AK Parti, temennileri sıralamış. Bunların yapılmasını herkes ister. Ne var ki çözüme dair bir kelime yoktur. Biz madde madde hedeflere nasıl ulaşılacağını gösterdik. Mevcut partililer okumazlar, ama ilerde kurulacak Adil Düzen Partisi mensuplar okuyacaklardır.
AK Parti'nin açıkladığı 63 madde şöyle:
1- Partilerin kapatılmasının tamamen kaldırılması.
Yalnız parti değil, dernek, vakıf, şirket, kooperatif, gibi tüm tüzel kişilerden hiç biri kapatılamaz. Tüzel kişiye ceza verilemez. Tüzel kişinin yöneticileri suç işlemişlerse onlara ceza verilir. Tüzel kişiliğe karşı suç işlerse onlar cezalandırılır. Ceza kanunumuzun suçun şahsiliği maddesine " Tüzelkişilere ceza verilemez, dağıtılamaz. Tüzel kişilik içinde suç işleyen kişiler cezalandırılır" Maddesi eklenmelidir.
2- Parti kurulmasında kısıtlayıcı ve yasaklayıcı hükümler kaldırılacaktır.
Yalnız partiler değil tüm birliklere (sosyal kuruluşlara) ve ortaklıklara (ekonomik kuruluşlara) ait muhasebe devletçe karşılıksız tutulur, Bunların kurulması veya tasfiyesi için beyanları yeterli sayılıp, hükümetin temsilci bulundurması, ticaret sicilinde kaydedilmesi gibi işlemler roma hukukundan kalma ilkel işlemlerdir. Muhasebe kayıtları bütün muameleler için yeterlidir. Hakemlerden oluşan yargının denetimi yeterlidir.
3- Partilerde tek tipleştirici hükümlerin kaldırılması.
Partilerde değil tüm kuruluşlarda ve yönetimlerde tam sözleşme özgürlüğü olmalıdır. Hakemlerden oluşan yargı dışında asla sınırlama getirilmemelidir. Kanunlarla değil sözleşme ve hakem kararları ile ortak işler yürütülmelidir.
4- Parti kapatmalarına son verilmesi.(= İlmi, dini, mesleki ve siyasi sosyal guruplar dayanışma ortaklıları şeklinde kurulmalıdır.)
Birinci maddenin tekrarıdır. Bu madde parantez içinde ifade edildiği gibi değiştirilmelidir.Ayni sosyal guruplarda olanlara gurup yetkilileri teminatlı ehliyet vermeli ve zarar ortaya çıktığında ortaklar bölüşerek tazmin etmelidirler. Ehliyetler sigortalanmalı)
5- Partiye değil gerçek kişilere ceza verilmesi.
İnsan olmayan ademin kromozomlarını taşımayan hiç kimse suçlu olamaz. İşlerlik haline gelip başkalarına zarar vermeyen hiçbir sözden dolayı kimse cezalandırılamaz. Mübaşir varken müsebbibe ceza verilemez.
6-Siyasete katılmanın önündeki tüm engellerin kaldırılması.
İnsanın kişiliğine dokunulamaz, akrabalıktan, komşuluktan, emekten ve sözleşmelerden doğan halklar kamu tarafından korunur. Bu hakların kullanılması kısıtlanamaz. Kullanıldıktan sonra doğan zararlar tazmin edilir veya cezalandırılır.
7- Seçimlerle ilgili mevzuatın topyekun gözden geçirilmesi.
Yuvarlak laflar. Geçirsene, ne duruyorsun. Herkes oy sahibidir. Oyunu kullanır ve mecliste temsil edilir. Belli sayıda kişileri temsil edebilir temsilci olurlar. Yeter sayıyı bulamayanlar temsil yetkilerini istediğine aktarırlar. Temsilcileri değiştirme her zaman mümkündür. İşler ekseriyet sistemi ile değil nispi sistemle yürütülür. Dolaysıyla herksin temsil edilmesi istikrarı bozmaz.
8- Temsilde adaletin sağlanması için tedbirler alınması:
Temside adalet ekseriyet sitemi yerine tevkil sistemi ile olur. Örnek olarak binde bir kişinin vekaletini alan kimse milletvekili olur. Vekilin tevkili caizdir. Müvekkilleri binde birden aşağıya düştüğü zaman millet vekili olma yetkisini kaybeder. Müvekkillerini istediği kimselere aktarabilir.
9-YSK’ nun yeniden yapılandırılması.
Yüksek seçim Kurlu hakemlerden oluşmalıdır. Hakemleri seçime katılanlar atamalıdır.
10- Başkanlık, yarı başkanlık ve partili cumhurbaşkanı meselelerinin tartışılması:
Yerinden yönetimde bucak başkanı ancak kendi bucağının ve merkez bucaklarının başkanıdır. Taşra bucaklarının başkanı değildir. Başkanı sıralama uslu ile meclis seçer. Yeter sayıda kendisini destekleyen orgenerali bulduğunda başkanlığı kesinleşmektedir.
11- Şartlar ne olursa olsun mutlaka yeni bir anayasanın ülkeye kazandırılması:
Daha iyi bir yasa getirmeden eski anayasaya dokunmak istikrarı bozar topluluğu dağıtır. Daha iyi olduğu hakemlerden oluşan yargı kararı ile ispatlanamadıkça anayasa değiştirilmemelidir.
12- Dokunulmazlık meselesinin yeni anayasa çerçevesinde evrensel kriterlere göre yeniden düzenlenmesi:
Yüce Divan mecliste partilerin seçtikleri 20 hakemden oluşur. Emekli olsalar da milletvekilleri, generaller, profesörler, yüksek hakimler ancak hakemlerin yargılanmasına karar vermesi halinde yargılanırlar. Başka türlü dokunulmazlık yoktur.
13-Yargının hızlandırılması, adil yargılanma ve demokratikleşme bağlamında 4. Yargı Paketinin kanunlaştırılması:
Yargı ancak hakemler sistemi ile hızlandırılır ve adil yargı oluşabilir. Zamanında karar veremeyen hakemlerin hakemlik ehliyetleri düşer.
14- Nefret suçu ile ilgili düzenleme yapılması
Nefret hissi bir olaydır suç olamaz. Çünkü iradi değildir. Hakaretle ilgili mevzuat düzenlenebilir. Hakemlerin taktirine bırakılır.
15- Yurtdışı teşkilatlarımıza adli müşavir atanması:
Yurt dışı teşkilat yurt dışı ocak, bucak ve ilçe seviyesinde olur. Yurt içinde hangi kuruluşlar varsa orda da o kuruluşlar olur.
16- İhtisas mahkemelerinin sayı ve çeşidinin artırılması:
İhtisas mahkemesi yoktur. İlçelerde hakemler vardır. Bölgelerde yüksek hakemler vardır. Bunlar ihtisas sahibi hakemlerin danışmanıdırlar. Ülkede yüce divan vardır. Bunlar meclisteki hakemlerdir.
17- Yargılamada etkinlik ve şeffaflığı sağlamak için sesli ve görüntülü bilişim sisteminin hayata geçirilmesi.
Hakemler her hangi bir mevzuata bağlı değildirler. Her türlü araçtan yararlanırlar. Hakemler, onlar aleyhine açılacak davalarla yine hakemler tarafından denetlenirler.
18- Hafif suçlarda mahpusluğun istisnai hale getirilmesi.
Hapishaneler kaldırılmalıdır. Bunun yerine sürgün bucakları kurulmalıdır. Oraya herkes girip çıkabilmeli, sürgünler ise çıkamamalıdır. Orda hukuk düzeni değil askeri düzen olmalı. Mahkumlar çalıştırılıp verdikleri zararı ödemelidirler.
19- Yargıtay ve Danıştay’ın iş yükünü azaltarak bu kurumların içtihat mahkemelerine dönüştürülmesi:
Yüksek hakimler bidayet hakimlerinin danışmanı olmalıdır. Son söz Meclisteki hakemlerden oluşan yüce divanın olmalıdır. Hakemler hakemlerde açılacak davalarla denetlenmelidir.
20- Mahkum veya tutukluların eşleriyle bir araya gelmeleri.
Mahkumların eşleri ve çocukları da isterlerse sürgünler sitesine taşınır birlikte orada yaşayabilir, orada çalışır ücretleri kendilerine ait olur. Sadece mahkumlara sadece geçinebilecekleri kadarı kendilerine verilir.
21- Anadilde savunmanın sorun olmaktan çıkarılması:
Halk bucaklarda bucak dilleri ile yüksek tahsilliler illerde ilin dilleri ile akademik kariyer yapanlar ülkede Türkçe ile muhakeme edilirler.
22- Anadilde kamu hizmetlerine erişim:
Bucaklarda bucak dili, illerde il dili, ülkede Türkçe resmi dildir. İlde Türkçe zorlanamaz. Bucaklarda da bucak dilleri zorlanamaz.
23- Bağımsız kolluk denetim merkezinin kurulması:
Ocaklarda ocak nöbetlilerinden oluşan bekleme, bucaklarda bucak nöbetlilerinden oluşan koruma, illerde il nöbetlilerinden oluşan güvenlik, ülkede il nöbetlilerinden oluşan savunma birlikleri vardır.
24-Kişisel verilerin korunmasına yönelik yasal düzenleme yapılması.
Kişilerin sosyal veya ekonomik çalışmaları, buluşları, ürünleri değerlendirilmelidir. Mal ancak, misliyattan olan devredilebilir depolanabilir varlılar üzerinden olabilir. Fikri hakları kamu satın alır ve halka karşılıksız dağıtır.
25-Ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik komisyonunun kurulması:
Ayrımcıkla mücadele ancak yerinden yönetim ve hakemler sistemi ile olur. Faizsiz emeğe kredi, sistemi ile birlik sağlanır.
26-Darbelerin dayanağı olan mevzuatın ayıklanması:
Darbeler mevzuata göre yapılmaz. Mevzuatın işlemez hale gelmesi halinde darbe ile yeni mevzuat ortaya çıkar. Darbeyi önlemenin yolu, tüm mevzuatın sorunları çözer olması ve bu özelliği korunması ile olur. Maddeler sadece bahanedir. Her zaman bulunur.
27-İsmi darbelerle anılan şahısların isimlerinin kamu alanlarından kaldırılması:
İnsanların dışlanması ancak hakem kararı ile mümkündür. Adı silinmesi istenen kişi aleyhinde hakemlere gidilir. Hakem kararı ile silinebilir. O karar aleyhine de hakemlere gidilerek yeniden konabilir.
28-Yargı birliğinin sağlanması:
Yargı birliği sağlanamaz. Çünkü hukuk yargılama sistemi başkadır. Ceza yargılama sistemi başkadır. Askeri yargı tamamen başkadır. Hukukta ve cezada hakemlik vardır. Askerlikte hakimlik vardır. Ancak ordu komutanları hukuk düzeni içinde yargılanırlar. Tüm askerlerin yaptıklarının hesabını onlar verirler. Çünkü askerlikte merkezi yönetim vardır.
29-Askeri okullardaki müfredatın yenilenmesi.
Okulların müfredatı olmaz, imtihanların müfredatı olur. O bilgilere sahip olana diploma verilir. Askerlikte erbaş olmak için temel, astsubay olmak için ilk, subay olmak için orta, üs subay olmak için yüksek ve general olmak için akademik kariyer yapmış olmak gerekir. Bunlar askeri okullarda değil sivil imtihan merkezlerinde tevcih edilir.
30- Kürtçe tercümanlık (kamu hizmetlerinde)
Tercümanlık işi hakemlerin kendi taktirlerine aittir.
31-Kamu hizmetlerinden yararlanmada her türlü etnik ayrımcılığa son verilmesi..
Türkiye’de etnik ayrımcılık var ama Türk ve Müslümanlar aleyhine var. Biz borçlanıyoruz, güney doğuda yatırım yapılıyor. Azınlıkların dillerini zorunlu olarak okuyoruz, kendi dilimizle kitap yazamıyoruz. İnsanının hak ve görevleri din veya ırka dayandırılamaz. Haklarla görevler denkleştirilir.
32-Mevzuatta etnik ayrımcılık algısı yaratan bütün hükümlerin ayıklanması
Bir topluluğun ismi olur, bu isim tarihi, gelişme ile elde edilir. Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet devletleri Türkçe konuşmuşlar ve adları Türk devleti olmuştur. Türk bir ırk adı değildir. Bir ulus adıdır. Her Türk Türkçe bilir ve Türk’tür. Bu onun Kürtçe bilmesine ve Kürt olmasına mani değildir. Kürtlük Türklüğün alt koludur. Bunu kabul etmemek demek Türkiye devletini yıkmak demektir.
33- Hukuk içinde terörle etkin mücadeleye devam edilmeli
Terörle mücadelenin temeli yerinden yönetim ve hakemlik sistemidir. Hicret demokrasisidir. Çalışana faizsiz kredi sistemi ile işsizliği ve aşsızlığı ortadan kaldırmakla olur.
34- Güvenlik için özgürlükten taviz verilmemesi:
- Özgürlük için de güvenlikten taviz verilemez. Güvenlik ve özgürlük arasında denge kurulur. Özgürlük güven içindedir. Güven yok olunca özgürlük kalamaz. Güvenlik demek özgürlüğün hukuk düzeni içinde korunması demektir. Devlet tehlikeye girince özgürlük geçici olarak askıya alınır. Her anayasada sıkı yönetim vardır.
35-Jandarmanın kolluk hizmeti sunan sivil bir yapıya dönüştürülmesi
Her ilin jandarma teşkilatı kendi halkından oluşur. Eğitimi devlet içindeki ordulardan alır.İllerde nöbetleşe güvenliği korurlar.
36-Entegre sınır yönetimi sisteminin hayata geçirilmesi
Ne demektir, bilemiyorum. Çıkışlar serbesttir ve vizesizdir. Girişler de gümrük en çok yüzde 20 alınabilir, mal olarak alınır. Yabancıların ülkeye girebilmesi için bir vatandaşın konukluğunu kabul etmesi yeterlidir.
37-İşsizliğin yüzde 5’e indirilmesi
Kapitalistler dengeyi korumak için %5 den az olmak üzere bir işsizliği ön görürler. Biz ise dengeyi işsizlikle değil açık iş ile kuruyoruz. Hereksin işi var. Her iş yerinin işçisi tam değil.
38- Bölgelerarası gelişmişlik farkının kabul edilebilir düzeylere indirilmesi
Bölgeler arası gelişmişlik, doğal olarak oluşabilir. Bölgeler arası güvenlik ve özgürlük farkı olmamalıdır. Kredi, kişiye ve çalışana verilmelidir. Bölgeler arası gelişmişlik farkı kendiliğinden kalkar. Herkes memleketini sever. İmkansızlık onu göçe zorlamaktadır.
39- Yoksulluğun yok edilmesi ve gelir dağılımındaki dengesizliğin asgariye indirilmesi:
Herkese iş bulunur, çalışmayanlara yeryüzü kira payından yararlandırılırsa, yoksulluk ortadan kalkar. Çalışanlar ise zengin olurlar. Faizli işçilik sisteminde yoksulluk yok edilemez. Yoksulluk yok edilirse sermaye işçi bulamaz. Ekonomi çöker.
40- Kadınların işgücüne katılımının yüzde 38’e çıkarılması:
Kadınların iş gücüne katılabilmesi için evlerine yakın işyerlerinin olması, kendilerinin yapacağı hafif işler olması, zorunlu mesainin olmaması gibi şartlarla sağlanabilir.
41- Kamuya 15 bin engelli alınması:
Kamu herkese eşit muamele yapar. Engellinin yapabileceği işlerde kredi engelsizlere verilmez. Ayrıca her işçiye işçilik kredisinin yanında işverene hammadde kredisi verilir. Faizsiz verilen bu kredi engellileri çalıştıranlara yüksek tutulur.
42- Kayıt dışı istihdamın yüzde 15’e düşürülmesi
Gelir vergisi yerine hasılat vergisi ve sermaye vergisi alınırsa, işletmelere vergileri ile orantılı faizsiz kredi verilir. Devlete yük olamadan her engelli iş bulmuş olur.
43- İş ve Meslek Danışmanı sayısının kısa vadede 4 bine çıkarılması:
İş ve meslek danışmanı sayısını çoğaltma sonunda hiçbir yarar taşımaz, belli kimselere farklı imkan tanınacaktır. Kooperatifler kurulmalı ve genel hizmet götürülmeli. Danışman işletmeden pay almalı. Devlet maaş vermemelidir.
44- Yeni bir kamu personel sistemi
Memur sisteminden serbest meslek sistemine geçilmelidir. Genel hizmet yapan personel kamu görevlerinde ihtiyaç olunca istihdam edilmelidir.
45- Sosyal Güvenlik açığının GSYİH’nin yüzde 1’e düşürülmesi:
Genel sosyal güvenlik getirilmelidir. Bu gün çalışanlardan kesilen sosyal güvenlik payı bu gün ki pay sahiplerine bölüştürülmelidir.
46-Koruma ve bakım altındaki çocukların yüzde 50’sinin özel okullara gönderilmesi
Resmi okullar kaldırılmalı. Binaları devlet yapmalı. Öğrenci sayısına göre yapılar okullara verilmeli. Öğretmenlerinin maaşları da öğrenci sayısına göre tahsis edilmelidir. İmtihanları devlet yapmalı. Sadece imtihan yapan yerler resmi olmalı
47-Kamu hastane birliklerinin konulması:
Hastaneler de devletçe yapılmalı, Halka hastanelere seçtirilmeli ve hastanelere onlara giden kişi sayısına göre tahsisat ayrılmalıdır. Özel hastaneler varsa kamu hastaneleri olmaz, kamu hastaneleri varsa özel hastane olmaz.
48-50 yaşın altındaki nüfusta yüzde 1000 okur-yazarlık oranına ulaşılması
Yüzde 1000 okur yazar olmaz. 7 yaşından küçükler okur yazar olmaz. Herkes okur yazar olma imkanına kavuşmalı. Okuma yazma bilmeyenler tespit edilmeli, onlara okuma yazma öğretene ödül verilmelidir.
49-Tüm genç nüfusun, asgari lise mezunu olması:
On beş yaşına kadar, Anne babası çocuklarını okumaya zorlayabilir. Onun dışında kimse eğitime zorlanamaz. Devlet kamu haklarından yararlanmak için bazı şeyleri bilinmesini isteyebilir,İmtihan eder onun bilene o hak tanınır. Başka türlü zorlanamaz. Ülke nüfusunun yüzde birine lise diploması verilir.
50-İsteyen her lise mezunu üniversite ye gidebilmelidir.
Her lise mezunu üniversite öğrencisidir. Üniversite öğrencilerinin onda birine üniversite diploması verilir.
51-Ar-ge harcamalarında dünyada 1.ligde olunması
Çalışarak okuma ilkesine dayanan yüz dairelik işyerleri aynı zamanda ar-ge merkezleridir. Onların çalışmaları kamuca satın alınmak suretiyle bu çalışmalar yapılabilir.
52-Bilgi ve teknoloji ihraç eden ülke
Bilgi ve teknoloji, ihraç edilmez. Kamu satın alır tüm insanlığın yararına sunar.
53-YÖK’ün koordinasyon kuruluna dönüşmesi
Ülkede 20 den az üniversite bulunur. Rektörler profesörler arasından öğrencilerce seçilir. YÖK'ün görevini rektörler kurulu görür.
54- Yuva yıkan değil yuva yapan bir kentsel dönüşüm
III.Bin yıl yapılaşma lojmanlı 200 işçilik apartmanlar olacaktır. Eski yapıları devlet satın almalıdır. Yapılaşma yeni yerlerde yapılmalıdır. Herkes satınca ondan sonra o yeniden yapılandırılmalıdır.
55- Yaşlı, engelli ve çocuk dostu yerleşim birimleri
Yaşlıların, engellilerin, çocukların tecrit edilmesi onlar için sıkıntıdır. Ülkeye yüktür. Herkes kendi ocağında korunmalıdır. Bunlarla oturanlara devlet maaş vermelidir.
56- Köylere imar
Köylerde 100 dairelik apartmanlar yapılmalıdır. İmar senedi çıkarılıp tarlalar onunla satın alınmalı. İleri tarımcılığa göre parselasyon yapıldıktan sonra kıyam mülkiyeti ile işletenlere verilmelidir. Meta mülkiyeti ise varislerin olmalıdır.
57-Nüfusunun 3’te ikisi büyükşehir belediyesi sınırlarında yaşayan bir Türkiye
Nüfusun yüzde ellisi ketlerde tarım yapmayan kimselerden yarısı ise kırlarda tarımla meşgul olurlar. Ayrıca apartmanlarının altındaki işyerlerinde boş kaldıkları zamanlarını değerlendirirler.
58- Yeni bir köy kanunu
Köy kent ayırımı ortadan kaldırılmalıdır. Köy yerine semt kanunu getirilecek ve ocak ve bucak kanunu yapılmalıdır. Bucak kanunu içinde semtler düzenlenmelidir.
59- Yurtdışında en fazla temsilciliği olan 5. Ülke
Yurt dışında kıta merkezlerinde ilçe, ülkelerde bucak, bölgelerde semt illerde ocaklar seviyesinde temsilcilikler bulunur. Mala mal marketleri ile finanse edilir. Başka devletlerin de ülkemizde de benzer kuruluşların kurulması sağlanır.
60-AB hedefinden şaşmamak
AB henüz anayasasını belirlememiştir. Adil düzene göre organize olursa, Rusya ve Arabistan’ı, İran’ı da alırsa AB ye katılabiliriz. Bu gün ki haliyle katılmak mümkün değildir.
61- Etkin ve aktif dış politikaya devam
Demokratik dünyada dış politikanın temeli yurtta sulh cihanda sulhtur. Hiç bir devlet başkalarının iç işerine karışamaz. Göç etmek serbesttir. Dışa karşı etkin politika örnek adil düzeni göstermekle mümkün olur.
62-Savunmada dışa bağımlılığı asgariye indirmiş bir Türkiye
Ülkemiz savunma ordusunu bulundurmalıdır. Savunma silahlarını ülkemiz kendisi imal edebilmelidir.
63-Kuvvetlinin haklı olduğu tezine dayalı uluslararası sistemi sorgulamaya devam eden bir ülke
Kuvvetlinin haklı olan düzenin sorgulama haklının kuvvetli olan düzeni kurmadır. BU da anca