İnsanlık tarihte Hazreti Nuh zamanında göçebe hayatından yerleşik hayata geçti... Yazı icat edildi... Kentler kuruldu… Devletler oluştu…
İnsanlık ancak Nuh Tufanı ile yediği dayaktan sonra yapılması gerekeni yapmayı başardı...
İnsanlık şimdi de köy hayatından kent hayatına geçmektedir...
Yazının icadı kadar önemli olan, hattâ ondan daha önemli olan bilgisayar hayatına geçilmektedir...
Bu geçişi Kur’an başlatmıştır. Kur’an aklî kıyasın yanında şer’î kıyası getirmiş, böylece müsbet ilimler doğmuş, Avrupa Müslümanlardan aldığı şer’î kıyası sanayiye (teknolojiye) uygulamış, böylece bugünkü uygarlık doğmuştur.
İnsanlığın ilkel hayattan uygar hayata geçebilmesi için motora, elektriğe, ulaşıma ve haberleşmeye ihtiyacı vardır. Bunu, bugünkü uygarlık, sermaye tekelini oluşturmakla ulaşmıştır. Bu sayede bugünkü uygarlık doğmuştur, Yahudinin tekel sermayesi sayesinde bugünkü uygarlık doğmuştur.
Tekel Yahudi sermayesi, İkinci Cihan Savaşı sonunda bankaların “altına dayalı paraları” yerine “dolara dayalı paraları” çıkartmalarını önermiş ve altınla değiştirmeyi taahhüt etmiş, sonra taahhüdünü bozmuş, “altın” yerine geçen “dolar” havada kalmıştır!
Ne var ki insanlık dolardan vazgeçmemiş, karşılıksız yani hiçbir karşılığı olmayan doları hâlâ altın yerine para olarak kullanmaya devam etmektedir.
Bütün dünya dolara endeksli para kullanmaktadır.
Sermaye dünyayı bununla yönetmektedir.
*
Geçen yıl, bir sonra yapılacağı bilinen seçimlere hazırlık olmak üzere, Türkiye’ye bir oyun oynanmıştır. Türkiye ABD’ye ihraç eder, Rusya’dan ithal eder. ABD geçen sene Türkiye’den ithalatı azalttı ve böylece Türkiye’de dolar darlığını doğurdu. Dolar yükselmeye başladı, Merkez Bankamızı etkileyerek faizleri fahiş bir şekilde yükseltti.
TL’nin faizi yükselince halk doları sattı, TL’yi alıp bankaya yatırdı, böylece piyasada Türk Lirası azaldı, dolar yükseldi...
Bunun böyle olacağının bilmek için onbeş yaşını doldurmuş olmanız yeterlidir.
Geçen yıl bunun böyle olacağını yazdık...
Bir sene sonra ise halk hem yatırdığı parayı hem de faizini çekerek doları satın alıp ithalat yapmak ister... ABD’deki sermaye mallarını ucuzlatarak bu talebi körükler...
Sermayenin bir sene önceden planladığı, bizim haber verdiğimiz olay gerçekleşmekte, dolar bu sebeple yükselmektedir...
*
Merkez Bankası Başkanı, son derce rahat olarak bu olayın sorumlusu olarak Merkez Bankası’nı değil de Hükümet’i bulmaktadır. Sermaye dünyayı hep böyle kandırarak yönetmektedir. Merkez Bankası Başkanı bunu bilmez değildir ama tüm dünyanın oynadığı oyunun kuralları dışına çıkamaz; dolayısıyla bile bile ülke aleyhine olan kararlar almaktadır.
İnsanın vücuduna saldıran binlerce mikrop vardır. Onların kökünü kazımak hiçbir canlının kârı değildir. Beden kendi içini sağlam kılar ve vücutta dolu bulunan mikropları etkisiz hâle getirir.
Merkez Bankası Türkiye’nin sömürülmesinin çıbanıdır, onunla oynamak vücudu zehirlemek demektir; bırakalım, o bildiği şekilde ülkeyi sömürmeye devam etsin!
Biz Vakıflar Bankası’nı faizsiz hâle getirip onun faiz mikrobunun vücuttaki etkisini önleyelim. Bu hususta sizin partinizde ekonomiden sorumlu kıldığınız milletvekilinize önerimizi verdik. O’ndan onun akıbetini sorunuz. Biz, Vakıflar Bankası’nı “faizsiz banka” hâline getirmeye talip olmaya devam ediyoruz...
Süleyman KARAGÜLLE