İkinci Kur’an uygarlığı nasıl gelecek?
1- Allah’ın kendisine Kur’an ilmi verdiği kimseler çıkacak, bir teavün şirketini (kooperatifini) kurmaya çalışmaya başlayacak. (Süleyman Karagülle bunu yapmıştır.)
2- Allah’ın kendisine iman bahşettiği kimselerden biri bu öneriye katılacak ve teavün şirketinin/kooperatifinin başkanı olmayı kabul edecek. (Ahmet Tahir Satoğlu bunu yapmıştır.)
3- Bunlar 10 kadar kurucu bulacak ve birlikte çalışarak teavün şirketinin sözleşmesini hazırlayacaklardır.
4- Kooperatif olarak bir arazi bulup anlaşacaklar ve kaparolarını vereceklerdir.
5- Hazırladığı sözleşmeye göre ortaklar arayacak ve bir yer bulacaklardır. Eğer onlar samimi iseler, hazırladığı sözleşmeler de Kur’an’a uygunsa Allah çevredekilere ilham edecek ve onlar da gereken desteği bulacaklardır. O yer satın alınacaktır.
6- Bundan sonra aldıkları yer üzerinde Kur’an düzenine göre faaliyet göstereceklerdir. Kur’an düzeninin küçük modelini oluşturacaklardır.
7- Yüz hanelik villa tipi ahşaptan köy oluşturacaklar veya yüz lojmanlı apartman yapacaklardır. Yüz villalık köy semtlerinin kurulmaya başlamasını tavsiye ederim. Bu semt tarım semti olacaktır.
8- Semt kooperatiflerinin beş çeşit ortağı olacaktır. Bu ortaklıklar ayrı ayrı kurulacaktır. Adi ortaklık olabilir veya biri ortak olarak katılır.
9- Arazi ortakları arazilerini koyarlar, semt kira paylarının beşte birine ortak olur.
10- Kamu kuruluşları altyapıyı getirirler ve semt kira paylarına beşte bir ile ortak olurlar.
11- Kooperatif genel hizmet ortağı olur ve semt kira paylarının beşte birine ortak olur.
12- Kooperatif çalışan ortakları işçilik yaparlar ve semt gelirlerinin beşte birine ortak olurlar.
13- Semtin inşasına malzeme ile ortak olanlar semt kira gelirlerinin beşte birine ortak olurlar.
14- Böylece kurulacak semt yapı ortaklığı, ikinci Kur’an uygarlığını kurmaya bedenen katılanlara kiralanır. Üretimden paya kiralanır.
15- Her katta yaşamada anlaşanlar kirasız otururlar, kiraları apartman olarak ödenir.
16- Semt kooperatifi bir semt bonosunu çıkarır ve tüm girdilerini onunla satın alınır, tüm çıktılar onunla satılır. Semt içinde başka bir para kullanılmaz.
17- Semtin ortak ambarı vardır, üretilenler o ambara konur ve karşılığında mal belgesi verilir.
18- Ortaklar mal belgeleri ile semt borsasına gider, borsa değeri ile semt bonosu ile değiştirirler.
19- Tüccarlara semt mal belgeleri kredi olarak verilir. Onlar bununla malları alıp piyasada nakitle satarlar.
20- Piyasadan aldıkları malları semt bakkalına konsinye bırakırlar.
21- Ortaklar semt bakkalında semt bonosunu vererek istedikleri malları alırlar.
22- Tüccarlar satılan konsinye mallarının bedeli ile borçlarını öderler.
23- Böylece semtler ekonomi bakımından bağımsız hale gelir ve kendi paralarını kendileri üretmiş olurlar.
24- On kadar semt kooperatifi birleşerek bir bucak kooperatifini kurar ve burada kendi hukuk düzenlerini kurarlar.
25- Bucakta buğday bonosu çıkarılır ve semt bonoları bununla alınıp satılır. Bucak bonoları bucak kasalarından alınıp satılır.
26- Bucak içinde ceza davaları dışındaki bütün davalar bucak hakemlerince çözülür. Nakit cezalar bucak dayanışması içinde ödenir. Bedeni cezaları devletler verir. Kooperatif bunları otaklıktan çıkarabilir.
27- Bucaklar yarışa girerler ve başarılarına göre bölünerek çoğalırlar veya tasfiye olunurlar.
28- Bucaklar üçüncü binyıl uygarlığı modellerini oluşturmaya başlarlar ve sosyalizm, kapitalizm, komünizm gibi tüm modellerle bucaklar kurulur. Sünnilere, Şiilere, Katoliklere, Protestanlara, Ortodokslara, Hindulara, Budistlere göre bucaklar oluşur ve yarışırlar.
29- İşte bu yarışma içinde tüm ilahi kitaplara inananlar Kur’an ve müsbet ilimde birleşebilirler ve üçüncü binyıl uygarlığı yarışına katılırlar. Yeni mezhepler doğar.
30- Tüm uygarlıklar böyle bir mekanizma ile halk tarafından kurulmuştur. İktidarlar ve zenginler daima muhafazakâr olur uygarlaşmaya karşı çıkar. Oysa halk ise korunmasız güçsüz olarak yarışa çıkar.
31- Yarışı ileri uygarlığı inşa edenler kazanmış olur ve üçüncü binyıl uygarlığına 300 sene içinde geçilir. 300 sene sonra 400 sene uygarlık içinde gelişirler. 300 sene de çökme denemi gelir ve yeni Kur’an medeniyeti doğmaya başlar.
Biz bunu 1985’den beri söylüyor ve yazıyoruz.
İnsanlık da adım adım buna göre yol almaktadır.