İnnalillahi ve innaileyhi raciun; Rabia Hocahanım-21
Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…
Kur’an ehli ve hizmetkarı anne babamızın ardından Kur’an ehli ve hizmetkarı (Diyanet İşleri Başkanlığı Kız Kur’an Kursu Hocası) Rabia Hocahanım da rahmeti rahmana kavuştu…
Rabia Erol Hocahanım kardeşimin vefatı vesilesiyle bu yazıları yazıyor, böylece hem dünya hem de ahiret hayatımız ile ilgili gerçekleri anlamaya çalışıyoruz…
İlk yazılarımızda kısaca ailemizi anlatmış, öz olarak yazılabilecekleri yazmıştık…
Sonra Kur’an merkezli olarak ‘dünya ve ahiret hayatımız’ üzerinde durduk…
Bunu yaparken de yarım yüzyıllık Kur’an çalışmalarımızdan istifade ettik…
Bu merhalede ve kalan yazılarımızda elzem olan bir hülasa yapalım…
***
Dünya ve Ahİret Hayatı Rİsalesİ
- Önce babamın vefatı ve o vesileyle yazılanlar oldu…
- Sonra bir yıl içinde önce annemin sonra kardeşimin vefatı…
- Annemin vefatı vesilesiyle her gün yazayım dedim yazamadım…
- Kardeşim de vefat edince yazmaya başlayabildim ve yazıkça yazdım…
Bu yazılanlar küçük bir ‘Dünya ve Ahiret Hayatı Risalesi’ mesabesinde oluverdi…
Bu yazılara Bakara Suresi 156’ıncı ayet ile başlamış, Fecr Suresi son dört ayet ile devam etmiş, tekrar Bakara’daki konu ile ilgili 28’inci ayet üzerinde durmaya başlamış ve daha sonra En’am Suresi 32’inci ayet ile devam etmiş, böylece Kur’an merkezli olarak ‘Dünya ve Ahiret Hayatımız’ hakkında Allah kelamından öğrenebileceklerimizi öğrenmeye çalışmıştık…
En’am Suresi 32’inci ayetinin sön bölümü öylesine önemli ki; tekrar hatırlayalım…
“Ve le’d-dâru’l-âḣirati ḣayrun… / Ve ahiret dârı hayırlıdır…”
“Lilleżîne yettekûne… / İttika edenler için…”
“Efelâ ta’kilûne? / Akletmez misiniz?”
Kur’an’ın yani Allah’ın söylediklerinde öylesine derin ve insan için bir an bile aklından çıkarmaması gerekli uyarılar var ki; işte bu risalede hatırlattıklarımız bunlardan sadece küçük bir kısmı ama bunlar bile akledenler için yeterli olabilir…
“Akletme, fikretme, fıkhetme, zikretme” kelimeleri öylesine önemli ki; işte bu kelimeleri ele alacaksınız, anlamları üzerinde derinleşeceksiniz ve devamında aralarındaki farkları belirleyip burada niçin “akletme” denmiştir, onu bulacaksınız ve dünya hayatınızı sizin için daha hayırlı olan ahiret hayatınız açısından ona göre düzenleyeceksiniz…
“Fikretme” bilgileri tasnif etme, “akletme” bu bilgiler arasındaki bağları bulma, “fıkhetme” bu bağlara dayanarak kıyas yoluyla gelecekteki olayları bilme deme ve “zikretme” ise bütün bunları anlayıp uygulamalarını yapmak demektir. Bu sıralamada “fikretme” merhalesinden sonra gelen “akletme” merhalesi öylesine önemlidir ki; fıkıhta yani “fıkhetme” merhalesinde hüküm koyuyorsun ama burada hüküm koymuyorsun, hikmetlerini buluyorsun yani dünya ve ahiret hayatının hikmetlerini öğreniyor ve hayatını ona göre düzenliyorsun…
Kalan yazılarımızda işte bu hikmetlere ulaşalım inşallah…
Bunu da Maun Suresi üzerinde durarak yapalım…
***
MAUN SURESİ
Surenin okunuşu ile başlayalım: “Bismillahirrahmânirrahîm / Era'eytellezî yükezzibü biddîn / Fezâlikellezî, yedu'ulyetîm / Velâ yehüddü alâ ta'âmilmiskîn / Feveylün lilmüsallîn / Ellezîne hüman salâtihim sâhûn / Ellezîne hüm yürâûne / Ve yemne'ûnelmâ'ûn.”
Klasik anlamı ile devam edelim: “Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle / Gördün mü o dine yalan diyeni? / İşte yetimi itip kakan odur! / Yoksulu doyurmaya teşvik etmez. / Fakat veyl o namaz kılanlara ki, / Namazlarında yanılmaktadırlar. / Onlar ki, gösteriş yaparlar. / Ve yardımlığı sakınır (zekâtı vermezler).”
(Devamı var)