Şeriata Göre Kadınların Dövülebilmesi?
Dünya Müslümanlarının genelde 2 büyük hatası vardır. Birincisi Kuran’ı bilmemek, ikincisi Kuran üzerinde gereği kadar düşünmemek, akıl yürütmemek. Bir de bunlara gelenekçilik ve ataları kutsama hatası eklenince çık işin içinden çıkabilirsen!
Bu makalede “darabe” kelimesinden bahsetmek istiyorum. Çünkü bu kelimenin yanlış değerlendirilmesi ve üzerinde yeterince düşünülmemesi nedeniyle kadınlara dayak atmak sanki Allahın emriymiş gibi algılanmıştır.
Bazıları beni hemen modernist yaklaşımla suçlayacaklardır. Oysa benim yaklaşımım gerçekçi ve Kuran’a dayanan bir yaklaşımdır.
Kadınların dövülebileceğine delil gösterilen ayet Nisa 34. Ayettir.
Nisa 34:
الرِّجَالُ قَوَّامُونَ عَلَى النِّسَاءِ بِمَا فَضَّلَ اللَّهُ بَعْضَهُمْ عَلَى بَعْضٍ وَبِمَا أَنْفَقُوا مِنْ أَمْوَالِهِمْ فَالصَّالِحَاتُ قَانِتَاتٌ حَافِظَاتٌ لِلْغَيْبِ بِمَا حَفِظَ اللَّهُ وَاللَّاتِي تَخَافُونَ نُشُوزَهُنَّ فَعِظُوهُنَّ وَاهْجُرُوهُنَّ فِي الْمَضَاجِعِ وَاضْرِبُوهُنَّ فَإِنْ أَطَعْنَكُمْ فَلَا تَبْغُوا عَلَيْهِنَّ سَبِيلًا إِنَّ اللَّهَ كَانَ عَلِيًّا كَبِيرًا (34)
Allah’ın kimini kimine üstün kılmasından ötürü ve erkeklerin, mallarından sarf etmelerinden dolayı erkekler kadınlar üzerine hakimdir. İyi kadınlar, gönülden boyun eğenler ve Allah’ın korunmasını emrettiğini, kocasının bulunmadığı zaman da koruyanlardır. Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün. Size itaat ediyorlarsa aleyhlerine yol aramayın. Doğrusu Allah Yüce’dir, Büyük’tür.[34]
Burada da görüldüğü gibi “darbe” kelimesine dövmek anlamı verilmiştir. Oysa darebe kelimesinin asıl anlamı “ittirmek, dürtmek, dürterek sürmek, harekete geçirmek dürterek bir şey yapmaktır. Türkçede ki karşılığı itmek, kakmak, ötelemek anlamlarına uymaktadır. Zaten Kuran’da 58 kez daha farklı anlamlarda geçmektedir. Çoğunda anlam “örnek ileri sürmek, ittirerek yol açmak, yola koyulmak, sürüş yapmak (İngilizce drive), ittirerek uyarmak” anlamlarındadır.
Fakat özellikle “vurmak” olarak çevrilen, aslında “ittirme, dürtme” anlamında olan darebe kelimesinden sonra bi (ile) gelmektedir. Bir şey ile dürtme, ittirme anlamındayken “bir şey ile vurma” olarak değerlendirilmektedir. Bunun en güzel örneği
Sad 44. Ayettir:
وَخُذْ بِيَدِكَ ضِغْثًا فَاضْرِبْ بِهِ وَلَا تَحْنَثْ إِنَّا وَجَدْنَاهُ صَابِرًا نِعْمَ الْعَبْدُ إِنَّهُ أَوَّابٌ (44)
«Ey Eyyub! Eline bir demet sap alıp onunla vur, yeminini bozma» demiştik. Doğrusu Biz onu sabırlı bulmuştuk. Ne iyi kuldu, daima Allah’a yönelirdi.[44]
Burada görüldüğü gibi “fedrib bihi” onunla vur şeklinde çevrilmiştir. Oysa “onunla dürt” anlamındadır. Bu ayete çok dikkat etmek gerekmektedir. Eyyüb peygamber yemin ettiği halde karısını güzelce dövmesine veya ona rahatça vurmasına Allah izin vermemektedir. Sadece yemini yerine gelsin diye bir ot demeti ile dürtmesine müsaade etmektedir. Eyyub’un karısına haklı olduğu halde müsaade etmeyen Allah nasıl diğer kadınların dövülmesine izin vermektedir. Üstelik dövmenin bir yöntemi veya standart’ı belirlenmemişken? Oysa zina işleyen kadınlara yüz sopa vurulmaktadır. Ve bu yüz sopa ile ilgili ayette darebe kelimesi kullanılmamaktadır.
Ayrıca “vurmak” olarak çevrilen darabe kelimelerinin devamında sürekli “bihi” gelmektedir. Mesela Eyyub peygamber kıssasında, Musa’nın denize ve kayayı dürttüğü ayetlerde de hep bihi (onunla) kelimesi gelmektedir. Oysa Nisa 34. Ayette “edribühünne” kelimesinden sonra “bihi” yani “onunla” kelimesi yoktur. Öyleyse anlam daha farklı olmalıdır.
Nisa 34. Ayetin devamında şöyle denmektedir: “Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün?. Size itaat ediyorlarsa aleyhlerine yol aramayın. Doğrusu Allah Yüce’dir, Büyük’tür.[34]
“Yataklarında onları yalnız bırakın” bir izolasyon yani yalnız bırakma cümlesidir. Bu cümleden sonra gelen “edrib” kelimesi ise “bihi” ile gelmediğine göre daha uzaklaştırmak, ileri ittirme, daha ileriye sürmek anlamındadır. Bu anlamı insanlar aslında bilmektedir. Anadolu’da halen uygulanmaktadır. Yani kadın anne-babasının evine ittirilmekte, sürülmektedir. Bu geçici bir göndermedir. Sürgün değildir. Eğer akıllanırsa geri gelir. Bu günkü hukukta ise bu cezanın karşılığı evden uzaklaştırma cezasıdır. Her ne kadar daha çok erkekler için uygulansa da kadınlar içinde geçerlidir.
Hz. Peygamberin hayatı boyunca hiçbir eşine vurmadığı kesinlikle bilinmektedir. Sünnete de olmayan bir şeyin Sünni olduğunu iddia eden kişilerce ısrarla ayettenmiş gibi kabul edilip uygulanması bana iyi niyetli olunmadığını düşündürmektedir. Bu olsa olsa maço bir Kuran tefsiridir.
Doğrusunu Allah bilir.