Mete Firidin
Kıtalar Ve Revasiye
17.02.2011
9871 Okunma, 1 Yorum

KITALAR VE REVASİYE

Arapça’da  dağ “cebel”dir. Çoğulu dağlar “Cibal”dir. Kur’an’da hem “Cebel”(Haşir, 59/21), hem de “Cibal”(Amme, 78/7) kelimesi kullanılmıştır.

“Revâsiye” kelimesi ise Kur’an’da yalnız çoğul olarak “Revasî”(sure ve ayet 13:3 ve 15:19 ve16:15 ve 21:31 ve 27:61 ve 31:10 ve 41:10 ve 50:7 ve 77:27 olmak üzere 9 kez geçmektedir. Ayrıca bir kez (34:13) “Râsiyât” şeklinde kullanılmıştır. Bu kelimenin fiili “Resâ-Yersû” olup bir şeyi bir yere sabit kılmak, perçinleştirmek manasına gelir. Sözlük anlamı itibariyle bu kelime dağ için kullanılmaz. Nitekim Kur’an’da yer alan “ve’l-cibale Ersâhâ”(Naziat, 79/32) ayetinde Cibal kelimesi, “Revasî” kelimesinin –if’al babından- fiili olan “ersâ” ile birlikte kullanılmıştır. Manası “Yerin dağlarını oturttu/sabitleştirdi” şeklindedir.

Bu 9 ayetlerde isim olarak çakılı büyük kara parçası olarak kullanılmaktadır. Diğer iki ayette ise çakma fiili olarak kullanılmıştır.

Rad suresi 4. Ayette geçen kıta kelimesi ise birbirine bitişik bölümler ,bölgeler anlamında kullanılmıştır. Yani Asya ve Afrika’nın hem sulak ve verimli yerleri olduğu gibi ona komşu çölleri de vardır. Bunlardan her bir parçası bir kıtadır, bir bölgedir.

Tarih boyunca yanlış adlandırmadan dolayı Kıtalar (revasiye, continent) kıta olarak adlandırılmıştır.

Aslında bizim kıtalar olarak adlandırdığımızın adı revasiye olmalıydı!

Bunun nedenini açıklamak için önce yeryüzü hakkında temel bazı bilgileri bilmek gerekir.

Yerkabuğu yer kürenin en dış katmanıdır. Yer kürenin toplam hacminin % 2'den azını, kütlesinin ise yüzde 4'ünü oluşturur. Daha derin tabakalara oranla düşük yoğunlukta ve katı yapıdadır. Manto katmanının en dış bölümü ile birlikte taş küreyi oluşturarak, derindeki nisbeten akışkan astenosfer tabakası üzerinde yüzercesine hareket eder. Yer kabuğunun okyanus tabanlarında kalan kısmı oldukça ince (5-10 km), kıtalardaki kısmı ise daha kalındır (30-70 km). Yer kabuğu yoğunluğunun okyanus tabanlarında daha yüksek (3,2 g/cm³, kıtalarda ise daha düşük (2,7 - 3 g/cm³) olduğu bilinmektedir. Bu farklılıklar nedeniyle, 'okyanus kabuğu' (ya da 'okyanusal kabuk') ve 'kıta kabuğu' ('kıtasal kabuk') şeklinde iki ayrı tanım yerleşmiştir

Karalarda daha kalın (35-40 km), Tibet Platosunda ise 70 km, deniz ve okyanus tabanlarında ise daha ince (8-12 km) olan yer kabuğunun ortalama kalınlığı 33 kilometre kadardır. Kimyasal bileşimi ve yoğunluğu birbirinden farklı iki kısımdan meydana gelir. Bunlardan biri granit bileşimindeki kayaçlardan oluşan granitik yerkabuğu; diğeri ise bazalt bileşimindeki kayaçlardan oluşan bazaltik yerkabuğudur.

Granitik yerkabuğunda silisyum ve alüminyum elementleri hakimdir. Bu nedenle daha hafiftir; yoğunluğu 2.7-2.8 g/cm3 arasında bulunur. Yerkabuğunun üst kısmını teşkil eder. Bazaltik yerkabuğunda ise silisyum ve magnezyumlu unsurlar hakimdir. Dolayısıyla granitik kabuktan daha ağırdır; yoğunluğu 3-3.5 g/cm3 arasında değişir. Granitik yerkabuğunun altında ve okyanus tabanlarında yer alır. Bu nedenle bazaltik yerkabuğuna "okyanusal kabuk" adı da verilir. Bu iki kısım bütün kıtaların altında bulunmaktadır. Buna karşılık okyanusların altında durum farklıdır. Burada bazaltik kabuk birkaç km kalınlıkta ince bir tabaka halinde uzanır. Buna karşılık granitik kabuk ya hiç yoktur.yada çok incedir.

Kıtaların altında bulunan ve karaların en üstte durmasını sağlayan bu granit tabakaya “continental crust” denir. Ayrıca bu tabakanın içinde daha eski ve daha dayanıklı bölgeler vardır. Bunlara da “Craton” denir. Bu craton lar adeta bir çivi veya kazık gibi kıta kabuğunu altta kalan kısıma çakarlar. Böylece kıtalar sağlam bir yapı kazanırlar.

Şimdi” revasiye”kelimesinin geçtiği ayetleri yeniden düşünelim. Revasiye yazan yerlere "sıradağlar" kelimesi yerine "Kıtalar" kelimesini koyalım ve ne kadar doğru olduğunu görelim.

Bazı kıtalarda gece iken bazı kıtalarda gündüzdür. Her kıtada farlı olan ürünler vardır. Mesela domates,patetes ,fasülye ,mısır 1500 lü yıllarda Amerikadan getirilmiştir. Craton lar kıtaların depremlerden etkilenmeyi ve parçalanmasını engellerler. Tıpkı deprem bölgesine yapılan binalara kazıklı temeller yapılması gibi.Bütün kıtayı boylu boyunca geçen Amazon nehri, Nil nehri, Misisipi nehri, Tuna nehri gibi.

Aslında kıta dediğimiz büyük kara parçası Kuran'a göre RASİYE dir.

 

 

 

 


YorumcuYorum
Süleyman Karagülle
23.02.2011
17:51

Asya : 44.387.000 km2

Avrupa : 10.532.000 km2

kuzey Amerika : 24.246.000 km2

güney Amerika : 17.832.000 km2

Afrika : 30.319.000 km2

Avustralya : 8.150.000 km2

Antarktika : 13.500.000 km2

Mete Firidin

KITALAR VE REVÂSİYE

2/17/2011

KITALAR VE REVÂSİYE

Arapça’da dağ “cebel”dir. Çoğulu dağlar “cibal”dir. Kur’an’da hem “cebel” (Haşir, 59/21), hem de “cibal” (Amme, 78/7) kelimesi kullanılmıştır.

“Revâsiye” kelimesi ise Kur’an’da yalnız çoğul olarak “revâsî” (sûre ve âyet 13:3 ve 15:19 ve 16:15 ve 21:31 ve 27:61 ve 31:10 ve 41:10 ve 50:7 ve 77:27 olmak üzere 9 kez geçmektedir. Ayrıca bir kez (34:13) “râsiyât” şeklinde kullanılmıştır. Bu kelimenin fiili “resâ-yersû” olup bir şeyi bir yere sâbit kılmak, perçinleştirmek manasına gelir. Sözlük anlamı itibariyle bu kelime dağ için kullanılmaz. Nitekim Kur’an’da yer alan “ve’l-cibâle ersâhâ” (Naziât, 79/32) ayetinde cibâl kelimesi, “revâsî” kelimesinin -if’âl babından- fiili olan “ersâ” ile birlikte kullanılmıştır. Manası “yerin dağlarını oturttu / sabitleştirdi” şeklindedir.

Bu 9 ayetlerde isim olarak çakılı büyük kara parçası olarak kullanılmaktadır. Diğer iki ayette ise çakma fiili olarak kullanılmıştır.

Rad sûresi 4. âyette geçen kıta kelimesi ise birbirine bitişik bölümler anlamında kullanılmıştır. Yani Asya ve Afrika’nın hem sulak ve verimli yerleri olduğu gibi ona komşu çölleri de vardır. Bunlardan her biri bir kıtadır.

Tarih boyunca yanlış adlandırmadan dolayı kıtalar (continent) kıta olarak adlandırılmıştır.

Aslında bizim kıtalar olarak adlandırdığımızın adı revâsiye olmalıydı!

Bunun nedenini açıklamak için önce yeryüzü hakkında temel bazı bilgileri bilmek gerekir:

Yerkabuğu yerkürenin en dış katmanıdır. Yerkürenin toplam hacminin % 2’den azını, kütlesinin ise yüzde 4’ünü oluşturur. Daha derin tabakalara oranla düşük yoğunlukta ve katı yapıdadır. Manto katmanının en dış bölümü ile birlikte taş küreyi oluşturarak derindeki nispeten akışkan astenosfer tabakası üzerinde yüzercesine hareket eder. Yerkabuğunun okyanus tabanlarında kalan kısmı oldukça ince (5-10 km), kıtalardaki kısmı ise daha kalındır (30-70 km). Yerkabuğu yoğunluğunun okyanus tabanlarında daha yüksek (3,2 g/cm³), kıtalarda ise daha düşük (2,7 - 3 g/cm³) olduğu bilinmektedir. Bu farklılıklar nedeniyle ’okyanus kabuğu’ (ya da ’okyanussal kabuk’) ve ’kıta kabuğu’ (’kıtasal kabuk’) şeklinde iki ayrı tanım yerleşmiştir.

Karalarda daha kalın (35-40 km), Tibet platosunda ise 70 km, deniz ve okyanus tabanlarında ise daha ince (8-12 km) olan yerkabuğunun ortalama kalınlığı 33 kilometre kadardır. Kimyasal bileşimi ve yoğunluğu birbirinden farklı iki kısımdan meydana gelir. Bunlardan biri granit bileşimindeki kayaçlardan oluşan granitik yerkabuğu; diğeri ise bazalt bileşimindeki kayaçlardan oluşan bazaltik yerkabuğudur.

Granitik yerkabuğunda silisyum ve alüminyum elementleri hakimdir. Bu nedenle daha hafiftir; yoğunluğu 2.7-2.8 g/cm3 arasında bulunur. Yerkabuğunun üst kısmını teşkil eder. Bazaltik yerkabuğunda ise silisyum ve magnezyumlu unsurlar hakimdir. Dolayısıyla granitik kabuktan daha ağırdır; yoğunluğu 3-3.5 g/cm3 arasında değişir. Granitik yerkabuğunun altında ve okyanus tabanlarında yer alır. Bu nedenle bazaltik yerkabuğuna "okyanusal kabuk" adı da verilir.

Bu iki kısım bütün kıtaların altında bulunmaktadır. Buna karşılık okyanusların altında durum farklıdır. Burada bazaltik kabuk birkaç km kalınlıkta ince bir tabaka halinde uzanır. Buna karşılık granitik kabuk ya hiç yoktur ya da çok incedir.

Kıtaların altında bulunan ve karaların en üstte durmasını sağlayan bu granit tabakaya “continental crust” denir. Ayrıca bu tabakanın içinde daha eski ve daha dayanıklı bölgeler vardır. Bunlara da “craton” denir. Bu cratonlar adeta bir çivi veya kazık gibi kıta kabuğunu altta kalan kısma çakarlar. Böylece kıtalar sağlam bir yapı kazanırlar.

Şimdi “revâsiye” kelimesinin geçtiği ayetleri yeniden düşünelim:

Rad 3: ?????? ??????? ????? ???????? ???????? ?????? ????????? ???????????? ????? ????? ???????????? ?????? ?????? ?????????? ????????? ??????? ????????? ?????????? ????? ??? ?????? ???????? ????????? ??????????????

Bu ayetin manasını tam olarak açıklayabilmemiz için dünyadaki sıradağlara bakalım:

a) Kuzey sıradağlar: Bunlar Çin’den başlar, Himalayalar’dan geçer, Anadolu’ya uğrayarak Avrupa’da Alpler’e kadar gider, Atlas okyanusunda battıktan sonra Kanada’da ortaya çıkar. Bu sıradağların görevi kuzeyden gelen soğuk kuru rüzgâr ile ekvatordan gelen sıcak nemli rüzgârları çatıştırmak ve böylece tüm kıtayı yağmurlara boğmaktır.

b) İkinci sıradağlar batıda Amerika kıtalarında kuzeyden güneye uzanır. Bunun görevi de dünya dönerken atmosferi de döndürmektir. Böylece şiddetli doğu batı rüzgârları önemlidir.

c) Bunun dışında Afrika’da ve Avustralya’da da buna benzer dağ silsileleri vardır.

Güney kutbu da yüksek kara ile kaplıdır. Yağan karlar orada depo edilir. Sonra eriyerek denizlerin devamlı aynı seviyede kalmasını sağlar.

Yağmurlar ve ırmaklar bu sıradağlar sayesinde vardır. Bu sıradağlar aynı zamanda kıtaları da tarif eder. Demek ki revâsiyeyi sıradağları içeren kara parçaları şeklinde düşünebiliriz.

1. ve hüve : ve o

2. ellezî : ki o

3. medde : uzattı, yaydı

4. el arda : yeryüzü

5. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı (yarattı)

6. fî-hê : orada

7. revâsiye : kıtalar

8. ve enhêren : ve nehirler

9. ve min külli : ve hepsinden

10. es semerâti : ürünler, meyveler

11. ce‘ale : kıldı (yarattı)

12. fî-hê : orada

13. zevceynisneyni

(zevceyni)

(isneyni) : ikili (zıt cinsten eşler) bir çift

: (zıt cinsli bir çift (dişi+erkek))

: (iki, ikili)

14. yuğşi : örter

15. el leyl : gece

16. en nehâre : gündüz

17. inne : muhakkak

18. fî zâlike : bunda vardır

19. le âyâtin : elbette ayetler

20. li kavmin : bir kavim için

21. yetefekkerûne : tefekkür ederler

Bazı kıtalarda gece iken bazı kıtalarda gündüzdür. Her kıtada farklı olan ürünler vardır. Mesela domates, patates, fasulye, mısır 1500’lü yıllarda Amerika’dan getirilmiştir.

Hicr: 19

?????????? ???????????? ????????????? ?????? ????????? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ??????????

Dağlar yalnız karaların içinde yoktur, aynı zamanda da denizlerde de vardır. Denizlerde de su akıntıları aynı şekilde kontrol eder. Karada havanın temiz kalmasını sağlar, denizde de suların temiz kalmasını sağlar. Hayat ancak o sayede mümkün olur.

1. ve el arda : ve yeryüzü

2. medednâ-hâ : biz onu uzattık (yaydık)

3. ve elkaynâ : ve biz koyduk, bıraktık

4. fî-hâ : orada

5. revâsiye : kıtalar

6. ve enbetnâ : ve biz nebat (bitkiler) yetiştirdik

7. fî-hâ : orada

8. min kulli şey’in : her şeyden

9. mevzûnin : mevzun, birbiriyle orantılı, ölçülü

Nahl: 15

????????? ??? ???????? ????????? ??? ??????? ?????? ???????????? ????????? ???????????? ???????????

“Temîde biküm” size meydan olsun diye yani bize akan olacaktır. Kastedilen yalnız dağlar olsaydı bize “en temîde” olmazdı. Hala o dağlarda yaşamıyoruz. Demek ki öyle bir yerin adıdır ki orada sıradağlar vardır. Ayrıca geniş yollar meydanlar vardır. Bu ayet bize kıra anlamını vermeye çok daha kesin şekilde yaklaştırmaya götürmektedir.

1. ve elkâ : ve bıraktı, koydu, attı

2. fî el ardı : yeryüzünde

3. revâsiye : kıtalar

4. en temîde : sarsılması

5. bi-kum : sizinle

6. ve enhâren : ve nehirler

7. ve subulen : ve yollar

8. lealle-kum : umulur ki, böylece

9. tehtedûne : yol bulursunuz (menzillerinize ulaşırsınız)

Cratonlar kıtaların depremlerden etkilenmeyi ve parçalanmasını engellerler.

Tıpkı deprem bölgesine yapılan binalara kazıklı temeller yapılması gibi.

Bütün kıtayı boylu boyunca geçen Amazon nehri, Nil nehri, Mississippi nehri, Tuna nehri gibi.

Enbiya: 31

??????????? ??? ????????? ????????? ??? ??????? ?????? ??????????? ?????? ???????? ??????? ??????????? ???????????

Meydanlar var meydanları birbirine bağlamak için dağların arasından geçen yollar vardır. Sadece meydan değil sıradağların olduğu alan ve bu sıradağların arasında geçitler vardır.

1. ve ce‘al-nâ : ve biz kıldık

2. fî el ardı : yeryüzünde

3. revâsiye : kıtalar

4. en temîde bi : sarsması

5. him : onlar, onları

6. ve ce‘al-nâ : ve kıldık

7. fîhâ : orada

8. ficâcen : geniş yollar, iki dağ arasındaki geniş geçit yerleri

9. subulen : sebîller, yollar

10. le‘alle-hum : umulur ki böylece onlar

11. yehtedûne : hidayete ererler

Neml: 61

?????? ?????? ????????? ???????? ???????? ?????????? ?????????? ???????? ????? ????????? ???????? ?????? ????????????? ???????? ???????? ????? ??????? ???? ???????????? ??? ???????????

Karar durulacak yerleşilecek yer demektir. Müstekarr olarak da geçer. Dengede olmak anlamında da kullanmaktayız. Aralarında nehirler yaptık denmektedir demek ki bu dağlar vadi kenarlarındaki sırtlardır. Yerüstü öyle engellerle yaratılmıştır ki aralarında ırmaklar akar. Burada revâsiye enhêrdan sonra kullanılmıştır. Zaman itibariyle revâsiye önce enhêr sonradır. Ama plan itibariyle önce nehirler planlanmış. Nehrin olması için de dağlar yaratılmıştır. Onun için her iki şekilde zikredilmektedir.

1. em : yoksa, veya

2. men : kim, kimse

3. ce‘ale : kıldı, yaptı, yarattı

4. el arda : arz, yeryüzü

5. karâren : karar yeri, yerleşmeye uygun mekân

6. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

7. hılâle-hâ : onun ara(lar)ında

8. enhâren : nehirler

9. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

10. lehâ : onun, onun için

11. revâsiye : kıtalar

12. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

13. beyne : arasında

14. el bahreyni : iki deniz

15. hâcizen : perde, engel

16. e : mı

17. ilâhun : bir ilâh

18. me‘allâhi (mea allâhi) : Allah ile beraber

19. bel : hayır

20. ekseru-hum : onların çoğu

21. lâ ya‘lemûne : bilmiyorlar

Lokman: 10

?????? ????????????? ???????? ?????? ??????????? ????????? ??? ????????? ????????? ??? ??????? ?????? ??????? ?????? ??? ????? ???????? ???????????? ???? ????????? ???? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ???????

1. halaka : yarattı, halketti

2. es semâvâti : semalar, gökler

3. bi gayri : olmadan, olmaksızın

4. amedin : direkler

5. terevne-hâ : onu görüyorsunuz

6. ve elkâ : ve attı, yerleştirdi, oluşturdu

7. fî el ardı : arzda, yeryüzünde

8. revâsiye : kıtalar

9. en temîde : sarsar diye (sarsmasın diye)

10. bi-kum : sizin için

11. ve besse : ve yaydı

12. fî-hâ : orada

13. min : den, dan

14. kulli : her, hepsi

15. dêbbetin : yürüyen hayvan

16. ve enzelnâ : ve biz indirdik

17. min es semâi : semadan, göklerden

18. mâen : su

19. fe : böylece

20. enbetnâ : nebat (bitki) yetiştirdik

21. fî-hê : orada

22. min : den, dan

23. külli : her, hepsi

24. zevcin : eş, çift

25. kerîmin : kerim, güzel, çok, ikram edilen

Fussilet: 10

???????? ?????? ????????? ??? ????????? ????????? ?????? ????????? ?????? ???????????? ??? ?????????? ???????? ?????? ???????????????

Revâsiyenin fevkine konduğu ifade edilmektedir. Bu da yerkabuğunun üzerine konan yükseklerdir. Karalarda yükselen münferit dağlar değildir. Ovalarla beraber dağlardır. Buradaki zamirin arzda geçtiği dört mevsimden bahsetmesinden anlıyoruz. Râsiyeler yerkürenin üzerine konan kara parçalarıdır. Kıtalar daha başka nasıl tanımlanır.

1. ve ce‘ale : ve kıldı, oluşturdu

2. fî-hê : orada

3. revâsiye : kıtalar

4. min : den

5. fevkı-hê : onun üzerinde

6. ve bâreke : ve bereketli kıldı

7. fî-hê : orada

8. ve kaddere : ve takdir etti

9. fî-hê : orada

10. akvâte-hê : onun rızıkları

11. fî : de, içinde

12. erbe‘ati : dört

13. eyyâmin : günler

14. sevâen : musavi olarak, eşit olarak

15. li es sâilîne : isteyenler için, dileyenler için

Kaf: 7

??????????? ???????????? ????????????? ?????? ????????? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ???????

1. ve el arda : ve arz, ve yer

2. medednâ-hê : onu döşeyip yaydık

3. ve elkaynâ : ve attık, bıraktık

4. fî-hê : onda, orada

5. revâsiye : kıtalar

6. ve enbetnâ : ve bitirdik, yetiştirdik

7. fî-hê : onda, orada (oraya)

8. min külli : hepsinden

9. zevcin : çift

10. behîcin : güzel, parlak

Murselat: 27

??????????? ?????? ????????? ?????????? ???????????????? ????? ????????

Burada da râsiyelerin sıfatını getirmektedir. Yüksek engebelerin bulunduğu alanlardır. Yağmurlar bu sayede yağmaktadır. Biz tatlı suyu bununla almaktayız. Şâmihât dişi müennes gelmiştir münferit dağlar değil birbirine uyumlu görevli dağlar demek olmaktadır. Daha önce bu işlerden ve görevlerden bahsetmiştim.

1. ve ce‘alnâ : ve kıldık, yaptık

2. fî-hâ : orada

3. revâsiye : kıtalar

4. şâmihâtin : çok büyük

5. ve eskaynâ-kum : ve sizi biz suladık (içecek su verdik)

6. mâen : su

7. furâten : tatlı

Aslında kıta dediğimiz büyük kara parçası RASİYE’dir.

Kıta olarak Güney Amerika, Kuzey Amerika, Afrika, Avustralya ve Avrupa, Sibirya, Orta Asya, Çin, Hint ve Antarktika olmak üzere 9 kıta vardır.





Son Eklenen Makaleler
Mete Firidin
Cehennem Etimoloji
1.04.2025 805 Okunma
4 Yorum 15.04.2025 08:45
Mete Firidin
Sabah, Akşam, Yatsı namazlarında sesli okumanın nedeni
21.03.2025 390 Okunma
Mete Firidin
Hanif Kelimesi
3.12.2024 589 Okunma
Mete Firidin
Q Metni
14.11.2024 541 Okunma
Mete Firidin
SWE Kökü
21.10.2024 706 Okunma
Mete Firidin
O Cennet Yaprakları
25.08.2024 669 Okunma
Mete Firidin
Kelime kökü AMD
21.08.2024 608 Okunma
Mete Firidin
Kelime Kökü WTD
21.08.2024 602 Okunma
Mete Firidin
Kelime Kökü TıWD (Keettevdi)
11.08.2024 1192 Okunma
Mete Firidin
Taha Suresi 98 (97). Ayet ve Haphephobia
4.08.2024 978 Okunma
Mete Firidin
Rum Suresi ve Yeryüzünün En Alçak veya Daha Alçağı
6.06.2024 1177 Okunma
1 Yorum 22.04.2025 13:31
Mete Firidin
Fil Suresi Tefsiri
1.06.2024 1314 Okunma
1 Yorum 05.06.2024 04:38
Mete Firidin
Ebu Leheb
22.05.2024 943 Okunma
Mete Firidin
Cibril
1.05.2024 790 Okunma
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 1160 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024 1710 Okunma
Mete Firidin
Nisa Suresi 159. Ayet ve Pavlus
2.03.2024 1001 Okunma
Mete Firidin
Kuran-ı Kerim’de Maide Kelimesi ve Yuvarlak Masa
25.02.2024 1230 Okunma
Mete Firidin
İblis Hadisleri
4.02.2024 1266 Okunma
Mete Firidin
Dinlerin Kökeninin Sümer’e Dayandığı Safsatası
15.12.2023 1095 Okunma
Mete Firidin
Bizden Melekler Kılınması ve Hz. İsa
28.09.2023 1057 Okunma
Mete Firidin
İncil ve İnciller
29.04.2023 984 Okunma
Mete Firidin
Nedir İnsanın Yüklendiği Emanet?
19.02.2023 1181 Okunma
Mete Firidin
Ümmet-i Muhammed’in Şimdiki Durumu
11.02.2023 1186 Okunma
1 Yorum 17.02.2023 16:53
Mete Firidin
Kuran'da Doğu, Doğuş Kelimeleri
25.01.2023 1480 Okunma
5 Yorum 24.02.2023 17:47
Mete Firidin
Diller ve Anlatım
7.01.2023 837 Okunma
Mete Firidin
O Dalga
20.11.2022 1353 Okunma
Mete Firidin
Faiz (riba) Haram da Enflasyon Haram Değil mi?
16.11.2022 1715 Okunma
3 Yorum 27.11.2022 18:05
Mete Firidin
İshak Doğduğunda Hz. İbrahim ve Hz. Lut Neredeydi?
15.08.2022 1339 Okunma
Mete Firidin
Namaz ve Maun Suresi
31.07.2022 2227 Okunma
1 Yorum 03.09.2022 18:00
Mete Firidin
Allah Akleder mi?
27.04.2022 2223 Okunma
1 Yorum 28.04.2022 17:41
Mete Firidin
Melek Olmak?
5.03.2022 2613 Okunma
2 Yorum 17.03.2022 11:19
Mete Firidin
Kıraatler
5.02.2022 1723 Okunma
Mete Firidin
Hz. Mehdi
1.02.2022 1948 Okunma
Mete Firidin
Wav
29.01.2022 1513 Okunma
Mete Firidin
Zulümat
22.01.2022 2172 Okunma
Mete Firidin
Kitap
19.12.2021 1686 Okunma
Mete Firidin
Kuran’a Göre Dünya Dönüyor mu?
13.12.2021 2167 Okunma
Mete Firidin
Kuran’a Göre Dünya Yuvarlak mı, düz mü?
11.12.2021 2409 Okunma
Mete Firidin
Gondwana
11.12.2021 1564 Okunma
Mete Firidin
Şura Suresi 34. Ayet ve Rüzgâr Gücü
21.11.2021 2087 Okunma
Mete Firidin
Beled Suresi 5. (4.) Ayet ve Adaptasyon
21.11.2021 1931 Okunma
Mete Firidin
Ali İmran Suresi 82. Ayet
7.11.2021 1791 Okunma
Mete Firidin
Zeyd Evlatlık mı?
28.10.2021 2253 Okunma
Mete Firidin
Laiklik ve Diyanet
23.08.2021 2837 Okunma
3 Yorum 23.08.2021 19:15
Mete Firidin
Yeni, Kuran-ın Gelişmiş Bilimsel Etimolojik Meali
16.08.2021 4838 Okunma
2 Yorum 17.08.2021 10:08
Mete Firidin
Kuran’da Nefs Kelimesinin Anlamı
8.05.2021 2197 Okunma
Mete Firidin
Âdem
17.02.2021 3655 Okunma
2 Yorum 06.03.2021 07:27
Mete Firidin
Kâbe, Göbeklitepe, Stonehenge…
16.01.2021 2706 Okunma
Mete Firidin
Piç
5.12.2020 5406 Okunma
2 Yorum 10.02.2021 07:29
Mete Firidin
Kerahat Vakti
12.11.2020 3202 Okunma
Mete Firidin
İki Kez Ölmek
23.08.2020 3708 Okunma
1 Yorum 23.08.2020 18:41
Mete Firidin
Araf Suresi 173. Ayet ve Fenotip
5.07.2020 3933 Okunma
2 Yorum 05.07.2020 14:56
Mete Firidin
Öğle ve İkindi Namazlarının Farz Rekât Sayısı
28.06.2020 4190 Okunma
3 Yorum 01.07.2020 09:08
Mete Firidin
Müslümanların Kıble Değiştirmeleri
24.05.2020 3993 Okunma
1 Yorum 06.06.2020 01:50
Mete Firidin
Allah’ın Doğru Yolu Üzerine Oturanlar!
30.04.2020 3989 Okunma
3 Yorum 01.06.2020 16:40
Mete Firidin
Naziat Suresi'ndeki Jeolojik Dönemler
8.04.2020 3103 Okunma
Mete Firidin
İsrailoğullarının Oğullarına Uygulanan Kafa Kesme Cezas
28.03.2020 4402 Okunma
1 Yorum 28.03.2020 21:35
Mete Firidin
İsrailoğulları'nın Oğullarının Boğazlanması
28.03.2020 3358 Okunma
Mete Firidin
Ramazan’da Keyfi Oruç Tutmamanın Karşılığı
21.03.2020 4194 Okunma
1 Yorum 23.03.2020 03:25
Mete Firidin
Kutsal Kudüs!
1.02.2020 5861 Okunma
9 Yorum 03.02.2020 20:52
Mete Firidin
Hadisler
1.02.2020 5177 Okunma
6 Yorum 17.02.2020 22:05
Mete Firidin
Kuran'da Yevm Kelimesi
28.12.2019 6211 Okunma
2 Yorum 03.01.2020 19:36
Mete Firidin
Arapça Kutsal mıdır?
19.10.2019 4417 Okunma
Mete Firidin
Nisa Suresi 9. (8.) Ayet Meali
19.10.2019 4392 Okunma
Mete Firidin
Ennesi
27.09.2019 4526 Okunma
Mete Firidin
İbrahim Suresi 17. (16.) Ayet
27.09.2019 3789 Okunma
Mete Firidin
Kuran'a Göre Nikah Yaşı Nedir?
27.09.2019 5334 Okunma
Mete Firidin
Talak Suresi 4. Ayet ve Pedofili
11.07.2019 14459 Okunma
13 Yorum 16.07.2019 05:54
Mete Firidin
Kilisede Mum Dikmek
14.06.2019 4362 Okunma
Mete Firidin
Şeyhe Teslimiyet!
14.06.2019 6004 Okunma
5 Yorum 20.06.2019 23:32
Mete Firidin
O İğnenin Deliği ve O Deve
7.06.2019 5544 Okunma
Mete Firidin
İki Hırsızın Çok Eli
30.05.2019 5602 Okunma
5 Yorum 16.06.2019 23:09
Mete Firidin
Nisa 16. Ve 17. Ayet Çeviri Faciası
7.04.2019 8133 Okunma
1 Yorum 07.04.2019 10:00
Mete Firidin
Helal ve Haram Hayvanlar Nelerdir?
27.03.2019 5670 Okunma
3 Yorum 28.03.2019 00:12
Mete Firidin
Âdemoğlu Şeytanın Halifesidir
22.03.2019 10282 Okunma
14 Yorum 27.03.2019 17:22
Mete Firidin
Samiri’nin Buzağısına Uygulanan İşlem
15.03.2019 6312 Okunma
1 Yorum 16.03.2019 02:53
Mete Firidin
Yunus Peygamber Balinanın Karnında
15.03.2019 8413 Okunma
8 Yorum 25.06.2020 18:13
Mete Firidin
Göğün Yedisindeki Ay
1.03.2019 3962 Okunma
Mete Firidin
Cuma Namazı
19.01.2019 8914 Okunma
11 Yorum 20.01.2019 19:49
Mete Firidin
Maymun Olan Yahudiler
10.01.2019 5807 Okunma
Mete Firidin
Leucippos Hz. Lokman mı?
27.12.2018 4651 Okunma
Mete Firidin
Nefs, Nefes, Nefah, Nefakh Kelimeleri
17.12.2018 5883 Okunma
Mete Firidin
Hz. Yusuf’a Secde!
7.12.2018 7988 Okunma
6 Yorum 07.02.2020 21:36
Mete Firidin
O Melikin Su Kabı!
6.12.2018 3482 Okunma
Mete Firidin
Kuran'da Hardal Kelimesi
25.11.2018 5721 Okunma
Mete Firidin
Hınzır
12.11.2018 13143 Okunma
19 Yorum 31.01.2021 23:14
Mete Firidin
Hz. Muhammed'e İman
13.10.2018 9265 Okunma
11 Yorum 15.10.2018 22:32
Mete Firidin
Başörtüsü Meselesi
6.10.2018 6868 Okunma
1 Yorum 06.10.2018 17:13
Mete Firidin
Hevasını Tanrısı Edinenler
17.07.2018 3908 Okunma
Mete Firidin
2019 Ramazan Ay'ı ne zaman?
16.06.2018 5300 Okunma
2 Yorum 05.05.2019 12:52
Mete Firidin
Adet Görmekteyken Kadın Namaz Kılabilir mi?
14.06.2018 13442 Okunma
16 Yorum 17.04.2020 16:27
Mete Firidin
2018 Ramazan Bayramı ne zaman?
14.06.2018 3514 Okunma
Mete Firidin
Kuran’da Gündüzün Bölümleri
13.05.2018 5028 Okunma
Mete Firidin
Ölünce melek mi oluruz?
12.05.2018 7330 Okunma
4 Yorum 14.05.2018 12:51
Mete Firidin
ÖNSÖZ
10.05.2018 6967 Okunma
9 Yorum 16.05.2018 20:41
Mete Firidin
Kuran-ın Gelişmiş Bilimsel Etimolojik Meali
10.05.2018 19253 Okunma
2 Yorum 02.10.2021 23:10
Mete Firidin
Yedi Gece ve Sekiz Gün, Atlantis
25.02.2018 7676 Okunma
5 Yorum 13.05.2020 16:11
Mete Firidin
Fussilet Suresi 10. Ayet Tefsiri
4.02.2018 7946 Okunma
6 Yorum 05.02.2018 08:31
Mete Firidin
Enam Suresi 145. Ayet Ve Haram Yiyecekler!
31.12.2017 27573 Okunma


© 2025 - Akevler