Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 217
FATİHA SÛRESİ VE MAANİ İLMİ ÖZEL TEFSİR
19.07.2003
2229 Okunma, 0 Yorum

ADİL DÜZEN 217

Haftalık Seminer Dergisi     18-19 TEMMUZ 2003    Fiyatı: SEMİNERE KATILMAK  veya  www.akevler.org

 

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 217. SEMİNER  (CUMARTESİ: 09.00-21.00)  İstanbul, 11-12 Temmuz  2003

Adres: AKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİZafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİ BOSNA/ İSTANBUL         Tel: (0212) 452 76 51

ÜSKÜDAR Adresi: Selami Ali Efendi Caddesi, No: 31 ÜSK./İSTANBUL   (Ana Çocuk Sağlığı yanı – Anadolu Gençlik bitişiği)          Tel: (0532) 246 68 92

*HAFTALIK TEFSİR SEMİNERİ  (CUMARTESİ GÜNLERİ “YENİ BOSNA”; Saat:18.00-21.00)

 

FATİHA SÛRESİ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَانِ الرَّحِيمِ

الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ(2) الرَّحْمَانِ الرَّحِيمِ(3) مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ(4) إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ(5) اهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ(6) صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّينَ(7)

 

MAANİ İLMİ

Adil Düzen”i bekleyen hizmet “Maani İlmi”ni geliştirmek olacaktır.

Acaba maani ilmini nasıl geliştireceğiz?

Böylece dört ilim ortaya çıkar:

a)       Mantık ve Matematik ile kavram ve yargılar üretmek, şekillerle adlandırmak, şekil yazısı ile yazmak.

b)       Beyan, kavaram ve yargılara dilde ifadeler bulmak, vaz etmek. Mecaz ve kinayeleri açıklamak. Benzetmeler üzerinde durmak.

c)       Maani, değişik özellikleri için değişik ifadeleri belirlemek.

d)       Bediiyat, düşüncelerin yanında duygulara da yer vermek.   

III. Bin Yıl Uygarlığı” bu ilmi gramer kadar geliştirecektir.

 

*HAFTALIK YORUMLAR (47):               (CUMA GÜNLERİ “ÜSKÜDAR”; Saat: 19.00)

 

ÜSKÜDAR PROGRAMI

Her Cuma günü saat 19.00-21.00 arasında İslâm Medeniyeti Vakfı’nda seminer yapılmaktadır.

Seminerler herkese açıktır. Konular şöyle işlenecektir.

a)        19.00-19.30 arasında Bir Âyet açıklanacaktır.

b)        19.30-20.00 arasında Adil Düzen anlatılacaktır.

20.00-20.15 arasında “Ara” verilecektir.          

c)        20.15-20.45 arasında Adil Düzene Göre Bir Sorun Çözülecektir.

d)        20.45-21.15 arasında Haftalık Yorum yapılacaktır.

e)        21.15-21.45 arasında “İsteyenlerle Sohbet” yapılacaktır.

I. BİR ÂYET TERCÜME VE TEFSİRİ       BESMELE

II. ADİL DÜZEN                                               İSTİŞARE

III. BİR SORUN – BİR ÇÖZÜM                    AVRUPA’NIN SORUNLARI

IV. HAFTALIK YORUM (47)                IRAK SÜLEYMANİYE OLAYI

NOT:   “ÜSKÜDAR PROGRAMI”NIN METİNLERİ, BU HAFTAKİ YOĞUN ÇALIŞMALAR SEBEBİYLE YAZILAMAMIŞTIR.

 

ESAM “ÖNCELİKLER TOPLANTISI” İSTANBUL’DA YAPILDI

10-11 TEMMUZ 2003 GÜNLERİNDE ESAM (EKONOMİK VE SOSYAL ARAŞTIRMALAR MERKEZİ) İSTANBUL’DA “ÖNCELİKLER TOPLANTISI”NI TERTİPLEDİ. “AKEVLER İSTANBUL EKİBİ” SÜLEYMAN KARAGÜLLE’NİN BAŞKANLIĞINDA REŞAT NURİ EROL VE HASAN ÖZKET İLE TOPLANTIYA KATILMIŞTIR.

S.P. Genel Başkanı Necmettin Erbakan ve ESAM Başkanı Recai Kutan’ın açış konuşmalarından sonra, ilk konuşmayı “İNSANLIĞIN SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ” tebliği ile Süleyman Karagülle yaptı. Tebliğ metni katılımcılara dağıtıldı.

Son değerlendirme konuşması olarak Reşat Nuri Erol, beş dakika süre verilmesi sebebiyle “öncelikler” konusunu anlatamadan sadece “Akevler Adil Düzen İstanbul Çalışmaları”nın kısa bir tanıtımını yaptı. Bir haftalık yeni bir çalışma yapılmasını önerdi.

 

ARTIK SİYASET ZAMANI: YA “ADİL DÜZEN”İ BENİMSEYEN BİR PARTİ; YA “ADİL DÜZEN PARTİSİ

KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 217. SEMİNER      Tefsir     İstanbul, 12 Temmuz 2003

 

FATİHA SÛRESİ

 

SESSİZ HARFLER

 

 

UZUN

SERT

SERT

YUMUŞAK

YUMUŞAK

SERT

 

SESLİ

TİTREK

SÜREKSİZ

SÜREKLİ

SÜREKSİZ

SÜREKSİZ

ALT BOĞAZ

 

 

 

 

H=ه

E=ء

ORTA BOĞAZ

 

 

G=ع

X=ح

 

 

ÜST BOĞAZ

 

 

Ğ=غ

P=   خ

(Boğaz)

 

YUTAK

 

 

 

 

K=   ك

Q= ق

ARKA DAMAK

I=ى

 

Y= ي

 

 

C=  ج

ORTA DAMAK

 

 

W= ض

Ş= ش

 

 

ÖN DAMAK

 

R=ر

J= ظ

Ö=ص

 

Ö=  ط

DİŞ DİBİ

 

L=ل

Z=ز

S= س

T=   ت

D= د

DİŞLER ARASI

A= ا

N= ن

Ü=  ذ

Ç= ث

 

 

ARKA DUDAK

U= و

 

V= و

F=  ف

 

 

ÖN DUDAK

 

M=م

 

 

 

B= ب

   

بسم الله الرحمن الرحيم

ه “H” harfi Allah’ın Kâinat’ı yaratmadan önceki adıdır. Boğazın alt tarafından çıkar. Bütün sesler buradan çıkar. Her şey de “Allah”tan gelir. Yumuşaktır. Allah latiftir, şeffaftır. Görünmez. Süreksizdir. Birdir ve üzerinden zaman geçmez.

ل “L” harfi ortadan çıkar, yarı süreklidir. Şuurlu varlıkları ifade eder. Melekût âlemi denmektedir. ‘Her şey onun’ anlamında (LaHUv) له olur. Birinci yaratılıştır.

ب “B” harfi dudaktan çıkar. Görünen âlemi, sebepler âlemini ifade eder. “L”den de ikinci “L” çıkar. (BiLLaHı) بالله olur. ‘Her şey Allah iledir’ anlamındadır. Artık “Allah”ın ismi vardır. Varlık âleminden sebepler çıkarılırsa, madde çıkarılırsa “Allah” olur. “H” Allah’ın kendisini, “L” melekût âlemini, ikinci “L” melekleri ifade eder. Melekût âlemimde insan, cin ve ruhlar da vardır. İkinci oluşta madde âlemi varedilmiştir. Melekler görevlendirilmiştir. Sebep-sonuç ilişkileri vardır. Henüz insan, cin ve ruh madde ile irtibatlı değildir.

ح=X H”den “X” harfi çıkmıştır. Yani Allah hayatı var etmiştir. Sebepten de cisim ortaya çıkmıştır. “M” maddeyi cismi adlandırır. “L”ler “R”lere dönüşür (elRaXM)  الرحمolmuştur. Hayat, varlıkların gayeli hareketleridir. Bu üçüncü bölünmedir.

Dördüncü bölünmede “İnsan” ortaya çıkar. “ELLAH” الله daki iki “L”nin biri “N”ye, diğeri “S”ye dönüşür. “H”den “I” çıkar, ben demektir. ‘Ruhumdan’ anlamında insandır.

(BiSMı ElLAHı elRaXMANı elRaXıYMı) بسم الله الرحمن الرحيم  olur.

Bu hususta daha önceki derslerde bilgi verilmiştir. “Fatiha” yedi “Besmele”den oluşur. “Besmele”deki harflerin benzerleri “Fatiha”da vardır. Kur’an’da “Biz sana yedi besmeleyi ve büyük Kur’an’ı verdik.” diyor. “Besmele”yi “mesani” kelimesi ile ifade ediyor. “elMeÇANIy” kelimesinin “Besmele”ye delâlet eden delilleri sıralayalım.

1-      ثنا (ÇeNA) yaka demektir. Bir şeyin ikilenmesi demek olur. “Mesna” masdar olursa ikinin iki defa çoğaltılması demektir ki sonuç dörttür. Mekan olursa iki demek olur. “Mesani” “Mesna”ın çoğuludur. Üç defa iki demek olur, sekizdir. Yahut üç defa ikilenmiştir. 16 dır. “Besmele” sekiz çeşit harf içerir ve 16 harften oluşur. Dört kelimedir. O halde Kur’an’dan bir parça olduğuna göre bu “Besmele”dir.

2-      “Besmele”de harfler ikişer ikişerdir. Yarısı şemsiye, yarısı kameriyedir. Kameriyenin yarısı boğaz, yarısı dudak harfidir. Bu hem harfin türü hem de harfin sayısına göre böyledir. Dolayısıyla “Mesani” kelimesi “Besmele”ye delâlet eder.

3-      “Besmele” Kur’an’da her sûrenin başında tekrar etmektedir, dolayısıyla da bir mesanidir.

4-      “Fatiha”nın yedi mesani olduğu ifade edilmiştir. “Fatiha” ile “Besmele” harfleri arasında tekabüllük vardır. Dolayısıyla mesani kelimesi “Besmele”yi ifade eder.

Şimdi “Fatiha”nın yedi besmeleden oluştuğunu ispat edelim.

“Fatiha” “Besmele”siz yedi âyettir.

 

 

 

 

 

بِِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

16

0

الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

17

1

الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

17

2

مَالِكِ يَوْمِ الدِّينِ

12

3

إِيَّاكَ نَعْبُدُ وَإِيَّاكَ نَسْتَعِي

11

4

اهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيم

17

5

صِرَاطَ الَّذِينَ أَنْعَمْتَ عَلَيْهِمْ

18

6

غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلَا الضَّالِّين

23

7

 

“Fatiha” yedi âyettir. Bu hususta icma vardır. İhtilaf, “Besmele” ile mi, “Besmele”siz mi yedi âyet olduğu hususundadır. Bu araştırmalar göstermiştir ki “Fatiha” “Besmele”siz yedi âyettir. Harfler ona göre sıralanmıştır.

“Fatiha”nın kelimeleri de 28 olmalıdır. Gerçekten “Fatiha” 28 kelimedir. “VaLa” bir, “İyYAKa” iki kelime kabul edilmiştir. Kelimeler yerlerini değiştirmiştir. Aynı satırda aynı renkte olan kelimeler yerlerini değiştirmişlerdir.                   

 

 

 

 

 

 

 

 

ا لرَّحِيمِ

الرَّحْمَنِ

اللَّهِ

بِِسْمِ

16

0

الْعَالَمِينَ

الْحَمْدُ

لِلَّهِ

رَبِّ

17

1

الرَّحْمَنِ

ا لرَّحِيمِ

مَالِكِ

يَوْمِ

17

2

نَعْبُدُ

إِيَّا

كَ

الدِّينِ

12

3

نَسْتَعِي

َإِيَّا

ك

و

11

4

صِرَاطَ

الْمُسْتَقِيم

اهْدِنَا

الصِّرَاطَ

17

5

غَيْرِ

َ أ نْعَمْتَ

عَلَيْهِمْ

الَّذِينَ

18

6

الضَّالِّين

الْمَغْضُوبِ

عَلَيْهِمْ

وَلَا

20

7

 

Harflerin toplamı da 7*16=112 olmalıdır.

Eksik ve fazla harfleri tesbit edelim. İkinci satırda sadece bir “L” fazla. İkinci satırda bir “I” eksik, bir “M fazla. Üçüncü satırda 2 “L” ve 2 “M” eksik. Dördüncü satırda 3 “L” ve 2 “M” eksik. Beşinci satırda bir “X ve 2 “M” eksik, dört “L” fazla, (“L” orta harfleri temsil eder.) Altıncı satırda bir “L” eksik. “Ğayr” ve “l” ile 3 “M” fazla. (“M” dudak harflerini temsil eder.)

Burada kural dışı olarak ortaya çıkan “Y”ler vardır. Bunların sayısı “7”dir. “3”ü “L”lerin değişmesi ile oluşmuştur. “Iyya”daki başta olan “I” harfi “X”den dönüşmüştür. Ortadaki “Y” harfi “L”den dönüşmüştür. Sondaki “Y” harfi “M”den dönüşmüştür. Sondaki “A” ise harekeden dönüşmüştür. Harf sayılmaz. “Yevm”deki “Y” de “Rabb”in “R”sinden dönüşmüştür. “Engamta”deki “I” de “V”den dönüşmüştür. “Yüngımü”den bilinmektedir.

 

 

 

 

 

Fazla

Boğaz

Dudak

Orta2

Orta1

Eksik

0

16

3

             

ح ح ه   ِي

ب م م م

ال ال ر ر

ل ل س ن

-

1

17

6

 ل

ح ه ع  ِي

ب ب م م

ال ال ل د

ل ل ر ن

-

2

17

4

مَا

ح ح ك َي

و م  م  م

ال ال ر ر

. ى  ل ن

ل

3

12

0

 

إ ع ك  ِي

ب .   . ي

ال د د .

. ي ن ن

ل ل م م

4

11

2

                

إ ع ك  ِي

و  .   . ي

س ت. .

. ي ن ن

ل ل ل م م

5

17

7

ر ط ر ط

. ق ه  ِي

م م  .   .

ال ال ص ص

س ت دن

ح  م م

6

15

1

            

ع ع  ه  ِي

 م م  أ  ى

ال ال ل .

ذ ت ن ن

ل

7

23

5

غيرل ا ي و

غ ع  ه  ِي

ب و م م

ال ال ض ض

ل ل ل ن

-

 

1-      Şimdi hangi âyetin hangi âyetten bölündüğünü arayalım. 5 7 ile, 7 5’le eşleşmek zorundadır. Çünkü boğaz harfi Ğ 7 de fazla, 5 de eksiktir.

2-      0 e çift sayılı âyet eşlik etmelidir. 12 harfli 3. âyettir.

3-      “Ma” fazla olan 4. âyet “Ma”sı eksik olan 2. âyete eşlik etmelidir.

4-      Kalanlar birbirine eşlik etmelidir.

5-      İkisinin toplamında aynı mahreçli dört harf olmalıdır. Gerçekten R O R O dört harf fazladır.

O halde 0-3, 5-7 bir grup, 1-6, 4-2 bir grup oluşturmalıdır.

 

 

 

 

Alınan

Boğaz

Dudak

Orta2

Orta1

Verilen

0

16

3

             

ح ح ه   ِي

ب م م م

ال ال ر ر

ل ل س ن

-

3

12

0

 

إ ع ك  ِي

ب .   . ي

ال د د .

. ي ن ن

ل ل م م

7

23

5

غيرل ا ي و

غ ع  ه  ِي

ب و م م

ال ال ض ض

ل ل ل ن

-

5

17

7

ر ط ر ط

. ق ه  ِي

م م  .   .

ال ال ص ص

س ت دن

ح  م م

1

17

6

 ل

ح ه ع  ِي

ب ب م م

ال ال ل د

ل ل ر ن

-

6

15

1

            

ع ع  ه  ِي

 م م  أ  ى

ال ال ل .

ذ ت ن ن

ل

2

17

4

مَا

ح ح ك َي

و م  م  م

ال ال ر ر

. ى  ل ن

ل

4

11

2

                

إ ع ك  ِي

و  .   . ي

س ت. .

. ي ن ن

ل ل ل م م

Kırmızı harflerle yazılanlar oradan alınıp başka âyetlere gitmiş bulunmaktadır.

 

 

 

 

Alınan

Boğaz

Dudak

Orta2

Orta1

Verilen

0

16

3

             

ح ح ه   ِي

ب م م م

ال ال ر ر

ل ل س ن

-

3

12

0

 

إ ع ك  ِي

ب وا  ي

ال ر  د د

ل ي ن ن

ل ل م م

7

23

5

غيرل ا ي و

غ ع  ه  ِي

ب و م م

ال ال ض ض

ل ل ل ن

-

5

17

7

ر ط ر ط

غ ق ه  ِي

م م  ي ي

ال ال ص ص

س ت دن

ح  م م

1

17

6

 ل

ح ع ه ِي

ب ب م م

ال ال  ل  د

ل ل ر ن

-

6

15

1

            

ع ع  ه  ِي

 م م  أ  ى

ال ال  ل ل

ذ ت ن ن

ل

2

17

4

مَا

ح ح ك َي

و م  م  م

ال ال ر ر

ر ى  ل ن

ل

4

11

2

                

إ ع ك  ِي

و  مَا ي

س ت رط

ط ي ن ن

ل ل ل م م

Burada harf listesine alınmayan harfler hakkında da bilgi verelim.

1.      “Bism”deki “I” harfi yazılmamıştır. “Fatiha”da ise “Lillah”daki “i” harfi yazılmamıştır. Demek ki o çoğaltılmamıştır.

2.      “Ellah” ve “Rahman”daki “A”lar “Besmele”de yazılmamıştır ve harf değildir. LiLLAh, GAlemin, RaxmAn , İyyA, İyyA, elssıAO sırAo  bunlar 7 adettir. “Fatiha”da ise 2 dir. Yarı sayıda alınmıştır.

3.      eLXamdu, elGalemiyn, elrexman, elrexiym, eldin, elsırao, eleziyn, elmüsteqım, elmağdub, elddallin  10 harfi tarif vardır. Oysa “Besmele”de 2 idi.

4.      Vasıl hemzeleri ise harfi tarifleri ve “Ellah”taki yazılmayan ve “ıhdi”deki “ı” ile birlikTe 12 tanedir. Bunlar sayı itibari ile ikili sistem içindedir. Ama harekelerle beraber değerlendirilmeleri gerekir.

Şimdi buna göre eksik ve fazla harfleri dikkate alarak “Besmele”deki harfleri birleştirerek birinci ve ikinci bölünmelerde “Besmele”nin aldığı şekli görelim.

a)      Kırmızı âyetler ilk bölünmeden sonraki durumu göstermektedir. Sadece bir “L” harfini bir “Besmele” diğerine vermiştir.

b)      İkinci bölünmede ise 5-7 grubu 0-3 grubu “LM” harfleri vermiştir ve 2-4 grubu “LL”yi 1-6 ya vermiştir. Üçüncü bölünmelerde ise 3-0 LM vermiştir, 7-5 e “L” vermiştir. 5-7 ye “Ğ”  ve “MM”yi vermiştir.

c)      6-1 e bir “L” vermiştir.

d)      4 den 2 “MM” almıştır.  İki  ve 2 “L” almıştır

 

 

 

 

Alınan

 

 

 

Verilen

 

 

 

 

لبسم الله الرحمن الرحيم

17

 

0

16

             

بسم الله الرحمن االرحيم

بالله الرحمن الرحيم

14

-

3

12

 

له الرحن الرحيم

ل م

 

ل ل م م

7

23

غيرل ا ي و

الرحم بسم الله بالرحمن وبالرحيم

 لسل بسم الله بالرحمن الرحيم

20

ح  م م

5

17

ر ط ر ط

سل لله سل بالرحيم  لسل        

ل ل ل م

 

-

 

 

 

 

بالله بالرحمن الرحيم

15

 

1

17

 ل

لبسم الله الرحمن الرحيم

بسم الله الرحمن الرحيم

16

-

6

15

            

بالله بالرحمن الرحيم

 

 

ل

2

17

مَا

بالله بالرحمن وبالرحيم

بسمه الرحمن الرحيم

14

ل

4

11

              

ه الرحمن الرحيم

   ل ل

 

ل ل ل م م

Şimdi de harflerin dönüşümüne bakabiliriz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

لبسم الله الرحمن الرحيم

 

0

بسم الله الرحمن االرحيم

بسم الله الرحمن االرحيم

بالله الرحمن الرحيم

 

3

الدين اياك نعبد

له الرحمن الرحيم

 

 

7

غبر المغضوب عليهم ولاالضالين

الرحم بسم الله بالرحمن وبالرحيم

 لسل بسم الله بالرحمن الرحيم

 

5

اهدنا الصراط المستقيم

سل لله سل بالرحيم  لسل        

 

 

 

 

 

بالله بالرحمن الرحيم

 

1

الحمد لله رب العالمين

لبسم الله الرحمن الرحيم

بسم الله الرحمن الرحيم

 

6

صراط الذين انعمت علبهم

بالله بالرحمن الرحيم

 

 

2

الرحمن الرحيم مالك

بالله بالرحمن وبالرحيم

بسمه الرحمن الرحيم

 

4

واياك نستعين

هو الرحمن الرحيم

 

 

Sonuç

Allah canlıyı bir harften yaratmaya başladı. DNA azotlu bir moleküldür. Onda küçük değişiklik yaptı ve ikinci harfi var etti. Sonra bunlarda küçük değişiklik yaparak eşlerini var etti. DNA lar yan yana dizilirler, birer kelime oluştururlar. Karşılarında Eş DNA ları içeren eş kelimeler oluşur. Eş kelimeler de birine bağlanarak cümleler oluşur. Bunlara gen denir. Bunlar da birleşerek canlıyı oluştururlar. Kur’an da böyledir. “H” harfinden başlayarak önce “Billah” kelimesini oluşturdu. Sonra “kelimeler” birleşti “cümleler” oldu. “Cümleler” “sûreler”, “sûreler” de “Kur’an” oldu. “Fatiha Sûresi”nin oluşumunu ortaya koymuş oluyoruz. Diğer sûrelerin oluşumunu çözmek için binlerce yıl beklenecek belki de.

Canlıda yeni oluşumlar oluyor.

a)      Bölünerek çoğalıyor.

b)      Çoğalanlar birbirine ekleniyor.

c)      Birinden kopan diğerine ekleniyor.

d)      Sıra değiştiriliyor.

e)      Genler değişerek akraba genler oluşuyor. Evrim buna dayanıyor.

“Fatiha”da da aynı sistem uygulanmış oluyor. “Kur’an”ın Allah sözü olduğu kesin olarak ispatlanmış oluyor. Kelimeler 8’li olarak kümelenmiştir.

 

 

الحمد          الرحمن

الصراط       الدين

المغضوب     المستقيم

العالمين        الضالين        

 صراط        الله

الرحيم         الذين         

و    ل

 و   لا

رب            مالك

يوم             غير

نعبد           اهدنا

نستعين       انعمت

 علي هم

علي  هم

ايا  ك

ايا  ك

 

Yazan ve Anlatan: SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yayına Hazırlık ve Yönetim: REŞAT NURİ EROL

www.akevler.org                                          (0532) 246 68 92

KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 217. SEMİNER       Yorum      İstanbul, 12 Temmuz 2003

 

MAANİ

Konuşma insandaki düşüncelerin sözlere dönüştürülmesidir. Beynimde birtakım düşünceler oluşur, bu dil ile ifade edilir. Bu sayede benim beynimdeki düşüncelerle başkalarının beynindeki düşünceler arasında irtibat kurulur, aktarmalar yapılır. Bunun dışında beyindeki düşüncelerin saklanabilmesi, işlem yapabilmesi için de yine adlandırmalar gerekir. Bilgisayarı çalıştırmak için birtakım harflerle kelimelerin yazılması gerekir.

Dil bilgisi manâsı olan sözlerin durumlarını inceler. Hangi sözlerin hangi özellikleri ile neyi ifade ettiklerini anlatır. Maani ise tam tersini yapar. Hangi manâların hangi söz ve özellikleri ile ifade edildiğini öğretir. Aslında ikisinin konusu aynıdır. Söz ve mana. Gramerde sözlerin nelere delâlet ettiklerini inceler, maani ise tam tersine manâların nasıl ifade edildiğini ifade der.

Biri iyi bilindiği zaman diğerine geçmek bir çalışmadan ibarettir. Sebepleri tasnif edip sonuçları ortaya koyabilirsiniz. Sonuçları tasnif edip sebeplerini gösterebiliriz. Mesela, ateş aydınlatır, ısıtır, yakar, sıvı haline getirir, gaz yapar. Bunlar bir sebebin sonuçlarıdır. Buna karşılık ısınmak için ateş yakmak, sıcak bir cisimle temasa geçmek, ısı yalıtkanı ile çevrilmek, hareket yapmak gibi sebepler vardır. Bu da bir sonucun hangi sebeplerle elde edildiğini ele alır.

İlim bir olayın sebep olduğu diğer olayları ele alır. İçtihat ise değişik sebeplerin bir olayı oluşturmasını ele alır. Demek ki biri bir merkezden dışarıya çıkmadır, diğeri ise bir merkezde toplanmadır. Mıknatısta iki kutup vardır. Birinde mağnetik ışınlar çıkar, diğerinde girer. Elektrikte de böyle eksi ve artı yükler vardır. Bir sözden değişik manâlar çıkar, bir manâ değişik sözlerle ifade edilebilir. Maani, bir manânın nasıl değişik sözlerle ifade edildiğini anlatır.

Bir örnek verelim. “Yılan” sözü insanı zehirleyen yılanın adıdır. Bununla beraber mecazi manâda kötü sözler söyleyene de yılan denebilir. “Yılan adam” dediğimiz zaman kötü dilli adam demek olur. “Kertenkele yılana benzer” dediğimizde burada yılanın sürüngenlik vasfını ifade etmiştir. Yılana değişik adlar takılmış olabilir. Yılan, ısıran sürüngen, ayaksız sürüngen denebilir. Tarihte yalnız İslâm bilginleri maani ilmini geliştirdiler. Böyle bir ilmin olacağını bildiler. Ne var ki gramerde olduğu kadar başarılı olmadılar. Batılılar henüz böyle bir ilmin varlığından bile haberli değildirler. Konularını gramer içinde incelemektedirler.

Adil Düzen”i bekleyen hizmet “Maani İlmi”ni geliştirmek olacaktır. Acaba maani ilmini nasıl geliştireceğiz? Önce kesin kavramları tanımlamalıyız. Bu da dilden başka bir şeyle olabilir. Kavramlar matematikle tanımlanabilir. Böylece kavramlar kesinlik kazanmış olur. Matematik demek sayı demektir. İki sayı arasındaki farka uzunluk diyoruz. Sayı takımlarında ise farkların karelerinin toplamının kare köküne uzunluk diyoruz. Daireyi tanımlarsak, iki sayı takımında bir sayıdan eşit uzaklıkta ise bu dairedir. Küre, üç sayı takımında eşit uzaklıktaki sayılar kümesine diyoruz. Böylece elde ettiğimiz kavramları şimdi acaba bizim dilimizde nelerle ifade ediyoruz. Ona kelimeler veya deyimler, cümleler bulabiliriz.

Yine kesin kavramlara gidebilmek için geometriden yararlanabiliriz. Bazı şekilleri ana kavram kabul edip o kavramları anlatan kelimeler arayabiliriz. Bu bize maani ilminin gelişmesini sağlayacaktır. Bizim sekiz yüzlü benzetmelerimiz bir maani çalışmasıdır.

Grafikler ve özel işaretler bizi ortak kavramlara götürür. Kavramları sonra dil ile ifade etme usûlü ise maani olacaktır. Mesela, daire onun içinde çapraz, burada park yapılmaz demektir. Bu şekil yasak kavramının işaretidir. Şimdi bunu konuşma dilinde nasıl ifade edebiliriz? Mesela, burada park yapılmaz. Park burada yapılmaz, buraya park yapmak yasaktır. Park yapmak burada yasaklanmıştır. Park yasak, park yapmak suçtur. Park etmek 5 milyondur. İşte maani bütün değişik anlamları ifade eden işaretin manâ farkları nelerdir, hangisi ile ifade etmemiz neyi değiştirir? Yasak ile nehiy arasındaki fark nedir? Suç ile yasak arasındaki ilişki nedir? Maani bize bu hususları öğretir. Bunları lügatlerde ayrı ayrı bulmamız mümkündür ama asıl mesele aynı işaretin taşıdığı manâyı ifade eden değişik ifadeler arasındaki farkları ortaya koymak, işte maani budur.

Maani ilmini üçe ayırmışlardır. Ancak mantık maani ilminin temelidir. Bence maani ilmine mantıktan başlanmalıdır. Mantık  1=1  0=/1  1=/0  0=0  yani 1 eşit 1 dir. 1 eşit değil 0 dır.  0 eşit değil 1  0 eşit 0 dır ile  0 ın 0 ve 1 ile çarpımı  0 dır,  1 in 1 ve 0 ile toplamı birdir. 0 ın 0 ile toplamı 0, 1 in 1 ile çarpımı 1 dir. Bunun üzerine kurulan mantık ile 1 in 1 ile toplamı 1 dir değişimiyle elde edilen matematik bize tümdengelimi öğretecektir.

Sonra kelimelerin vaz’ ve isti’malinin ele alındığı “beyan ilmi”ni ele almalıyız.

Sonra benzer ifadeler arasındaki mana farkları ele alınacaktır.

En sonunda düşüncenin yanında duygulara hitap edilecektir.

Böylece dört ilim ortaya çıkar:

e)       Mantık ve Matematik ile kavram ve yargılar üretmek, şekillerle adlandırmak, şekil yazısı ile yazmak.

f)        Beyan, kavaram ve yargılara dilde ifadeler bulmak, vaz etmek. Mecaz ve kinayeleri açıklamak. Benzetmeler üzerinde durmak.

g)      Maani, değişik özellikleri için değişik ifadeleri belirlemek.

h)      Bediiyat, düşüncelerin yanında duygulara da yer vermek.   

III. Bin Yıl Uygarlığı” bu ilmi gramer kadar geliştirecektir.

 

 






Tüm Seminerler
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 113
A'RAF SURESİ 6-7.AYETLER TEFSİRİ
8.06.2001 2292 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 112
A'RAF SURESİ 4-5.AYETLER TEFSİRİ
2.06.2001 5488 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 112
ADİL DÜZENDE GENEL HİZMETLER – XVII-HABERLEŞME HİZMETİ
1.06.2001 2601 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 111
A'RAF SURESİ 1-3.AYETLER TEFSİRİ
25.05.2001 8999 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 110
MEARİC SURESİ 43 .AYETLER TEFSİRİ
18.05.2001 2628 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 109
ZÜMER SÛRESİ-18 VE AHZAB SURESİ 39.AYET TEFSİRİ
11.05.2001 2205 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 108
NİSÂ SÛRESİ 65.AYETLER -ÖZEL TAHKİM TEFSİRİ
4.05.2001 2514 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 107
MÜDDESİR SURESİ 42-44.AYETLER TEFSİRİ
27.04.2001 2512 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 106
TEFSİR YOK-TİCARET (BEY’ ve SELEM)
20.04.2001 1978 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 105
TEFSİR YOK-ÇOCUK ALDIRMANIN HÜKMÜ
13.04.2001 2722 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 104
NİSA SURESİ59.AYET ÖZEL TEFSİRİ
6.04.2001 1304 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 103
R U H AYETLERİ TEFSİRİ - 2
30.03.2001 1188 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 102
RUH AYETLERİ TEFSİRİ-1
23.03.2001 1875 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 101
BAKARA SURESİ 283.AYET ÖZEL TEFSİRİ-2-EMANET-2
16.03.2001 2204 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 100
BAKARA SURESİ 283.AYET ÖZEL TEFSİRİ-1-EMANET-1
2.03.2001 3002 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 99
ALİ İMRAN 186.AYET ÖZEL TEFSİRİ-İBTİLA(SINAV)
23.02.2001 3053 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 98
ARAF SURESİ 96.AYET ÖZEL TEFSİRİ-BEREKAT
16.02.2001 3580 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 97
TEKASÜR SURESİ TEFSİRİ-SORUMLULUK
9.02.2001 2701 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 96
BEYYİNE SURESİ TEFSİRİ-KUR’AN’DA SOSYAL GRUPLAR
2.02.2001 2774 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 95
HACC SURESİ -8. LOKMAN SURESİ -20.AYETLER TEFSİRİ
26.01.2001 1704 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 94
FATİHA SÛRESİNİN DEMOKRATİK YORUMU
19.01.2001 1417 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 93
KADİR SURESİ TEFSİRİ-3
12.01.2001 2325 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 92
TEVBE SURESİ 128-129AYETLER ÖZEL TEFSİR
5.01.2001 2260 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 91
BAKARA SURESİ 278-279.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ-DIŞBORÇ
22.12.2000 4230 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 90
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-4-MUKASSİMAT
15.12.2000 2157 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 89
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-3-CARİYAT
8.12.2000 2504 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 88
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-2-HAMİLAT(YÜKLER)
1.12.2000 2958 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 87
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-1-TESİR ÇİFTİ
24.11.2000 2648 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 86
KEHF SURESİ 28.AYET ÖZEL TEFSİRİ-1-İFRAT VE TEFRİT
18.11.2000 3760 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 85
KEHF SURESİ 28.AYET ÖZEL TEFSİRİ-2-NEFİSTE SABIR
11.11.2000 2287 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 84
KEHF SÛRESİ – 27 -28. ÂYET ÖZEL TEFSİRİ-OKUMA/ TİLÂVET
4.11.2000 2845 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 83
NAHL SURESİ 80.AYET ÖZEL TEFSİRİ -BOZULMA/ENTROPİ
28.10.2000 1941 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 81
BAKARA268-275-ALİİMRAN175-İSRA27 AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
14.10.2000 2792 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 80
NECM SURESİ19-21.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
7.10.2000 3068 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 79
HACC SURESİ 47-SECDE SURESİ 5. AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
30.09.2000 2303 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 78
NAHL SURESİ 72 ve 73.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
23.09.2000 2705 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 76
iSRA SURESİ 85.AYET ÖZEL TEFSİRİ
9.09.2000 3424 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 75
TALAK-65,HİCR-21,KAMER-49,RAD-8.AYETLER ÖZEL YORUMU
2.09.2000 2090 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 74
ZİLZAL -1,BAKARA -214,HACC-1.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
26.08.2000 3066 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 73
NİSÂ SÛRESİ 34-B-AYET ÖZEL TEFSİRİ
19.08.2000 2074 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 72
NİSÂ SÛRESİ 34-A-AYET ÖZEL TEFSİRİ
12.08.2000 2735 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 71
FECR SURESİ 1-5.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ
5.08.2000 3656 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 70
FATİHA SURESİ ÖZEL TEFSİRİ-İSLAM VE DEMOKRASİ
29.07.2000 1950 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 69
İSRA SURESİ 84.AYET ÖZEL TEFSİRİ-ŞÂKİLE/ÖZ TİTREŞİM
22.07.2000 3677 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 68
BAKARA SURESİ 1-4.AYETLER ÖZEL TEFSİRİ-GAYBE İMAN
15.07.2000 2988 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 67
KURAN SURELERİNİ SINIFLANMA VE ÖZELLİKLERİ
8.07.2000 1973 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 66
YAASİN SURESİ 47.AYET ÖZEL TEFSİRİ-DAYANIŞMA SİSTEMİ
1.07.2000 3241 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 65
MÂUN SÛRESİ 3.AYET ÖZEL TEFSİRİ-HERKESE İŞ - HERKESE AŞ
24.06.2000 3100 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 64
KİT'LERİN(KAMU İKTİSADİ TEŞEKKÜLLERİ)ÖZELLEŞTİRİLMESİ
17.06.2000 2492 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 63
HİCR SURESİ 21.AYET ÖZEL TEFSİRİ
10.06.2000 3588 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 59
RAHMAN SURESİ 33.AYET ÖZEL TEFSİRİ-MÂŞERİ SİSTEM
13.05.2000 4483 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 56
NUR SURESİ 32.AYET ÖZEL TEFSİRİ -EŞLİK ANLAŞMALARI
22.04.2000 4086 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 55
ŞERİAT VE DEVLET BAŞKANLIĞI -TEFSİR YOK
15.04.2000 2809 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 54
NECM-39,NİSA SURESİ 29.AYETLER TEFSİRİ-KUR’AN VE İNŞAAT
8.04.2000 2705 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 53
NUR SURESİ 54.AYET TEFSİRİ-KUR'ANDA İTAAT
1.04.2000 3245 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 52
NİSA SURESİ-58 ve 6.AYET TEFSİRİ -CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ
25.03.2000 2629 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 51
BAKARA SURESİ 282.AYET ÖZEL TEFSİRİ-TEDAYÜN AYETİ
11.03.2000 3101 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 50
AKEVLER İSTANBUL TÜKETİM KOOP. -BİLGİSAYARLI MUHASEBE
4.03.2000 1058 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 49
AKEVLER İSTANBUL TÜKETİM KOOPERATİFİ UYGULAMA YÖNETMELİ
26.02.2000 931 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 48
MAL - SENET - PARA DOLAŞIMI-TEFSİR YOK
19.02.2000 1543 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 46
ÂYET PROJESİ-AĞAÇ EVLER PROJESİ
5.02.2000 2310 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 45
MÜZZEMMİL 6.AYET -E N T E G R A L-T Ü R E V
29.01.2000 2148 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 44
SAĞLIKTA ONLU VE İKİLİ SİSTEMİN UYGULANIŞI
22.01.2000 2089 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 43
2000 YILINA GİRERKEN GEÇEN BİR YILIN MUHASEBESİ-AHŞAP
15.01.2000 2083 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 41
AVRUPA BİRLİĞİ VE İSLÂM
25.12.1999 2776 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 40
RAMAZAN VE KUR’ÂN-ASTRONOMİ İLMİ
18.12.1999 2308 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 38
RAHMAN SURESİ 1.AYET ÖZEL TEFSİRİ-CEBİR
4.12.1999 2042 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 37
ZELZELE RUHİYATI-ORTAKLIK DEĞERLERİNİ BÖLÜŞTÜRME
27.11.1999 2511 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 36
DÖNÜŞLÜ EŞİTLİKLER-MATEMATİĞİN SARSICI SONUÇLARI
20.11.1999 1095 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 35
BİLGİSAYAR PROGRAMI-BAZİK PROGRAMLAR
13.11.1999 2342 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 32
YUNUS 5.AYET-İSRA 12.AYET TEFSİRİ-MATEMATİK-2-
23.10.1999 2027 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 31
LOKMAN 34.AYET TEFSİRİ-HİSABİ VE GAYBİ OLUŞLAR
16.10.1999 1725 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 30
MATEMATİK-1-ADİL DÜZEN EKONOMİSİNDE DENGE-RAHMAN1-9
9.10.1999 2570 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 28
ADİL DÜZENDE İŞLETMELER-TEFSİR YOK
25.09.1999 1289 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 27
MATEMATİK-MATEMATİĞİN MÜRSELÂTI
18.09.1999 2451 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 25
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -ORTAK VE ORTA DEĞERLER
4.09.1999 917 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 24
ZARİYAT SURE TEFSİRİ-1-6-AYET-F Â R İ K Â T
28.08.1999 1056 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 23
ZARİYATSURE TEFSİRİ1-6AYET-ÂSIFÂT VE NÂŞİRÂT DÖRTLÜLERİ
21.08.1999 1101 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 22
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-1-6-AYET-ÂSIFÂT VE NÂŞİRÂT
14.08.1999 1224 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 21
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-1-6-AYET-MÜRSELÂT VE MÜLKIYÂT-2
7.08.1999 1198 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 20
ZARİYAT SURESİ TEFSİRİ-1-6-AYETLER-MÜRSELÂT VE MÜLKIYÂT
31.07.1999 1312 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 19
MÜRSELAT SURESİ1-6.AYETLER-İNSAN - KAİNAT İLİŞKİSİ
24.07.1999 1798 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 18
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -ÇARPMA
17.07.1999 3103 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 17
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -SAYMA
3.07.1999 1030 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 16
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -HARFLER
26.06.1999 1508 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 15
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -MATEMATİK
19.06.1999 2781 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 14
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -ZARİYAT49-ÂYETTE ÂYET / MUCİZE
12.06.1999 1414 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 13
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -TEFSİR- “TaZakKuR"KELİMESİ
5.06.1999 1238 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 12
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -TEFSİR-“LaGalLa” kelimesi
29.05.1999 990 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 11
KUR'AN MATEMATİĞİ -U S Û L
22.05.1999 3097 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 10
KUR’ÂN MATEMATİĞİ -TEFSİR
15.05.1999 2425 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 1
KUR’ÂN MATEMATİĞİ- TEFSİR-I -ZARİYAT 49.AYET
17.04.1999 5002 Okunma


© 2025 - Akevler