“Adil Düzen”de bir insanın hareketini diğer bir insan kısıtlayamaz. Kişiler kendi hareket kurallarını kendileri koyarlar, şeriatı kendileri oluştururlar. Sonra herkes konmuş kurallara göre hareket eder. Herkesin hareket sınırı başkalarının hareket sınırıdır. Herkes kendi sınırını kurallar içinde kendisi çizer. Niza olursa hakemlere giderler. Taraflardan biri bir hakem, diğeri ikinci hakemi seçer. İkisi başhakemi seçer. Hakemlerin kararları nizalı sınırı çizer, taraflar ona uyarlar. Geleceğin “Adil Düzen”i budur. Marks da komünizm derken buna benzer bir şeyi kastetmiş olmalıdır.
Gelecekte “Adil Düzen”e katılanlar olacak, “Adil Düzen”i reddedenler olacaktır. “Adil “Düzen”e katılanlar böyle yaşayacaklardır. Hakemlerin üstünde bir güç olmayacak, herkes doğrudan hakemlere tabi olacaktır. Aracı sınıf yoktur. Kişiler eşittir. Amir-memur yoktur. Herkes kendi işlerinde kendisi amirdir, kendi içtihadı ile hareket eder. Haksızlık yaparsa hesabını yalnız hakemlere verir.
“Adil Düzen”i kabul etmeyenlere karşı ise “Adil Düzen”e inananlar birlik oluştururlar, dayanışma meydana getirirler ve onlarla savaşırlar.
İşte, silahlı güçlerin görevi hakem kararlarına uymayan kimseleri yola getirmek, onları “Adil Düzen” içinden çıkarmaktır, “Adil Düzen” topluluklarından uzaklaştırmaktır. Yani gelecekte bürokrat olmayacaktır. Halkın hareketlerini denetleyen trafik polisi olmayacaktır. Trafik polisi sürücüye ceza kesemeyecektir. Kavşaklarda trafik polisi durabilir, gelip geçenlere yol gösterebilir. Uyan uyar, uymayan uymaz. Bir zarara sebep olmazsa ona diyeceğimiz bir şey yoktur. Zarar verse onu polis değil hakemler muhakeme eder.
Bugün “Adil Düzen” yani yargı düzeni olmadığı için yerini bürokratlar doldurmaktadır. Her şey bürokratların iznine ve denetimine tabi tutulmaktadır. İşler birçok bürokratik kurallara tabi tutulmuş, insanlar için yaşamak işkence hâlini almıştır.
Bir iş kuramazsınız, karşınızda yüzlere varan bürokratları aşmak zorundasınız. İşçi bile olamazsınız. Çünkü sigortalanmanız ve yine onlarca bürokratı aşmak zorundasınız.
Biz bir kooperatif kurduk. Geçen günlerde bir tomar tebliğ geldi, 1300 TL damga vergisi istiyorlar, 2010’dan beri ödenmemiş. Bu faizleri ile 3000 TL’yi geçmiş. Kayıt içine girdiniz mi yüzlerce değil binlerce bürokratın cenderesinde eziliyorsunuz demektir.
Eşinizle anlaştınız, evlenemezsiniz. Oradan oraya günlerce koşacaksınız. Boşanmak mı istiyorsunuz? Mümkün değil! Hakemler yerine hâkimler oturtulmuş, yine sizin işiniz bürokratlarla çözülür. Davanız kırk sene sonra hükme bağlanır, ömrünüz yetmez, sonuçları siz göremezsiniz; oğlunuz belki, ya da torununuz duyar.
Bugünkü düzen işkence düzenidir. Senet mafyası, iş mafyası, rüşvet mafyası, silahlı mafya sizi yönetmektedir. Bürokrasi ile mafyalara paralel çalışırlar. Bürokratların görevi mafyaları yok etmektir ama mafya yok olursa bürokratların görevi biter. Şuur altında bürokratla mafya anlaşmış, birbirlerini yaşatma yarışındadırlar.
İnsanlığın en büyük sorunu bürokrasi sorunudur. Bürokrat sorunu demiyoruz. Bu kötülük bürokratların kötülüğünden gelmiyor, hakemlerin zalim olmasından ileri gelmiyor, memurun bilgisizliğinden gelmiyor. Bu sorun bürokrasi sorunudur, sistem sorunudur.
İnsanlık bugün bu sorunu çözmek zorundadır. Bir zaman kölelik benzer şekilde hayata hâkim olmuş ancak savaşlarla sona erdirilmiştir. Bugün de bürokrasi hâkimdir. Savaşsız bunu nasıl sona erdirebiliriz, onun üzerinde çalışmalıyız. “Adil Düzen” bunu hedeflemektedir.
Bunun için ilk yapacağımız iş en alt bürokrata tam yetkiyi vermeliyiz. Hiçbir yere sormadan, beklemeden, zaman kaybetmeden karar vermelidir. Verdiği karardan zarar görürse onu devlet ödemelidir. Ama karar vermediğinden vatandaş zarar görürse kendisi ödemektedir.
Üst yöneticilere ilk görevliye müdahale etme yetkisi olmalıdır. Kararları denetlerler, yanlış yapmışsa yargıya giderler. Hakemlerden oluşan yargı gerekli hükmü verir. Kişi ile ilk bürokrat arasında niza çıkarsa hemen hakemlere gidilir ve hakem kararları uygulanır. Hakemler de hakemlerle denetlenir.
Bu yöntemle bürokrasi varlığını koruduğu halde halka zulmetme imkânı bulamaz. Sonra bürokrasi yerine kurulan kooperatiflerin genel hizmetleri yer alacak, bir asırdan kısa zamanda bürokrasi sona erecektir.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92