Süleyman Karagülle
Faiz ve Cahil veya Hain Faizciler
10.05.2014
7916 Okunma, 1 Yorum

 

Birkaç ay önce Merkez Bankası faizleri yüzde 6’dan yüzde 12’ye çıkardı. O zaman yazdığım yazıda bu ya cehalettir ya da ihanettir dedim. Merkez Bankası Anayasal kuruluş değildir, hiç kimse ona sorumluluk yükleyemez. Sorumlu olan hükümettir. Hükümet, TCMB Başkanı derhal görevden almalı ve yerine bilen birini atamalı demiştim.

Büyük konuşmuştum; bu yapılan çözüm olursa ben bir şey bilmiyorum demiştim.

Baktım ki doların değeri düştü, demek ki yapılan etkisini gösterdi; o halde ben bir şey bilmiyormuşum demiştim. Zamanı beklemeye başladım; akşam haberlerinde enflasyonun yüzde 12’inin üstüne çıktığını televizyon haber verdi. Kendime geldim; demek ki biliyormuşuz.

1- Faizi yükselttiğiniz zaman, fiyatlar kendiliğinden yükselir. Çünkü herkes banka kredisiyle çalışıyor, maliyetlere faizleri yüklemek zorundadır. O akşam hesap yaparlar ve ertesi gün mallarına zam yaparlar. Eskiden üretilmiş malları eski fiyatla satsalar bile, yeni üretilen malları yeni fiyatla satarlar. Enflasyon faizi geçmek zorundadır. Bu söylediğimiz aynen gerçekleşti, enflasyon yüzde 12’nin üstüne çıktı. Bu faiz gecikmeli hesaplarla olmuştur. Ne kadar zaman sonra çıktığını bilemeyiz.

2- Faizleri yükselttiğiniz zaman yurt dışına giden dolar durur. Doların değeri geçici olarak düşer. Bu kadar düşeceğini sanmıyordum. Ama doların değeri Türkiye’deki siyasi zaferden dolayı düşmüştür. Saldırılar başarısız olunca itibarımız artmıştır. Kredibilitemizi düşüremediler, basın özgürlüğümüzü düşürdüler. Bu düşüş ne zamana kadar devam eder. İşte bilemediğim ve tahmin edemediğim bu süredir.

3- Ekonominin başka bir kuralı daha vardır. Faizler enflasyonun üstünde olmak zorundadır. Yoksa zararla çalışılmış olur. Kredi faizleri enflasyonun üstüne çıkmak zorundadır. Siz kanun koyarsanız bankalar istediği faizi uygulama yollarını bulurlar. Bulamazlarsa iflas ederler. Bankalar iflas eder, iktidardaki parti/ler iktidardan iner ve gelecek parti/ler iflas eden bankaların paralarını öder.

4- Demek ki faizler yükseldi. Bekledik; enflasyon da yükseldi. Şimdi bekliyoruz ki faiz yüzde 12’lerden en az yüzde 15’lere çıksın. Başka türlü sektör çalışamaz. Bankalar iflas eder, iktidardaki parti iktidardan düşer veya ANAP ve DP gibi munkariz olur. Zaten faiz bunun için yükseltilmiştir. Enflasyon olsun, sonra faizler daha da yükselsin, sonra baskı ile faizler yerinde tutulmaya başlansın, bankalar iflas etsin ve bu yolla iktidar düşüp gitsin. Siyasi operasyonların yapıldığı tarihlerde suni olarak doların değeri yükseltilmiş ve sermayenin talimatı ile Merkez Bankası faizi yüzde 6 daha yükselip yüzde 12’ye çıkarmış; enflasyon da doğal olarak yüzde 12 olmuştur. Şimdi faizler yüzde 15 olacak. Bankalar borçlanacak ve iflas edecek, talimatla iflas edecek, AK Parti iktidardan düşecek...

O halde AK Parti Gülen’i ve cemaat mensuplarını mahkûm etmeye değil, kendi içindeki asgari cahilleri uzaklaştırmak durumundadır. Bu oyuna bilerek geliyorlarsa haindirler, bilmeden geliyorlarsa cahildirler. Bu durumda artık onların kendiliklerinden istifa etmeleri gerekir; aksi halde…  

NELER YAPILMALIDIR?

1- Faizler yüzde 5’den aşağı indirilmelidir ve bankaların zararları varsa yani reel faizden aşağı durumda iseler devlet sübvanse etmelidir.

2- Altın hazine tarafından kârsız alınıp satılmalıdır. Hazinedeki stoka göre altının fiyatı hesaplanmalıdır. Altın ithalatı ve ihracatı serbest bırakılmalıdır. Altın ticareti vergiden muaf olmalıdır. Böylece oluşan altın fiyatları enflasyonu günlük olarak ölçer.

3- Devlet faizleri yani reel faizi yüzde 2,5 olarak belirlemeli ve faizi altının fiyatına göre ayarlamalıdır. Böylece bankalar reel faizle çalışmış olurlar.

4- Bu uygulama bugünkü “faizli sistem”den “faizsiz sistem”e geçmek için ara çözümdür. Sonra bankalar faizle değil cirodan payla çalışmalıdırlar. Banka faizleri sıfırlanmalıdır. Yüzde 2,5’luk enflasyon devam edecek, bu da devletin geliri olacaktır.

 

SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL

www.akevler.org (0532) 246 68 92

 

 


YorumcuYorum
Zafer Kafkas
15.05.2014
16:26

Enflasyon ile Faiz İlişkisi

http://www.mahfiegilmez.com/2014/05/enflasyon-ile-faiz-iliskisi.html

Enflasyon ve çeşitleri Fiyatlar genel düzeyinin sürekli artış halinde olmasına enflasyon diyoruz. İki önemli unsur var bu tanımda: Fiyatlar genel düzeyi ve süreklilik. Demek ki tanıma göre ilk olarak birkaç mal veya hizmetin fiyatının artması enflasyon olarak kabul edilmiyor. Enflasyondan söz edebilmek için mal ve hizmetlerden oluşan bir sepetin fiyatının artması gerekiyor. İkinci olarak da bu sepetin fiyatının sürekli artış içinde olması gerekiyor. Sepeti oluşturan mal ve hizmetlerin fiyatı bir kez artmışsa buna enflasyon değil fiyat artışı diyoruz. Enflasyon niçin ortaya çıkar? Bu soruya verilen yanıtları iki grupta toplamak mümkün: (1) Talep, arzdan fazlaysa enflasyon oluşur. Yani mal ve hizmetlere yönelik tüketim talebi bu mal ve hizmetlerin üretilip arzedilen miktarından fazlaysa o zaman enflasyon olur. Buna talep enflasyonu diyoruz. (2) Üretimi gerçekleştirmek için kullanılan üretim faktörlerine yapılan ödemelerin (emek, kira, faiz, kar payı) veya üretimde kullanılan girdilere yapılan ödemelerin (örneğin enerji giderleri, hammadde giderleri vb) miktarı artarsa bu artışlar fiyatlara yansır ve enflasyon oluşur. Buna da arz enflasyonu ya da maliyet enflasyonu diyoruz. Eski bir tartışmadır: Yüksek enflasyon mu faizin yükselmesine yol açar yoksa yüksek faiz mi enflasyonu yükseltir? İki tarafı da savunanlar var. İktisatçı olmayanların çoğu yüksek faizin enflasyonu yükselttiği görüşüne daha çok eğilim gösterirler. Enflasyonla faiz arasındaki ilişkiyi tam olarak yerli yerine oturtabilmek için her şeyden önce hangi tür enflasyonla karşı karşıya olduğumuzu anlamamız gerekir. Monetarist iktisatçılar, Friedman’ın ünlü “enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir olgudur” sözünden yola çıkarak enflasyonu para arzındaki artışın yarattığını öne sürerler. Para arzının artması demek talebin de artması demektir. Talep artarsa fiyatlar yükselir ve enflasyon oluşur. Arz yönlü iktisatçılar, enflasyonun daha çok yüksek vergiler, sıkılaştırılmış denetimler gibi etkiler sonucunda yükselen maliyetler nedeniyle maliyet enflasyonu kökenli olduğunu öne sürerler. Oysa enflasyon her iki etkiden de izler taşır. Yani bir ülkedeki enflasyon hem talep hem de maliyet kökenli unsurlar taşıyabilir. Talep enflasyonu söz konusuysa,

Eğer talep enflasyonuyla karşı karşıyaysak yani arzdan fazla talep varsa ya da üretilen mal ve hizmet miktarından daha fazlası talep ediliyorsa fiyatlar yükselecek ve enflasyona neden olacak demektir. Bunu önlemenin yolu faizleri artırarak talebi düşürmek ve insanları tüketim yerine tasarrufa yönlendirmektir. Talep enflasyonu söz konusuysa,

Faiz ile enflasyon arasında ters yönlü bir ilişki vardır. Faiz düşerse enflasyon artar yani enflasyon artarsa düşürmek için faizi artırmak gerekir. Maliyet enflasyonu söz konusuysa,

Eğer maliyet enflasyonuyla karşı karşıyaysak yani üretim unsurları ve girdilerinin fiyatları talep dışı nedenlerle artıyorsa (örneğin ücretler sendika baskılarıyla yükseliyor ya da enerji maliyetleri petrol ve doğalgaz fiyatlarının uluslar arası alanda artması nedeniyle yükseliyor ve bunlar da enflasyona neden oluyorsa) o zaman faizi arttırdığımızda enflasyon da artar. Çünkü faiz de bir maliyet unsudur (finansman maliyeti) ve buradaki artış enflasyonun daha da artmasına yol açabilir. Maliyet enflasyonu söz konusuysa faiz ile enflasyon arasında doğru yönlü bir ilişki vardır. Faiz artarsa enflasyon artar ya da bir başka ifadeyle enflasyon artarsa düşürmek için faizi düşürmek gerekebilir. Hem talep hem de maliyet enflasyonu varsa Eğer ekonomide talep enflasyonu söz konusuysa işimiz nispeten kolay demektir. O zaman faizleri artırmak suretiyle tüketimi yani talebi düşürme yoluna gideriz ve bu yolla da enflasyonu frenleyebiliriz. Eğer ekonomide sadece maliyet enflasyonu söz konusuysa işimiz yine kolay demektir. Faizlerde indirime giderek maliyetler üzerinde oluşan baskıyı biraz hafifletir ve enflasyonda düşüş sağlayabiliriz. Kuşkusuz bu hamlenin sonuç verebilmesi için diğer üretim girdilerinin fiyatlarındaki artışta bir durulma sağlanmış olması gerekir. Asıl sorun şudur: Hem talep enflasyonu hem de maliyet enflasyonu bir arada yaşanıyorsa ne yapmak gerekir? Burada yapılması gereken şey enflasyonun ne kadarının talep ne kadarının maliyet kaynaklı olduğunu ayırt ederek işe başlamaktır. Eğer etkiler yarı yarıya ise o zaman faiz aracını kullanmak fazla işe yaramayacak demektir. Böyle bir durumda faizi artırarak talep enflasyonu düşürmenin getirisi muhtemelen maliyet enflasyonunu artırarak ortaya çıkacak kayıpla giderilmiş olacak ve faiz boşuna yükseltilmiş olacaktır. Ya da tersine maliyet enflasyonunu düşürmek için yapılan faiz indirimi talep enflasyonunu azdıracağı için etkiler birbirini nötralize edecek sonuçta faiz düşerken enflasyon aynı düzeyde kalmaya devam edecektir. Talep ve maliyet enflasyonunun birlikte yaşandığı bir ekonomideki durumun başlangıçta yüzde 6 faiz oranı ve yüzde 5 enflasyon oranını temsil eden A noktasında olduğunu varsayalım. Diyelim ki ekonomi yönetimi faizi artırarak enflasyonu düşürmeye karar vermiş ve faizi yüzde 8’e çıkarmış olsun. Bu durumda talep yönlü enflasyonda yüzde 5’ten yüzde 4’e gerileme olurken maliyet yönlü enflasyonda yüzde 5’ten yüzde 6’ya yükselme olacak ve her ikisinin karmasından oluşan toplam enflasyon oranı değişmeden kalacaktır. Faiz artırımı, enflasyonu düşürücü yönde bir etki yapmayacak, ekonomi daha yüksek bir faiz oranında aynı enflasyon oranı üzerinde yeni bir denge noktasına ulaşmış olacaktır . Eğer ekonomide yukarıda değindiğim gibi maliyet ve talep enflasyonu birbirine yakın ağırlıkta ise bu durumda faiz politikası işlevsiz kalacak yani bir işe yaramayacak demektir. Faiz politikasını enflasyona karşı kullanırken ekonomideki talep ve maliyet enflasyonlarını ve bunların dengedeki ağırlıklarını iyi belirlemek gerekir. Aksi takdirde beklenmedik sonuçlar karşımıza çıkabilir.

Mahfi Eğilmez/Kendime Yazılar





Çok Okunan Makaleler
Süleyman Karagülle
ABD Başkanlık Seçimi
19.11.2016 41985 Okunma
28 Yorum 19.12.2016 21:41
Süleyman Karagülle
KABİR AZABI
25.02.2014 29295 Okunma
8 Yorum 05.03.2014 21:24
Süleyman Karagülle
Görevimiz
22.02.2014 27748 Okunma
12 Yorum 05.02.2016 21:44
Süleyman Karagülle
Adil Düzen Partisi'nin kuruluş tartışması
6.08.2011 19690 Okunma
9 Yorum 06.02.2016 17:34
Süleyman Karagülle
Akevler
14.07.2013 18490 Okunma
6 Yorum 22.07.2017 20:36
Süleyman Karagülle
Devlete faiz haram mıdır?
9.11.2013 17804 Okunma
Süleyman Karagülle
İlmîlik Demek “Usul” Demektir
3.10.2015 16704 Okunma
Süleyman Karagülle
Neden Arapça; Neden Kuran Arapçası
9.02.2013 15469 Okunma
1 Yorum 10.02.2013 15:18
Süleyman Karagülle
Fıkha Göre Yeni Hükümet
14.06.2015 14164 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 16:16
Süleyman Karagülle
Putin Müslüman Oldu
21.03.2015 13763 Okunma
5 Yorum 24.03.2015 11:50
Süleyman Karagülle
Tesviye mi Tasfiye mi?
1.09.2016 13654 Okunma
3 Yorum 22.09.2016 19:58
Süleyman Karagülle
Akit ve Ahit (Tekrar)
12.04.2012 13595 Okunma
1 Yorum 13.04.2012 17:57
Süleyman Karagülle
Ahmet Davutoğlu’nun Hatası
14.05.2016 13565 Okunma
3 Yorum 17.05.2016 07:37
Süleyman Karagülle
Kuran'ı Doğru Anlamak
30.05.2015 13407 Okunma
3 Yorum 27.11.2016 18:52
Süleyman Karagülle
15 Temmuz 2016 Neden Yapıldı?
17.07.2016 13405 Okunma
3 Yorum 19.07.2016 19:47
Süleyman Karagülle
R.T.Erdoğan ve F.Gülen
8.02.2014 13345 Okunma
2 Yorum 27.07.2017 01:05
Süleyman Karagülle
İnsanlık anayasası - Sam Adian'a cevap
24.02.2016 13297 Okunma
10 Yorum 26.02.2016 00:34
Süleyman Karagülle
Evlilik ve Kanun Önerisi
5.03.2016 13297 Okunma
1 Yorum 06.03.2016 01:18
Süleyman Karagülle
Akhan ve Tokul Ailelerine Açık Mektup!
5.09.2015 12850 Okunma
1 Yorum 05.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Yeniden Seçim
25.07.2015 12187 Okunma
3 Yorum 29.07.2015 03:01
Süleyman Karagülle
Düşen Uçak ve Suriye Meselesi
29.11.2015 12183 Okunma
4 Yorum 08.12.2015 06:11
Süleyman Karagülle
Kesilen Hayvanlar (Mete Firidin’in görüşü üzerine)
14.04.2015 11975 Okunma
1 Yorum 16.04.2015 20:19
Süleyman Karagülle
İdam ve Öcalan
25.06.2016 11952 Okunma
6 Yorum 02.07.2016 12:02
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sisteminin Delilleri
21.05.2016 11932 Okunma
4 Yorum 22.05.2016 18:44
Süleyman Karagülle
Adil Düzen, N.Erbakan - S.Karagülle-1
1.10.2011 11709 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye Cumhuriyeti Devleti
20.09.2015 11627 Okunma
4 Yorum 23.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Darbeyi Kim Yaptı?
8.10.2016 11602 Okunma
6 Yorum 11.10.2016 13:15
Süleyman Karagülle
Sam'a cevap: Kuran'daki müşküller, müteşabihler
3.01.2016 11310 Okunma
1 Yorum 16.01.2016 14:15
Süleyman Karagülle
Kur’an Ekonomisi
3.12.2016 11306 Okunma
3 Yorum 05.12.2016 13:19
Süleyman Karagülle
AK Parti’nin Kötülük ve İyilikleri
25.06.2016 11284 Okunma
Süleyman Karagülle
Davet
25.04.2015 11269 Okunma
6 Yorum 27.04.2015 10:03
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE TAM İSTİHDAM
3.10.2016 11259 Okunma
Süleyman Karagülle
Sam Adian'a cevap
15.11.2015 11164 Okunma
2 Yorum 19.11.2015 21:27
Süleyman Karagülle
İki Merkez; Sermaye ve Kur’an
3.10.2015 11132 Okunma
2 Yorum 05.10.2015 08:11
Süleyman Karagülle
Üçüncü Binyıl Uygarlığı
31.10.2015 11127 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:54
Süleyman Karagülle
Koalisyon ve Çözüm
4.07.2015 11071 Okunma
3 Yorum 24.07.2015 23:29
Süleyman Karagülle
AK Parti’ye Tuzak!
11.04.2015 11012 Okunma
3 Yorum 13.04.2015 12:32
Süleyman Karagülle
Riba/Faiz ve Katılım Bankaları
24.01.2015 10970 Okunma
Süleyman Karagülle
Kiralar Neden Yüksek?
31.01.2015 10887 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye’yi bekleyen tehlike; uçurum!
6.06.2015 10883 Okunma
2 Yorum 09.06.2015 08:56
Süleyman Karagülle
Mümin kimdir?
9.05.2015 10881 Okunma
Süleyman Karagülle
Akit Yorumcularına
21.07.2015 10789 Okunma
1 Yorum 22.07.2015 13:24
Süleyman Karagülle
Söz ver, oy vereyim
9.05.2015 10765 Okunma
1 Yorum 11.05.2015 09:51
Süleyman Karagülle
Çağımızda Cihad
7.07.2015 10732 Okunma
3 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
İstihare; “EVET/HAYIR” manası nedir?
26.02.2017 10723 Okunma
9 Yorum 04.08.2017 21:52
Süleyman Karagülle
Çağımızın sorunları
4.05.2013 10712 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:10
Süleyman Karagülle
Türkiye’nin Yeri ve Görevi
27.06.2015 10669 Okunma
1 Yorum 29.06.2015 14:04
Süleyman Karagülle
Mümin-Müslim Hakkında Sorular
25.05.2010 10668 Okunma
4 Yorum 07.06.2010 22:20
Süleyman Karagülle
Kuran'ın değeri, Muhammed'in varlığına dair cevaplar
11.06.2016 10612 Okunma
1 Yorum 12.06.2016 17:31
Süleyman Karagülle
Korkunç Kriz ve Çaresi
16.05.2015 10532 Okunma
3 Yorum 22.05.2015 11:29
Süleyman Karagülle
Medine Vesikası-Taha Akyol’a Cevaplar-2
25.07.2015 10517 Okunma
Süleyman Karagülle
İran'da zelzele ve teklif
20.04.2013 10497 Okunma
4 Yorum 25.04.2013 18:26
Süleyman Karagülle
F. Gülen ve İbtihal
26.03.2016 10490 Okunma
Süleyman Karagülle
Çözüm Süreci ve PKK sorununun çözümü
8.08.2015 10445 Okunma
2 Yorum 10.08.2015 12:00
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sistemi
26.11.2016 10440 Okunma
4 Yorum 29.11.2016 07:17
Süleyman Karagülle
Dershaneler
7.12.2013 10378 Okunma
8 Yorum 08.04.2014 09:25
Süleyman Karagülle
Avrasya Ekonomik Birliği
3.01.2015 10300 Okunma
3 Yorum 14.01.2015 08:18
Süleyman Karagülle
Akevler ve AK Parti
14.06.2015 10144 Okunma
Süleyman Karagülle
Vergisiz Devlet
26.12.2015 10104 Okunma
2 Yorum 26.12.2015 20:11
Süleyman Karagülle
Çözüm 100 lojmanlı işyerleri
30.03.2013 10009 Okunma
9 Yorum 13.04.2013 08:44
Süleyman Karagülle
Kuran'a İman ve Uymamız Gereken Dört İlke
5.11.2016 9971 Okunma
3 Yorum 13.11.2016 13:12
Süleyman Karagülle
Kur’an ve İki Lider; Putin ve Erdoğan
2.01.2016 9963 Okunma
4 Yorum 08.01.2016 15:13
Süleyman Karagülle
Elektrik Kesintisi ve Çözüm Önerisi
4.04.2015 9954 Okunma
Süleyman Karagülle
Ruslar ve Türkler
20.12.2015 9943 Okunma
2 Yorum 25.12.2015 14:57
Süleyman Karagülle
Mısır’daki İdamlar ve Yapılması Gerekenler
23.05.2015 9920 Okunma
1 Yorum 25.05.2015 10:09
Süleyman Karagülle
D E R G I !
29.04.2017 9824 Okunma
18 Yorum 16.05.2017 08:11
Süleyman Karagülle
KUR’ANÎ ÇÖZÜM
18.04.2016 9770 Okunma
1 Yorum 18.04.2016 10:52
Süleyman Karagülle
Vadeli satış, taksit ve murabaha
22.12.2012 9766 Okunma
Süleyman Karagülle
İstişare
2.11.2013 9747 Okunma
8 Yorum 13.11.2013 11:10
Süleyman Karagülle
Kıssadan hisse ve devlet yönetimi
17.05.2014 9743 Okunma
Süleyman Karagülle
PKK, Kürtler ve Yapılması Gereken
7.11.2015 9730 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:52
Süleyman Karagülle
Kenan Evren
16.05.2015 9722 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:30
Süleyman Karagülle
Altın Bono
17.12.2016 9659 Okunma
2 Yorum 19.12.2016 21:21
Süleyman Karagülle
Milletvekili Yemini
14.03.2015 9645 Okunma
Süleyman Karagülle
IŞİD ve PKK ile Neler Oluyor?
1.08.2015 9569 Okunma
Süleyman Karagülle
Yeni Bir Dünya İçin Yapılması Gerekenler
19.11.2016 9564 Okunma
1 Yorum 19.11.2016 22:39
Süleyman Karagülle
Sermaye ve siyasi güç, para ve silah
24.05.2014 9464 Okunma
Süleyman Karagülle
GİRİŞİM/Cİ (Bir Tartışma Konusu)
31.12.2011 9438 Okunma
3 Yorum 05.01.2012 13:32
Süleyman Karagülle
Son Ümit!
4.07.2015 9420 Okunma
Süleyman Karagülle
İslâm Hukuku-Taha Akyol’a Cevaplar-1
25.07.2015 9356 Okunma
Süleyman Karagülle
Çanlar kimin için çalıyor?
19.07.2014 9313 Okunma
5 Yorum 22.07.2014 09:12
Süleyman Karagülle
Adil Kur’an Düzeni ve çağımızın sorunları
5.09.2015 9311 Okunma
2 Yorum 07.09.2015 17:54
Süleyman Karagülle
Neden matematik?
16.02.2013 9280 Okunma
1 Yorum 17.02.2013 00:40
Süleyman Karagülle
Vergi indirimi ve vergi iadesi
22.02.2014 9219 Okunma
Süleyman Karagülle
Ayı öldürmek yasak
4.05.2013 9205 Okunma
1 Yorum 05.05.2013 09:25
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Çin
1.08.2015 9146 Okunma
1 Yorum 03.08.2015 09:13
Süleyman Karagülle
Partilere Tavsiye
30.05.2015 9088 Okunma
1 Yorum 01.06.2015 08:08
Süleyman Karagülle
Rockefeller Ailesi ve Hidrojen Enerjisi
2.04.2016 9061 Okunma
2 Yorum 11.04.2016 08:19
Süleyman Karagülle
Yeni Hükümet ve Devlet Başkanı
20.06.2015 9037 Okunma
2 Yorum 23.06.2015 14:03
Süleyman Karagülle
Mehmet Hikmetumut, Ölüm ve Ötesi
5.07.2015 9034 Okunma
1 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
PKK Mikrobu Üreten Sebepler ve TEDAVİ
6.02.2016 9016 Okunma
1 Yorum 06.02.2016 23:11
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeninde Başkanlık
21.05.2016 8993 Okunma
1 Yorum 23.05.2016 08:10
Süleyman Karagülle
Kur’an Düzeni; Çözümü Halk Üretebilir
14.11.2015 8956 Okunma
1 Yorum 16.11.2015 08:32
Süleyman Karagülle
Rüya
20.02.2016 8952 Okunma
2 Yorum 21.02.2016 11:34
Süleyman Karagülle
Akevler ve Araştırmacı
12.01.2013 8902 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir Adil Düzen Eleştirisi ve Cevabı
15.11.2011 8771 Okunma
Süleyman Karagülle
AK Partinin başarıları
16.11.2013 8716 Okunma
Süleyman Karagülle
Tanrı ve Olasılık
3.10.2015 8711 Okunma
Süleyman Karagülle
Akevler Ekolü ve ...
18.04.2015 8684 Okunma
2 Yorum 20.04.2015 17:09
Süleyman Karagülle
Erbakan ve Adil Düzen
14.11.2009 8566 Okunma


© 2025 - Akevler