Bu yazı Fehmi Koru’nun 27.02.2018 tarihli yazısına yorum olarak kaleme alınmıştır. Yazının linki aşağıda yer almaktadır.
http://fehmikoru.com/zina-konusu-yine-gundemde-benim-yine-sorularim-var/
Kitaplar insan davranışlarını hep törelere göre yorumlamaya çalışmışlar dolaysıyla uygulama imkanı bulamamışlardır. Çağımız insanı da zinayı sadece meşrulaştırmamış aynı zamanda teşvik etmiş hatta insanları zinaya zorlamıştır.
Önce evliliğin, fuhşun ve zinanın tanımlanması gerekir. Hukukta tanımlanmamış suç ve ceza olmaz.
Evlilik; kadın ve erkek arasında yapılan bir akittir, sözleşmedir. Bir kadın sahip olduğu çocuk yapma yeteneğini bir erkekle ortak kullanmak üzere bir anlaşma yapar. Daha açık ifade ile çocuk yapma yeteneği yerine ‘rahim’ denilebilir. Fuhuş ve zina da bu akit bağlamında tanımlanmalıdır.
İnsanın usul ve füru ile cinsi ilişki kurması fuhuştur. Bir kadının bir doğurma dönemi içinde iki erkekle cinsi ilişkide bulunması da fuhuştur. Bunun dışında bir kadın ve erkeğin gizli cinsi ilişkide bulunması zinadır. Zinanın cezası 100 sopadır. Hapse çevrilecekse yüz günlük hapis cezasıdır. Fuhşun cezası ise ağırdır. Fuhuş yapma kadın ve onun bu fuhşuna bilerek iştirak eden erkek önce köleleştirilir. Kadın ev hapsine alınır. Erkek ise sürülür. Hadım yapılır. Kur’an’da recm cezası yoktur.
Zinanın ve fuhuşun ispatı için dört adil kişinin soruşturma sonunda “Evet, bu fuhuş yapmıştır.” veya “zina yapmıştır” demesi gerekir. Hiçbir soruşturmacı dördü bir araya gelmeden zina yaptığını beyan edemez. Ederse her birine 80’er sopa (veya 80 gün hapis) cezası uygulanır. Kişi gözü ile görürse de ancak soruşturmacılar zina yapıldığını söyleyebilir. Sokakta söyleyemez. Söylerse 80 sopa yer. Kur’an ceza hukukunda cezalar çok ağırdır ama ispat da o kadar zordur. Suçların ancak çok az bir kısmı ispat edilir ve cezalandırılır.
Ne var ki zina cezasını uygulayabilmemiz için bazı tedbirler alınması gerekir:
1. Evlilik kolaylaştırılmalıdır. Kadın ve erkek “biz evliyiz” derlerse sorun biter ve ceza verilemez. Birinin “evliyiz” diğerinin “hayır, evli değiliz, zina yaptık” iddiasına karşılık evlilik iddiasında olan yazılı belge gösterirse zina cezası verilemez. Evlenmek bakkaldan sakız almak kadar kolay olmalıdır.
2. Boşanma da kolay olmalıdır. Boşanamam korkusu evlenmeye manidir ve zinaya zorlayan bir sebeptir. Evlilik sakız almak kadar, boşanma da sakızı iade etmek kadar kolay olmalıdır.
3. Yüz lojmanlı apartmanlar olmalıdır. 15 yaşına gelen kız ve erkek iş ve mesken bulma sıkıntısında olmamalıdır. Her zaman işi ve meskeni hazır olmalıdır. Evli çift hiçbir engele takılmadan yuva kurabilmelidir.
4. Evlenme merasimlerini bir takım zorlama törenlerini terk etmeliyiz. Evlenme bir evi kiralamak kadar, boşanma da bir evden çıkmak kadar kolay olmalıdır. Zaten evlilik Allah’ın kadına verdiği çocuk yapma yeteneğini bir erkek ile paylaşmasıdır.
Sonuç:
Bir hukuk sistem olarak değişebilir. Bunun için tedrici uygulamalar gerekir. Akevler Adil Düzen’e Göre İnsanlık Anayasası kitabını hazırlamıştır. Ayrıca İnsanlık Anayasası’na geçiş çalışmalarını da yapmıştır. Muhterem Erdoğan gerçekten Adil Düzen’e tedrici olarak geçmek istiyorsa Akevler ekibi ile çalışmaya başlamalıdır. Erbakan bu çalışma sayesinde dünyada inkılap yapabildi.