Sermaye üçüncü cihan savaşını çıkarmak istiyor. Suriye’de birçok terörist üretmiştir. Hepsini o finanse ediyor, hepsinin başında ABD’nin eski generalleri var. Üçüncü cihan savaşını buradan çıkarabileceğini ümit ediyor.
Türkiye kuzeyden Suriye’ye girecek, bunu fırsat bilen İsrail güneyden saldıracak. Böylece Türkiye ile İsrail Suriye’yi bölüşecek. İran devreye girecek. Böylece İran ile Türkiye’nin arası açılacak ve çatışma başlayacak. Bu çatışma zamanla Şii-Sünni mezhep çatışmasına dönüşecek. Rusya ve Çin İran’ı, ABD ve AB Türkiye’yi destekleyecek. Savaş Türkiye ile İran arasında devam edecek. Bunlar birbirlerini yok ettikten sonra üçüncü cihan savaşı sona erecek. Cetvelle sınırlar çizilecek ve harabeye dönen dünya Sermaye’nin dolar şefkati ile yeniden imar edilecek.
Bu plan şimdiye kadar gerçekleşmedi. Çünkü Türkiye ile İran’ın arası açılamadı. Bunun üzerine Sermaye B planını devreye koydu. Arap Baharı ile Arap-Acem savaşı ile İslam âlemini soykırımına uğratma projesini çalıştırdı. Türkiye de buna epey çanak tuttu. Şimdi de Esad karşısında olmakla bu projeyi alevlendiriyor.
Türkiye ile Arap ülkeleri savaşı başlatacak. Ne var ki şimdilik Arapların Türkiye ile savaşma gücü mevcut değildir. Denge oluşamıyor. Kudüs oylaması şunu gösterdi ki İslam âlemi Türkiye ile savaşma durumunda değildir. Birinci Cihan Savaşı’nda kandırılan Araplar bugün kanmıyorlar, yöneticileri de başka türlü hareket edemiyorlar.
Ergenekon ve 15 Temmuz’la iyice yıpratılan Türk ordusunu şimdi Suriye’de test ediyorlar; acaba gücünü kaybetti mi? Türk ordusu ise gücünü gösterdi ve Kudüs oylamasında olduğu gibi Türkiye yine varlığını ortaya koydu.
Şimdi Sermaye’nin de devletlerin de siyasetlerini değiştirmeleri gerekiyor.
Bunu demiyorlar, değiştirmiyorlar.
Neden?
Türkiye Suriye’de başarısız olursa üçüncü cihan savaşı kapıdadır demektir. Ama eğer Türk ordusu gücünü koruyorsa o takdirde savaşa başlamayacaklardır. Sermaye çözümü devletlerle dolayısıyla Türkiye ile uzlaşarak sağlayacaktır.
Devlet Bahçeli’nin birdenbire 180 derece dönerek Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemesi bugünlerin gelmesini sağlamıştır. Türkiye savaşa girsin istenmektedir. Bahçeli’nin Türkçülüğü Kürtleri karşı tarafa itmeye sebep olacaktır. HDP’liler hapse gönderilmiştir. Böylece Müslüman Kürtlerin de HDP’lilerin yanına itilmesi sağlanmaktadır. Devlet Bahçeli’nin bu hareketi ile ülke bölünmektedir.
Demek ki bütün tezgâh Sermaye’nin istediği istikamette ilerlemektedir.
Ne var ki Sermaye sonuç alamıyor.
Bu millet 27 sene CHP’nin ateist uygulamalarına sabretmiş, İslami kimliğini korumuş ama devletine karşı çıkmamıştır. Bu millet yine sabredecek ve sonunda zafer onun olacaktır.
Sermaye önce askerler ile operasyonlar yapıyordu. 27 Mayıs 1960 hareketinde ümit ediyordu ki Türk subayları din üzerine yürüyecek ve Türkiye ateist bir ülke haline dönüşecekti. Ama öyle olmadı. Askerler Türkiye’ye çok partili demokratik anayasayı getirdiler. Bir taraftan komünistliği serbest bıraktılar, diğer taraftan şeriatı da serbest bıraktılar. Böylece Sermaye umduğunu bulamadı.
Türk Ordusunun bu davranışı Sermaye’yi yeni bir karar almaya zorladı. Artık askerleri işe karıştırmayacak, halk hareketi ile iktidarlar devrilecekti. Ukrayna’da, Gürcistan’da, Kırgızistan’da bu uygulamayı başardılar. Türkiye’de ise bunu Danıştay olayında denedi ama başaramadı. Böylece Türkiye Sermaye’nin B planını da etkisiz hale getirdi.
Türk Ordusu 15 Temmuz’u başarı ile sonuçlandırmıştır. Yurtiçi PKK’yı da sona erdirmiştir. Şimdi de Suriye’deki PKK’yı yok ediyor. Kıbrıs alınmış, oradaki katliam durmuş ama Kıbrıs sorunu çözülmemiştir. Şimdi Suriye’de ve Türkiye’de terör olaylarına geçici olarak son verilecek ama biraz sonra terör yeniden yeşerecektir.
Çözümü de bu haftaki ikinci makalemde okuyunuz.