Muhterem Cumhurbaşkanımız Fildişi Sahili’ni ziyaret etti. Afrika’nın orta batısında okyanus sahilinde bulunun bu ülke Fransızca konuşmaktadır. Nüfusun yarısından fazlası yerli dine mensup, dörtte biri Müslüman, dörtte biri Hıristiyan. Nüfusun tamamı zencidir. Devlet başkanları ikinci defa % 80’lerle seçilmiş.
Adil Düzen çalışanlarının her ülke hakkında görüşleri olmalıdır. Adil Düzen çalışanlarından biri bu ülkede bir arkadaş edinmeli, oradaki Müslümanlardan biri ile sürekli haberleşmeli ve Akevler çalışmalarını onlara duyurmalıdır.
Bizim dünyadaki bütün Müslümanlara yapacağımız tavsiyeler olmalıdır.
1- Müslümanlar barışçı olmalıdır. İktidarda olan kim ise o yönetimi desteklemelidirler. İktidar değişmeden iktidarı değiştirmekle uğraşmamalıdırlar. Sadece yönetimin iktidarda kalabilmesi için Kur’an’ın neler söylediğini söylemelidirler. Onlara karşı oldukları için değil, dostu oldukları için Kur’an’ın söylediklerini söylemektedirler. Biz CHP ile, bunun için koalisyon yaptık.
2- Ülkeler uygarlığı getirenlerle de dost olmalıdırlar. Fildişi Sahili halkı Fransızlarla işbirliği yapmalıdır. Onlarla ortaklıklar kurmalı, çıkar paralelliği içinde birlikte çalışmaya devam etmelidirler. Üçüncü dünya ülkeleri ile Fransız çıkarları ile birlikte olan işleri yapmalıdırlar.
3- Türkiye ile ve diğer sermaye ile çıkar paralelliği içinde işler yapmalıdırlar. Türkiye iş adamları Fildişi Sahili ile iş yaparken Fransızlarla da anlaşarak iş yapmalıdırlar. Biz hiçbir zaman bozucu olmamalıyız, yapıcı olmalıyız. Fransızları ikna etmeden, onlarla çıkar paralelliği sağlamadan Fildişi Sahili’nde iş yapmamalıyız.
4- Fildişi Sahili Müslümanları, hizmet ve dayanışma kooperatiflerini kurmalıdırlar. İslâmiyet’i fiilen göstermelidirler. Bu İslâmiyet yalnız Müslümanların İslâmiyet’i değildir, Hakkı üstün tutan herkesin İslâmiyet’idir. Yerli dine mensup olanların da katılacağı bir kooperatif olmalıdır. Müslümanlar kimse ile düşmanlık yapmamalı ve kimse ile savaşmamalıdır. Müslüman, savaşçı değil barışçıdır.
Ülkenin güvenliğini sağlayanlar iktidarda olanlardır. Onların güvenliğine ve yargılarına ya uyacağız ya da hicret edeceğiz. İktidarın etkinliğini azaltacak hiçbir iş yapmayacağız. Nereye hicret edeceklerini ise kendileri belirler. Mümkünse diğer zenci Müslüman ülkelere hicret edecekler, değilse Afrika Müslüman ülkelerine hicret edecekler. Bu da mümkün olmazsa dünya İslâm ülkelerine hicret edecekler, bu da mümkün olmazsa dünyadaki diğer barış ülkelerine hicret edeceklerdir.
Kuracakları kooperatif o ülkenin değerlendirilmemiş zenginliklerini harekete geçirmelidir. Mevcut olan işletmeleri zarara sokacak işler yapmamalıdırlar. Nüfusun seyrek olduğu alanlarda işyerleri kurmalıdırlar. En ucuz şekilde çalışanlara iş vermelidirler. Böylece mevcut işletmelerde çalışanlara değil de işsizlere iş bulmalıdırlar. Ülkedeki işsizler biterse o zaman dışarıdan çalışanı ortak edebilecekler. Kendi ülkelerinin kanunlarına göre çözüm bulmalıdırlar.
Batılıların ürettikleri malları üretip onlarla rekabete geçme yerine, Batılıların değerlendiremedikleri imkânları harekete geçirmelidirler. İşlenmemiş toprakları işlemelidirler. Çölleri sulayarak verimli hâle getirmelidirler. Sanayi üretiminden çok tarım üretimini yapmalıdırlar. Tarım ancak bulunulan yerlerde yapılır. Batılıların nüfus fazlası yoktur, Fildişi Sahili’ne gelip üretim yapamazlar. Yapsalar bile sanayide yaparlar, tarımda çalışmazlar.
İşte, bizim kooperatiflerimiz bunları değerlendirmelidir.
Yeraltı zenginliklerini Fildişi Sahili halkı değerlendirmeli, madenleri çıkarmalı ama onların dünyaya pazarlamasını sermayeye bırakmalıdır. Sermayenin sömürü düzenini bile bozmamalıyız. Biz üretip tüketmeliyiz ama sermayeye satıp sermayeden almalıyız.
Sermayeyi biz değil Allah helâk edecektir; yani değişmezse, tekel olmaktan çıkmazsa, faizli işlemlere devam ederse, dünyanın dinine, ilmine ve siyasetine karışmaya devam ederse, Allah onu helâk edecektir.
Bizim işimizde helâk yoktur. Biz savunma savaşını yaparız, saldırı savaşı yapmayız.
Not: “EVLİLİK VE KANUN ÖNERİSİ” makalemi de tavsiye ederim; sitemizin “Makaleler” bölümünden okuyabilirsiniz.
Bu makale
970 kez okundu