İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Hocahanım-26
Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…
Kur’an ehli ve hizmetkarı anne babamızın ardından Kur’an ehli ve hizmetkarı (Diyanet İşleri Başkanlığı Kız Kur’an Kursu Hocası) Rabia Hocahanım da rahmeti rahmana kavuştu…
Rabia Erol Hocahanım kardeşimin vefatı vesilesiyle bu yazıları yazıyor, böylece hem dünya hem de ahiret hayatımız ile ilgili gerçekleri anlamaya çalışıyoruz…
Bakara Suresi 239. ayette “kema allemeküm / size nasıl talim etmişse” denmekte.
Allah size nasıl talim etmişse, nasıl öğretmişse ona göre namazları ikame ediniz.
- Burada öğreten kimdir?
- Allah.
Allah size nasıl öğrettiyse Allah’ı ona göre zikrediniz diyor.
Allah bize ne zaman öğretti, nasıl öğretti?
Allah bİze dört delİl İle öğrettİ
a) Allah bize kitap gönderdi, kitapla bize ne yapacaklarımızı öğretti.
b) Allah bize nebiler gönderdi, peygamberler gönderdi ve o bize göstererek öğretti, Kur’an’ı nasıl anlayacağımızı öğretti.
c) Allah bizden öncekilere öğretti, bizden öncekiler de bize kitabı öğretti, sünneti öğretti, ayrıca onlar bize kendi içtihat ve icmalarını da öğrettiler. Onlar da Allah’ın onlara öğrettikleridir; çünkü o görevi onlara O verdi.
d) Allah bize akıl verdi. Akıl yoluyla öğrendiklerimiz başkalarının aracılığı değil de Allah’ın doğrudan bize öğrettikleridir. Akletmek suretiyle doğru düşünüp öğrenir küfür içinde olmazsak, Allah tarafından aklımıza ne yapacağımız ilham edilir.
Ayetin devamında ve sonunda “ma lem tekunu ta’lemune / ilmetmediklerinizi talim ettiği gibi” denmektedir. İlmetmediklerinizi öğretenin öğrettiği gibi Allah’ı zikredin yani içtihadınızı yapın demektir. İnsan dışındaki bütün canlılar hatasız bilgiye sahip olarak yaratılmışlardır. Onların beyinlerindeki disketlerine yeni bir şey yazamazsınız. Oysa insan öyle değildir, beyindeki disketleri açıktır, yeni şeyler yazabiliyorsunuz. İşte, devamlı olarak beşikten mezara kadar ilim tahsil edilecektir. Çünkü insan cahil yaratılmıştır ve öğrenmek için dünyaya gelmiş, eğitilmek için dünyaya gelmiştir. Allah insana bilmediklerini öğretti, Adem’e esmayı öğretti. Melekler bilemediler ama insanlar bildiler. Namaz kılma işi eğitim işidir. Allah ibadetleri emretmiştir. İbadetler birer okuldur. Bu sayede her gün beş defa bu okula gidilmelidir.
Bunları yani insana bilmediklerini öğreten müesseseler beş tanedir.
1) Okumak. Okumak yani “İkra’ / oku” emri Kur’an’ın ilk emridir. Kur’an okumak, manasıyla Kur’an okumak, onu zikretmek, onu fıkhetmek. Kur’an “tilavet et” emriyle de bunu bize farz etmektedir. Sonra, onlar namazdan evvel veya sonra Allah’ın kitabını tilavet ederler diyor. Kur’an’dan sana ne vahyolunuyorsa onu tilavet et diyor.
2) Namaz nasıl yaşayacağımızı öğretmektedir. Temizliğimizden başlayıp toplanmak, cemaat olmak, oturmak, giyinmek hususlarında bizi eğitmektedir.
3) Zekât nasıl çalışıp kazanacağımızı bize öğretmektedir.
4) Oruç kötülüklerden nasıl korunacağımızı bize öğretmektedir.
5) Hac ise bizim dilimizi bilmeyen insanlarla nasıl buluşup anlaşacağımızı anlatmaktadır. Bu husustaki müesseseler maalesef henüz tamamlanmış değildir. Yeryüzünde yüze yakın dil olacak, bunlar devlet dilleri olacaktır. Türkçe böyle bir dildir. Ayrıca ülkemizdeki Kürtçe gibi, Lazca gibi dünyada bine yakın dil de vardır. O diller de konuşulacaktır ama devlet dili tek olacaktır. Herkes kendi dilini bildiği gibi devletin dilini de bilecektir. Mekke’de devlet dilleri için birer site oluşacaktır. Bu sitede oturanlar devlet dillerinin yanında Arapçayı da öğreneceklerdir: Arapçadan o dillere, o dillerden Arapçaya tercümeler yapılacaktır...
Bakara suresinin bu bölümünde namaz vakitleri belirtildikten ve namazın hiçbir zaman terk edilmeyeceği anlatıldıktan sonra tekrar evlilik ve aile ile ilgili kısma geçilmiştir.
(Güncel olarak da konunun önemine binaen devam edeceğiz…)