İnsanlık üçüncü binyıl ortaklık uygarlığına geçecektir. Bunda tereddüt edilecek bir durum yoktur. Asıl bilinmeyen şey kanla mı geçecektir, kansız mı geçecektir. Biz kansız geçilmesi için görüşlerimizi aktarıyoruz. İran ve Türkiye barışın anahtarıdır. İran ve Türkiye birbirleri ile çatışmadığı ve beraber olduğu takdirde üçüncü cihan savaşı çıkmaz; çıksa da sadece birkaç hafta sürer.
İran ve Türkiye anlaşma yapmalıdırlar. Bu anlaşma savaş çıkaranları etkisiz hâle getirir. Korkmadan cesaretle bunu yapmalıdırlar.
Madde-1) Türkiye ve İran arasında vize ve gümrükler kaldırılmıştır. İhracat ve ithalat halk tarafından doğrudan yapılacak, devletlerin bu konuda hiçbir müdahalesi olmayacaktır.
Madde-2) İran ve Türkiye gelen her yabancı güvenlik dışı herhangi bağlayıcılığı olmayacaktır. Türkiye’deki kazanımlarının vergisini ödedikten sonra istediği yere götürebilecektir.
Made-3) Türkiye ve İran devletleri ihracat ve ithalata karışmayacak. Devlet alacaklarını kendi ülke halklarına satacak, alacaklarını da onlardan alacaktır. İhracat ve ithalatı halk yapacaktır.
Madde-4) Vergi nispetlerini yasa ile tespit edecekler, yerli ve yabancıya aynı vergiyi uygulayacaklardır. Paralarını altınla konvertibl (çevrilgen) hâle getirecekler, alış ve satış fiyatlarını çevirebilecekler, aynı sırada alış ve satış farkı koymayacaklardır.
Madde-5) Ödemeler ülke paraları ile olacaktır. Borçlanmalar ise altın değeri üzerinden olacaktır.
Madde-6) İran veya Türkiye’ye yapılacak saldırlar ikisine birden saldırı kabul edilecek ve birlikte savunmaya geçilecektir.
Madde-7) İran veya Türkiye’ye uygulanan ambargo ve başka herhangi uluslar üstü yaptırım ikisine birden uygulanmış kabul edilerek karşı tedbirleri birlikte alacaklardır.
Madde-8) Bu anlaşma İran ve Türkiye devletleri arasında akdedilmiştir. İran veya Türkiye’ye komşu olan devletler benzer anlaşmalar yapmakta serbesttirler. Komşu olmayan ülkelerde benzer anlaşma ancak iki devletin anlaşması ile mümkündür.
İran ve Türkiye’nin böyle bir anlaşma yaptığı zaman ABD’nin yapacağı yaptırım olamayacak, şimdi yaptığı gibi bu ülke vatandaşlarını tutuklatıp yargılayamayacaktır. Biz ise aksine bir uygulama yapacağız, o ülke vatandaşları ülkemize gelecek, vize istenmeyecek, o devletin pasaportu istenmeyecek. Bu şekilde davranan devlete uygulayacağımız müeyyide, onların vatandaşlarını pasaportsuz kabul etmek olacaktır. Vizeyi zaten bütün ülkelere uygulamıyoruz. Ama anlaşmalı devletlerin pasaportunu yahut nüfus cüzdanlarını isteyeceğiz ama bu devletin vatandaşları olduklarını beyan eden kimselere geçici pasaport verip ülkemize girmeye izin vereceğiz.
ABD’nin denizde ve havada üstünlüğü vardır. Karada ise İran ve Türkiye’nin savunmadaki üstünlüğü en yüksektir. Tüm dünya anlaşıp Türkiye’ye veya İran’a saldırsalar, bu ülkelerin savunmasını yaramazlar. Kaldı ki ABD’yi yöneten Sermaye bugün paramparçadır. Saldırı savaşında birleşme çok az muhtemeldir.
ABD hangi savaşta doğrudan başka bir devleti yenmiştir? Irak Savaşı’nda Saddam doğrudan ülkeyi teslim etmiştir. Sonra ABD onu korumak istemiş ama koruyamamıştır. Saddam’a Kuveyt’i vaat etmiş, sonra onu yıkmıştır.
İran ile Türkiye asıl “Adil Düzen”de anlaşmalı ve Akevler ile ortak faaliyet göstermelidirler. Türkiye ve İran halkı bunu istiyor. Bunun için bu iki devlet elçilerinin tamamını değiştirmelidir, ordularından oluşturmalıdırlar; hem de sıradan subaylar elçiliklerde görev almalıdırlar.