Mete Firidin
Kıtalar Ve Revasiye
17.02.2011
10131 Okunma, 1 Yorum

KITALAR VE REVASİYE

Arapça’da  dağ “cebel”dir. Çoğulu dağlar “Cibal”dir. Kur’an’da hem “Cebel”(Haşir, 59/21), hem de “Cibal”(Amme, 78/7) kelimesi kullanılmıştır.

“Revâsiye” kelimesi ise Kur’an’da yalnız çoğul olarak “Revasî”(sure ve ayet 13:3 ve 15:19 ve16:15 ve 21:31 ve 27:61 ve 31:10 ve 41:10 ve 50:7 ve 77:27 olmak üzere 9 kez geçmektedir. Ayrıca bir kez (34:13) “Râsiyât” şeklinde kullanılmıştır. Bu kelimenin fiili “Resâ-Yersû” olup bir şeyi bir yere sabit kılmak, perçinleştirmek manasına gelir. Sözlük anlamı itibariyle bu kelime dağ için kullanılmaz. Nitekim Kur’an’da yer alan “ve’l-cibale Ersâhâ”(Naziat, 79/32) ayetinde Cibal kelimesi, “Revasî” kelimesinin –if’al babından- fiili olan “ersâ” ile birlikte kullanılmıştır. Manası “Yerin dağlarını oturttu/sabitleştirdi” şeklindedir.

Bu 9 ayetlerde isim olarak çakılı büyük kara parçası olarak kullanılmaktadır. Diğer iki ayette ise çakma fiili olarak kullanılmıştır.

Rad suresi 4. Ayette geçen kıta kelimesi ise birbirine bitişik bölümler ,bölgeler anlamında kullanılmıştır. Yani Asya ve Afrika’nın hem sulak ve verimli yerleri olduğu gibi ona komşu çölleri de vardır. Bunlardan her bir parçası bir kıtadır, bir bölgedir.

Tarih boyunca yanlış adlandırmadan dolayı Kıtalar (revasiye, continent) kıta olarak adlandırılmıştır.

Aslında bizim kıtalar olarak adlandırdığımızın adı revasiye olmalıydı!

Bunun nedenini açıklamak için önce yeryüzü hakkında temel bazı bilgileri bilmek gerekir.

Yerkabuğu yer kürenin en dış katmanıdır. Yer kürenin toplam hacminin % 2'den azını, kütlesinin ise yüzde 4'ünü oluşturur. Daha derin tabakalara oranla düşük yoğunlukta ve katı yapıdadır. Manto katmanının en dış bölümü ile birlikte taş küreyi oluşturarak, derindeki nisbeten akışkan astenosfer tabakası üzerinde yüzercesine hareket eder. Yer kabuğunun okyanus tabanlarında kalan kısmı oldukça ince (5-10 km), kıtalardaki kısmı ise daha kalındır (30-70 km). Yer kabuğu yoğunluğunun okyanus tabanlarında daha yüksek (3,2 g/cm³, kıtalarda ise daha düşük (2,7 - 3 g/cm³) olduğu bilinmektedir. Bu farklılıklar nedeniyle, 'okyanus kabuğu' (ya da 'okyanusal kabuk') ve 'kıta kabuğu' ('kıtasal kabuk') şeklinde iki ayrı tanım yerleşmiştir

Karalarda daha kalın (35-40 km), Tibet Platosunda ise 70 km, deniz ve okyanus tabanlarında ise daha ince (8-12 km) olan yer kabuğunun ortalama kalınlığı 33 kilometre kadardır. Kimyasal bileşimi ve yoğunluğu birbirinden farklı iki kısımdan meydana gelir. Bunlardan biri granit bileşimindeki kayaçlardan oluşan granitik yerkabuğu; diğeri ise bazalt bileşimindeki kayaçlardan oluşan bazaltik yerkabuğudur.

Granitik yerkabuğunda silisyum ve alüminyum elementleri hakimdir. Bu nedenle daha hafiftir; yoğunluğu 2.7-2.8 g/cm3 arasında bulunur. Yerkabuğunun üst kısmını teşkil eder. Bazaltik yerkabuğunda ise silisyum ve magnezyumlu unsurlar hakimdir. Dolayısıyla granitik kabuktan daha ağırdır; yoğunluğu 3-3.5 g/cm3 arasında değişir. Granitik yerkabuğunun altında ve okyanus tabanlarında yer alır. Bu nedenle bazaltik yerkabuğuna "okyanusal kabuk" adı da verilir. Bu iki kısım bütün kıtaların altında bulunmaktadır. Buna karşılık okyanusların altında durum farklıdır. Burada bazaltik kabuk birkaç km kalınlıkta ince bir tabaka halinde uzanır. Buna karşılık granitik kabuk ya hiç yoktur.yada çok incedir.

Kıtaların altında bulunan ve karaların en üstte durmasını sağlayan bu granit tabakaya “continental crust” denir. Ayrıca bu tabakanın içinde daha eski ve daha dayanıklı bölgeler vardır. Bunlara da “Craton” denir. Bu craton lar adeta bir çivi veya kazık gibi kıta kabuğunu altta kalan kısıma çakarlar. Böylece kıtalar sağlam bir yapı kazanırlar.

Şimdi” revasiye”kelimesinin geçtiği ayetleri yeniden düşünelim. Revasiye yazan yerlere "sıradağlar" kelimesi yerine "Kıtalar" kelimesini koyalım ve ne kadar doğru olduğunu görelim.

Bazı kıtalarda gece iken bazı kıtalarda gündüzdür. Her kıtada farlı olan ürünler vardır. Mesela domates,patetes ,fasülye ,mısır 1500 lü yıllarda Amerikadan getirilmiştir. Craton lar kıtaların depremlerden etkilenmeyi ve parçalanmasını engellerler. Tıpkı deprem bölgesine yapılan binalara kazıklı temeller yapılması gibi.Bütün kıtayı boylu boyunca geçen Amazon nehri, Nil nehri, Misisipi nehri, Tuna nehri gibi.

Aslında kıta dediğimiz büyük kara parçası Kuran'a göre RASİYE dir.

 

 

 

 


YorumcuYorum
Süleyman Karagülle
23.02.2011
17:51

Asya : 44.387.000 km2

Avrupa : 10.532.000 km2

kuzey Amerika : 24.246.000 km2

güney Amerika : 17.832.000 km2

Afrika : 30.319.000 km2

Avustralya : 8.150.000 km2

Antarktika : 13.500.000 km2

Mete Firidin

KITALAR VE REVÂSİYE

2/17/2011

KITALAR VE REVÂSİYE

Arapça’da dağ “cebel”dir. Çoğulu dağlar “cibal”dir. Kur’an’da hem “cebel” (Haşir, 59/21), hem de “cibal” (Amme, 78/7) kelimesi kullanılmıştır.

“Revâsiye” kelimesi ise Kur’an’da yalnız çoğul olarak “revâsî” (sûre ve âyet 13:3 ve 15:19 ve 16:15 ve 21:31 ve 27:61 ve 31:10 ve 41:10 ve 50:7 ve 77:27 olmak üzere 9 kez geçmektedir. Ayrıca bir kez (34:13) “râsiyât” şeklinde kullanılmıştır. Bu kelimenin fiili “resâ-yersû” olup bir şeyi bir yere sâbit kılmak, perçinleştirmek manasına gelir. Sözlük anlamı itibariyle bu kelime dağ için kullanılmaz. Nitekim Kur’an’da yer alan “ve’l-cibâle ersâhâ” (Naziât, 79/32) ayetinde cibâl kelimesi, “revâsî” kelimesinin -if’âl babından- fiili olan “ersâ” ile birlikte kullanılmıştır. Manası “yerin dağlarını oturttu / sabitleştirdi” şeklindedir.

Bu 9 ayetlerde isim olarak çakılı büyük kara parçası olarak kullanılmaktadır. Diğer iki ayette ise çakma fiili olarak kullanılmıştır.

Rad sûresi 4. âyette geçen kıta kelimesi ise birbirine bitişik bölümler anlamında kullanılmıştır. Yani Asya ve Afrika’nın hem sulak ve verimli yerleri olduğu gibi ona komşu çölleri de vardır. Bunlardan her biri bir kıtadır.

Tarih boyunca yanlış adlandırmadan dolayı kıtalar (continent) kıta olarak adlandırılmıştır.

Aslında bizim kıtalar olarak adlandırdığımızın adı revâsiye olmalıydı!

Bunun nedenini açıklamak için önce yeryüzü hakkında temel bazı bilgileri bilmek gerekir:

Yerkabuğu yerkürenin en dış katmanıdır. Yerkürenin toplam hacminin % 2’den azını, kütlesinin ise yüzde 4’ünü oluşturur. Daha derin tabakalara oranla düşük yoğunlukta ve katı yapıdadır. Manto katmanının en dış bölümü ile birlikte taş küreyi oluşturarak derindeki nispeten akışkan astenosfer tabakası üzerinde yüzercesine hareket eder. Yerkabuğunun okyanus tabanlarında kalan kısmı oldukça ince (5-10 km), kıtalardaki kısmı ise daha kalındır (30-70 km). Yerkabuğu yoğunluğunun okyanus tabanlarında daha yüksek (3,2 g/cm³), kıtalarda ise daha düşük (2,7 - 3 g/cm³) olduğu bilinmektedir. Bu farklılıklar nedeniyle ’okyanus kabuğu’ (ya da ’okyanussal kabuk’) ve ’kıta kabuğu’ (’kıtasal kabuk’) şeklinde iki ayrı tanım yerleşmiştir.

Karalarda daha kalın (35-40 km), Tibet platosunda ise 70 km, deniz ve okyanus tabanlarında ise daha ince (8-12 km) olan yerkabuğunun ortalama kalınlığı 33 kilometre kadardır. Kimyasal bileşimi ve yoğunluğu birbirinden farklı iki kısımdan meydana gelir. Bunlardan biri granit bileşimindeki kayaçlardan oluşan granitik yerkabuğu; diğeri ise bazalt bileşimindeki kayaçlardan oluşan bazaltik yerkabuğudur.

Granitik yerkabuğunda silisyum ve alüminyum elementleri hakimdir. Bu nedenle daha hafiftir; yoğunluğu 2.7-2.8 g/cm3 arasında bulunur. Yerkabuğunun üst kısmını teşkil eder. Bazaltik yerkabuğunda ise silisyum ve magnezyumlu unsurlar hakimdir. Dolayısıyla granitik kabuktan daha ağırdır; yoğunluğu 3-3.5 g/cm3 arasında değişir. Granitik yerkabuğunun altında ve okyanus tabanlarında yer alır. Bu nedenle bazaltik yerkabuğuna "okyanusal kabuk" adı da verilir.

Bu iki kısım bütün kıtaların altında bulunmaktadır. Buna karşılık okyanusların altında durum farklıdır. Burada bazaltik kabuk birkaç km kalınlıkta ince bir tabaka halinde uzanır. Buna karşılık granitik kabuk ya hiç yoktur ya da çok incedir.

Kıtaların altında bulunan ve karaların en üstte durmasını sağlayan bu granit tabakaya “continental crust” denir. Ayrıca bu tabakanın içinde daha eski ve daha dayanıklı bölgeler vardır. Bunlara da “craton” denir. Bu cratonlar adeta bir çivi veya kazık gibi kıta kabuğunu altta kalan kısma çakarlar. Böylece kıtalar sağlam bir yapı kazanırlar.

Şimdi “revâsiye” kelimesinin geçtiği ayetleri yeniden düşünelim:

Rad 3: ?????? ??????? ????? ???????? ???????? ?????? ????????? ???????????? ????? ????? ???????????? ?????? ?????? ?????????? ????????? ??????? ????????? ?????????? ????? ??? ?????? ???????? ????????? ??????????????

Bu ayetin manasını tam olarak açıklayabilmemiz için dünyadaki sıradağlara bakalım:

a) Kuzey sıradağlar: Bunlar Çin’den başlar, Himalayalar’dan geçer, Anadolu’ya uğrayarak Avrupa’da Alpler’e kadar gider, Atlas okyanusunda battıktan sonra Kanada’da ortaya çıkar. Bu sıradağların görevi kuzeyden gelen soğuk kuru rüzgâr ile ekvatordan gelen sıcak nemli rüzgârları çatıştırmak ve böylece tüm kıtayı yağmurlara boğmaktır.

b) İkinci sıradağlar batıda Amerika kıtalarında kuzeyden güneye uzanır. Bunun görevi de dünya dönerken atmosferi de döndürmektir. Böylece şiddetli doğu batı rüzgârları önemlidir.

c) Bunun dışında Afrika’da ve Avustralya’da da buna benzer dağ silsileleri vardır.

Güney kutbu da yüksek kara ile kaplıdır. Yağan karlar orada depo edilir. Sonra eriyerek denizlerin devamlı aynı seviyede kalmasını sağlar.

Yağmurlar ve ırmaklar bu sıradağlar sayesinde vardır. Bu sıradağlar aynı zamanda kıtaları da tarif eder. Demek ki revâsiyeyi sıradağları içeren kara parçaları şeklinde düşünebiliriz.

1. ve hüve : ve o

2. ellezî : ki o

3. medde : uzattı, yaydı

4. el arda : yeryüzü

5. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı (yarattı)

6. fî-hê : orada

7. revâsiye : kıtalar

8. ve enhêren : ve nehirler

9. ve min külli : ve hepsinden

10. es semerâti : ürünler, meyveler

11. ce‘ale : kıldı (yarattı)

12. fî-hê : orada

13. zevceynisneyni

(zevceyni)

(isneyni) : ikili (zıt cinsten eşler) bir çift

: (zıt cinsli bir çift (dişi+erkek))

: (iki, ikili)

14. yuğşi : örter

15. el leyl : gece

16. en nehâre : gündüz

17. inne : muhakkak

18. fî zâlike : bunda vardır

19. le âyâtin : elbette ayetler

20. li kavmin : bir kavim için

21. yetefekkerûne : tefekkür ederler

Bazı kıtalarda gece iken bazı kıtalarda gündüzdür. Her kıtada farklı olan ürünler vardır. Mesela domates, patates, fasulye, mısır 1500’lü yıllarda Amerika’dan getirilmiştir.

Hicr: 19

?????????? ???????????? ????????????? ?????? ????????? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ??????????

Dağlar yalnız karaların içinde yoktur, aynı zamanda da denizlerde de vardır. Denizlerde de su akıntıları aynı şekilde kontrol eder. Karada havanın temiz kalmasını sağlar, denizde de suların temiz kalmasını sağlar. Hayat ancak o sayede mümkün olur.

1. ve el arda : ve yeryüzü

2. medednâ-hâ : biz onu uzattık (yaydık)

3. ve elkaynâ : ve biz koyduk, bıraktık

4. fî-hâ : orada

5. revâsiye : kıtalar

6. ve enbetnâ : ve biz nebat (bitkiler) yetiştirdik

7. fî-hâ : orada

8. min kulli şey’in : her şeyden

9. mevzûnin : mevzun, birbiriyle orantılı, ölçülü

Nahl: 15

????????? ??? ???????? ????????? ??? ??????? ?????? ???????????? ????????? ???????????? ???????????

“Temîde biküm” size meydan olsun diye yani bize akan olacaktır. Kastedilen yalnız dağlar olsaydı bize “en temîde” olmazdı. Hala o dağlarda yaşamıyoruz. Demek ki öyle bir yerin adıdır ki orada sıradağlar vardır. Ayrıca geniş yollar meydanlar vardır. Bu ayet bize kıra anlamını vermeye çok daha kesin şekilde yaklaştırmaya götürmektedir.

1. ve elkâ : ve bıraktı, koydu, attı

2. fî el ardı : yeryüzünde

3. revâsiye : kıtalar

4. en temîde : sarsılması

5. bi-kum : sizinle

6. ve enhâren : ve nehirler

7. ve subulen : ve yollar

8. lealle-kum : umulur ki, böylece

9. tehtedûne : yol bulursunuz (menzillerinize ulaşırsınız)

Cratonlar kıtaların depremlerden etkilenmeyi ve parçalanmasını engellerler.

Tıpkı deprem bölgesine yapılan binalara kazıklı temeller yapılması gibi.

Bütün kıtayı boylu boyunca geçen Amazon nehri, Nil nehri, Mississippi nehri, Tuna nehri gibi.

Enbiya: 31

??????????? ??? ????????? ????????? ??? ??????? ?????? ??????????? ?????? ???????? ??????? ??????????? ???????????

Meydanlar var meydanları birbirine bağlamak için dağların arasından geçen yollar vardır. Sadece meydan değil sıradağların olduğu alan ve bu sıradağların arasında geçitler vardır.

1. ve ce‘al-nâ : ve biz kıldık

2. fî el ardı : yeryüzünde

3. revâsiye : kıtalar

4. en temîde bi : sarsması

5. him : onlar, onları

6. ve ce‘al-nâ : ve kıldık

7. fîhâ : orada

8. ficâcen : geniş yollar, iki dağ arasındaki geniş geçit yerleri

9. subulen : sebîller, yollar

10. le‘alle-hum : umulur ki böylece onlar

11. yehtedûne : hidayete ererler

Neml: 61

?????? ?????? ????????? ???????? ???????? ?????????? ?????????? ???????? ????? ????????? ???????? ?????? ????????????? ???????? ???????? ????? ??????? ???? ???????????? ??? ???????????

Karar durulacak yerleşilecek yer demektir. Müstekarr olarak da geçer. Dengede olmak anlamında da kullanmaktayız. Aralarında nehirler yaptık denmektedir demek ki bu dağlar vadi kenarlarındaki sırtlardır. Yerüstü öyle engellerle yaratılmıştır ki aralarında ırmaklar akar. Burada revâsiye enhêrdan sonra kullanılmıştır. Zaman itibariyle revâsiye önce enhêr sonradır. Ama plan itibariyle önce nehirler planlanmış. Nehrin olması için de dağlar yaratılmıştır. Onun için her iki şekilde zikredilmektedir.

1. em : yoksa, veya

2. men : kim, kimse

3. ce‘ale : kıldı, yaptı, yarattı

4. el arda : arz, yeryüzü

5. karâren : karar yeri, yerleşmeye uygun mekân

6. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

7. hılâle-hâ : onun ara(lar)ında

8. enhâren : nehirler

9. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

10. lehâ : onun, onun için

11. revâsiye : kıtalar

12. ve ce‘ale : ve kıldı, yaptı, yarattı

13. beyne : arasında

14. el bahreyni : iki deniz

15. hâcizen : perde, engel

16. e : mı

17. ilâhun : bir ilâh

18. me‘allâhi (mea allâhi) : Allah ile beraber

19. bel : hayır

20. ekseru-hum : onların çoğu

21. lâ ya‘lemûne : bilmiyorlar

Lokman: 10

?????? ????????????? ???????? ?????? ??????????? ????????? ??? ????????? ????????? ??? ??????? ?????? ??????? ?????? ??? ????? ???????? ???????????? ???? ????????? ???? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ???????

1. halaka : yarattı, halketti

2. es semâvâti : semalar, gökler

3. bi gayri : olmadan, olmaksızın

4. amedin : direkler

5. terevne-hâ : onu görüyorsunuz

6. ve elkâ : ve attı, yerleştirdi, oluşturdu

7. fî el ardı : arzda, yeryüzünde

8. revâsiye : kıtalar

9. en temîde : sarsar diye (sarsmasın diye)

10. bi-kum : sizin için

11. ve besse : ve yaydı

12. fî-hâ : orada

13. min : den, dan

14. kulli : her, hepsi

15. dêbbetin : yürüyen hayvan

16. ve enzelnâ : ve biz indirdik

17. min es semâi : semadan, göklerden

18. mâen : su

19. fe : böylece

20. enbetnâ : nebat (bitki) yetiştirdik

21. fî-hê : orada

22. min : den, dan

23. külli : her, hepsi

24. zevcin : eş, çift

25. kerîmin : kerim, güzel, çok, ikram edilen

Fussilet: 10

???????? ?????? ????????? ??? ????????? ????????? ?????? ????????? ?????? ???????????? ??? ?????????? ???????? ?????? ???????????????

Revâsiyenin fevkine konduğu ifade edilmektedir. Bu da yerkabuğunun üzerine konan yükseklerdir. Karalarda yükselen münferit dağlar değildir. Ovalarla beraber dağlardır. Buradaki zamirin arzda geçtiği dört mevsimden bahsetmesinden anlıyoruz. Râsiyeler yerkürenin üzerine konan kara parçalarıdır. Kıtalar daha başka nasıl tanımlanır.

1. ve ce‘ale : ve kıldı, oluşturdu

2. fî-hê : orada

3. revâsiye : kıtalar

4. min : den

5. fevkı-hê : onun üzerinde

6. ve bâreke : ve bereketli kıldı

7. fî-hê : orada

8. ve kaddere : ve takdir etti

9. fî-hê : orada

10. akvâte-hê : onun rızıkları

11. fî : de, içinde

12. erbe‘ati : dört

13. eyyâmin : günler

14. sevâen : musavi olarak, eşit olarak

15. li es sâilîne : isteyenler için, dileyenler için

Kaf: 7

??????????? ???????????? ????????????? ?????? ????????? ???????????? ?????? ??? ????? ?????? ???????

1. ve el arda : ve arz, ve yer

2. medednâ-hê : onu döşeyip yaydık

3. ve elkaynâ : ve attık, bıraktık

4. fî-hê : onda, orada

5. revâsiye : kıtalar

6. ve enbetnâ : ve bitirdik, yetiştirdik

7. fî-hê : onda, orada (oraya)

8. min külli : hepsinden

9. zevcin : çift

10. behîcin : güzel, parlak

Murselat: 27

??????????? ?????? ????????? ?????????? ???????????????? ????? ????????

Burada da râsiyelerin sıfatını getirmektedir. Yüksek engebelerin bulunduğu alanlardır. Yağmurlar bu sayede yağmaktadır. Biz tatlı suyu bununla almaktayız. Şâmihât dişi müennes gelmiştir münferit dağlar değil birbirine uyumlu görevli dağlar demek olmaktadır. Daha önce bu işlerden ve görevlerden bahsetmiştim.

1. ve ce‘alnâ : ve kıldık, yaptık

2. fî-hâ : orada

3. revâsiye : kıtalar

4. şâmihâtin : çok büyük

5. ve eskaynâ-kum : ve sizi biz suladık (içecek su verdik)

6. mâen : su

7. furâten : tatlı

Aslında kıta dediğimiz büyük kara parçası RASİYE’dir.

Kıta olarak Güney Amerika, Kuzey Amerika, Afrika, Avustralya ve Avrupa, Sibirya, Orta Asya, Çin, Hint ve Antarktika olmak üzere 9 kıta vardır.





Çok Yorumlanan Makaleler
Mete Firidin
Kuran'da Kölelik
27.12.2013 65130 Okunma
86 Yorum 08.01.2014 17:16
Mete Firidin
Hz. Adem’in Kaburgası
25.04.2012 23942 Okunma
59 Yorum 28.04.2012 13:42
Mete Firidin
Miras ve Kelale Ayetleri
13.02.2014 29419 Okunma
53 Yorum 28.02.2014 13:04
Mete Firidin
Nuh’un Gemisi ve Cudii
12.01.2014 25430 Okunma
45 Yorum 05.02.2016 23:06
Mete Firidin
Adem'in ve Havva'nın Hatası
2.03.2014 31449 Okunma
34 Yorum 10.03.2014 00:48
Mete Firidin
Amen ve Senetin
15.11.2012 36358 Okunma
31 Yorum 30.11.2012 13:47
Mete Firidin
Nuh’un Üvey Oğlu!
25.10.2015 32729 Okunma
28 Yorum 12.01.2020 17:30
Mete Firidin
Homohabilis Havva ve Havvalar
20.04.2012 31485 Okunma
27 Yorum 15.04.2020 09:47
Mete Firidin
Nutfetin Emşâcin (99)
14.05.2013 30405 Okunma
24 Yorum 17.05.2013 15:16
Mete Firidin
El Tur ve Tur-i Sina?
24.03.2013 40505 Okunma
21 Yorum 23.06.2021 12:46
Mete Firidin
Hınzır
12.11.2018 13584 Okunma
19 Yorum 31.01.2021 23:14
Mete Firidin
Şeriata Göre Kadınların Dövülebilmesi?
16.03.2014 21705 Okunma
18 Yorum 20.03.2019 10:45
Mete Firidin
Kuran’da Tasavvuf ve Lahid Köklü Kelimeler
8.05.2014 14887 Okunma
18 Yorum 10.05.2014 11:22
Mete Firidin
Cennetteki Khamr
28.05.2015 22111 Okunma
17 Yorum 29.05.2015 19:00
Mete Firidin
Adet Görmekteyken Kadın Namaz Kılabilir mi?
14.06.2018 13653 Okunma
16 Yorum 17.04.2020 16:27
Mete Firidin
Lut Kavmi Homoseksüel Değildi!
3.08.2014 34511 Okunma
15 Yorum 03.12.2017 03:35
Mete Firidin
Âdemoğlu Şeytanın Halifesidir
22.03.2019 10467 Okunma
14 Yorum 27.03.2019 17:22
Mete Firidin
Hamr ve Humr
12.04.2012 14770 Okunma
14 Yorum 02.05.2012 15:51
Mete Firidin
Rahmet ve Şeriat
19.03.2012 9263 Okunma
14 Yorum 27.03.2012 21:05
Mete Firidin
Müslüman
19.12.2013 11336 Okunma
13 Yorum 21.12.2013 10:35
Mete Firidin
Talak Suresi 4. Ayet ve Pedofili
11.07.2019 14648 Okunma
13 Yorum 16.07.2019 05:54
Mete Firidin
Bilqıst
23.04.2014 12831 Okunma
13 Yorum 26.04.2014 14:44
Mete Firidin
İmhotep'in Babası
7.04.2015 12733 Okunma
13 Yorum 03.05.2018 23:12
Mete Firidin
İçki Haram mı?
25.05.2015 26477 Okunma
13 Yorum 12.01.2020 17:25
Mete Firidin
Zülkarneyn'in Doğu Seferi
3.06.2012 15634 Okunma
12 Yorum 19.06.2012 10:13
Mete Firidin
Tasavvuf
11.05.2010 17073 Okunma
12 Yorum 17.02.2016 17:55
Mete Firidin
Hz. Musa Ne Zaman Yaşadı?
12.05.2011 122763 Okunma
11 Yorum 07.04.2020 15:05
Mete Firidin
Karadelik ve Cehim
14.05.2012 9456 Okunma
11 Yorum 15.05.2012 09:07
Mete Firidin
Meteorit (Asteroid) Yağmuru
25.08.2013 13300 Okunma
11 Yorum 27.08.2013 15:07
Mete Firidin
Ayn Ra Ya Kökü Yoksunluk
9.03.2014 9269 Okunma
11 Yorum 13.03.2014 20:08
Mete Firidin
Cuma Namazı
19.01.2019 9114 Okunma
11 Yorum 20.01.2019 19:49
Mete Firidin
Hz. Muhammed'e İman
13.10.2018 9409 Okunma
11 Yorum 15.10.2018 22:32
Mete Firidin
Kuran'da Zamanın Sonu
30.09.2015 19024 Okunma
11 Yorum 25.10.2015 15:50
Mete Firidin
The Birthday Of Jesus Christ According to Quran
4.12.2016 12071 Okunma
10 Yorum 30.11.2017 15:56
Mete Firidin
Gavs Ve İkizler Burcu
15.12.2014 20123 Okunma
10 Yorum 14.07.2015 09:59
Mete Firidin
Hz. Nuh, İbrahim, Yusuf ve Musa Kronolojisi
5.04.2015 115627 Okunma
10 Yorum 12.01.2020 16:47
Mete Firidin
Fecr ve İmsak
18.07.2013 20360 Okunma
10 Yorum 20.07.2013 22:19
Mete Firidin
Arş
3.03.2013 8574 Okunma
10 Yorum 09.03.2013 18:42
Mete Firidin
% 100 Cotton
28.09.2012 6872 Okunma
10 Yorum 02.10.2012 11:59
Mete Firidin
Şecer
23.01.2014 10488 Okunma
10 Yorum 25.01.2014 09:30
Mete Firidin
Salat Kelimesinin Kökeni
26.02.2012 69252 Okunma
10 Yorum 03.06.2020 00:23
Mete Firidin
Hz. Musa ve Hızır'ın Buluştukları Yer
16.03.2012 22645 Okunma
10 Yorum 17.03.2012 10:03
Mete Firidin
Zülkarneyn
26.08.2011 19379 Okunma
10 Yorum 28.04.2020 20:20
Mete Firidin
İbni Arabi ve Araf 175-176. Ayetler
16.11.2011 30168 Okunma
9 Yorum 19.11.2011 17:29
Mete Firidin
Bekke Ve Mekke
27.01.2011 58610 Okunma
9 Yorum 25.03.2020 19:30
Mete Firidin
Şerr
10.05.2015 11452 Okunma
9 Yorum 19.05.2015 15:59
Mete Firidin
Petra Yalanı
28.04.2015 72882 Okunma
9 Yorum 02.05.2015 13:07
Mete Firidin
ÖNSÖZ
10.05.2018 7199 Okunma
9 Yorum 16.05.2018 20:41
Mete Firidin
Kutsal Kudüs!
1.02.2020 6058 Okunma
9 Yorum 03.02.2020 20:52
Mete Firidin
Yunus Peygamber Balinanın Karnında
15.03.2019 8627 Okunma
8 Yorum 25.06.2020 18:13
Mete Firidin
Midian Medyen Medine
3.05.2015 10775 Okunma
8 Yorum 02.02.2019 10:15
Mete Firidin
Ümmi Peygamber
4.06.2014 8412 Okunma
8 Yorum 12.06.2014 12:02
Mete Firidin
Harut ve Marut
6.02.2012 14075 Okunma
8 Yorum 08.02.2012 19:35
Mete Firidin
Kuran’da Yağış Kelimeleri
29.11.2013 11974 Okunma
8 Yorum 01.12.2013 18:50
Mete Firidin
Allah’ın İki Eli
5.12.2013 15049 Okunma
8 Yorum 12.12.2013 07:13
Mete Firidin
Ruh ve Ruhun Üflenmesi
11.04.2013 20614 Okunma
8 Yorum 14.04.2013 13:43
Mete Firidin
Necm ve İdbar
3.10.2013 14753 Okunma
8 Yorum 09.10.2013 16:19
Mete Firidin
Sarsar, Salsal
27.08.2013 9289 Okunma
7 Yorum 12.10.2013 17:06
Mete Firidin
Ashabı Kehf
3.02.2014 8766 Okunma
7 Yorum 12.10.2021 20:56
Mete Firidin
Hurufu Mukatta
9.04.2011 93035 Okunma
7 Yorum 25.03.2020 18:55
Mete Firidin
Adem ile Havva
9.03.2010 16160 Okunma
7 Yorum 23.05.2020 03:49
Mete Firidin
Nuh Peygamberin Kâfir Oğlunun Salı
26.06.2014 8193 Okunma
7 Yorum 17.04.2020 20:41
Mete Firidin
İblis Yees Gına
29.08.2014 8320 Okunma
7 Yorum 10.09.2014 19:06
Mete Firidin
Mars Hayali
7.01.2017 9860 Okunma
7 Yorum 12.10.2018 00:32
Mete Firidin
Sidr ve Sadr Kelimeleri
11.08.2015 16724 Okunma
7 Yorum 18.08.2015 14:52
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 1389 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Mete Firidin
Ayağa Mesh Meselesi
12.02.2016 13161 Okunma
6 Yorum 06.07.2016 22:09
Mete Firidin
Hadisler
1.02.2020 5410 Okunma
6 Yorum 17.02.2020 22:05
Mete Firidin
Fussilet Suresi 10. Ayet Tefsiri
4.02.2018 8169 Okunma
6 Yorum 05.02.2018 08:31
Mete Firidin
Hz. Yusuf’a Secde!
7.12.2018 8145 Okunma
6 Yorum 07.02.2020 21:36
Mete Firidin
Haqaben Ehqaben
16.04.2015 9073 Okunma
6 Yorum 18.04.2015 10:06
Mete Firidin
Kutsal Yaşam Ağacı
21.12.2011 15576 Okunma
6 Yorum 25.12.2011 16:12
Mete Firidin
GPS ve Enam 97
9.05.2012 6900 Okunma
6 Yorum 23.06.2012 15:46
Mete Firidin
Meleklerin Hızı
20.11.2013 14135 Okunma
6 Yorum 24.11.2013 19:02
Mete Firidin
Cimaletun sufrun
3.02.2013 6613 Okunma
6 Yorum 06.02.2013 20:29
Mete Firidin
Şehri Ramazan
18.08.2012 6363 Okunma
5 Yorum 19.08.2012 08:58
Mete Firidin
Naram Sin
25.07.2012 17407 Okunma
5 Yorum 15.10.2020 19:50
Mete Firidin
Şeytani Felsefe
5.05.2013 7758 Okunma
5 Yorum 14.06.2013 07:53
Mete Firidin
El Musawwir
8.12.2013 4263 Okunma
5 Yorum 15.12.2013 20:00
Mete Firidin
Sihir Öğreten İki Melek?
15.12.2013 9393 Okunma
5 Yorum 17.12.2013 07:54
Mete Firidin
Tevbe Suresi 30. Ayet
1.06.2014 9816 Okunma
5 Yorum 04.06.2014 16:12
Mete Firidin
Yedi Gece ve Sekiz Gün, Atlantis
25.02.2018 7861 Okunma
5 Yorum 13.05.2020 16:11
Mete Firidin
Şeyhe Teslimiyet!
14.06.2019 6199 Okunma
5 Yorum 20.06.2019 23:32
Mete Firidin
İki Hırsızın Çok Eli
30.05.2019 5751 Okunma
5 Yorum 16.06.2019 23:09
Mete Firidin
Cehennem Etimoloji
1.04.2025 1286 Okunma
5 Yorum 11.05.2025 18:20
Mete Firidin
Kuran'da Doğu, Doğuş Kelimeleri
25.01.2023 1681 Okunma
5 Yorum 24.02.2023 17:47
Mete Firidin
Ölünce melek mi oluruz?
12.05.2018 7501 Okunma
4 Yorum 14.05.2018 12:51
Mete Firidin
Azap
10.07.2016 9897 Okunma
4 Yorum 11.07.2016 18:20
Mete Firidin
Taha Suresi 125. Ayet Meali
22.11.2017 8368 Okunma
4 Yorum 25.11.2017 14:43
Mete Firidin
Bakara Suresi Meali
28.08.2015 9010 Okunma
4 Yorum 16.01.2019 16:36
Mete Firidin
Hadid Suresi 25. ayet ve Zülkarneyn
25.10.2015 15124 Okunma
4 Yorum 25.10.2015 13:00
Mete Firidin
Sünnetler ve Ayetlerin Tam Anlaşılması
1.05.2014 7208 Okunma
4 Yorum 09.05.2014 15:47
Mete Firidin
Havariler Ve Huriler
29.10.2014 7671 Okunma
4 Yorum 29.10.2014 19:00
Mete Firidin
Yırtıcı ve Hastalıklı Hayvanların Haramlığı
3.03.2015 8901 Okunma
4 Yorum 14.04.2015 18:05
Mete Firidin
Cidiha ?
10.01.2014 5875 Okunma
4 Yorum 14.08.2021 16:33
Mete Firidin
Harun’un Kız Kardeşi Miryem
1.09.2013 13379 Okunma
4 Yorum 11.09.2013 07:57
Mete Firidin
Kudret Helvası Menne
13.11.2013 118716 Okunma
4 Yorum 15.11.2013 03:46
Mete Firidin
Ğasaq
18.10.2013 6180 Okunma
4 Yorum 19.10.2013 06:52
Mete Firidin
Şecer ve Güç
28.01.2014 4042 Okunma
4 Yorum 04.02.2014 23:04
Mete Firidin
El Hadid ve Besmele
13.01.2013 13405 Okunma
4 Yorum 17.01.2013 08:36


© 2025 - Akevler