2000 yılının başında FELSEFE veya KELAM
Süleyman Karagülle
1389 Okunma
modern felsefeye bgiriş-18

MODERN FELSEFEYE GİRİŞ-18(671semner)bölüm56

 

İ N S A N

 

RUH

Şuur

Zekâ

Görüşme

Zevk

Nefis

FİKİR

Muhakeme

Arzu

HİS

İNSAN

Karar

Alışkanlık

İtaat

Hükmetme

Hayat

İRADE

Fiil

Kavil

ÜNSİYET

BEDEN

Hafıza

Hareket

Söz

Algı

 

İnsan bilip yapan varlıktır.

Bunu ruhu yapmaktadır, bedeni ile yapmaktadır.

İnsan bedeninin şoförüdür. Bir iş adamı araba satın alır. O arabasını çalıştırmak ister. Bir şoför kiralar. Onun için asıl olan arabadır. Şoför araba için vardır. Oysa kişi kendisi için araba alır. Gaye arabaya şoför bulmak değil kendisine araba edinmektir. İnsanın ruhu şofördür, bedeni arabadır. Beden ruh için vardır.

Allah var, O’nun yarattığı kâinat vardır. İnsan var, onun bedeni var. Demek ki kâinat Allah’ın bedenidir. Kâinatın ruhu Allah’tır. Kâinatın ruhu Allah değil, onun halifesi olanların tümüdür.

İnsan ile Tanrı arasında ne fark vardır? Tanrı kendi kendine vardır. Kendi bedenini de kendisi var etmiştir. İnsan ise Tanrı tarafından var edilmiştir. Bedenini de Allah var etmiştir. Allah kâinatın ruhu değildir. O’nun halifesi olan cin, melek, ruh ve insanın mecmuu kâinatın ruhudur. Bu sebepledir ki Allah’ın halifesi topluluktur.

Beden atomlardan oluşur. Onun özel olarak dizilmesiyle hayat ortaya çıkar. Hayat bedenin vasfıdır, ayrıca hayat diye varlık yoktur. Nefis de ruhun vasfıdır, ayrı nefis diye bir varlık yoktur. Arabaya oturup sürmekte olan şoförün sürmesi nefsidir, yani sürücünün sürme kabiliyeti nefsidir. Nefis bedeni yönetirken kendisinde mevcut olan nefis kabiliyeti ile bedeni yönetmektedir. Uyku ve ölüm hallerinde nefis hiçbir iş yapamaz. İnsan ruhu da böyledir. Ölü ve uykuda iken ruhun özellikleri kaybolmamıştır ama kullanacağı bedeni olmadığı için o nefis muattal durumdadır.

Ruhun iki özelliği vardır.

Biri fikirdir. Fikir demek tüm kâinatı bilmesi demektir, çevreyi gözetleyebilmesi demektir. Ne yaparsa ne olacağını fikir melekesi irade melekesine bildirir.

His ise olan olaylardan haberdar olur yani dışarıdan gelen etkileri ruha iletir ve kendisini harekete geçirir.

Hislerin görevi ihtiyaçları tesbit etmektir. Fikir ise insanın yaşaması ve çalışmasının nasıl yapılacağına kara verir. İnsanın yemesi gerektiğine his karar verir, nasıl yiyeceğine fikir karar verir. İrade ise hareket zamanını belirler ve şimdi yap der. Böylece insan gerekeni yaparak yaşar. İnsanın iki yanı vardır. Bir özgür kişiliğidir. Kendi iradesi ile bunları yapar. Bir de topluluğun ferdidir, onun kuralları içinde yaşamak zorundadır. Yani topluluk onun iradesini kısıtlamaktadır. Hisler yapmak ister ama fikir imkânsızlık dolayısıyla engeller. İrade yapmak, ister topluluk düzeni olarak ünsiyet onu engeller. Böylece insan denge içinde yaşar.

Şimdi nasıl yaşadığımızı kısaca görmeye çalışalım:

Hislerimiz içerden dışardan gelen uyarılarla nelere ihtiyacımız olduğunu algılar. Bunu dışta beş duyu organı ile yapar ve içte beş duyu organı ile yapar. Görme, işitme, koklama, tatma ve dokunma dış algılarımızdır. İhtiyaç, ağrı, konum, bilinç iç algılarla belirlenir. Elde edilen bu uyarılar beyne gelir ve ruh olaylardan haberdar olur. İki şekilde haberdar olur. Ya sadece bilgi olarak ulaşır. Taraf olmaz. Buna bilinç diyoruz. Ya da tehlike olarak görür, hemen yapılmasını veya yapılmamasını bildirir. Bu ruha otomatikman iletilmiş olur. Ruh bu bilgilere dayanarak iki işten birini yapar. Kendisi zekâsı ile karar verir. Beyne bilgi olarak ulaştırır. Yahut toplulukla ilgiliyse, sorun onlarla birlikte çözülecekse, o takdirde isteğini yine beyne bildirir. Burada bedenin ve ruhun beyne etkileri vardır. Olaylar ise beyinde olmaktadır. Beynin bildirmesine “muhavere” denmektedir, “diyalog” denmektedir. Yani başkasının beynine iletme demektir.

Beyin gelen bu uyarılarla harekete geçer, onu bilgi hâline getirir ve hafızada depo eder. His aldığı uyarıları acele hemen yapılacaksa iki şeyden birini yapar. Biri hemen iradeye iletir, acilen hareket etmesini sağlar. Araba süratle viraja geldiği zaman hisler hemen iradeye bildirir, irade de direksiyonu sağa çevirir. Bilinç sadece takip eder, hafızaya bile almaz, gelen uyarılar topluluğun işi ise hemen ünsiyete haber verir, o da gerekeni yapar. Hisler arzu şeklinde fikirlere iletir. Fikirler muhakemeye dönüşür. Ruhtan bilinç yoluyla emri alınır, hafızada depolanan bilgiler de beyne çağrılır ve değerlendirmeler yapılır.

İşte bu değerlendirme sonunda ne yapılması gerektiğine karar verilir ve iradeye iletir. İrade bunu gerekli zamanı kollayarak bedene emreder. Beden hareket eder. Böylece fiil meydana gelir. Yahut fikir ünsiyete bunu yap diye bildirir. Orada hüküm şeklinde olur ve muhatap gerekeni yapar.

İradedeki hareket ünsiyette söze tekabül eder. Hareket fiil olur. Söz de kavil olur. Hareket ve söz kişinin işidir. Fiil ve kavil ise artık üründür, topluluğun malıdır.

 

SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL

www.akevler.org (0532) 246 68 92

 

 

 

 


2000 yılının başında FELSEFE veya KELAM
1-GİRİŞ
1873 Okunma
2-HAZIR BULDUĞU ORTAM BAĞLAMINDA GAZALİ VE FELSEFEYİ BİTİRMESİ
1944 Okunma
3-JEAN-JACQUES ROUSSOEU VE FELSEFE
1741 Okunma
4-SOKRAT VE ADİL DÜZEN
1825 Okunma
5-THALES VE ADİL DÜZEN
1800 Okunma
6-PARMENİDES-HERAKLİT VE ADİL DÜZEN
2143 Okunma
7-EFLATUN VE ADİL DÜZEN
1663 Okunma
8-ARİSTO VE ADİL DÜZEN
1861 Okunma
9-EPİKÜR-i(KIBRISLI)ZENON VE ADİL DÜZEN
2314 Okunma
10-PLOTİN VE ADİL DÜZEN
1887 Okunma
11-AUGUSTİNUS VE ADİL DÜZEN
1739 Okunma
12-SAİNT ANSELM VE ADİL DÜZEN
1696 Okunma
13-THOMAS VE ADİL DÜZEN
1641 Okunma
14-MEİSTER ECKHART VE ADİL DZEN
2239 Okunma
15-NİKOLAUS VE ADİL DÜZEN
1646 Okunma
16-DEKART VE ADİL DÜZEN
2343 Okunma
17-PASKAL VE ADİL DÜZEN
1753 Okunma
18-SPİNOZA VE ADİL DÜZEN
1779 Okunma
19-LEİBNİZ VE ADİL DÜZEN
1839 Okunma
20-VOLTER VE ADİL DÜZEN
3284 Okunma
21-JEAN LACQUES ROUSSEAU(ÖZEL) VE ADİL DÜZEN
1531 Okunma
22-DAVİD HUME VE ADİL DÜZEN
1601 Okunma
23-IMMANUEL KANT VE ADİL DÜZEN
1879 Okunma
24-JOHANN GOTTLİEB FİCHTE VE ADİL DÜZEN
4686 Okunma
25-FRİEDRİCH SCHELLİNG VE ADİL DÜZEN
1751 Okunma
26-GEORG WİLHELM FRİEDRİCH HEGEL VE ADİL DÜZEN
1747 Okunma
27-ARTHUR SCHOPENHAUER VE ADİL DÜZEN
2157 Okunma
28-SOREN AABYE KİERKEGAARTD VE ADİL DÜZEN
1954 Okunma
29-LUDWİG ANDREAS FEUERBACH VE ADİL DÜZEN
1721 Okunma
30-FRİEDRİCH WİLHELM NİETZSCHE VE ADİL DÜZEN
1713 Okunma
31-MARTİN HEİDEGGER VE ADİL DÜZEN
1613 Okunma
32-BERTRAND RUSSEL VE ADİL DÜZEN
1894 Okunma
33-LUDWİG JOSEF JOHANN WİTTGENSTEİN VE ADİL DÜZEN
1696 Okunma
34-KARL HEİNRİCH MARX VE ADİL DÜZEN
1949 Okunma
35-SONUÇ VE YENİ FELSEFEYE GİRİŞ
1605 Okunma
36-İSLAM FELSEFESİNE GİRİŞ 1
1570 Okunma
37-İSLAM FELSEFESİNE GİRİŞ 2
1531 Okunma
38-İSLAM FELSEFESİNE GİRİŞ 3
1544 Okunma
39-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 1
1665 Okunma
40-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 2
1590 Okunma
41-MODERN FELSEFEYEİRİŞ 3
1548 Okunma
42-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 4
1552 Okunma
43-modern felsefeye giriş 5
1424 Okunma
44-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 6
1533 Okunma
45-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 7
1647 Okunma
46-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 8
1447 Okunma
47-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 9
1439 Okunma
48-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 10
1540 Okunma
49-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 11
1615 Okunma
50-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 12
1465 Okunma
51-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 13
1552 Okunma
52-modern felsefeye giriş 14
1425 Okunma
53-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ 15
1431 Okunma
54-MODERN FELSEFEYE GİRİŞ-16
1617 Okunma
55-modern felsefeye giriş-17
1553 Okunma
56-modern felsefeye bgiriş-18
1389 Okunma
57-modern felsefeye giriş 19
1474 Okunma
58-modern felsefeye giriş 20
1457 Okunma