Bundan önceki yazılarımda Sermaye’nin ikinci saldırı hareketini yapmaya hazırlandığını ama bunu bir yıldan önce yapamayacağını yazmıştım. Buna karşı bizim dört tedbir almamız gerektiğini söylemiştim.
1) Kur’an’ın öğrettiği biat usulü ile ordumuzu yeninden teşkilatlandıracağız.
2) Tahkim (hakem) sistemi ile bağımsız, yansız, etkin ve saygın yargıyı oluşturacağız.
3) Faiz parası yerine emek parasını çıkaracağız.
4) Halkımızı yüz lojmanlı apartmanlarda organize edip semt kooperatifleri kuracak, halkı aşsızlık, işsizlik, eşsizlik ve boşluk sorunlarından kurtaracağız demiştim. Bu arada trafik, güvenlik, demokrasi ve laiklik sorunları da çözülmüş olacaktır.
*
Bugün size şeriata göre yani Kur’an’a göre DIŞ SİYASETİMİZ NASIL OLMALIDIR, o hususta bilgi vermeye çalışacağım. Söylediklerim Kur’an’a ve müsbet ilimlere dayanmaktadır. Herkesle her alanda tartışmaya hazırım ve meydan okuyorum.
1- TÜRKİYE TEK TARAFLI OLARAK GÜMRÜKLERİ KALDIRACAKTIR. Dünyadaki bütün halklar mallarını Türkiye’ye getirip satacaklar ve istedikleri malları alıp götüreceklerdir. Devlet kimseden vergi almayacaktır. Türkiye merkezi yerde olduğu için tüm dünyaya Türkiye’den ulaşılacaktır. Bu Türkiye’yi zengin edecektir. Ayrıca tüm dünya çıkarları Türkiye’nin barış içinde kalmasına bağlı olacağı için Türkiye’ye hiçbir devlet saldırmayacak, saldıran olursa diğer devletler yanında olacaklardır. Türkiye’deki üretim kapasitesi on misli artacağı için devletin geliri de on misli artacaktır.
2- TÜRKİYE TEK TARAFLI OLARAK VİZELERİ KALDIRACAKTIR. Dünyada yaşayan herkes, varsa, nüfus kâğıdını göstererek ülkeye girecektir; yoksa sınırda ona “konuk pasaportu” verilecektir. Güvenlik sorunu şeriatın “âkile sistemi” ile çözülecektir. Bu uygulama aynı zamanda mülteci sorununu da çözecektir. Ülkeye gelen her yabancı dünya piyasasında da iş bulacağı için bir sorun teşkil etmeyecektir.
3- ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE HAKEMLİK SİSTEMİ ESAS OLMALIDIR. Ülkemizle ilişiklerde hakemliği kabul eden ülkelerle işbirliği içine girmeliyiz. Hakemliği kabul etmeyen ülkelerle, onlar saldırmadıkça biz saldırmayacağız, ama onlarla gerek siyasette gerekse ekonomide sıkı ilişkilere girmeyeceğiz. Bizim dışımızda hakem kararlarına uymayanlara karşı bir olacağız.
4- HER DEVLETTEN KENDİ PARASI İLE MALLARINI ALACAĞIZ VE MALLARIMIZI KENDİ PARAMIZLA SATACAĞIZ. Bir üçüncü devletin parasını devlet olarak kullanmayacağız. Uluslararası para altın bonosu olmalıdır. Her kuyumcu altın bono çıkarmalı, devlet (kooperatifler) kefil olmalıdır. Devletin güvencesinde kuyumcuların bonoları uluslararası para olarak kullanılmalıdır.
*
BUNLARIN DIŞINDA YAPILMASI GEREKENLER
a) Hiçbir devleti iç işlerimize karıştırmamalıyız, ama hiçbir devletin iç işlerine de karışmamalıyız. Sadece malların, emeğin, teknolojinin akışını halka bırakacağız. Devlet sadece güvenliği sağlayacaktır.
b) Bugünkü Yahudi sermayesinin varlığını sürdürmesini kabul etmeliyiz. Sadece faizli tekel sömürü sistemine karşı olmalıyız. Sonra Sermaye’nin dine, ilme ve siyasete hükmetmesine izin vermemeliyiz.
c) İsrail oğulları kıyamete kadar varlıklarını sürdüreceklerdir, insanlığa ilimde ve ticarette hizmet edeceklerdir. Kur’an ve Tevrat Filistin’i onlara vermiştir. O topraklar onların olacak. Filistinlilere çölleri ihya ederek yeni vatan kurmalıyız.
d) Dünya siyasetine Kuzey Amerika, Avrupa, Rusya ve Çin’in dışında Hindistan’ın, Güney Amerika’nın, Afrika’nın ve Okyanusya adalarının da girmesini sağlamalıyız. Onlara da diğerleri kadar saygı duymalıyız. Birlik olmaları için yardımcı olmalıyız.