KUR’ÂN MATEMATİĞİ – 40. Seminer
Üsküdar / İstanbul, 18 ARALIK 1999
RAMAZAN AYI
Ramazan ve Kur’ân
Kur’ân “Ramazan Ayı”nda inmeye başlamıştır. Cebrail her yıl gelir ve eski sûreleri yeniden okurdu. Müslümanlar bu ayda oruç tutar ve sonunda bayram yaparlar. Oruçlu olarak Kur’ân okumanın daha etkili olacağı sonucu çıkar. İnsan sıkıntı içinde olduğu zaman bütün bedeni ile ona çare aramaya başlar. Bütün bedeni ve zihni melekeleri ona yönelir. O anda gelen uyarılar ve çözüm önerileri insanlar tarafından en iyi anlaşılır. İşte bu sebeple Ramazan ayında Kur’ân’ı hatmetmek sünnet olmuştur. Kur’ân 600 sahifedir. Her gün 20 sahife okunduğunda bir ayda tamamlanır. Günde 10 sahifenin okunması gerektiğini söylemiştim. Ramazan ayında bu 20 sahife olmalıdır.
Gündüzleri bu yapılamıyorsa, geceleri “Teravih Namazı” böyle kılınmalıdır. İki rekatta bir selâm verilmeli ve her rekat arasında ikişer sahife meali ile beraber Kur’ân okunmalıdır. Böylece Ramazan ayının Kur’ân Ayı olduğu fiilen ispat edilmelidir.
Biz bunların hiç birisini yapamıyoruz.
Allah’tan mağfiret niyaz ediyorum.
Kurban Bayramı da Kur’ân inmesinin tamamlandığı gündür.
Hacda İslâmiyet’in kemale erdiği bildirilmiştir. Bu kemal Adem Peygamberden başlayarak Son Peygambere gelinceye kadar tamamlanmıştır.
Bugün namaz vakitlerimizi saatlerle tesbit ediyoruz:
Güneş doğmadan iki saat önce kalkıyor ve “Vitir Namazı” kılıyoruz. Bu evlerde kıldığımız namazdır. Güneş doğmadan mescide geliyor, “Sabah Namazı”nı kılıyor ve işe gidiyoruz. Öğleyin “Öğle Namazı”nı kıldıktan sonra öğle istirahatına çekiliyoruz: Öğleden sonra akşama kadar geçen zamanın yarısında “İkindi Namazı”nı kılıyor ve akşam mesaisine başlıyoruz. “Akşam Namazı”nı kıldıktan sonra yemeğimizi yiyor, gece sohbetine mescide gidiyor ve “Yatsı Namazı”ndan sonra yatıyoruz. Sonra tekrar kalkıyoruz.
Günümüzü şöyle bölüyoruz:
Günün 1/4’ü sabah mesaisi ile geçiyor. 1/8’i akşam mesaisi ile geçiyor. 1/8’i öğle istirahatıdır. 1/12’si sabah hazırlığıdır.1/4’ü gece uykusudur. 1/6’sı akşam sohbet vaktidir.
Bunları topladığımız zaman bir eder. 1/12+1/4+1/8+1/8+1/6+1/2 = ( 2+6+3+3+4+6)/24
Görülüyor ki yukarıdaki sayıların ortak paydası 24’tür. İşte gün bu sebeple 24 saate bölünmüştür. Bu bölmeyi kimler yaptı, bilmiyoruz. Ancak ilk yazının icat edildiği Sümerler döneminde bu saatin kullanıldığını bilmekteyiz. Görülüyor ki İslâmiyet Hz. Adem (as) ile başlamış ve vahiy olarak Hz. Muhammed (as) ile tamamlanmıştır. Onbinlerce yıl içinde hep birbirini tamamlayan hükümler getirmiştir. Bu da gösteriyor ki İslâmiyet ilâhi kaynaklıdır.
İnsanlar Ayın “hilâl” ve “dolunay” olmasından yararlanarak hayatlarını düzenlemişlerdir. Ayı dörde bölmüş ve “hafta” demişlerdir. Bir yıl “elli hafta” etmektedir. Bu da “yüzün yarısı”dır. Senenin de “12 ay” olduğunu bilmişlerdir. Bunlar halkın bilgileridir.
Mezopotamya’da ilim adamları ise daha ileri gitmişlerdir. Amerika yerlilerinin de astronomi bilgileri olduğu bilinmektedir. O halde astronomi bilimi Mezopotamya’dan da öncedir.
Şimdi kısaca astronomi bilgilerini vermeye çalışacağım.
ASTRONOMİ İLMİ
Astronomi ilmi “Güneş Saati” ile başlar. Düz bir sahada bir direk dikerseniz onun gölgesinin ucu düz sahada her gün eğriler çizer. Bu eğri öğle gölgesine göre simetridir. Her gün bu eğriler paralel olarak kayarlar. Gölge yazın kısa kışın uzundur. Böylece senede bir defa gidip gelerek devrini tamamlar. Benzer çizgiler ay içinde vardır. Bunlar senede on iki defa gidip gelirler. Yıldızların da güneşin günlük eğrisine benzer eğrisi vardır. Ancak bunların eğrileri sabittir. Sabit olan yıldız eğrileri ile güneşin ve ayın yerini belirlemeye yararlar. Güneş belli yıldızların yörüngelerini takip eder. Her gün değiştirir. Yıl içinde bir defa tamamlar. Yıldız gün sayısından bir gün daha fazla gün olur.
İşte bu “Güneş Saati”nden hareket ederek senenin hangi gününde olduğumuzu bilebiliriz. İnsanlar on iki ayı esas alarak güneşin gezdiği yıldızlar takımına “burç” adını verdiler. Sonra ayın 30 gün olması nedeniyle 30’a böldüler ve böylece güneşin yaklaşık bir günlük kaymayı yıldızla hesapladılar. Ay ise ayda bir defa güneşle aynı yıldız yörüngesine düşer. İşte bu gün yeni ayın başlangıcıdır.
Ayın gölgesi ile güneşin gölgesi günün belli saatinde üst üste gelir. Bunu güneş saatinden izlemek mümkündür. Reklam olsun diye televizyon veya gazete bunu yapabilir. Ne var ki Türkiye’deki basın organları dışarıdan idare edilmektedir. Önerinizi götürecek muhatap bulmanız mümkün değildir. Bu bilgileri biraz sonra uygulama imkanını bulacaksınız.
Güneş saati meydanında ayın, güneşin ve 12 burç yıldızının yerleri belirlenmiş olacaktır. Burç lambaları sabit yanacaktır. Ay ve güneş lambaları gezecektir. Kişi lambanın yanına varıp durduğu zaman karşısında ayı veya güneşi bulacaktır. Ay her gün gerilemektedir ve güneş yörüngesini geçmektedir. Her gün güneş yörüngesine ne kadar yaklaştığı orada takip edilebilir. Artık bütün ihtilaflar ortadan kalkar.
“Güneş Saati”nde ayın ne kadar zaman sonra tekrar eski yörüngeye geleceği hesaplanabilir. Güneş için de aynı hesap yapılabilir. Değerlerde oynamalar vardır. Ortalama değerler alınıp ona göre amel edilmelidir. Sümerler’den beri yapılan ölçmeler bu “Güneş Saati”ne dayanmaktadır. Yıldızların görüntüsüne dayanmaktadır.
Bizim “Güneş Saati” yapıp ona göre amel etmemiz farzdır.
Elbette güneşe ve aya bakarken astronomik aletlerden yararlanacağız.
Buna göre aşağıdaki değerler bugün insanlık tarafından kabul edilmiştir.
Ayın uzunluğu 29.530588 gün.
Yılın uzunluğu 365. 24219879 gün olarak bulunmuştur.
Ay yılının uzunluğu ay uzunluğunun 12 katıdır. 354.367056 gün etmektedir.
Bazı aylar 29 bazı aylar 30 gelmektedir. Bunun dışında yine 0.030588 günlük bir fazlalık bulunmaktadır. Bu da 44 dakika etmektedir. Biz bunu zeval süresi olarak alıyoruz. Yani güneş tam ortaya geldikten sonra 44 dakika geçmelidir ki öğle namazı kılınabilsin. Bu vakit işten çıkanların temizlik yapmaları ve yıkanmaları için ayrılmıştır.
Şimdi güneş saatinden takip ederek ayın değişimini izleyebiliriz.
Ayın güneş yörüngesine gelmesi ayda bir defa olur ve her ay 11.01168 derece doğuya kayar.
Bu bilgilere dayanarak ayın Mekke’deki değişmesi saatine göre ertesi günün yeni ayın başlangıcı olup olmadığını tesbit edebiliriz. Eğer ayın güneş yörüngesine girmesi zeval saati bitmeden olmuşsa ertesi gün yeni aydır. Geç gelmiş ise ertesi gün değil de daha sonraki gün yeni aydır.
Bunu bilgisayarda programlayabiliriz.