bahçeleri” demektir.

جَنَّاتُ الْمَأْوَى (barınak bahçeleri) iman edip salih amel edenleredir. Diğer bahçeler kimler içindir? Kuran’dan buna bakalım.

Bahçeler

Kimler için

Anlam ve geçtiği ayetler

جَنَّاتُ النَّعِيمِ

الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ

İman edip salih amel edenler (Yunus 9, Hac 56, Lokman 8)

الَّذِينَ آمَنُوا وَاتَّقَوْا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ

Ehli kitaptan iman edip ittika edenler olsaydı (Maide 65)

عِبَادَ اللَّهِ الْمُخْلَصِينَ

Allah’ın muhlis kulları (Saffat 39-43)

السَّابِقُونَ الْمُقَرَّبُونَ

Yarışanlar, yaklaştırılanlar (Vakıa 10-12)

الْمُتَّقِينَ

Muttakiler (Kalem 34)

جَنَّاتُ عَدْنٍ

الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ

Mümin erkekler ve mümin kadınlar (Tevbe 72)

الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ

İman edip salih amel edenler (Kehf 30-31, Beyyine 7-8)

أُولُو الْأَلْبَابِ الَّذِينَ يُوفُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَلَا يَنْقُضُونَ الْمِيثَاقَ وَالَّذِينَ يَصِلُونَ مَا أَمَرَ اللَّهُ بِهِ أَنْ يُوصَلَ وَيَخْشَوْنَ رَبَّهُمْ وَيَخَافُونَ سُوءَ الْحِسَابِ وَالَّذِينَ صَبَرُوا ابْتِغَاءَ وَجْهِ رَبِّهِمْ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ وَأَنْفَقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً وَيَدْرَءُونَ بِالْحَسَنَةِ السَّيِّئَةَ

Allah’a ahitlerine vefa edip misaklarından dönmeyen ve Allah’ın birleştirmeyi emrettiğini birleştirip rablerine saygı duyup hesabın kötüsünden korkan ve rablerinin vechini arayarak sabredip salatı ikame edip onları rızıklandırdığımızdan gizli ve açık olarak harcayıp kötülüğü iyilikle savan akıl sahipleri (Rad 19-22)

الْمُتَّقِينَ

Muttakiler (Nahl 31, Sad 49-50)

مَنْ تَابَ وَآمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا

Tevbe edip iman edip salih amel eden (Meryem 59-61)

عِبَادَ الرَّحْمَنِ

Rahmanın kulları (Meryem 61)

مَنْ يَأْتِهِ مُؤْمِنًا قَدْ عَمِلَ الصَّالِحَاتِ

Salihatı amel eder haldeyken O’na mümin olarak gelen (Taha 75)

سَابِقٌ بِالْخَيْرَاتِ بِإِذْنِ اللَّهِ

Allah’ın izniyle hayırlarda yarışan (Fatır 32-33)

الَّذِينَ آمَنُوا الَّذِينَ تَابُوا وَاتَّبَعُوا سَبِيلَ اللهِ

İman edenler, tevbe edip Allah’ın yoluna uyanlar (Mümin 7-8)

الَّذِينَ آمَنُوا الَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَيُجَاهِدُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ بِأَمْوَالِهِمْ وَأَنْفُسِهِمْ

İman edenler, Allah ve resulüne iman edip Allah’ın yolunda malları ve canlarıyla cihad edenler (Saff 10-12)

جَنَّاتُ الْفِرْدَوْسِ

الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ

İman edip salih amel edenler (Kehf 7)

جَنَّاتُ الْمَأْوَى

الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ

İman edip salih amel edenler (Secde 19)

Her dört bahçe türü de iman edip salih amel edenleredir. Dört bahçe türünden hiçbirisi müslimler için değildir. Ahirette bu bahçeler müminler için olacaktır. Ayette belirttiği gibi amelleri nedeniyle onların olacaktır. Müslimler cennete girmez demek değildir. Kuran’da müslimler için özel bir cennet tarif edilmemektedir. Buradaki dört cennet (bahçe) türü cennet evreni içindeki özel cennetlerdir (bahçelerdir). Bunlar müminlere ayrılmıştır. Cennetin içindeki ayrıntıları henüz bilmiyoruz. O nedenle Kuran’ın bize verdiği bilgilerle kısmen hayal ediyoruz.

Amel çok önemlidir. Ben iman ettim demek yetmez. Salih amel projeli ortak üretim ve iş yapmaktır. Bunu yapanlar cennette bu bahçelerde yaşayacaklardır.

Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta da بِمَا كَانُوا عَمِلُوا (amel etmeleri sebebiyle) şeklinde mazi fiille değil de بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ (amel ediyor olmaları sebebiyle) şeklinde muzari fille gelmesidir. Bu da amelin yapılıp bitmesi değil amelin sürekli olması gerektiğini göstermektedir. Salihatı amel etme artık bir rutin haline gelmelidir ki bu cennetler hak edilsin.

Burada bu bahçelerin “konukluk” olduğu söylenmektedir. Yani orada müminler ev sahibi oldukları halde bir misafir gibi ağırlanacaklardır. Hizmetçiler olacak, istedikleri gelecek ve huzur içinde yaşayacaklardır.

 

 

Teşvikiye, Yalova

03 Mayıs 2025

M. Lütfi Hocaoğlu

 

 






Tüm Seminerler
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1287
Secde Suresi Tefsiri 24. Ayet
28.06.2025 39 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1286
Secde Suresi Tefsiri 23. Ayet
14.06.2025 138 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1285
Secde Suresi Tefsiri 22. Ayet
31.05.2025 138 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1284
Secde Suresi Tefsiri 21. Ayet
24.05.2025 137 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1283
Secde Suresi Tefsiri 20. Ayet
10.05.2025 197 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1282
Secde Suresi Tefsiri 19. Ayet
3.05.2025 177 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1281
Secde Suresi Tefsiri 18. Ayet
26.04.2025 182 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1280
Secde Suresi Tefsiri 17. Ayet
19.04.2025 202 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1279
Secde Suresi Tefsiri 16. Ayet
12.04.2025 214 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1278
Secde Suresi Tefsiri 15. Ayet
5.04.2025 228 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1277
Secde Suresi Tefsiri 14. Ayet
22.03.2025 233 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1276
Secde Suresi Tefsiri 13. Ayet
8.03.2025 264 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1275
Secde Suresi Tefsiri 12. Ayet
1.03.2025 253 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1274
Secde Suresi Tefsiri 11. Ayet
22.02.2025 276 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1273
Secde Suresi Tefsiri 10. Ayet
8.02.2025 334 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1272
Secde Suresi Tefsiri 6-9. Ayetler
1.02.2025 409 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1271
Secde Suresi Tefsiri 5. Ayet
18.01.2025 339 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1270
Secde Suresi Tefsiri 4. Ayet
28.12.2024 439 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1269
Secde Suresi Tefsiri 3. Ayet
14.12.2024 338 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1268
Secde Suresi Tefsiri 1-2. Ayetler
7.12.2024 380 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1267
Lokman Suresi Tefsiri 34. Ayet
30.11.2024 370 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1266
Lokman Suresi Tefsiri 33. Ayet
16.11.2024 408 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1265
Lokman Suresi Tefsiri 32. Ayet
9.11.2024 414 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1264
Lokman Suresi Tefsiri 31. Ayet
26.10.2024 452 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1263
Lokman Suresi Tefsiri 30. Ayet
12.10.2024 454 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1262
Lokman Suresi Tefsiri 29. Ayet
5.10.2024 534 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1261
Lokman Suresi Tefsiri 28. Ayet
7.09.2024 516 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1260
Lokman Suresi Tefsiri 27. Ayet
31.08.2024 548 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1259
Lokman Suresi Tefsiri 25-26. Ayetler
24.08.2024 560 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1258
Lokman Suresi Tefsiri 24. Ayet
17.08.2024 523 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1257
Lokman Suresi Tefsiri 23. Ayet
3.08.2024 545 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1256
Lokman Suresi Tefsiri 22. Ayet
27.07.2024 530 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1255
Lokman Suresi Tefsiri 21. Ayet
20.07.2024 502 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1254
Lokman Suresi Tefsiri 20. Ayet
13.07.2024 550 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1253
Lokman Suresi Tefsiri 19. Ayet
29.06.2024 510 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1252
Lokman Suresi Tefsiri 18. Ayet
22.06.2024 536 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1251
Lokman Suresi Tefsiri 17. Ayet
25.05.2024 610 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1250
Lokman Suresi Tefsiri 16. Ayet
18.05.2024 574 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1249
Lokman Suresi Tefsiri 15. Ayet
11.05.2024 598 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1248
Lokman Suresi Tefsiri 14. Ayet
20.04.2024 707 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1247
Lokman Suresi Tefsiri 13. Ayet
13.04.2024 764 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1246
Lokman Suresi Tefsiri 12. Ayet
6.04.2024 646 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1245
Lokman Suresi Tefsiri 11. Ayet
30.03.2024 708 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1244
Lokman Suresi Tefsiri 10. Ayet
16.03.2024 636 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1243
Lokman Suresi Tefsiri 8-9. Ayetler
9.03.2024 649 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1242
Lokman Suresi Tefsiri 7. Ayet
24.02.2024 667 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1241
Lokman Suresi Tefsiri 6. Ayet
17.02.2024 604 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1240
Lokman Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
10.02.2024 816 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1239
Rum Suresi Tefsiri 60. Ayet
27.01.2024 712 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1238
Rum Suresi Tefsiri 59. Ayet
20.01.2024 658 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1237
Rum Suresi Tefsiri 58. Ayet
6.01.2024 708 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1236
Rum Suresi Tefsiri 57. Ayet
30.12.2023 682 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1235
Rum Suresi Tefsiri 56. Ayet
16.12.2023 763 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1234
Rum Suresi Tefsiri 55. Ayet
25.11.2023 821 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1233
Rum Suresi Tefsiri 54. Ayet
11.11.2023 840 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1232
Rum Suresi Tefsiri 53. Ayet
4.11.2023 695 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1231
Rum Suresi Tefsiri 51-52. Ayetler
21.10.2023 771 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1230
Rum Suresi Tefsiri 50. Ayet
14.10.2023 735 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1229
Rum Suresi Tefsiri 48-49. Ayetler
30.09.2023 718 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1228
Rum Suresi Tefsiri 47. Ayet
16.09.2023 740 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1227
Rum Suresi Tefsiri 46. Ayet
9.09.2023 844 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1226
Rum Suresi Tefsiri 44-45. Ayetler
2.09.2023 704 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1225
Rum Suresi Tefsiri 43. Ayet
19.08.2023 728 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1224
Rum Suresi Tefsiri 42. Ayet
12.08.2023 740 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1223
Rum Suresi Tefsiri 41. Ayet
5.08.2023 789 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1222
Rum Suresi Tefsiri 40. Ayet
29.07.2023 675 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1221
Rum Suresi Tefsiri 39. Ayet
22.07.2023 702 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1220
Rum Suresi Tefsiri 38. Ayet
15.07.2023 630 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1219
Rum Suresi Tefsiri 37. Ayet
17.06.2023 638 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1218
Rum Suresi Tefsiri 36. Ayet
3.06.2023 669 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1217
Rum Suresi Tefsiri 35. Ayet
27.05.2023 691 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1216
Rum Suresi Tefsiri 33-34. Ayetler
20.05.2023 650 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1215
Rum Suresi Tefsiri 31-32. Ayetler
13.05.2023 713 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1214
Rum Suresi Tefsiri 30. Ayet
6.05.2023 813 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1213
Rum Suresi Tefsiri 29. Ayet
29.04.2023 649 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1212
Rum Suresi Tefsiri 28. Ayet
15.04.2023 707 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1211
Rum Suresi Tefsiri 27. Ayet
8.04.2023 756 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1210
Rum Suresi Tefsiri 26. Ayet
1.04.2023 672 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1209
Rum Suresi Tefsiri 25. Ayet
25.03.2023 655 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1208
Rum Suresi Tefsiri 24. Ayet
18.03.2023 922 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1207
Rum Suresi Tefsiri 23. Ayet
11.03.2023 710 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1206
Rum Suresi Tefsiri 22. Ayet
4.03.2023 804 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1205
Rum Suresi Tefsiri 21. Ayet
25.02.2023 1195 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1204
Rum Suresi Tefsiri 20. Ayet
18.02.2023 984 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1203
Rum Suresi Tefsiri 19. Ayet
11.02.2023 662 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1202
Rum Suresi Tefsiri 17-18. Ayetler
4.02.2023 848 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1201
Rum Suresi Tefsiri 14-16. Ayetler
28.01.2023 678 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1200
Rum Suresi Tefsiri 12-13. Ayetler
21.01.2023 635 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1199
Rum Suresi Tefsiri 11. Ayet
14.01.2023 655 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1198
Rum Suresi Tefsiri 10. Ayet
7.01.2023 711 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1197
Rum Suresi Tefsiri 9. Ayet
31.12.2022 1555 Okunma
2 Yorum 01.01.2023 00:23
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1196
Rum Suresi Tefsiri 8. Ayet
17.12.2022 671 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1195
Rum Suresi Tefsiri 6-7. Ayetler
10.12.2022 773 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1194
Rum Suresi Tefsiri 1-5. Ayetler
3.12.2022 1240 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1193
Ankebut Suresi Tefsiri 69. Ayet
26.11.2022 1146 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1192
Ankebut Suresi Tefsiri 68. Ayet
19.11.2022 1643 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1191
Ankebut Suresi Tefsiri 67. Ayet
12.11.2022 1175 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1190
Ankebut Suresi Tefsiri 65-66. Ayetler
5.11.2022 1385 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1189
Ankebut Suresi Tefsiri 64. Ayet
29.10.2022 1074 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Kuran Seminerleri II 1188
Ankebut Suresi Tefsiri 63. Ayet
22.10.2022 1128 Okunma


© 2025 - Akevler