Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024
583 Okunma, 0 Yorum

DEPREMİN  FIKHI

 

Kimilerine göre deprem tesadüflerin sonucu kör kuvvetin oluşturduğu bir olaydır. Tarih boyunca insanın varlığını da böyle tesadüflerle izah etmek isteyenler olmuştur. Bunun böyle olmadığını günümüzün ilmi kesin olarak ispatlamıştır. Esasen insanın şuura sahip olması, onun tesadüfen oluşmadığını ispata yeterlidir. Buna karşılık Allah ve âhirete inananlar hiçbir olayı tesadüfle izah etmezler.

Kainatı, bizi, yeryüzünü vareden bilinçli ve irade sahibi bir Allah vardır. Her şey O’nun eseridir. Bize göre tesadüfen oluşanlar O’nun için tesadüfen değildir. Bilinçli ve hesaplı iradesi ile oluşmaktadır. Tesadüfen oluşma zahiri görünümdür. Biz dünyayı duruyor ve düz olarak görürüz; oysa dünya dönüyor ve yuvarlaktır. Kainatı da sonsuz görürüz; oysa kainat da yuvarlaktır ve çapı ışık hızıyla büyümektedir. Deprem görünürde tesadüfen olmaktadır; oysa ilmen kainatı var eden “Mutlak Güc”ün eseri olarak oluşmaktadır. Çünkü kainatta gereksiz ve hesapsız boş bir şey yoktur.

YERYÜZÜ BELLİ MAKSATLARI TAŞIYAN ÖLÇÜLER İÇİNDEDİR:

  1. Yer biraz daha büyük olsaydı çekim kuvveti daha fazla olacak ve yeryüzünün her şeyi değişik olacaktır. Atmosferin oluşması, suyun buharlaşması, derelerin akışı, toprakların oluşması, bitkilerin büyümesi hep değişecek ve hayat mümkün olmayacaktır. Yeryüzü küçük olsaydı da durum farklı değildir. Hava tabakası oluşmayacak, su göklere uçacak ve yeryüzü diğer gezegenler gibi hayat dışı olacaktır.
  2. Yer Güneş’ten daha uzak olsaydı donardı, yakın olsaydı pişerdi.
  3. Yer daha yavaş dönseydi gece - gündüz sıcaklık ve soğukluk farkları hayatı imkansız kılardı. Daha hızlı dönseydi rüzgar ortalığı kasıp kavururdu.
  4. Ekseni biraz daha eğik olsaydı yazın pişer kışın donardık. Az olsaydı orta kuşaklarda hayat olmazdı.
  5. Atmosfer daha ince olsaydı gök cisimlerinden ve öldürücü ışıktan kendimizi koruyamazdık, daha kalın olsaydı güneş ışığını alamazdık.
  6. Himalayalar olmasaydı Asya ve Avrupa çöl olurdu.
  7. Amerika’daki Ant Dağları olmasaydı doğu - batı rüzgarına karşı duramazdık. Yağmurlar yağmazdı.
  8. Havadaki oksijen biraz fazla olsaydı nefes veremezdik, az olsaydı alamazdık.
  9. Atmosfer daha fazla olsaydı kemiklerimiz kırılırdı, az olsaydı kanımızı durduramazdık.
  10. CO2 fazla olsaydı boğulurduk, az olsaydı kanımız kaynardı.

Görülüyor ki yeryüzü öyle sanıldığı gibi rastlantılar sonucu oluşmuş değildir. Şuurlu bir varlık çok ince hesaplar sonucu oluşturmuştur ve hayat öyle varolmaktadır. Yoksa yeryüzü de diğer gezegenler gibi ölü bir kitle olurdu. İşte depremler de bu Tanrı’nın hesaplamaları ile oluşmuş bir oluştur. Yoksa ya hiç zelzele olmaz ya da her gün sarsıntılarla hayat oluşamaz olurdu.

Zelzele de savaş gibi önce gereksiz görülür ama düşündüğünüz zaman insanlığın evrimi için gereklidir. Savaş ve tabii âfetler olmazsa insanlar bir araya gelemez ve bugünkü uygarlığa çıkamazdı. İnsanlığı bu üst seviyeye çıkaran tabii ve beşeri âfetlerdir.

Zelzele insanları uyarır ve daha yüksek seviyede bir hayata götürür. Bozulmuş ve çökmüş olan toplulukları ıslah eder veya büsbütün ortadan kaldırır.

Zelzele ölenler için rahmettir. Şöyle ki; ölen iyi insansa, zelzelece ölmekle daha üst dereceye kavuşmuş olur. Onun için rahmettir. Ölen kötü insansa, cezasını dünyada çekmiştir, âhirette cehennemden kurtulur. O halde zelzelenin ölenler için bir kaybı yoktur. Zelzelenin sıkıntısı yaşayanlaradır. Yaşayanların kendilerini buna göre ayarlamalarıdır. “Başımıza gelen felaket günahlarımızdandır” deyip kendilerini ıslah etmelidirler. Tevbe etmelidirler. Gerekli tedbirleri almamış olmanın, zelzeleden sonra gerekli olanları yapmamış olmanın cezasını çektiklerini düşünmeli ve ona göre ne yapmaları gerektiğini tesbit edip onu yapmalıdırlar. Allah bunun üzerine zelzeleyi ya uzak tutar veya zelzele olsa bile zararı hafif olur. Müslümanlar geçmişi kadere bağlayıp ağlaşmazlar; geleceklerini de tesadüflere bırakmaz, gereken tedbirleri alırlar.

 

TÜRK HALKININ YAPMASI GEREKENLER:

  1. Zelzeleye karşı ne yapacağını devletten veya belediyeden beklememeli, yapacaklarını kendisi örgütlenerek yapmalıdır.
  2. Savaş veya tabii âfetlerdeki davranışları düzenleyen bir teşkilat kurmalıdır. Bu bir dernek veya kooperatif olabilir. Bu teşkilat savaş ve âfetlerle ilgili çalışmalar yapmalı ve halkı bu hususta eğitmelidir.
  3. Savaş ve âfetlerde kendisini koruyacak şehrin dışında bir “dinlenme evi” olmalıdır. Tatil gün ve saatlerini orada geçirmeli ve aynı zamanda böyle acılı günlerde oraya sığınabilmelidir.
  4. Şehrin dışında oluşacak bu “dinlenme siteleri”ne gidip gelebilecek helikopter servislerini yapacak ortaklık kurulmalıdır.

ÂFETLERDEN ÖNCE ALINACAK TEDBİRLER:

  1. Her semtin ve her sokağın böyle âfet anlarında toplanacağı belirli yeri olmalıdır. Burası sele karşı korunmuş yer olmalıdır. Burada umumi tuvalet ve banyo bulunmalıdır. Bir su kuyusu olmalıdır. Bu kuyudan elle su çekilebilmelidir. Ayrıca her evde böyle zamanlarda işe yarayacak sırık, battaniye, halı, ocak, tencere gibi eşyalar olmalıdır. Bunlar normal piknik eşyalarıdır. Her zaman kullanılabilir. Her evde en az bir hafta yetecek kadar pirinç, makarna, patates gibi yiyecek stoku olmalıdır.
  2. Evin içinde zelzele anında üstüne düşüp harap edecek yerler belli olmalıdır. Ayıkken hemen bu yerlerden kaçılmalıdır. Uyku ve istirahat hallerinde bu yerlerde oturulmamalıdır. Küçükler ve yaşlılar buralarda bulundurulmamalıdır.
  3. Apartmanın girişinde bu tür zamanlarda otomatikman elektriğin, suyun, gazin kesilmesi için tedbirler alınmış olmalıdır.
  4. Evlerde mahalle içi haberleşmeyi sağlayan özel cep telefonları olmalıdır. Şehirlerarası haberleşme tıkansa bile bunlarla insanlar birbirlerine ulaşabilmelidir. Evde daima sağlık çantasını bulundurmak gerekir.

 

ÂFETTEN HEMEN SONRA YAPILACAK İŞLER:

  1. Âfet esnasında yapılacak ilk iş bulunulan yerde kalmadır. O anda yapılan hareketler daima zarar getirir. Sadece tehlikeli yerde bulunuyorsan refleks hareketle yerinizi değiştireceksiniz.
  2. Zelzele geçer geçmez ilk yapılacak iş, eğer kendinde bir arıza varsa onu sarmalı, kendini kurtarmalısın. Ondan sonra küçüklerden başlayıp yakınları âfet meydanına taşımak gerekir.
  3. Sonra evden gerekli eşya ve yiyecekleri alarak ev halkını âfet meydanına yerleştirmektir.
  4. Ondan sonra aynı âfet meydanına gelemeyenleri tesbit edip onların yardımına koşmaktır.

Bir hafta içinde hiçbir taraftan yardım gelmeyecek farzedilerek kendi kendimizi idare etmeliyiz.

 

AFETTEN SONRA YAPILACAKLAR:

i) Âfetten sonra hemen “Âfet Kurulu”nu mahallinde oluşturmak gerekir. Bunun için âfet meydanlarında toplanan halk kendilerine temsilci seçerler. Yüz kişi biri tarafından temsil edilir. Artık herkes bundan sonra her istediğini ondan ister. Her temsilci âfet defteri tutar. Burada istekler yazılır. Gelen yardımlar yazılır. Verilen kimselerin adları yazılır ve imzaları alınır. âfet defterini âfet meydanındaki halktan şahitler imzalar. Bu da o mahallenin muhtarına bildirilir. Muhtar mümkünse bu defteri numaralar ve  mühürler.

  1. Temsilciler bir araya gelerek kentin âfet yönetimini oluştururlar. Bir mağaza oluştururlar. Buraya gelen mallar değerlendirilerek konur. Bu değerlendirme temsilciler tarafından yapılır. Oradaki halkın kendi kullanmadıkları eşyalar varsa onlar da değerlendirilir. Karşılığında kupon verilir. Kuponlar mal sahiplerine verildiği gibi yardım olarak gelen malların kuponları temsilcilere bölüştürülür. Temsilcilerin defterine kaydedilir. Sonra bu defterlerin icmalleri yapılarak yardım yapanlara bildirilir. Adları yayınlanır. Çalışan mağaza ve işyerleri varsa onlar da mallarını kuponlarla satarlar. Elde ettikleri kuponları nakde çevirirler.
  2. Temsilciler kuponları kendilerini temsilci yapanlara ihtiyaçlarına göre bölüştürürlür. Böylece yardım kupon olarak halka intikal etmiş olur. Kendi malları da kupon karşılığı verilmiş olur. Parası olanlar kuponla âfet örgütüne ulaştırırlar. Hazır yemek verenler de bu kuponu dağıtırlar, halk kuponla yemek yer.
  3. Halk para yerine âfet kuponlarını kullanır, burada bir şey satacaksa âfet kuponu ile satar. Bir şey alacaksa âfet kuponu ile alır. Âfet kuponunun TL cinsinden değeri ise halkın elinde bulunan kupon sayısı ile kasada mevcut nakit miktarına göre bir değerkurulur.

Böylece zelzele sahasında yeni bir ekonomik denge kurulmuş olur. Mallarının çalınacağından korkanlar da eşyalarını buralara getirip kuponla satılmasını isteyebilirler. Bu mallar böylece ihraç edilmiş olur. Korunmasını isteyenler için de gerekli tedbirler alınır.

 

ZELZELEDEN SONRA YENİDEN SİTELEŞME

1- Zelzele sadece küçük hasarlar meydana getirmişse ve onarım ile kurtulacaksa burada yapılacak iş herkesin kendi evini onarmasıdır. Bunun için nisabın üstünde mal varlığı varsa buna yardım yapılmaz, sadece para değeri korunmuş kredi verilir. Nisab, o mahallede veya sokakta bulunanların servetlerinin vasat değeri ile tesbit edilir. Servetleri sokağın veya mahallenin vasat değerinden az olanlara kredi verilmez, yardım yapılır. Ancak onarmak istedikleri yeri rehin ederek yardımdan vazgeçmek şartı ile kendilerine isterlerse kredi de verilir. Yardım en az hasar gören yerlere öncelik tanınmak üzere yapılır. Kendi beyanlarına göre hasarı az olanlar önce yardım alırlar, hasarları büyük olanların onarımı ertelenir.

2- Zelzele büyük olmuş ve mahalledeki evlerin çoğu oturulamaz hâle gelmişse, alt yapısı bozulmuşsa -ki bu hususta karar verme yetkisi tamamen ilgili belediyeye aittir- o takdirde bu sokak veya mahalle için yeni bir site oluşturulur.

  1. Önce sitenin zelzele olmadan önceki durumu kayıtlardan tesbit edilir. Herkesin zelzele olmadan önce sahip olduğu değerlere karşılık yeni oluşacak siteden pay verilir. Eski sokak ve site belediyeye kalır ve belediye bu sitedeki pay sahiplerine borçlanır.
  2. Belediye beldenin kenarında uygun yeri imara açar. Hazine ve belediyeye ait olan yerlerin dışında imara açtığı arsaların yarısına altyapı getirme karşılığı araziyi almış olur. Yaniarazinin yarısını getireceği altyapı karşılığı belediye devralır. Diğer yarısı arsa sahiplerine ait olur.
  3. Belediye bu arazinin tüm alt yapısını ve tip projelerini yapar. Burayı projelendirirken yalnız mesken olarak değil tüm sitenin sosyal hayatında projelendirir. Ayrıca burada yaşayacak insanların çalışabilecekleri işyerleri ihdas eder. Bu siteler üzerinde kısaca duralım.

Mesken Siteleri 10 civarında “aile”yi içeren “ocaklar”dan oluşmalıdır. Buradaki halkın aile başına 500 ile 1000 metrekarelik bahçesi olmalıdır. Bir veya iki ineği besleyebilecek sağlıklı ortak ahırları olmalıdır. On, onbeş tavuk besleyebilmelidir. Bunlar yemek artıkları ile geçinirler. Ayrıca her ailenin 10 metrekarelik Serbest İşyeri olmalıdır. Yaşlılar, çocuklu kadınlar buralarda istedikleri iş yapmalıdırlar. Erginler de 6 saat ortak işyerlerinde çalışmalı, geri kalan saatlerini serbestçe değerlendirmelidirler.

Ayrıca 100 aile için bir İşyeri Merkezi kurulmalıdır. Bu ziraatla geçinen halk için bir köy olabileceği gibi, sanayi ile geçinen halk için üretim merkezi olmalıdır. Bir sitede yalnız bir tür parça imal edilmelidir. Mesela, bir iş merkezinde sadece somun yapılabilir. Başka bir sitede yalnız pantolon dikilebilir. Gelecek dünyanın oluşumu böyle olacaktır. Zelzeleden sonra kurulacak siteler bu özelliği taşımalıdır. Siteler en çok 1000 hane civarında olmalıdır. 100 ocak ve 10 iş merkezi ihtiva etmelidir.

  1. İşte böyle oluşan sitelerde halka arsa verilmelidir. Çadırda, barakalarda işyerleri ve meskenler oluşturulmalıdır. Hayat hemen başlamalıdır. Zamanla site kendi kendisini oluşturacaktır.

 

BÖLÜŞME:

  1. Buradaki yerler boşaltılan site senetleri ile satılır. Kimseye para ile verilmez. Gelen yardımlarla site senetleri ucuzlamış olur.
  2. İlk bitenlerin site pay senedi bedelleri pahalı tutulur. Böylece paylarını geç alanlar daha ucuz bedelle alırlar. Yardımlar sebebiyle bir çok kimselere belki çok az bedelle verilmiş olacaktır.
  3. Nasıl bir gıda ve giyim yardımı için pay senetleri para yerine geçmiş ise burada da site pay senetleri para şekline girmiş olacaktır. Herkes siteye yaptığı katkı karşılığı site senedini alacak, aldığı şeyleri de site senedi ile alacaktır.
  4. Zelzelede aslolan halkın kendi kendisini koruyabilmesidir. Dış yardımlar onlar için kazanç olmalıdır.

Burada belediye veya devletin yapacağı nakdi yardım değil organizedir. Organize olacaklara yardımdır.

Burada anlatılanların gerçekleşmesi için öyle sanıldığı gibi çok şeylere ihtiyaç yoktur. İki şey yeterlidir: Biri, yardım bölüşüm belgelerini ve site imar belgelerini çıkarmak; diğeri de bunları bilgisayar merkezinde muhasebeleştirmektir.

Biz bütün bunları “tedayün âyeti”ndeki “selem hükümleri”ne dayanarak istidlâl ediyoruz.

 

 

Yazan ve Anlatan: SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yayına Hazırlayan: REŞAT NURİ EROL

 






Çok Okunan Makaleler
Süleyman Karagülle
ABD Başkanlık Seçimi
19.11.2016 41994 Okunma
28 Yorum 19.12.2016 21:41
Süleyman Karagülle
KABİR AZABI
25.02.2014 29306 Okunma
8 Yorum 05.03.2014 21:24
Süleyman Karagülle
Görevimiz
22.02.2014 27770 Okunma
12 Yorum 05.02.2016 21:44
Süleyman Karagülle
Adil Düzen Partisi'nin kuruluş tartışması
6.08.2011 19696 Okunma
9 Yorum 06.02.2016 17:34
Süleyman Karagülle
Akevler
14.07.2013 18511 Okunma
6 Yorum 22.07.2017 20:36
Süleyman Karagülle
Devlete faiz haram mıdır?
9.11.2013 17811 Okunma
Süleyman Karagülle
İlmîlik Demek “Usul” Demektir
3.10.2015 16711 Okunma
Süleyman Karagülle
Neden Arapça; Neden Kuran Arapçası
9.02.2013 15482 Okunma
1 Yorum 10.02.2013 15:18
Süleyman Karagülle
Fıkha Göre Yeni Hükümet
14.06.2015 14167 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 16:16
Süleyman Karagülle
Putin Müslüman Oldu
21.03.2015 13771 Okunma
5 Yorum 24.03.2015 11:50
Süleyman Karagülle
Tesviye mi Tasfiye mi?
1.09.2016 13655 Okunma
3 Yorum 22.09.2016 19:58
Süleyman Karagülle
Akit ve Ahit (Tekrar)
12.04.2012 13601 Okunma
1 Yorum 13.04.2012 17:57
Süleyman Karagülle
Ahmet Davutoğlu’nun Hatası
14.05.2016 13567 Okunma
3 Yorum 17.05.2016 07:37
Süleyman Karagülle
Kuran'ı Doğru Anlamak
30.05.2015 13412 Okunma
3 Yorum 27.11.2016 18:52
Süleyman Karagülle
15 Temmuz 2016 Neden Yapıldı?
17.07.2016 13407 Okunma
3 Yorum 19.07.2016 19:47
Süleyman Karagülle
R.T.Erdoğan ve F.Gülen
8.02.2014 13350 Okunma
2 Yorum 27.07.2017 01:05
Süleyman Karagülle
İnsanlık anayasası - Sam Adian'a cevap
24.02.2016 13304 Okunma
10 Yorum 26.02.2016 00:34
Süleyman Karagülle
Evlilik ve Kanun Önerisi
5.03.2016 13300 Okunma
1 Yorum 06.03.2016 01:18
Süleyman Karagülle
Akhan ve Tokul Ailelerine Açık Mektup!
5.09.2015 12853 Okunma
1 Yorum 05.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Yeniden Seçim
25.07.2015 12193 Okunma
3 Yorum 29.07.2015 03:01
Süleyman Karagülle
Düşen Uçak ve Suriye Meselesi
29.11.2015 12190 Okunma
4 Yorum 08.12.2015 06:11
Süleyman Karagülle
Kesilen Hayvanlar (Mete Firidin’in görüşü üzerine)
14.04.2015 11977 Okunma
1 Yorum 16.04.2015 20:19
Süleyman Karagülle
İdam ve Öcalan
25.06.2016 11952 Okunma
6 Yorum 02.07.2016 12:02
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sisteminin Delilleri
21.05.2016 11934 Okunma
4 Yorum 22.05.2016 18:44
Süleyman Karagülle
Adil Düzen, N.Erbakan - S.Karagülle-1
1.10.2011 11714 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye Cumhuriyeti Devleti
20.09.2015 11628 Okunma
4 Yorum 23.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Darbeyi Kim Yaptı?
8.10.2016 11627 Okunma
6 Yorum 11.10.2016 13:15
Süleyman Karagülle
Sam'a cevap: Kuran'daki müşküller, müteşabihler
3.01.2016 11316 Okunma
1 Yorum 16.01.2016 14:15
Süleyman Karagülle
Kur’an Ekonomisi
3.12.2016 11308 Okunma
3 Yorum 05.12.2016 13:19
Süleyman Karagülle
AK Parti’nin Kötülük ve İyilikleri
25.06.2016 11289 Okunma
Süleyman Karagülle
Davet
25.04.2015 11276 Okunma
6 Yorum 27.04.2015 10:03
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE TAM İSTİHDAM
3.10.2016 11275 Okunma
Süleyman Karagülle
Sam Adian'a cevap
15.11.2015 11166 Okunma
2 Yorum 19.11.2015 21:27
Süleyman Karagülle
İki Merkez; Sermaye ve Kur’an
3.10.2015 11133 Okunma
2 Yorum 05.10.2015 08:11
Süleyman Karagülle
Üçüncü Binyıl Uygarlığı
31.10.2015 11129 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:54
Süleyman Karagülle
Koalisyon ve Çözüm
4.07.2015 11073 Okunma
3 Yorum 24.07.2015 23:29
Süleyman Karagülle
AK Parti’ye Tuzak!
11.04.2015 11016 Okunma
3 Yorum 13.04.2015 12:32
Süleyman Karagülle
Riba/Faiz ve Katılım Bankaları
24.01.2015 10972 Okunma
Süleyman Karagülle
Kiralar Neden Yüksek?
31.01.2015 10890 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye’yi bekleyen tehlike; uçurum!
6.06.2015 10888 Okunma
2 Yorum 09.06.2015 08:56
Süleyman Karagülle
Mümin kimdir?
9.05.2015 10884 Okunma
Süleyman Karagülle
Akit Yorumcularına
21.07.2015 10789 Okunma
1 Yorum 22.07.2015 13:24
Süleyman Karagülle
Söz ver, oy vereyim
9.05.2015 10771 Okunma
1 Yorum 11.05.2015 09:51
Süleyman Karagülle
Çağımızda Cihad
7.07.2015 10740 Okunma
3 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
İstihare; “EVET/HAYIR” manası nedir?
26.02.2017 10730 Okunma
9 Yorum 04.08.2017 21:52
Süleyman Karagülle
Çağımızın sorunları
4.05.2013 10715 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:10
Süleyman Karagülle
Mümin-Müslim Hakkında Sorular
25.05.2010 10676 Okunma
4 Yorum 07.06.2010 22:20
Süleyman Karagülle
Türkiye’nin Yeri ve Görevi
27.06.2015 10670 Okunma
1 Yorum 29.06.2015 14:04
Süleyman Karagülle
Kuran'ın değeri, Muhammed'in varlığına dair cevaplar
11.06.2016 10619 Okunma
1 Yorum 12.06.2016 17:31
Süleyman Karagülle
Korkunç Kriz ve Çaresi
16.05.2015 10534 Okunma
3 Yorum 22.05.2015 11:29
Süleyman Karagülle
Medine Vesikası-Taha Akyol’a Cevaplar-2
25.07.2015 10524 Okunma
Süleyman Karagülle
İran'da zelzele ve teklif
20.04.2013 10499 Okunma
4 Yorum 25.04.2013 18:26
Süleyman Karagülle
F. Gülen ve İbtihal
26.03.2016 10496 Okunma
Süleyman Karagülle
Çözüm Süreci ve PKK sorununun çözümü
8.08.2015 10449 Okunma
2 Yorum 10.08.2015 12:00
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sistemi
26.11.2016 10443 Okunma
4 Yorum 29.11.2016 07:17
Süleyman Karagülle
Dershaneler
7.12.2013 10395 Okunma
8 Yorum 08.04.2014 09:25
Süleyman Karagülle
Avrasya Ekonomik Birliği
3.01.2015 10302 Okunma
3 Yorum 14.01.2015 08:18
Süleyman Karagülle
Akevler ve AK Parti
14.06.2015 10149 Okunma
Süleyman Karagülle
Vergisiz Devlet
26.12.2015 10107 Okunma
2 Yorum 26.12.2015 20:11
Süleyman Karagülle
Çözüm 100 lojmanlı işyerleri
30.03.2013 10015 Okunma
9 Yorum 13.04.2013 08:44
Süleyman Karagülle
Kuran'a İman ve Uymamız Gereken Dört İlke
5.11.2016 9974 Okunma
3 Yorum 13.11.2016 13:12
Süleyman Karagülle
Kur’an ve İki Lider; Putin ve Erdoğan
2.01.2016 9967 Okunma
4 Yorum 08.01.2016 15:13
Süleyman Karagülle
Elektrik Kesintisi ve Çözüm Önerisi
4.04.2015 9959 Okunma
Süleyman Karagülle
Ruslar ve Türkler
20.12.2015 9945 Okunma
2 Yorum 25.12.2015 14:57
Süleyman Karagülle
Mısır’daki İdamlar ve Yapılması Gerekenler
23.05.2015 9922 Okunma
1 Yorum 25.05.2015 10:09
Süleyman Karagülle
D E R G I !
29.04.2017 9831 Okunma
18 Yorum 16.05.2017 08:11
Süleyman Karagülle
İstişare
2.11.2013 9790 Okunma
8 Yorum 13.11.2013 11:10
Süleyman Karagülle
KUR’ANÎ ÇÖZÜM
18.04.2016 9774 Okunma
1 Yorum 18.04.2016 10:52
Süleyman Karagülle
Vadeli satış, taksit ve murabaha
22.12.2012 9768 Okunma
Süleyman Karagülle
Kıssadan hisse ve devlet yönetimi
17.05.2014 9746 Okunma
Süleyman Karagülle
Kenan Evren
16.05.2015 9733 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:30
Süleyman Karagülle
PKK, Kürtler ve Yapılması Gereken
7.11.2015 9732 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:52
Süleyman Karagülle
Altın Bono
17.12.2016 9662 Okunma
2 Yorum 19.12.2016 21:21
Süleyman Karagülle
Milletvekili Yemini
14.03.2015 9653 Okunma
Süleyman Karagülle
IŞİD ve PKK ile Neler Oluyor?
1.08.2015 9574 Okunma
Süleyman Karagülle
Yeni Bir Dünya İçin Yapılması Gerekenler
19.11.2016 9565 Okunma
1 Yorum 19.11.2016 22:39
Süleyman Karagülle
Sermaye ve siyasi güç, para ve silah
24.05.2014 9489 Okunma
Süleyman Karagülle
GİRİŞİM/Cİ (Bir Tartışma Konusu)
31.12.2011 9444 Okunma
3 Yorum 05.01.2012 13:32
Süleyman Karagülle
Son Ümit!
4.07.2015 9431 Okunma
Süleyman Karagülle
İslâm Hukuku-Taha Akyol’a Cevaplar-1
25.07.2015 9360 Okunma
Süleyman Karagülle
Çanlar kimin için çalıyor?
19.07.2014 9341 Okunma
5 Yorum 22.07.2014 09:12
Süleyman Karagülle
Adil Kur’an Düzeni ve çağımızın sorunları
5.09.2015 9311 Okunma
2 Yorum 07.09.2015 17:54
Süleyman Karagülle
Neden matematik?
16.02.2013 9307 Okunma
1 Yorum 17.02.2013 00:40
Süleyman Karagülle
Vergi indirimi ve vergi iadesi
22.02.2014 9222 Okunma
Süleyman Karagülle
Ayı öldürmek yasak
4.05.2013 9207 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:25
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Çin
1.08.2015 9159 Okunma
1 Yorum 03.08.2015 09:13
Süleyman Karagülle
Partilere Tavsiye
30.05.2015 9091 Okunma
1 Yorum 01.06.2015 08:08
Süleyman Karagülle
Rockefeller Ailesi ve Hidrojen Enerjisi
2.04.2016 9067 Okunma
2 Yorum 11.04.2016 08:19
Süleyman Karagülle
Yeni Hükümet ve Devlet Başkanı
20.06.2015 9043 Okunma
2 Yorum 23.06.2015 14:03
Süleyman Karagülle
Mehmet Hikmetumut, Ölüm ve Ötesi
5.07.2015 9038 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
PKK Mikrobu Üreten Sebepler ve TEDAVİ
6.02.2016 9019 Okunma
1 Yorum 06.02.2016 23:11
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeninde Başkanlık
21.05.2016 8993 Okunma
1 Yorum 23.05.2016 08:10
Süleyman Karagülle
Rüya
20.02.2016 8965 Okunma
2 Yorum 21.02.2016 11:34
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeni; Çözümü Halk Üretebilir
14.11.2015 8958 Okunma
1 Yorum 16.11.2015 08:32
Süleyman Karagülle
Akevler ve Araştırmacı
12.01.2013 8907 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir Adil Düzen Eleştirisi ve Cevabı
15.11.2011 8776 Okunma
Süleyman Karagülle
AK Partinin başarıları
16.11.2013 8718 Okunma
Süleyman Karagülle
Tanrı ve Olasılık
3.10.2015 8714 Okunma
Süleyman Karagülle
Akevler Ekolü ve ...
18.04.2015 8687 Okunma
2 Yorum 20.04.2015 17:09
Süleyman Karagülle
Erbakan ve Adil Düzen
14.11.2009 8572 Okunma


© 2025 - Akevler