Kur’an; iki grup arasında niza çıkarsa müminler onları uzlaştırmalıdırlar diyor. Bunun için nizaya karışmamış iki kişi devreye girer ve bir baş uzlaştırıcı seçerler. Bunlar iki tarafı dinlerler. Sorunları araştırırlar. Gerekirse uzmanları çağırırlar. Sonunda karar verirler.
Karar vermek zannedildiği kadar kolay değildir.
Birileri kamu görevi yapmaktadırlar, kamu adına hareket ederek kamuya zarar verenleri ortaya çıkarmak istemektedirler. Bunlar ilk görünüşte haklıdırlar. Ne var ki bu tür yolsuzlukları Türkiye’de herkes her gün yapıyor.
Gidin, herhangi bir mağazadan bir mal alın, fatura isteyin, KDV isterler. Bu da yüzde yirmidir. Bir işyeri kuracaksınız, makine alacaksınız. Beşte bir karşılığını devlete daha sıfırdan yatıracaksınız. Ama alamazsınız, fatura istersiniz. Fatura kesmezler ve derler ki; bunlarda ancak 200 TL’lik girdi vardır, tam fatura kessek bize ağır vergi biner. Israr ederseniz malı size satmaktan vazgeçerler.
İzmir Akevler Kooperatifi’nde verdiğimiz para kadar tapu yaptıramazdık. Çünkü herkes dörtte bir gösteriyor. Emsal olur. O zaman şöyle bir yol bulduk. Araziyi bir ortak alıyor, bize TL değeri ile değil de DÇ değeri ile koyuyordu. Vergileri de satıcıya ait olmak üzere vekâlet veriyordu. Bizim muhasebemize girmiyordu. Biz resmen bilmiyorduk.
Eğer faturasız veya eksik faturalı aldığınızı denetleseler -ki çok kolay denetlerler- vergi kaçakçısı olursunuz. Bu kaçakçılığa ta baştan başlanmış ve buraya kadar gelinmiş olduğundan pekâlâ suç örgütüne sokabilir, sizi hapse atabilirler. İşte bu hâkimlerin, savcıların, polislerin hataları burada; siz aynı yolsuzlukları yapanların hepsini takip edebiliyor musunuz? Hayır! Sadece yakmak istediğiniz kimseye bunu uyguluyorsunuz. Çünkü sadece bu devleti yıkmak isteyen sömürü sermayesinin ihbar ettiği kimseler üzerine yürüyorsunuz.
Resmen haklılar. Hukuken haklı değiller. Buna kıyas-ı fasid denir. Sonuç gayeye götürmüyorsa, tam aksine yıkıma sebep oluyorsa, bu hüküm bâtıl hükümdür.
Bu dava Türkiye’ye bir yarar sağladı mı? Ceza caydırıcılık içindir. Kimse bu takibi yaptınız diye KDV’siz satmaktan vazgeçti mi? Hayır. Vazgeçebilir mi? Vazgeçemez, çünkü bütün arz ve talep dengesi KDV’siz sistemde oluşmuştur, birden KDV’li sisteme geçilemez. Kimsenin elinde onları o fiyatlarla alacak satın alma gücü yoktur.
O halde bu operasyon asla caydırıcı değildir.
Peki, ülkenin ekonomisine zarar verdi mi?
Oradaki yolsuzluk birkaç milyon dolardı. Oysa ülkenin zararı şimdiye kadar yüz milyar dolara varmıştır. O halde zararı kıyaslanmayacak kadar büyük olan bir iş yapılmıştır.
Şimdi bu görevlilerle bu yöneticileri nasıl uzlaştıracağız?
Erdoğan’ın başbakanlıktan gitmesi ile sorunlar çözülmüş mü olacaktır?
Ben AK Parti’ye oy veriyorum; onun gittiği yolu beğendiğim için değil, şimdilik yani o anda başka çözüm olmadığı için veriyorum.
MHP’ye oy veremem, çünkü BDP ile savaşa girecekler ve ülke bölünecek.
CHP’ye oy veremem, çünkü hâlâ ateizm anlayışı içinde bir asır geriye gitmektedir.
Peki, tarafları nasıl uzlaştıracağız?
İşte bu zor sorunu çözebiliriz. AK Partililer benimle görüşmüyorlar ama ben onlarla görüşmeyi denerim. Cemaatten Hüseyin Gülerce’ye teklif ediyorum. Biz ikimiz bunların arasını ıslah edelim. Bir baş uzlaştırıcı seçelim. AK Parti ile ben görüşeyim, Millî Görüşçülerle ben görüşeyim, askerlerle ben görüşeyim. Polislerle sen görüş, hâkimlerle sen görüş, MHP ile sen görüş, CHP ile sen görüş.
Baş uzlaşmacının vereceği kararı biz önce ittifakla kabul edelim. Bunları taraflara tebliğ edelim. İki taraf da kabul etmezse, o zaman onları kendi hallerine bırakalım, yapacaklarını yapsınlar. İki taraf da kabul ederse sorun biter. Biri kabul ederse, haklı olanı ilân edelim, onun yanında olalım, savaşsa savaş yapalım.
Kabul etmeyenler bizim çözümleri beğenmeyebilirler. Onlar bir hakem seçsin, biz bir hakem seçelim; hakemler başhakemi seçsinler, bizim yerimize onlar karar versinler.
İşte şeriat budur, Adil Düzen budur.
Reşat Erol bunu Hüseyin Gülerce’ye ulaştırsın...
O da benimle görüşme cesaretini gösterir, inşaallah...
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92