Türkiye’nin geri kalmasının sebebi hukukun işlememesidir.
Bir ortağımızı geldi. Bizimle anlaştı. Bir yerin inşaatını yapacaktık. Dava sorunu vardı. Herkesi razı ettik ama bir bayan ortak ‘hayır’ dedi ve başlayamadık. Sonunda ortağımız bizimle olan mukaveleyi bozdu, cari usullerle çözmeyi tercih etti. O bayanı razı etti ama karşısına Hazine çıktı. Biri ölmüş, vâris bırakmamış, onun payı devlete kalmış, bir türlü uzlaşmıyor. Böylece on sene daha geçti yani o dava elli senelik bir dava!
Şimdi düşünün, bir insan 20 yaşında ancak tasarruf yapma imkânı kazanır. 70 yaşından sonra da artık kendisini emekli eder. Bu insanlara bundan büyük zulüm olabilir mi?
Bizim size tavsiyelerimiz vardır.
İktidar olmak gerekmez. Mevcut kanunları bilirseniz o kanunlarda çözümler de vardır. Sermaye o kanunları kendisine hazırladığı için hep lehte maddeler vardır.
Ne var ki bundan yalnız Sermaye yararlanır. Bunun iki sebebi vardır. Kanunları öyle hazırlatmıştır ki ancak büyük sermaye sahipleri yararlanırlar. Küçük firmalar ezilip giderler. Bu birinci oyundur.
İkinci oyun şudur. O kadar karışık ve çok mevzuat vardır ki ancak büyük ve çok hukukçu çalıştıranlar ve birçok maliyecileri olanlar yararlanırlar, halk ise ezilip gider.
İşte bunun çözümü kooperatifçiliktir. Kooperatifte esnaflar bir araya gelir kooperatifler kurarlar. Her biri kendi işini yapar ama dışarıya tek firma yani büyük firma olarak görünürler. Sermaye’nin koyduğu büyüklük engeli aşıldığı gibi genel hizmetleri ile bilgisizlik engeli de aşılmış olur. Büyük firmalarla yarışır hale gelirler ve krizleri atlatırlar.
Devletin desteklediği büyük kooperatifler veya halkın kurduğu büyük kooperatifler de bu işi başaramazlar, çünkü büyüyünce Sermaye onlara musallat olur, devlet memurlarına oynadığı oyunu onlara da oynar. Merkezden yönetimlerle işyerlerinin sorunları çözülemez. Bu sebepledir ki semt kooperatifleri öneriyoruz. En çok yüz aile ortağından oluşan kooperatifler kendi işlerini kedileri yaparlar. Sonra merkez kooperatiflerini kurarlar onlar ile birlik sağlanır. Kooperatif birlikleri de kooperatiflere tahakküme başlayabilir, onları emrine almaya ve yönlendirmeye başlayabilir, yine büyüklük hastalığı ortaya çıkabilir. Kooperatifler birliği kooperatiflerin kurduğu başkanlarının delege olduğu merkez kooperatifler sağlar, hükmetmez, hizmet eder.
Hizmet ve Dayanışma Kooperatiflerinin en büyük özelliği, yönetim kurullarının işletmelerinin yönetimine karışmamasıdır. Ortakların beyanlarına göre işlemler yapar, bir de hakem kararlarını uygular. Her işletme tamamen bağımsızdır. Dolayısıyla işletmecilik özelliğinden hiçbir şey kaybetmez. Piyasada büyük firma olarak görünür ama işletmede bağımsız firmalardır.
Biz işte bu uygulamalar ile bugüne geldik.
Sizlere de tavsiye ediyorum. Kurun bu kooperatifleri ve iflastan kurtulun. Ülkemiz ekonomik savaşını da kazansın. Bu kooperatifi kurarken çeşitli baskılarda bulunacaklar. Kooperatiflerin yolsuzluklarından bahsedecekler. Büyük kooperatiflerde yolsuzluk olur. Ama küçük kooperatiflerde hele sözleşmelerdeki tedbirler alındıktan sonra yolsuzluk olmaz.
Örnek mi istiyorsunuz. 50 senelik mazisi ile Akevler varlığını sürdürmektedir. Yolsuzluk ile ilgili iftiralar ve iddiaları tutmadı. Ortaklar arasında ayrıştırıcı ve bölücü gruplaşmalar ortaya çıkmadı yönetmede kavgalar olmadı. Orta çıkan ufak tefek sorunları hakemler çözdü. Sizlere kooperatifçiliği öneriyorum.