Beşyüz yıldır oluşan tekel sömürücü sermaye son hamlesini yapacak ve yeryüzünde tek sermaye devletini kuracaktı ama evdeki hesap pazara uymadı ve tek sermaye devletini kuramadı.
Sermaye ikiye bölündü; faizci bankerler ve üretici patronlar.
Patronlar seçimi kazandılar ve bugün ABD’de iktidardadırlar...
Rusya’da da Yahudi sermayesi etkisini kaybetti, Putin iktidar oldu...
Erdoğan’ı yanlarına alan Obama ve Putin ikilisi patronlarla birlikte bu savaşı götürmektedirler...
Silahlı güce sahip devletler ile para/dolar gücüne sahip sermaye arasındaki soğuk savaş devam ediyor ve bu soğuk savaşın çatışma yeri de Türkiye olmaktadır...
AK Parti’ye karşı oynanan oyun hep bu çatışmaların tezahürüdür...
Şimdilik AK Parti galip gelmektedir.
AK Parti’nin galip gelmesinin sebepleri olarak şunları sayabiliriz.
Her şeyden önce; AK Parti Millî Görüş partilerinin devamıdır. Parti kurucuları inanmış kişilerdir ve Millî Görüş eğitimini almışlardır. Sabırla ve temkinle hareket ederek hasımlarını zamanla tuşa getirmektedirler.
İkinci sebep; sermayenin oynadığı oyunları halk kavradı, artık oyuna gelmemektedir. ‘Çalıyor ama çalışıyor’ diyorlar. Halk da diyor ki; benim çocuğum benim paramı çalmışsa, bunun için çocuğumu reddedemem, o parayı zaten ben onun için kazanıyorum diyor. Halkımız çilesini çeke çeke gerçekleri öğrendi, artık dolduruşa gelmiyor.
Üçüncü sebep; Türk ordusunun da artık kendisine güveni gelmiştir, kararlıdır, halk kimi seçerse onu destekleyecektir. Bu anlayış Kenan Evren ile başladı. İstemediği halde Turgut Özal seçilince onu sonuna kadar destekledi. Hüseyin Kıvrıkoğlu zamanında AK Parti’nin iktidarı için seçim yaptırdı. Partiyi kapattırmadı. Yani ordu halkın oyunu alan partinin yanındadır. Dolayısıyla artık eski oyunlar işe yaramamaktadır.
Dördüncü sebep ise; dünyada faizci baronların değil de üretici patronların galip gelmesi ve Obama ile Putin’in de Erdoğan’ı desteklemesidir. Tekel sömürücü sermaye Erdoğan’ı devre dışı bırakarak Türkiye’yi Obama ile Putin ikilisinden koparmak istemişse de, bunu başarma ihtimali çok azdır.
***
Kur’an’da şöyle denmektedir: “İnsanlardan kimileri vardır ki inanmadıkları halde biz Allah ve âhirete inandık diyorlar. Allah’ı ve halkı kandırmaya çalışıyorlar. Oysa onlar ancak farkında olmadan kendilerini kandırıyorlar.”
Sermaye ve CHP sanıyor ki; ben dindar görünmekle halk buna inanır ve bana koşar.
Bu mümkün değildir.
Bunu yapanlar kendileri tuzağa düşüyorlar.
AK Parti cari düzende ülkeyi diğer partilerden daha iyi yönetiyor. Bu sebeple ona oy veriyoruz. Ama AK Parti Adil Düzen’den, Adil Ekonomik Düzen’den uzakta duruyor. Bu bakımdan biz Akevler olarak alternatif arıyoruz. Sizin AK Parti’yi yenebilmeniz için Ak Parti’den daha ileri bir şeyi ortaya koyup ona inanmanız gerekir. Gelin Adil Düzen’i kabul edin; yani yerinden yönetimi, hakemlik sistemini, faizsiz emek parasını, aidatsız sosyal güvenliği kabul edin. Bunu yaparsanız 2015 seçiminde iktidardasınız. Ne var ki siz bunu Ekmeleddin İhsanoğlu ile değil, ancak Akevler ile yapabilirsiniz.
Biz Adil Düzen’i kabul eden herkesin yanındayız...
***
Abdullah Gül ile R. Tayyip Erdoğan arasında kapalı bir kamplaşma vardır.
Fehmi Koru’nun gazetesini değiştirmesi bunun alametidir.
Onlara da şunu bildiririz.
Biz Adil Düzen’i, Adil Ekonomik Düzen’i benimseyenin yanında olacağız.
İkiniz de Adil Düzen’i, Adil Ekonomik Düzen’i benimserseniz, birlikteliğiniz devam eder. Sadece biriniz Adil Düzen’i, Adil Ekonomik Düzen’i benimserse, biz onun yanında yer alırız. İkiniz de kabul etmez, muhalefete boşuna kılıç sallarsa; biz eninde sonunda Adil Düzen’i ve Adil Ekonomik Düzen’i gerçek anlamda benimseyen ve uygulayan Necmettin Erbakan gibi bir lider ve bir parti buluruz…
Bu seçim sizin olsun…
Ama 2015’den sonraki seçimde ADİL DÜZEN İKTİDAR OLUR...
Süleyman KARAGÜLLE