Süleyman Karagülle
Adil Düzen, N.Erbakan - S.Karagülle-10
10.12.2011
4255 Okunma, 0 Yorum

İKİNCİ BÖLÜM

(ADİL EKONOMİK DÜZEN)

ADİL DÜZEN’DE EKONOMİ

Not: Parantez içindeki ifadeler Necmettin Erbakan’ın ifadeleridir. Parantez dışındakiler Süleyman Karagülle’ye göre söylenmesi daha uygun olan ifadelerdir. Karşılaştırma siz okuyuculara düşer…

 

***

 

(E. Adil Ekonomik Düzenin Sosyal Güvenlikle İlgili Esasları)

Sosyal Güvenlik

(Adil Düzen’de Sosyal Güvenlik ile ilgili temel esasları ağıdaki ana hatları ile özetlenmektedir.)

“Adil Düzen”de sosyal güvenlik herkese aş ve herkese iş ilkesiyle sağlanmıştır. Herkese aş vergiyle, herkese iş faizsiz krediyle sağlanmıştır.

(1. Herkes sigortalı.)

Herkes tam sigortalı.

(2. Sigorta ve emeklilik için para (pirim) ödenmez.)

Ücretten vergi ve sigorta kesintisi yapılmaz.

(3. İşsizlik ve emeklilikte herkesin (yaş, tahsil, hizmet, ehliyet) esasına göre ne alacağı “katsayı” ile belirlenir.)

Herkesin yaşına, tahsiline, hizmetine ve ehliyetine göre resmi ücreti vardır.

(4. İşsizlik ve emeklilik karşılığı bütçeden ödenir. Milli gelirin artışı ile orantılı olarak bu pay artar.)

Geçmişte biriktirdiklerinden değil, bugün yapılan üretimden bugünün işsizlerine ve emeklilerine pay ayrılır.

(5. İşsizlik ve emeklilik: Talebe ve beyana göre isteyen istediği zaman emekli olur, isterse şartları elverişli ise emekli olmaktan vazgeçer işe başlar.)

Çalışan faizsiz olarak çalışma kredisini alır, çalışmayan veya çalışamayan işsizlik veya emeklilik payını alır. Her zaman çalışabilir, her zaman çalışmayabilir.

(6. Emekli olan kredi hakkını kaybeder.)

Çalışmayan çalışma kredisini alamaz.

(7. Emeklilik maaşı: Emekliliğin maaşı, emekliye ayrıldığı zamanki mesleki derece, yaş ve tahsiline göre belirlenir.)

Emeklik payı resmi ücretle belirlenir. Çalıştığı günleri artırır.

(Sosyal güvenliğin bu temel ilkeleri aşağıda özetle açıklanmaya çalışılacaktır:)

Karşılıksız, kamudan, istediği zaman çalışma kredisini alma ilkeleri içinde sosyal güvenlik sağlanır.

(Adil Düzen'de herkes ekonomik bakımdan bir “Dayanışma Grubu”na mensuptur. Bu dayanışma grupları, loncalar, sendikalar şeklinde organize olmuşlardır ve Adil Düzen’in temel esaslarına göre “Teminatlı Ehliyet” prensiplerine uygun şekilde hizmetlerini ifa ederler. Herkesin yaş, tahsil, hizmet yılı ve ehliyetine göre çalıştığı zaman ne ücret alacağı, işsiz kaldığı zaman ne ücret ve emekli olduğu zaman ne ücret alacağı adil ölçülere ve kriterlere göre belirlenmiştir. Buna göre bir insan çatıştığı zaman hakkı olan bu ücretini alır. İşsiz kaldığı zaman o takdirde işsizlik ücretini alır. Emekli olmak istediği zaman da emeklilik ücretini alır. Diyelim ki bir işçi çalıştığı zaman ayda iki bin lira, işsiz kaldığı zaman bin lira, emekli oluğu zaman da bin beş yüz lira almaktadır. Bu kimsenin emekli olması ve emekli aylığı alması için belli yaşa kadar beklemek mecburiyeti yoktur. Dilerse emekli olur ve emekli aylığına kanaat eder. Sonra tekrar çalışmak isterse, yeniden faal çalışma hayatına döner.)

Herkesin resmi ücreti vardır. Bu tahsile, yaşa, kabiliyete ve kredi olarak çalıştığı günlerle hesaplanan bir resmi ücreti vardır. 15 yaşına gelen herkes isterse gider bankadan çalışma kredisini alır. Çalışır, ücretini alır, resmi ücretini artırır. İster çalışır, ister çalışmaz. O zaman da emeklilik payını alır. Emeklilikte aldığı ücret o fonda toplanan miktarın bölünmesidir. Çalışmayan çok az olur, çalışanlar çoksa ücreti geçebilir. Ama halk derecesini yükseltmek için gene çalışır. Ne zaman isterse kendisini emekli eder. Herkese ev satılır. Kira öder gibi ev sahibi olur. Emekli olunca da oturduğu daireyi ay ay satar. Gelirini artırmış olur. İstediği zaman emekli olur.

(Adil Düzen'de devletin en önemli temel görevlerinden birisi hangi şart altında olursa olsun vatandaşlardan hiçbirinin aç, açık kalmamasını, herkese insan onuruna yaraşır şekilde yaşama imkânlarının teminidir.)

Yeryüzüne bütün insanlar ortaktır. Bu ortaklıktan dolayı kira payını alma hakkı vardır. Herkesin çalışmasa da genel hâsıladan payı vardır. Herkes bununla yaşar. Ayrıca su, elektrik ve yol gibi imkanlardan da herkes karşılıksız yararlanır.

(Faal çalışırken alınan ücret, işsizlik ücreti ve emeklilik ücreti öyle tanzim olunmuştur ki, çalışabilecek insan uyuşukluk,  tembellik yapıp emekli olmaya özen göstermesin. Daha çok kazanmak için çalışmayı tercih etsin. Fakat buna mukabil bir kimse hasta olmuş, çalışamıyor ise, isterse emekli olur. Ama sonra tedavi olmuş, sıhhat bulmuş ise, tekrar çalışabilecek sıhhate kavuşmuş ise, o zaman da tekrar faal çalışma hayatına dönme imkânına sahiptir.)

Çalışmak özendirilir ama kimse çalışmaya zorlanmaz. Böylece sermayeye muhtaç hâle getirilmemektedir. Hastalar ve sakatlar çalışıp çalışmamakta serbest olmaktadır. Sakatı çalıştıran onun çalışma ve ham madde kredisini alacağı için iş yapmasa bile az ücret vererek onu çalıştırır. Üretimde ücret serbesttir.

(Yukarıda açıklandığı gibi Adil Düzen’de madenler, ormanlar, topraklar, meralar ve suların gerçekte sahibi devlettir. Bunlar adilane ölçülerle, kullananlara tahsis edilir, Ayrıca devlet üretim sürecine genel hizmetleriyle katkıda bulunur, zenginliklerin güvenliğini sağlar. Bu hizmetler karşılığında kendi hakkı olan payını alır, ekonomi hızla gelişir. Bütün bunların neticesi olarak devlet bugünküne nazaran kat kat daha zengindir. O yüzden sosyal güvenliği sağlama imkânına maliktir. Adil Düzen'de sosyal güvenliğin sağlanması birinci derecede önem taşır.)

Devlet katkısı nisbetinde vergi alır, onu genel hizmet ve kamu görevlerinde kullanır. Yer kirası ile sosyal güvenlik sağlar.

 

F. Sosyal Güvenlik Açısından Adil Düzen’le Faizci Kapitalist Düzenin Mukayesesi

(Adil Düzen'de bütün vatandaşlara insan haysiyetine yaraşır şeklide yaşama imkânlarının temini devletin görevlerinin başında gelmektedir. Devlet, yukarıda belirtilen esaslar dâhilinde bu görev yerine getirir.)

Devletin birinci görevi genel görev, ikinci görevi de sosyal güvenliktir.

(Ayrıca Adil Düzen'de vatandaşların manevi eğitimini de temel esas aldığından, Adil Düzen'de zenginler de fakirlere içlerinden gelen gayretle ve ibadet aşkıyla her türlü yardım ve destekte bulunurlar.)

Eğitim de sosyal ihtiyaçtır. Öğretmenlerin maaşlarını devlet öder. Öğrencinin öğretmene para vermesi yoktur.

(Faizci Kapitalist Düzen ise, insanı bir “Homo Economicus” yani doymak bilmeyen ve sadece ekonomik çıkarlarını düşünen bir canlı olarak kabul ettiğinden dolayı, temelde materyalisttir ve kuvveti üstün tuttuğu için sosyal adalet hizmetlerini bir temel insanlık görevi olarak düşünmez. Sadece huzursuzluklar baş gösterip bir sosyal patlama olmasın, zenginlerin rahatı kaçmasın diye fakirlere cüzi yardımlar yapılır. Bu tür yardımlar bir çeşit “Sus Payı” olarak telakki edilir. Fakirlerin ihtiyaçlarının karşılanmasını da zenginlere değil yine dolaylı yoldan fakirlere bir görev olarak verilir. Bunun sonucu olarak Faizci Kapitalist ülkelerde brüt işçi ücretinden takriben % 35’i kadar sigorta primi kesilmektedir. Bu sigorta priminin sözde % 15’ini işçi ödüyor, % 20’sini de işveren ödüyor gibi gösterilirse de, işverenin ödediği pay maliyetlere girdiği için sonunda bu prim payı malları satın alan fakir fukaraya ödettirilmektedir.)

Sosyal güvenlik kendi emeğinin biriktirdiği değil, yeryüzündeki kira karşılığıdır. Dolayısıyla o günkü gelirden pay alır.

(Diğer yandan faizci kapitalist nizamda gittikçe doğum oranı düşmekte ve bunun sonucu olarak ülke nüfusu gençlerden çok yaşlı ve emeklilerden oluşmaktadır. Bu gidişat ise faizci kapitalist nizamı iflasa götürmektedir. Çünkü yapılan incelemeler ve hesaplar gösteriyor ki bundan 20 - 30 yıl önce mesela Almanya'da bir çalışan genç işçi, ödediği primlerle, bir yaşlı emeklinin emekli aylığını karşılamak zorunda kalıyordu. Hâlbuki şimdi yukarıda açıklanan nüfus hareketleri sebebiyle çalışan genç işçi iki yaşlı emeklinin geçimini karşılayacak şekilde prim ödemeye mecbur kalmaktadır. Bu gidişle 40 yıl sonra bir genç işçi sekiz yaşlı emeklinin geçimini karşılamak mecburiyetinde kalacaktır. Bu ise taşınamayacak bir yüktür. Yani, Faizci Kapitalist sistemin bugünkü sosyal adalet düzeni yürümeyecek ve iflasa mahkûm bir düzen olacaktır.)

Çalışanların refahı ile çalışmayanların refahı aynı şekilde artmakta veya eksilmektedir. Yaşlı nüfusla genç nüfus arasında çıkar paralelliği sağlanmaktadır.

(Görülüyor ki, Adil Düzen'de sosyal adalet, hakkı üstün tutan, herkese insan onuruna yaraşır yaşama imkânı veren, ekonomik gelişmeye engel olmayan, açık, sade, doğal, akli ve adil bir düzendir.)

Sosyal güvenlik ekonomik gelişmeye ve nüfusun artmasına yarayacak şekilde sağlanır. Yaşlıların kendilerinden ziyade kimlerin yanında duruyorlarsa onlara verilir. Yetim evleri, huzur evleri yoktur. Kimin yanında bulunursa ona maaş verilir.

(Buna mukabil Faizci Kapitalist Düzende sosyal adalet tatbikatı suni tatbikattır. Son derece çapraşık ve karmaşıktır. Çıkar çatışmasına dayanmaktadır ve zamanla yürümeyecek temel insan haklarına aykırı,  fıtri olmayan ve iflasa mahkûm bir nizamdır.)

Sosyal güvenlik aileye dayanmaktadır. Küçüklere anne babaları, yoksa ağabeyleri veya amcaları bakarlar. Yaşlılara ve çocuklara yeğenleri bakarlar. Bakmak istemezlerse daha uzak akrabaları beraber bulundururlar. Devlet onlara yani bakanlara maaş verir. Akrabalık ve menfaat birleştirilir. Genel hizmetlerin tamamı yani 25 genel hizmet kişilere karşılıksızdır. Su, elektrik, yolculuk, telefon bedavadır. Bunlar ütopik iddialar değildir. Tarihi oluşumdur. Kervansaraylarda ve imaretlerde yemek, içmek, yatmak, tedavi olmak, seyahatte kullanılan binek hayvanları doyurmak hep karşılıksız yapılmıştır.

 

SÜLEYMAN KARAGÜLLE

Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL

www.akevler.org    (0532) 246 68 92

 

 






Son Eklenen Makaleler
Süleyman Karagülle
SEÇKİN SAYILAR VE 19 MUCİZESİ 05.01.2001
12.02.2025 476 Okunma
Süleyman Karagülle
BORÇLARIN TASFİYESİ KANUNU 22.12.2000
12.02.2025 268 Okunma
Süleyman Karagülle
BORÇLAR 22.12.2000
12.02.2025 225 Okunma
Süleyman Karagülle
DIŞ BORÇ(BAKARA278-279) 22.12.2000
12.02.2025 290 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP ARALIK ÇALIŞMALARI 15.12.2000
12.02.2025 346 Okunma
Süleyman Karagülle
GENEL ÇALIŞMA KURALLARI: 15.12.2000
12.02.2025 248 Okunma
Süleyman Karagülle
MUKASSİMÂT(zariyat4.ayet) 15.12.2000
12.02.2025 283 Okunma
Süleyman Karagülle
GENEL DURUM VE ÇÖZÜM 08.12.2000
12.02.2025 348 Okunma
Süleyman Karagülle
AKEVLER DENGE KULÜBÜ SÖZLEŞMESİ 08.12.2000
12.02.2025 229 Okunma
Süleyman Karagülle
C Â R İ Y Â T (ZARİYAT3.AYET) 08.12.2000
12.02.2025 255 Okunma
Süleyman Karagülle
K Ü R T Ç E 01.12.2000
12.02.2025 252 Okunma
Süleyman Karagülle
ORUÇ BABA 01.12.2000
12.02.2025 277 Okunma
Süleyman Karagülle
M E S İ H 01.12.2000
12.02.2025 341 Okunma
Süleyman Karagülle
HÂMİLÂT (YÜKLER) 01.12.2000
12.02.2025 276 Okunma
Süleyman Karagülle
“ZÂRİYÂT-1- ÂYETİ”Nİ AÇIKLAYALIM: 24.11.2000
12.02.2025 273 Okunma
Süleyman Karagülle
TESİR ÇİFTİ 24.11.2000
12.02.2025 295 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EVE GETİRİLEN YENİLİKLER 18.11.2000
12.02.2025 367 Okunma
Süleyman Karagülle
DEVLETİN AF YETKİSİ VAR MIDIR? 18.11.2000
12.02.2025 370 Okunma
Süleyman Karagülle
İFRAT VE TEFRİT(KEHF28) 18.11.2000
12.02.2025 327 Okunma
Süleyman Karagülle
MATEMATİK İLE İfrat ve tefrit nedir? 11.11.2000
12.02.2025 325 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN MATEMATİĞİ TARİKATI 11.112000
12.02.2025 245 Okunma
Süleyman Karagülle
NEFİSTE SABIR(kehf28) 11.11.2000
12.02.2025 280 Okunma
Süleyman Karagülle
OKUMA/ TİLÂVET EMRİ 04.11.2000
12.02.2025 293 Okunma
Süleyman Karagülle
SÖMÜRÜ VE ÇARE 04.11.2000
12.02.2025 225 Okunma
Süleyman Karagülle
AKEVLERDEN HABERLER 28.10.2000
12.02.2025 261 Okunma
Süleyman Karagülle
MESKENLER VE İŞYERLERİ AYETİ 28.10.2000
12.02.2025 378 Okunma
Süleyman Karagülle
BOZULMA (ENTROPİ) 28.10.2000
12.02.2025 369 Okunma
Süleyman Karagülle
ERMENİ KATLİAMI 14.10.2000
12.02.2025 202 Okunma
Süleyman Karagülle
MARKETTE SELEM UYGULAMASI 14.10.2000
12.02.2025 269 Okunma
Süleyman Karagülle
FAİZSİZ İŞLETME 14.10.2000
12.02.2025 295 Okunma
Süleyman Karagülle
BELGRAD OLAYI 07.10.2000
12.02.2025 280 Okunma
Süleyman Karagülle
MÜTEŞÂBİH ÂYETLER 07.10.2000
12.02.2025 495 Okunma
Süleyman Karagülle
MEDENİYETLERİN ÖMRÜ 30.09.200
12.02.2025 432 Okunma
Süleyman Karagülle
AHMET BÜLBÜL’ÜN ÖLÜMÜ VESİLESİYLE; 30.09.2000
12.02.2025 280 Okunma
Süleyman Karagülle
Rektör Ethem Ruhi Fığlalıya cevap 23.09.2000
12.02.2025 273 Okunma
Süleyman Karagülle
KURANDA MUCİZE-1 23.09.2000
12.02.2025 260 Okunma
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 636 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 572 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 632 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 514 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 495 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 749 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 545 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 461 Okunma
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 501 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 545 Okunma
Süleyman Karagülle
MEMUR KARARNAMESİ 12.08.2000
14.03.2024 474 Okunma
Süleyman Karagülle
HÜKÜMET,REKTÖR ATAMALARI..05.08.2000
14.03.2024 513 Okunma
Süleyman Karagülle
İNSANIN GÖREVİ 05.08.2000
14.03.2024 461 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE ZELZELE 22.07.2000
14.03.2024 499 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN ATANMASI 22.07.2000
14.03.2024 513 Okunma
Süleyman Karagülle
312 inci MADDE 22.07.2000
14.03.2024 417 Okunma
Süleyman Karagülle
BANDIRMA HATTI 22.07.2000
14.03.2024 491 Okunma
Süleyman Karagülle
F İ Z İ K 29.07.2000
14.03.2024 553 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLÂM VE DEMOKRASİ 29.07.2000
14.03.2024 535 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN SEÇİMİ 22.07.2000
14.03.2024 445 Okunma
Süleyman Karagülle
ABANT TOPLANTISI 22.07.2000
14.03.2024 532 Okunma
Süleyman Karagülle
HAK VE KUVVET MEDENİYETLERİ 22.07.2000
14.03.2024 492 Okunma
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA SİSTEMİ 01.07.2000
14.03.2024 441 Okunma
Süleyman Karagülle
“HERKESE İŞ - HERKESE AŞ” 24.06.2000
14.03.2024 533 Okunma
Süleyman Karagülle
KİTLERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ 17.06.2000
14.03.2024 519 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’ÂN VE MANTIK İLE MATEMATİK 17.04.1999
14.03.2024 528 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI (2)17.04.1999
14.03.2024 530 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI 17.04.1999
14.03.2024 575 Okunma
Süleyman Karagülle
Süleyman Karagüllenin girilmeyen MAKALELERİ-17.04.1999
14.03.2024 509 Okunma
Süleyman Karagülle
MUSA’YA VERİLEN DOKUZ MUCİZENİN GÜNÜMÜZDEKİ MANASI
19.05.2022 3168 Okunma
1 Yorum 20.05.2022 06:41
Süleyman Karagülle
Elveda
21.08.2021 3189 Okunma
2 Yorum 24.08.2021 15:36
Süleyman Karagülle
İÇKİ YASAĞI
3.05.2021 2443 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Dünya
30.04.2021 2295 Okunma
Süleyman Karagülle
DIŞ POLİTİKA
29.04.2021 2157 Okunma
Süleyman Karagülle
HEDEF
29.04.2021 2176 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve SON DURUM… (16)
18.04.2021 3385 Okunma
4 Yorum 26.05.2021 00:43
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve son uyarılarım… (15)
11.04.2021 2312 Okunma
Süleyman Karagülle
SOYLU'NUN BEYANI
7.04.2021 2850 Okunma
Süleyman Karagülle
BUNDAN BÖYLE
6.04.2021 2097 Okunma
Süleyman Karagülle
UYARI
6.04.2021 2087 Okunma
Süleyman Karagülle
MÜDAHALE
4.04.2021 2112 Okunma
Süleyman Karagülle
Seminerler; kendinize görev vereceksiniz (14)
4.04.2021 2103 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK ÇIKAR YOL
3.04.2021 2322 Okunma
Süleyman Karagülle
PARTİ KAPATMAK
3.04.2021 2339 Okunma
Süleyman Karagülle
ANAYASA MAHKEMESİ
1.04.2021 2299 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve İ Ç T İ H A D (13)
31.03.2021 3182 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:37
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Akevler Usulü (12)
31.03.2021 3003 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:27
Süleyman Karagülle
Muhterem Abdurrahman Dilipak’a Açık Mektup
31.03.2021 2512 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve DAVET… (11)
31.03.2021 2857 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:13
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerlerinin başlangıcı ve (10)
31.03.2021 2116 Okunma
Süleyman Karagülle
EMİN SARAÇ HOCA HAKKINDA
31.03.2021 2670 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Kur’an Düzeni
31.03.2021 2882 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:01
Süleyman Karagülle
Akevler Kur’an Seminerleri ve GÖREV
31.03.2021 2899 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:52
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE TARİH
31.03.2021 2893 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:47
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-5
31.03.2021 2891 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:37
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-3
31.03.2021 1922 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-2
31.03.2021 1876 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ
31.03.2021 2088 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK PROBLEM VE ÇÖZÜM
31.03.2021 2087 Okunma
Süleyman Karagülle
RAKAMLAR
31.03.2021 2086 Okunma
Süleyman Karagülle
YASTIK ALTI
30.03.2021 2201 Okunma
Süleyman Karagülle
TEMİZLİK
29.03.2021 2523 Okunma
Süleyman Karagülle
MEŞGALE
28.03.2021 2321 Okunma
Süleyman Karagülle
BAKAN OLMAK
27.03.2021 2348 Okunma


© 2025 - Akevler