Bildiğiniz gibi biz 1960’larda Akevler’i kurduk, İlâhiyatçılara özel yer verdik...
Partiyi kurduk, İlâhiyatçılara başta yer vermek istedim... İlâhiyatçılar ve Gülen cemaati, Millî Görüş’ü zayıf gördü ve S. Demirel’in yanında yer aldı... Her iki cemaatin sohbetleri hep Erbakan’a muhalefete dayanıyordu, böyle olunca da partide yeterli etkiyi sağlayamadım. İlâhiyat ve Diyanet camiası medreselerin çok gerisinde kaldı. K. Evren İlâhiyat hocalarına profesörlük ünvanı verdi ama bir köy hocası seviyesine çıkaramadı...
Demirel grubu sizi hep alet etti ama size asla yer vermedi, sizin onda bir seviyenizde olmayanlar hep size amir oldu! F. Gülen de yanıldı. S. Demirel de sonunda teslim bayrağını çekti ve kalan yüzde beş oyunu da CHP’ye teslim etti. Erbakan’a karşı sizi hep alet etti ama bakan değil milletvekili bile yapmadı. Bugün Ak Parti de aynı şekildedir...
Hatalı yoldasınız, ömrünüzü boş yerlerde tüketiyorsunuz...
Reşat Erol’un teklifini kabul et; her hafta Vakıf’ta buluşalım, karşılıklı tartışalım...
Cevat Akşit, Osman Topbaş, Emin Saraç, Abdülaziz Bayındır, Ali Rıza Demircan da gelsinler. Çok sesli bir çıkış yapalım. Ak Parti’nin destekçisi de köstekçisi de olmayalım. Hepimiz farklı görüşlerimizi onlara ve diğer siyasilere arz edelim. Kur’an’ın onlar hakkında söylediklerini bildirelim. Sonrası onlara kalsın...
Evet, siz S. Demirel’i desteklediniz...
Ben ise Erbakan’ı ve Gülen’i destekledim...
Sonunda sizin desteklediğiniz tarih oldu... Benim desteklediklerim dünyaya hükmetmeye başladılar ama Akevler’den uzaklaştılar; şimdi birbirlerini yiyorlar...
Bu kardeşlerimize de söyleyeceklerimiz vardır. Onlara Kur’an’ın buyruklarını hatırlatmamız gerekmektedir. Güçlü olanın yanında değil, haklı olanın yanında olmalıyız. Haklı olan daima güçlüdür, sonunda galip gelir...
Evet, İlâhiyat Fakülteleri devam etmektedir... İmam Hatip Okulları/Liseleri devam etmektedir... Diyanet varlığını sürdürmektedir... Çünkü İlâhiyat Fakülteleri İslâmî ilimleri yaşatıyor, İmam Hatip Liseleri çocuklarımızı ahlâklı yapıyor, Diyanet halkımızı kötü yollardan koruyor. Bundan dolayı ben ve desteklediğim siyasi görüş hep bunların lehine adımlar attı. Tarikatlar oyları ile Ak Parti’yi iktidar ettiler...
Ne var ki onların milyonda bir bile bir gücüne sahip olmayan Akevler, belki yüz misli büyüklüğünde İslâm inkılâbına katkıda bulundu. “Adil Düzen” dünyaya etki etti. ABD’de Obama, Rusya’da Putin’in iktidar olmasına, İran’da da inkılâbın müsebbibi oldu. Bugün her şey hazırdır. Bana göre bu duruma Mustafa Kemal’in, İsmet İnönü’nün, Menderes’in, Demirel’in, Özal’ın, Evren’in, Erbakan’ın, hattâ Çiller’in müsbet etkileri vardır. Görünüşte batılı oldular ama sonunda hep İslâmiyet’e hizmet ettiler. Bana göre iyi niyetli idiler...
Şimdi yeni bir hamleye ihtiyaç vardır.
Ak Parti’den isteğimiz ne olmalıdır?
Tarikatlar resmileştirilmelidir... Diyanet varlığını sürdürürse onlar da faaliyet göstermelidir... Devlet partileri desteklediği gibi onları da meşrulaştırıp desteklemelidir... Cem evlerini de desteklemelidir... Diğer taraftan medreseler açılmalı ve isteyen camilerde rahlesini kurup fizik veya usul dersleri verebilmeli, Abbasilerin Bağdat Medreselerine benzer medreseler kurulmalıdır...
Ben İstanbul Yenibosna’daki Mevlana Camii’nin bir kenarında Adil Düzen Dersleri verebilmeliyim. Bu tevhidi tedrisata aykırı değildir. Çünkü ben diploma vermeyeceğim. Devlet diplomayı açacağı devlet imtihanları ile kendisi vermelidir. Tevhidi tedrisat bunu emreder, başka şeylerin öğrenilmesini yasaklamaz.
Medreseler artık Abbasiler dönemi benzeri dershaneler olmalıdır. Onlar o zaman Yunan’ı öğrendiler, biz bugün Avrupa’yı öğreneceğiz...