Her zaman savunduğumuzu yeniden hatırlatabiliriz.
Bugün asker dışındaki bütün kurumlar bozuktur. Tüm huzursuzluk düzenin bozuk olmasından ileri gelmektedir. İnsanlar henüz bozulmamıştır. Düzen değiştiği zaman halkımız çok kolaylıkla yeni düzen uyar ve kötü görüntülerinden kurtulur.
Görevlilerin yerlerini değiştirme sanatını veya siyasetini Demokrat Parti kullanmıştı; sonunda başbakanlarını kurban ederek yok oldular...
Askerler kötü, hâkimler kötü, iş adamları hırsız, gençler anarşist…
Bunun sonu gelir mi!?
Suç düzende değil de kişilerde olsa bile bunu kimse benimseyemez.
Mevcut olan düzeni yok etmekle yeni düzen gelmez, yasaklarla yeni düzen gelmez. Yeni düzeni ortaya koyduktan sonra eski düzenin gitmesini isteyeceğiz. Yeni düzen de ilimle gelir. İlim de mevcut ilimleri ezberlemekle değil, yeni ilim üretmekle elde edilir.
Biz Akevler olarak bu çalışmaları 1967’de resmen başlattık; hâlen çalışılmaktadır...
Bazıları bizim çalışmalarımızdan kısmen yararlandılar ama kendileri bir kelime eklemediler Oysa yapılacaklar basitti; iktidar olur olmaz “Akevler örneği araştırma merkezi veya merkezleri oluşturulmalı idi.
Bunun için önce bir kooperatif kurulmalı ve o kooperatif kazandıkları ile araştırma yapmalı idi. Biz Akevler’i böyle bir kooperatif olarak kurmuştuk. Bizim ana sözleşmemizi bile tasdik edemediler. Kırk senedir yargı ile boğuşuyoruz. Kooperatif araştırmalarını ve çalışmalarını hayali değil uygulayarak yapacaktır. Biz öyle yaptık, hâlâ da yapıyoruz.
Ülkenin her bölgesi ayrı ekonomi ünitesidir. Türkiye 12 bölgeye ayrılacak ve her bölgede birer araştırma kooperatifi kurulacaktır. Bunun için birer dağı bu kooperatiflere vermek yeter. Altyapısını devlet getirecek ve kooperatif orada siteler yapacak, deneme ve uygulamalar yapacaktır. Biz bunu da istemiyoruz; bizim 4000 dönümlük tapulu yerimizi ahz eden yönetimin gaspını bu iktidar da sürdürmektedir. Halkımızın lokmasını ayırıp satın aldığı toprağı almıştır. Hâlen vermemekte ısrar ediyor.
Bu araştırma merkezini para ile desteklemeyecek, kredi vermeyecek ama vergiden muaf tutacak. Kendi sitesinde uygulayacağı projeleri kendisi üretecek. Sadece betonarme hesaplarını devlet kontrol edecektir.
Bu kooperatifi kimler kuracak?
Siyasi partiler aldıkları oy sayısı ile orantılı olarak 20 kadar kurucuyu atayacak ve bunlara arsa tahsis edeceklerdir. Atadığı kimselerin maaşlarını parti ile ödeyecek ve bu kooperatife partiler ortak olmuş olacaklardır.
Bu kooperatifler örnek kooperatif olacak, sonra halk o bölgelerde bu kooperatifleri kuracaktır. Üye sayısına göre kooperatiflere hâlen değerlendirilmeyen orman ve dağlardan arsalar verilecek, çalışmalarını oralarda yapacaklardır. Devletin arazileri TOKİ’ye peşkeş çekilmeyecektir. Bugün ihalelerle yine zenginler zengin edilmektedir. Yarın özelleştirilerek dış sermayeye aktarılacaktır.
Ülkemiz havası ile güneşi ile suyu ile insanı ile bir dinlenme merkezidir. İnsanlığa bunları sunmakla hem üçüncü binyıl uygarlığını oluşturacaklar, hem de çıkar paralelliği içinde ülkemizi zengin edecekler, hem de işsizliğe son vereceklerdir.
Ne Saadet Partisi ne de AK Parti bunları düşünmedi, böyle bir çalışmayı yapmadı. Bazı kesimler bizim çalışmalarımıza cephe aldı. Kur’an’ın duymadığı sözleri duyunca da son derece rahatsız olmuşlar, karşı çıkamamışlar ama doğru da bulmamışlardı. Kırk sene Erbakan’ı Akevler’den ayırmakla uğraşmışlardır.
Evet, sonlarının ne olacağını tekrar hatırlatmak isteriz. Kur’an ehli ya Kur’an düzenini benimser ve azizi olur, ya da dünyada ve âhirette elim azabın ehli olur.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92