* FELSEFE ÇALIŞMASI/KİTABI YAZILARI:
1- SOKRAT
Karısı ile didişmiştir. Karısına katlanmayı filozofluk gereği saymıştır. Karısı onun evde felsefe yapıp zamanını öldürmesini istememekte, Sokrat da dırdırdan kaçarak felsefe yapma fırsatını bulmaktadır. Sabırlı ve çalışkandı ama bir şeylere hırsı yoktu. Ayakkabısı olmadığı için ayakkabısız gezerdi.
Sokrates herkesle sohbete dalardı, onlara bilmediklerini öğretmeye çalışırdı. Kendisinin doğru bildiğini iddia etmezdi. Aristokratlar ondan hoşlanmaz, genç yoksullar onu dinlerdi. Öğretmek için değil öğrenmek için sorardı.
Sokrat günlük olayları ve basit sorunları bıkmadan tekrar eder, sonunu Tanrı’ya getirirdi. Konuşması etkiliydi. Dinleyenler etkilenmemek için ondan kaçarlardı.
Sokrates insanlara bilmediklerini anlatmakta, bilmek için çalışmaları gerektiğini söylemektedir. Evet, diyordu, ben de sizin gibi bilmeyenim, ben bilmediğimi biliyorum, siz bilmediğiniz halde bildiğinizi sanıyorsunuz.
Sokrat’ın gayesi insanlara doğruyu düşündürmek ve doğruyu yaptırmaktı. Bunun için onları düşünmeye götürmekteydi. Düşünen halk sömürenleri rahatsız eder ve dinsizlik davasını ararlar. Savunmada kendisinin ziyafetlerle ağırlanması gerektiğini, kendisi kadar Apollo’ya hizmet eden birinin bulunmadığını, onun Atinalılara Tanrı’nın lütfü olduğunu bildirir. İdama mahkum ederler. Teklif edilen kaçma fikrini şeriata aykırı bulur ve kabul etmez. Sokrat melekler aracılığı ile değil, sorduğu kimseler aracılığı ile ona vahyedildiğini söylemiş, onun emri geldiği için ölüm zehrini eliyle içmiş ve onları Tanrı’ya bırakmıştır.
Adil Düzene göre Sokrat
İnsanlığa müsbet düşünmeyi, akıl yoluyla gerçeği bulmayı bir peygamber (Hz. İbrahim) öğretmiştir. Sokrat Allah tarafından insanlara felsefeyi öğreten biri olarak görevlendirilmiştir. Sokrat’ın tüm hayatı peygamberce olmuştur. İnsanlara öğrettikleri aklî delillerdir. Gayesi hiçbir şeyi araştırmadan doğru kabul etmemek, insanın daima hata ettiğini bilmesi gerektiğini anlatmaktır. Ataların dediklerini durup dururken reddetmek yerine yaptıklarını değerlendirmektir. Bugünkü müsbet ilmin temeli budur.
İslâm âlemi de onu muallim kabul etmiştir.
Bu anlayışla hareket ettiğimiz zaman filozoflarla peygamberler arasında büyük fark kalmaz. Ne var ki peygamberler Tanrı’nın kitabını getirdiler, filozoflar ise Tanrı’nın aklını getirdiler. Peygamberlerin hayatları Tanrı’nın denetimindedir, cennetliktirler. Filozofların ne sözleri ne de hayatları bizim için delil değildir, örnek de değildir. Biz sadece onların fikirlerinden yararlanırız, onlara tâbi olmayız.
Sokrat Ekolü Hz. İbrahim’in tümdengelim ekolüdür, akıl yoluyla sorunları çözme ekolüdür. Ebu Hanife Ekolü Hz. Muhammed’in tümevarım ekolüdür. Bu iki zat aklî ve naklî ilimlerin kuruculardır.
Bizi şimdi ikisinin terkibi olan Kur’an usulünü uyguluyoruz; analoji yoluyla tümevarım, fıkıh yoluyla tümden gelerek çözümleri üretmekteyiz.
*
Ansiklopedik Bilgi:
Sokrates (Yunanca: Σωκράτης, d. MÖ 470 Alopeke, Attika - ö. MÖ 399 Atina). Heykeltıraş Sophroniskos’un ve ebe Fenarete’nin oğlu olan Sokrates, Antik Yunan filozofudur. Yunan Felsefesinin kurucularındandır. Özel yaşamına ilişkin fazla bir şey bilinmemekle beraber Sokrates, Platon ve Ksenophon’a kadar uzanan bir geleneğe göre kendisine üç çocuk veren Ksanthippi ile evlidir. Platon ve Ksenophon’un çizdiği portreye göre basık burunlu, patlak gözlü, sarkık dudaklı ve göbeklidir. Alçakgönüllü, alışkanlıkları ve felsefeden başka bir uğraşı olmadığı bilinen Sokrates, başta öğrencisi Platon olmak üzere Yunan gençleri üzerinde giderek kendisini taklit etmeye varan derecede yükselen bir etki yaratır. O'nun gibi yalın ayak yürürler. Hatta bu grup özentisini alaya almak için Aristophanes Kuşlar adlı komedyasında bir terim icat eder. Bu terim Esokraton’dur. Uzun saçlı olurlar, açlık çekerler, Sokrateslik taslayanlardır. Ahlak felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen Sokrates’in yaşamının en belirgin olaylarından biri MÖ 399 yılında hakkında açılan davadır. Platon'un Sokrates'in Savunması adlı eserinde anlattığı kadarıyla Sokrates, şehrin tanrılarına inanmamak, onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği zehirlemekle suçlanır. Sokrates bu suçlamalar sonucunda ölüme mahkûm edilir. Sokrates, yazılı bir kaynak bırakmamıştır. Yaşamı ve düşünceleri ile ilgili bilgiler Aristophanes gibi çağdaş yazarlar, Platon ve Ksenophon gibi ardıllarının yazdıkları ve Sokrates’in ölümünden on beş yıl sonra dünyaya gelen Aristoteles’in dolaylı anlatımlarıyla günümüze ulaşmıştır.
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ-622/ADİL DÜZEN DERSLERİ-452 30 Temmuz 2011
ALTINDA SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92