Süleyman Karagülle
Vadeli satış, taksit ve murabaha
22.12.2012
9519 Okunma, 0 Yorum

(Kalın yazılar vadeli satış, taksit ve murabaha hakkındaki yaygın bir görüşe, kalın olmayan yazılar ise Süleyman Karagülle'ye aittir.)

Bey’ bi’l-Ecel (Vâdeli Satış)

Bir başka fâizsiz enstrüman taksitli alım satımdır. İnsanoğlu almak istediği tüm malları peşin bedelle almaya muktedir olamayabilir. Ancak peşin alınamayan malların birçoğu taksitli alınabilmektedir. Böylece finansman açığı sebebiyle peşin alımı yapılamayan mala, bedeli taksitle ödenmek üzere ulaşılabilmektedir.

Önce faiz tarif edilmelidir.

Faiz rizikoya katılmadan emek dışı kazançtır. (La tekûlü emvaleküm) Rizikosuz bir iş yoktur.

Faiz  Artan borçtur. (La tekûlü emvane edafen mudafeten)

Veresiye satış meşru değildir.

Faiz paranın para kazanmasıdır. (Riba haram bey helaldir) (Mislen bi mislin değiştirme ilkesine göre aynı mal aynı mal ile değiştirilemez.)

Faiz, zor durumda olandan alacağın tahsilidir. (Naziretün ila meymenet)

Faizli düzende faizsiz iş yapma iddiası yalandır. (Habisat habisatındır. Tayyıbat tarrıbatındır.) Allah bozuk düzende iyi yaşamayı değil iyi düzeni kurmayı ve iyi düzende yaşamayı emretmiştir. Sizden marufu emreden ve münkeri nehyeden ümmet olsun deniyor. Siz emredin demiyor. O halde bugünkü finans kuruluşlarının hatası şunlardır:

a)Bunlar mevcut düzende faizle para kazanıyorlar. Faizsiz olduğunu iddia ediyorlar. Oysa biz faizli düzende para kazanıyoruz, ama gayemiz faizsiz düzeni getirmektir demelidirler. Kuran’ı ve İslamiyet’i tahrif etmeleri hatadır.

b)İkinci hataları da faizsiz sitem üzerinde araştırma yapmıyorlar, yapanları değerlendirmiyorlar. Oysa matematiği öğrenen, usul-ü fıkhı öğrenen, faizsiz sistem işletmelerinin sözleşmelerini yapabilen, muhasebesini kurabilen kimselerin yetişmesine imkan vermelidirler. Faizsiz çalışanları desteklemeleri gerekir. Yani faizli iş yaparken faizsiz desteği vermeleri gerekir. Bunun için faizsiz çalışan işletmelerin faizsiz bono senetlerini alıp satmaları yeterlidir.


Taksitli satım genelde üç şekilde finansman sağlama yöntemi olabilmektedir. Öncelikle bir malın taksitli satımı yukarıda da ifade ettiğimiz gibi zaten bir nevi finansman sağlamaktadır (normal taksitli satım).

Taksitli satış caizdir. Taksitli ödeme caiz değildir.

Patatesi satarsınız. Haftada bir ton patates vereceğim. Sen patates aldığın zaman, bana 10 dirhem ödeyeceksin derseniz, bu taksiti satıştır. Yahut bana evin yüzde bir hissesini sana satacağım, her ay bana bin lira vereceksin derseniz, bu taksitli satıştır. Ben evi sana bin liraya satarım, her ay bana bin lira ödeyeceksin derseniz, bu taksitli ödemedir.

Taksitli satış helaldir. Taksitli satışta kira alınabilir. Kira satılan miktarla orantılı olarak  bölüşülür. Bu faiz değildir. Kendisi oturuyorsa, ödemediği miktar kadar kira verir ve borcu kalmadığı zaman daire onun olur. Ödediği taksitleri geri isteyip aldığı hisseleri iade edemez. Kiraya verilemeyen malların (gıda gibi) taksitlerine kira tahakkuk ettirilemez. Bu ribadır. Bedelini ödemeyene sipariş ettiği mal verilmez. Önce bedeli ödenir, sonra mal verilir. Verirse veresiye satış olmuş olur ve haramdır.

 

İslam hukukçularının kâhir ekseriyeti vâdeli (taksitli) bedel karşılığında mal satışını onaylamışlardır.

Hukukçuların onayı bize delil değildir. Birinci asırdaki müçtehitlerin Kuran’a dayalı  icmaları, ayet gibidir. Bizi bağlar, inkarı küfürdür. İkinci asır müçtehitlerinin Kuran’a dayalı icmaları bizi bağlar. İnkâr küfür değildir. Üçüncü asrın Kuran’a dayalı icmaları ile amel câizdir. Vacip değildir. Ondan sonraki icmalardan yalnız çağımızın icmaları delildir. Diğer dönemlerin icmaları delil değildir. İhtilafı olan kısımlar bizi bağlamaz. Delil değildir. Bir müçtehidin muhalefeti icmaya manidir.

 

Hatta İbn Battâl el-Kurtubî (ö. 449/1057) veresiye satışın câiz olduğu konusunda icmâ bulunduğunu söylemiştir.İmam Buhârî (ö.256/870) Hz. Peygamber’in veresiye mal aldığı konusunu işlediği bâbda iki rivâyete yer vermiştir.

İbni Battal’ın müçtehitliğinde icma yoktur. Mukallitler bile onun içtihatları ile amel edemezler.

 

Hz. Âişe‘den (ö. 59/679) nakledildiğine göre Resûlullah bir yahûdiden veresiye yiyecek almış ve demirden bir zırhı rehin bırakmıştır. Bu olay Enes b. Mâlik (ö. 93/711) tarafından da rivâyet edilmiştir173.

Hadis rehin ayetine uygundur. Bizde rehin vermek şartı ile veresiye satışı meşru görüyoruz. Çünkü satılmaya amade bir taşınmaz vardır. Karşılıksız para çıkmamaktadır. Tüketilen mal ile kiraya verilebilecek mal arasında takas yapılmaktadır. Cinsleri farklı olanların değiştirilmesi şeklindedir.  Selem de böyledir. Önce para verip sonra mal almak meşrudur. Önce mal alıp sonra para vermek veresiyedir ve gayrimeşrudur. Para, altın ve gümüşle tarif edilmiş şeydir.

 

Bedrüddînel-Aynî’nin (ö. 855/1451) de belirttiği üzere bu hadisler veresiye satışın câiz olduğunun delilidir. Kur’ân-ıKerim’de “Ey iman edenler! Belli bir vâdeye kadar borçlandığınızda bunu yazıya dökün!” emrinin verilmesi de veresiye satışın mubah olduğunu göstermektedir. Çünkü müdâyene ayeti veresiye satışın bir anlamda tam tersi olan selem akitlerinde (peşin bedel ödenerek vâdeli mal almak) yaşanan sıkıntılar üzerine inmiştir. Hülasa “satış peşin bedelle de vâdeli bedelle de câizdir. Ancak vâde belirlenmiş olmalıdır”

Selem ucuzluk yapar, üretimi artırır. Malda kazançtır. Veresiye pahalılık yapar ve üretimi düşürür. Parada kazançtır. Karşılıksız para çıkarmadır. Orada bahsedilen bir borcun bir topluluk tarafından yüklenilmesidir. Dayanışma içinde borçlanmadır. Borçlu bir kişidir. Ama onu garantileyen topluluktur. Kişinin onu üreteceğine kefil olmaktır. Faiz icma ile haramdır. Selem icma ile helaldir.


İkinci yöntem ise bir malın taksitle alınıp, satıcısından başka birisine peşin satılmasıdır. Taksitle alınan mal, tekrar satıcısına peşin satılırsa bey’u’l-îyne adını alır. İlk kâdı’l-kudât İmam Ebû Yûsuf‘tan (ö. 182/798) iyne satışının câiz olduğu; hatta bunu yapanların sevap kazanacağı nakledilmiştir184.

Şâfiîler de taksitle alınan malın, kabzedildikten sonra tekrar satıcısına daha az ya da daha çok bedelle satılmasında bir sakınca görmezler185. İbn Hazm ez-Zâhirî (ö. 456/1063) de iyne satışını câiz görür. O da Ebû Yûsuf gibi açıkça haram olan fâizle borçlanmak yerine Allah’ın helal kıldığı alım satım yöntemini kullanarak finansman sağlamayısevap sayar. İyne satışı konusunda Hanefî ve Hanbelî mezheplerinde hakim kanaat ise menfî yöndedir. Yani böyle bir alım satım haramdır (ya da mekruhtur) ve
câiz değildir.

Bir malın bağımsız olarak yapılan bir akitle satın alındıktan sonra başka bir kimseye, kârlı bir şekilde satılması beydir ve ayetle caizdir. Ayet mutlaktır. Malın maruf olması gerekir. Mevcut olması gerekmez. Parası tahsil edilen bir mal tekrar satıcısına istenen fiyatla satılabilir. Kabz halinde olması gerektiğinden mevcut olması da gerekmez. Selem faizin yerine geçer ve tamamen ihtiyaçları  karşılar. Banka taşınmazları satın alır. Sonra onları kârla satar. Banka yapıları kiralar sonra onları daha fazla kira ile başkalarına kiralayabilir. Üretimde sabit ücret zarara iştirak etmeden kazanç olduğu için faizdir.


Üçüncü yöntem ise murâbahadır. Bu sistemde mal, asıl müşterisinin isteğiyle peşin olarak satıcısından alınmakta ve nihâyi alıcıya taksitli olarak satılmaktadır. Netice itibariyle herhangi bir mala gereksinim duyan kişiye fâizsiz yoldan finansman sağlanmış olmaktadır.

Bu sistem alıp satan rizikoya iştirak etmediği için haramdır. Ayrıca Peygamberin altı sahih kitapta yer alan hadisi “el-beyan la yectemiani” yani “iki akıt birleşmez” hadisi ile açıkça men edilmiştir.

İki çeşit faiz vardır. Borcun zamanla artması ile oluşan faizdir. Buna nesei faiz denmektedir. Basit veya mürekkebi fark etmez. İcma ile sahabelerin icması ile haramdır. Alıp veren günah işlemiş olur. Haram değildir diyen ehl-i sünnete göre kafirdir.

İkinci faiz şekli ise komisyon şeklinde alınan faizdir. Bir sefere mahsus olmak üzere alınan farktır. Buna fazlalık faizi denir. Bunu biraz açıklayalım. Birine 100 gram altın borç verdin. Borcunu  bir sene sonra 100 gram altın olarak ödeyecektir. Buna karz-ı hasen denmektedir. Birine borç verdin. Bir sene sonra 110 gram olarak ödeyecektir. Bu fazlalık faizdir. Eğer bir sene sonra ödeyemezse ve gecikme cezası olarak borcu artırırsanız bu nesei faiz olur. Zamanla artan borçtur.

İşte fazlalık faizine yani bir defaya mahsus olmak üzere 100 gram altına 110 gram altın almağa  bazı sahabeler, bunlardan biri de İbn-i Abbas’tır, izin vermişlerdir. Yani fazlalık faizinin haramlığında sahabelerin icmaı yoktur.

Faizin asıl kötülüğü cebr-i icradır. Bir adamın borcu var, ödemiyor. Zorla onun mallarına el koymak haramdır. Bunda müçtehitlerin ittifakı vardır. Bu sebepledir ki borcunu ödemeyenlerin malları satılmaz. Ebu Hanife’ye göre hapsolunur. Ne hadiste ne de ayette hapsedileceğine dair bir hüküm yoktur.

Kuran’da iflas müessesesi iblas olarak geçmektedir. Ümitsiz hale gelip hareketsiz kalma anlamındadır. Sefihlere mallarının teslim edilmeyeceği Kuran’da açıkça belirtilmiştir. Kim sefihtir? Borçları ödeyemeyenler sefihtir. Cebr-i icra olmadığı da “borçluya kolaylığına kadar mühlet verin” ayetiyle sabittir. Bu sebeple biz mal varlığı olduğu halde borcunu ödemeyenin mallarını zorla almayız. Onun borçlanma ehliyetini kısıtlarız. O borçlanamaz. Önce öder, sonra alır. Önce malı verir, sonra bedelini alır. Önce çalışır, sonra ücret alır. Önce ücret öder, sonra çalıştırır.

Sonuç: bugün yapılan her işlem Türk lirası ile yapılmaktadır. Faiz parasıdır. Fasit akittir. Ne var ki bu düzende bundan kaçınma mümkün değildir. Finans bankaları da faizdir ama bugün faiz zaruret dolayısıyla haram değildir. Müminler kazandıklarının yeteri kadarını kendilerine harcarlar. Kalanını Adil Düzenin öğrenilmesi için, gelmesi için harcarlar.

 

 






Çok Okunan Makaleler
Süleyman Karagülle
ABD Başkanlık Seçimi
19.11.2016 41393 Okunma
28 Yorum 19.12.2016 21:41
Süleyman Karagülle
KABİR AZABI
25.02.2014 28675 Okunma
8 Yorum 05.03.2014 21:24
Süleyman Karagülle
Görevimiz
22.02.2014 27267 Okunma
12 Yorum 05.02.2016 21:44
Süleyman Karagülle
Adil Düzen Partisi'nin kuruluş tartışması
6.08.2011 19381 Okunma
9 Yorum 06.02.2016 17:34
Süleyman Karagülle
Akevler
14.07.2013 17751 Okunma
6 Yorum 22.07.2017 20:36
Süleyman Karagülle
Devlete faiz haram mıdır?
9.11.2013 17326 Okunma
Süleyman Karagülle
İlmîlik Demek “Usul” Demektir
3.10.2015 16364 Okunma
Süleyman Karagülle
Neden Arapça; Neden Kuran Arapçası
9.02.2013 14976 Okunma
1 Yorum 10.02.2013 15:18
Süleyman Karagülle
Fıkha Göre Yeni Hükümet
14.06.2015 13811 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 16:16
Süleyman Karagülle
Tesviye mi Tasfiye mi?
1.09.2016 13263 Okunma
3 Yorum 22.09.2016 19:58
Süleyman Karagülle
Akit ve Ahit (Tekrar)
12.04.2012 13218 Okunma
1 Yorum 13.04.2012 17:57
Süleyman Karagülle
Ahmet Davutoğlu’nun Hatası
14.05.2016 13193 Okunma
3 Yorum 17.05.2016 07:37
Süleyman Karagülle
15 Temmuz 2016 Neden Yapıldı?
17.07.2016 13092 Okunma
3 Yorum 19.07.2016 19:47
Süleyman Karagülle
Evlilik ve Kanun Önerisi
5.03.2016 13081 Okunma
1 Yorum 06.03.2016 01:18
Süleyman Karagülle
Putin Müslüman Oldu
21.03.2015 13080 Okunma
5 Yorum 24.03.2015 11:50
Süleyman Karagülle
R.T.Erdoğan ve F.Gülen
8.02.2014 12972 Okunma
2 Yorum 27.07.2017 01:05
Süleyman Karagülle
İnsanlık anayasası - Sam Adian'a cevap
24.02.2016 12906 Okunma
10 Yorum 26.02.2016 00:34
Süleyman Karagülle
Kuran'ı Doğru Anlamak
30.05.2015 12863 Okunma
3 Yorum 27.11.2016 18:52
Süleyman Karagülle
Akhan ve Tokul Ailelerine Açık Mektup!
5.09.2015 12448 Okunma
1 Yorum 05.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Düşen Uçak ve Suriye Meselesi
29.11.2015 11779 Okunma
4 Yorum 08.12.2015 06:11
Süleyman Karagülle
Yeniden Seçim
25.07.2015 11729 Okunma
3 Yorum 29.07.2015 03:01
Süleyman Karagülle
Kesilen Hayvanlar (Mete Firidin’in görüşü üzerine)
14.04.2015 11635 Okunma
1 Yorum 16.04.2015 20:19
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sisteminin Delilleri
21.05.2016 11575 Okunma
4 Yorum 22.05.2016 18:44
Süleyman Karagülle
İdam ve Öcalan
25.06.2016 11547 Okunma
6 Yorum 02.07.2016 12:02
Süleyman Karagülle
Adil Düzen, N.Erbakan - S.Karagülle-1
1.10.2011 11470 Okunma
Süleyman Karagülle
Darbeyi Kim Yaptı?
8.10.2016 11264 Okunma
6 Yorum 11.10.2016 13:15
Süleyman Karagülle
Türkiye Cumhuriyeti Devleti
20.09.2015 11204 Okunma
4 Yorum 23.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
AK Parti’nin Kötülük ve İyilikleri
25.06.2016 11050 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE TAM İSTİHDAM
3.10.2016 11007 Okunma
Süleyman Karagülle
Sam'a cevap: Kuran'daki müşküller, müteşabihler
3.01.2016 10999 Okunma
1 Yorum 16.01.2016 14:15
Süleyman Karagülle
Kur’an Ekonomisi
3.12.2016 10993 Okunma
3 Yorum 05.12.2016 13:19
Süleyman Karagülle
Davet
25.04.2015 10878 Okunma
6 Yorum 27.04.2015 10:03
Süleyman Karagülle
Üçüncü Binyıl Uygarlığı
31.10.2015 10770 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:54
Süleyman Karagülle
Sam Adian'a cevap
15.11.2015 10746 Okunma
2 Yorum 19.11.2015 21:27
Süleyman Karagülle
İki Merkez; Sermaye ve Kur’an
3.10.2015 10721 Okunma
2 Yorum 05.10.2015 08:11
Süleyman Karagülle
Riba/Faiz ve Katılım Bankaları
24.01.2015 10653 Okunma
Süleyman Karagülle
Kiralar Neden Yüksek?
31.01.2015 10603 Okunma
Süleyman Karagülle
Koalisyon ve Çözüm
4.07.2015 10594 Okunma
3 Yorum 24.07.2015 23:29
Süleyman Karagülle
Mümin kimdir?
9.05.2015 10572 Okunma
Süleyman Karagülle
AK Parti’ye Tuzak!
11.04.2015 10571 Okunma
3 Yorum 13.04.2015 12:32
Süleyman Karagülle
Türkiye’yi bekleyen tehlike; uçurum!
6.06.2015 10560 Okunma
2 Yorum 09.06.2015 08:56
Süleyman Karagülle
Söz ver, oy vereyim
9.05.2015 10420 Okunma
1 Yorum 11.05.2015 09:51
Süleyman Karagülle
Akit Yorumcularına
21.07.2015 10418 Okunma
1 Yorum 22.07.2015 13:24
Süleyman Karagülle
Çağımızın sorunları
4.05.2013 10394 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:10
Süleyman Karagülle
Türkiye’nin Yeri ve Görevi
27.06.2015 10358 Okunma
1 Yorum 29.06.2015 14:04
Süleyman Karagülle
Kuran'ın değeri, Muhammed'in varlığına dair cevaplar
11.06.2016 10350 Okunma
1 Yorum 12.06.2016 17:31
Süleyman Karagülle
Çağımızda Cihad
7.07.2015 10340 Okunma
3 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
İstihare; “EVET/HAYIR” manası nedir?
26.02.2017 10336 Okunma
9 Yorum 04.08.2017 21:52
Süleyman Karagülle
Medine Vesikası-Taha Akyol’a Cevaplar-2
25.07.2015 10258 Okunma
Süleyman Karagülle
F. Gülen ve İbtihal
26.03.2016 10250 Okunma
Süleyman Karagülle
Mümin-Müslim Hakkında Sorular
25.05.2010 10193 Okunma
4 Yorum 07.06.2010 22:20
Süleyman Karagülle
Çözüm Süreci ve PKK sorununun çözümü
8.08.2015 10190 Okunma
2 Yorum 10.08.2015 12:00
Süleyman Karagülle
Korkunç Kriz ve Çaresi
16.05.2015 10179 Okunma
3 Yorum 22.05.2015 11:29
Süleyman Karagülle
İran'da zelzele ve teklif
20.04.2013 10119 Okunma
4 Yorum 25.04.2013 18:26
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sistemi
26.11.2016 10024 Okunma
4 Yorum 29.11.2016 07:17
Süleyman Karagülle
Avrasya Ekonomik Birliği
3.01.2015 9992 Okunma
3 Yorum 14.01.2015 08:18
Süleyman Karagülle
Dershaneler
7.12.2013 9970 Okunma
8 Yorum 08.04.2014 09:25
Süleyman Karagülle
Vergisiz Devlet
26.12.2015 9802 Okunma
2 Yorum 26.12.2015 20:11
Süleyman Karagülle
Akevler ve AK Parti
14.06.2015 9800 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran'a İman ve Uymamız Gereken Dört İlke
5.11.2016 9656 Okunma
3 Yorum 13.11.2016 13:12
Süleyman Karagülle
Çözüm 100 lojmanlı işyerleri
30.03.2013 9648 Okunma
9 Yorum 13.04.2013 08:44
Süleyman Karagülle
Kur’an ve İki Lider; Putin ve Erdoğan
2.01.2016 9624 Okunma
4 Yorum 08.01.2016 15:13
Süleyman Karagülle
Mısır’daki İdamlar ve Yapılması Gerekenler
23.05.2015 9609 Okunma
1 Yorum 25.05.2015 10:09
Süleyman Karagülle
Elektrik Kesintisi ve Çözüm Önerisi
4.04.2015 9605 Okunma
Süleyman Karagülle
Ruslar ve Türkler
20.12.2015 9542 Okunma
2 Yorum 25.12.2015 14:57
Süleyman Karagülle
KUR’ANÎ ÇÖZÜM
18.04.2016 9530 Okunma
1 Yorum 18.04.2016 10:52
Süleyman Karagülle
Vadeli satış, taksit ve murabaha
22.12.2012 9519 Okunma
Süleyman Karagülle
Kıssadan hisse ve devlet yönetimi
17.05.2014 9499 Okunma
Süleyman Karagülle
İstişare
2.11.2013 9411 Okunma
8 Yorum 13.11.2013 11:10
Süleyman Karagülle
PKK, Kürtler ve Yapılması Gereken
7.11.2015 9385 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:52
Süleyman Karagülle
Altın Bono
17.12.2016 9366 Okunma
2 Yorum 19.12.2016 21:21
Süleyman Karagülle
IŞİD ve PKK ile Neler Oluyor?
1.08.2015 9332 Okunma
Süleyman Karagülle
Yeni Bir Dünya İçin Yapılması Gerekenler
19.11.2016 9309 Okunma
1 Yorum 19.11.2016 22:39
Süleyman Karagülle
D E R G I !
29.04.2017 9284 Okunma
18 Yorum 16.05.2017 08:11
Süleyman Karagülle
Milletvekili Yemini
14.03.2015 9275 Okunma
Süleyman Karagülle
Kenan Evren
16.05.2015 9273 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:30
Süleyman Karagülle
Sermaye ve siyasi güç, para ve silah
24.05.2014 9200 Okunma
Süleyman Karagülle
Son Ümit!
4.07.2015 9175 Okunma
Süleyman Karagülle
GİRİŞİM/Cİ (Bir Tartışma Konusu)
31.12.2011 9145 Okunma
3 Yorum 05.01.2012 13:32
Süleyman Karagülle
İslâm Hukuku-Taha Akyol’a Cevaplar-1
25.07.2015 9068 Okunma
Süleyman Karagülle
Çanlar kimin için çalıyor?
19.07.2014 9020 Okunma
5 Yorum 22.07.2014 09:12
Süleyman Karagülle
Adil Kur’an Düzeni ve çağımızın sorunları
5.09.2015 8991 Okunma
2 Yorum 07.09.2015 17:54
Süleyman Karagülle
Vergi indirimi ve vergi iadesi
22.02.2014 8977 Okunma
Süleyman Karagülle
Neden matematik?
16.02.2013 8944 Okunma
1 Yorum 17.02.2013 00:40
Süleyman Karagülle
Ayı öldürmek yasak
4.05.2013 8942 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:25
Süleyman Karagülle
Partilere Tavsiye
30.05.2015 8829 Okunma
1 Yorum 01.06.2015 08:08
Süleyman Karagülle
Mehmet Hikmetumut, Ölüm ve Ötesi
5.07.2015 8732 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeninde Başkanlık
21.05.2016 8732 Okunma
1 Yorum 23.05.2016 08:10
Süleyman Karagülle
Rockefeller Ailesi ve Hidrojen Enerjisi
2.04.2016 8727 Okunma
2 Yorum 11.04.2016 08:19
Süleyman Karagülle
PKK Mikrobu Üreten Sebepler ve TEDAVİ
6.02.2016 8721 Okunma
1 Yorum 06.02.2016 23:11
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Çin
1.08.2015 8711 Okunma
1 Yorum 03.08.2015 09:13
Süleyman Karagülle
Yeni Hükümet ve Devlet Başkanı
20.06.2015 8685 Okunma
2 Yorum 23.06.2015 14:03
Süleyman Karagülle
Rüya
20.02.2016 8619 Okunma
2 Yorum 21.02.2016 11:34
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeni; Çözümü Halk Üretebilir
14.11.2015 8611 Okunma
1 Yorum 16.11.2015 08:32
Süleyman Karagülle
Akevler ve Araştırmacı
12.01.2013 8599 Okunma
Süleyman Karagülle
AK Partinin başarıları
16.11.2013 8498 Okunma
Süleyman Karagülle
Tanrı ve Olasılık
3.10.2015 8423 Okunma
Süleyman Karagülle
Erbakan ve Adil Düzen
14.11.2009 8407 Okunma
Süleyman Karagülle
Akevler Ekolü ve ...
18.04.2015 8403 Okunma
2 Yorum 20.04.2015 17:09
Süleyman Karagülle
Bir Adil Düzen Eleştirisi ve Cevabı
15.11.2011 8399 Okunma


© 2024 - Akevler