Süleyman Karagülle
Üçüncü Binyıl Uygarlığı
31.10.2015
11292 Okunma, 3 Yorum

İnsanlık uzun zaman “şahıs/kişi yönetimi” ile yönetildi. Henüz yazı icat edilmemişti. Kurallar vardı ama bu kurallar ağızdan ağza aktarılıyor, topluluğun töreleri halinde oluşuyor ve yaşıyordu. Halk kabileler halinde örgütlenmişti. Her kabilenin bir başkanı vardı, yönetim bu başkan tarafından yapılırdı, bütün yetkiler onda toplanmıştı. Uzun seneler böyle bir hayat sürdürüldü.

Sonra ikinci dönem başladı. Bu dönemde yazı icat edilmişti. Artık uzak yerlere mektup gönderilerek emirler verilebiliyordu. Artık bir neslin müktesebatı değişmeden uzun nesiller sonrasına duyurulabiliyordu. Hem topluluklar büyüdü hem de uygarlık üst üste bindi ve insanlık çabuk gelişmeye başladı. Gene daha önce olduğu gibi kişi yönetimi vardı, çünkü kuralları kişiler koyuyordu ama topluluklar artık emirlerle değil kurallarla yönetilmeye başlandı. Eskiden başkan topluluğun bütün fertlerini tanıdığı halde, başkan artık yönettiği kimseleri tanımıyordu. Başkan kurallar koyuyor, görevlileri atıyor, görevliler o kurallara göre ülkeyi yönetiyordu. Hazreti Nuh Peygamber zamanında başlayan bu “kurallarla kişi yönetimi” Firavun’un boğulmasına kadar sürmüştü.

Hazreti Musa’ya gelen Tevrat’tan itibaren yönetim ile yasama birbirinden ayrıldı. Kuralları artık başkanlar koymuyor, başkanlar başkalarının koydukları kuralları uyguluyorlardı. Bu durum iki şekilde gelişti. Peygamberler kuralları kitap hâlinde koymuşlar, bu kitapları vahiy ile aldıklarını savunmuşlar, yöneticiler toplulukları bunlarla yönetmişlerdir. Yahut kuralları halkın temsilcisi olan sosyal grup temsilcileri anlaşarak koydular ve yöneticiler onların koyduğu kuralları uyguladılar. Bu döneme “yazılı kurallar dönemi” diyoruz. Bu sistem de günümüze kadar gelişerek uygulanır olmuştur. İkinci dönem “peygamberler dönemi”dir. Üçüncü dönem “kitaplar dönemi”dir. Bu dönemin özelliği, kitapları yorumlamanın yine kişiler tarafından yapılmış olmasıdır.

Bundan yüz sene evvel insanlar saatte en çok 10 kilometre yol alabiliyordu, en çok 100 metreye ses duyurabiliyordu, en çok bir salonu aydınlatabiliyorlardı, en güçlü araç su değirmenleri idi. Bugün ise telefonla Ay’da olanlarla bile görüşebiliyoruz. 10 kilometreyi şimdi dakikada rahatlıkla aşabiliyoruz. Sokaklarımız ve yollarımız aydınlanıyor, gece gündüze dönüşmüştür. Yazının yerini şimdi bilgisayar almıştır. Bir asır içinde teknik imkânlar binlerce defa artmış bulunmaktadır.

BUNDAN SONRA NE OLACAKTIR?

Artık insanlar hazır kitaplarla yönetilmeyecektir. Kitapların yani kanunların yerini “sözleşmeler” alacaktır. Ben, sen, o sözleşmeler yapacak ve o sözleşmeler bizim şeriatımız olacaktır. Ortak sözleşmeleri olanlar topluluk oluşturacaktır. Oluşmuş ortak sözleşmelere uymak istemeyenler o topluluğu terk edeceklerdir. Öyle uluslararası dayatmalar, devlet kanunları, il kanunları olmayacaktır. Bine yakın ailenin oluşturduğu bucaklardan her biri kendi sözleşmelerini kendileri oluşturacak, böylece yeryüzündeki bir milyon bucak ayrı ayrı ortak sözleşmelerle yerinden yönetilecektir. Bucağını beğenmeyen başka bucağa hiçbir sıkıntı çekmeden göç edebilecektir. İl merkez bucakları olacak, bunlar iç güvenliği sağlayacaklardır. Ülke merkez bucakları dış savunmayı yapacaklar, insanlık ise uygarlaşmada yarışacak.

Demek ki insanlık üçüncü dönemi yani kitap dönemini de sona erdirdi, artık dördüncü döneme girmektedir. Tevrat bir kanun/yasa kitabı olduğu halde, Kur’an bir yasa kitabı değildir; insanlığa yasaların nasıl oluşacağını, toplulukları ve yönetimi nasıl kuracaklarını öğreten bir kitaptır. Kur’an’ın resmi yorumcusu olmadığı gibi onun uygulanmasını zorlayan askeri gücü de yoktur. Bugün devlet halka faydalı olduğu kadar zararlı hâle de gelmiştir. Merkezi kanunlar ve dayatmacı bürokratlar yüzünden yeryüzü yaşanmaz hâle gelmiştir.

Bundan sonra yasların yerini sözleşmeler alacak, bürokrasinin yerini de hizmetliler alacak, hizmetlileri halk seçecektir. Nizaları tarafların seçtiği hakemler ile onların seçtiği başhakemden oluşan heyet çözecektir. Silahlı güç hakem kararlarının bekçisi olacaktır.

İşte, biz bu düzene “ADİL DÜZEN” diyoruz. Adil demek denge ve aynı zamanda barış demektir. İslâm düzeni baştan beri barış düzenidir. Adil Düzen ise İslâm düzeninin dördüncü versiyonudur. Adil Düzen’e karşı çıkanlar bu dördüncü uygarlığı durdurmak isteyen zavallılardır. İnsanlığın bu akışını değiştirmeniz mümkün değildir.

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
02.11.2015
07:29




Süleyman Karagülle
Süleyman Karagülle


Üçüncü binyıl uygarlığı

Son güncelleme: 02 Kasım 2015 

İnsanlık uzun zaman “şahıs/kişi yönetimi” ile yönetildi. Henüz yazı icat edilmemişti. Kurallar vardı ama bu kurallar ağızdan ağza aktarılıyor, topluluğun töreleri halinde oluşuyor ve yaşıyordu. Halk kabileler halinde örgütlenmişti. Her kabilenin bir başkanı vardı, yönetim bu başkan tarafından yapılırdı, bütün yetkiler onda toplanmıştı. Uzun seneler böyle bir hayat sürdürüldü.

Sonra “ikinci dönem” başladı. Bu dönemde “yazı” icat edilmişti. Artık uzak yerlere mektup gönderilerek emirler verilebiliyordu. Artık bir neslin müktesebatı değişmeden uzun nesiller sonrasına duyurulabiliyordu. Hem topluluklar büyüdü hem de uygarlık üst üste bindi ve insanlık çabuk gelişmeye başladı. Gene daha önce olduğu gibi “kişi yönetimi” vardı, çünkü kuralları kişiler koyuyordu ama topluluklar artık “emirlerle” değil “kurallarla” yönetilmeye başlandı. Eskiden başkan topluluğun bütün fertlerini tanıdığı halde, başkan artık yönettiği kimseleri tanımıyordu. Başkan “kurallar” koyuyor, görevlileri atıyor, görevliler o kurallara göre ülkeyi yönetiyordu. Hazreti Nuh Peygamber zamanında başlayan bu “kurallarla kişi yönetimi” Firavun’un boğulmasına kadar sürmüştü. 

Hazreti Musa’ya gelen Tevrat’tan itibaren “yönetim” ile “yasama” birbirinden ayrıldı. Kuralları artık başkanlar koymuyor, başkanlar başkalarının koydukları kuralları uyguluyorlardı. Bu durum iki şekilde gelişti. Peygamberler kuralları “kitap” hâlinde koymuşlar, bu kitapları “vahiy” ile aldıklarını savunmuşlar, yöneticiler toplulukları bunlarla yönetmişlerdir. Yahut kuralları halkın temsilcisi olan sosyal grup temsilcileri anlaşarak koydular ve yöneticiler onların koyduğu kuralları uyguladılar. Bu döneme “yazılı kurallar dönemi” diyoruz. Bu sistem de günümüze kadar gelişerek uygulanır olmuştur. İkinci dönem “peygamberler dönemi”dir. Üçüncü dönem “kitaplar dönemi”dir. Bu dönemin özelliği, kitapları yorumlamanın yine kişiler tarafından yapılmış olmasıdır. 

Bundan yüz sene evvel insanlar saatte en çok 10 kilometre yol alabiliyordu, en çok 100 metreye ses duyurabiliyordu, en çok bir salonu aydınlatabiliyorlardı, en güçlü araç su değirmenleri idi. Bugün ise telefonla Ay’da olanlarla bile görüşebiliyoruz. 10 kilometreyi şimdi dakikada rahatlıkla aşabiliyoruz. Sokaklarımız ve yollarımız aydınlanıyor, gece gündüze dönüşmüştür. Yazının yerini şimdi “bilgisayar” almıştır. Bir asır içinde teknik imkânlar binlerce defa artmış bulunmaktadır.

BUNDAN SONRA NE OLACAKTIR? 

Artık insanlar hazır kitaplarla yönetilmeyecektir. Kitapların yani kanunların yerini “sözleşmeler” alacaktır. Ben, sen, o sözleşmeler yapacak ve o sözleşmeler bizim şeriatımız olacaktır. Ortak sözleşmeleri olanlar topluluk oluşturacaktır. Oluşmuş ortak sözleşmelere uymak istemeyenler o topluluğu terk edeceklerdir. Öyle uluslararası dayatmalar, devlet kanunları, il kanunları olmayacaktır. Bine yakın ailenin oluşturduğu “bucaklar”dan her biri “kendi sözleşmelerini” kendileri oluşturacak, böylece yeryüzündeki bir milyon bucak ayrı ayrı ortak sözleşmelerle yerinden yönetilecektir. Bucağını beğenmeyen başka bucağa hiçbir sıkıntı çekmeden göç edebilecektir. İl merkez bucakları olacak, bunlar iç güvenliği sağlayacaklardır. Ülke merkez bucakları dış savunmayı yapacaklar, insanlık ise uygarlaşmada yarışacak.

Bundan sonra yasaların yerini “sözleşmeler” alacak, bürokrasinin yerini de “hizmetliler” alacak, hizmetlileri halk seçecektir. Nizaları tarafların seçtiği “hakemler” ile onların seçtiği “başhakemden oluşan heyet” çözecektir. Silahlı güç hakem kararlarının bekçisi olacaktır. İşte, biz bu düzene “ADİL DÜZEN” diyoruz. Adil demek “denge” ve aynı zamanda “barış” demektir. İslâm düzeni baştan beri barış düzenidir. Adil Düzen ise İslâm düzeninin dördüncü versiyonudur. Adil Düzen’e karşı çıkanlar bu dördüncü uygarlığı durdurmak isteyen zavallılardır. İnsanlığın bu akışını değiştirmeniz mümkün değildir. 

Not: “III. BİNYIL UYGARLIĞI NASIL GELECEK” makalemi de tavsiye ederim; www.akevler.org sitemizin “Makaleler” bölümünden okuyabilirsiniz. 

Reşat Nuri Erol
02.11.2015
17:13



http://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/suleyman-karagulle/ucuncu-binyil-uygarligi-12557.html



NAHİT SAZOĞU

ÜLKEMİZDEKİ İNSANLARI YILLARCA TENEKE GİBİ OTOMOBİLLER YAPIP BAŞKA TÜKETİM MALLARIYLA SÖMÜREN İSTANBUL SERMAYESİNİN ETKİNLİĞİNİ AZALTILMASI GEREKİYOR İKTİDAR ACİLEN ADİL EKONOMİK DÜZENİ UYGULAMALI BÖYLECE İNSANIMIZI MADDİ VE MANEVİ OLARAK SÖMÜREN KAPİTALİZİM YOK EDİLMELİDİR

Reşat Nuri Erol
11.11.2015
11:54



http://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/suleyman-karagulle/ucuncu-binyil-uygarligi-12557.html


Bu makale 4.334 kez okundu 








Son Eklenen Makaleler
Süleyman Karagülle
SEÇKİN SAYILAR VE 19 MUCİZESİ 05.01.2001
12.02.2025 779 Okunma
Süleyman Karagülle
BORÇLARIN TASFİYESİ KANUNU 22.12.2000
12.02.2025 537 Okunma
Süleyman Karagülle
BORÇLAR 22.12.2000
12.02.2025 521 Okunma
Süleyman Karagülle
DIŞ BORÇ(BAKARA278-279) 22.12.2000
12.02.2025 561 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP ARALIK ÇALIŞMALARI 15.12.2000
12.02.2025 614 Okunma
Süleyman Karagülle
GENEL ÇALIŞMA KURALLARI: 15.12.2000
12.02.2025 580 Okunma
Süleyman Karagülle
MUKASSİMÂT(zariyat4.ayet) 15.12.2000
12.02.2025 584 Okunma
Süleyman Karagülle
GENEL DURUM VE ÇÖZÜM 08.12.2000
12.02.2025 648 Okunma
Süleyman Karagülle
AKEVLER DENGE KULÜBÜ SÖZLEŞMESİ 08.12.2000
12.02.2025 503 Okunma
Süleyman Karagülle
C Â R İ Y Â T (ZARİYAT3.AYET) 08.12.2000
12.02.2025 535 Okunma
Süleyman Karagülle
K Ü R T Ç E 01.12.2000
12.02.2025 542 Okunma
Süleyman Karagülle
ORUÇ BABA 01.12.2000
12.02.2025 549 Okunma
Süleyman Karagülle
M E S İ H 01.12.2000
12.02.2025 602 Okunma
Süleyman Karagülle
HÂMİLÂT (YÜKLER) 01.12.2000
12.02.2025 562 Okunma
Süleyman Karagülle
“ZÂRİYÂT-1- ÂYETİ”Nİ AÇIKLAYALIM: 24.11.2000
12.02.2025 539 Okunma
Süleyman Karagülle
TESİR ÇİFTİ 24.11.2000
12.02.2025 609 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EVE GETİRİLEN YENİLİKLER 18.11.2000
12.02.2025 632 Okunma
Süleyman Karagülle
DEVLETİN AF YETKİSİ VAR MIDIR? 18.11.2000
12.02.2025 641 Okunma
Süleyman Karagülle
İFRAT VE TEFRİT(KEHF28) 18.11.2000
12.02.2025 633 Okunma
Süleyman Karagülle
MATEMATİK İLE İfrat ve tefrit nedir? 11.11.2000
12.02.2025 536 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN MATEMATİĞİ TARİKATI 11.112000
12.02.2025 559 Okunma
Süleyman Karagülle
NEFİSTE SABIR(kehf28) 11.11.2000
12.02.2025 631 Okunma
Süleyman Karagülle
OKUMA/ TİLÂVET EMRİ 04.11.2000
12.02.2025 613 Okunma
Süleyman Karagülle
SÖMÜRÜ VE ÇARE 04.11.2000
12.02.2025 536 Okunma
Süleyman Karagülle
AKEVLERDEN HABERLER 28.10.2000
12.02.2025 560 Okunma
Süleyman Karagülle
MESKENLER VE İŞYERLERİ AYETİ 28.10.2000
12.02.2025 669 Okunma
Süleyman Karagülle
BOZULMA (ENTROPİ) 28.10.2000
12.02.2025 716 Okunma
Süleyman Karagülle
ERMENİ KATLİAMI 14.10.2000
12.02.2025 520 Okunma
Süleyman Karagülle
MARKETTE SELEM UYGULAMASI 14.10.2000
12.02.2025 583 Okunma
Süleyman Karagülle
FAİZSİZ İŞLETME 14.10.2000
12.02.2025 636 Okunma
Süleyman Karagülle
BELGRAD OLAYI 07.10.2000
12.02.2025 607 Okunma
Süleyman Karagülle
MÜTEŞÂBİH ÂYETLER 07.10.2000
12.02.2025 760 Okunma
Süleyman Karagülle
MEDENİYETLERİN ÖMRÜ 30.09.200
12.02.2025 730 Okunma
Süleyman Karagülle
AHMET BÜLBÜL’ÜN ÖLÜMÜ VESİLESİYLE; 30.09.2000
12.02.2025 640 Okunma
Süleyman Karagülle
Rektör Ethem Ruhi Fığlalıya cevap 23.09.2000
12.02.2025 535 Okunma
Süleyman Karagülle
KURANDA MUCİZE-1 23.09.2000
12.02.2025 617 Okunma
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 811 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 730 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 859 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 688 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 695 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 992 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 730 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 664 Okunma
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 654 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 712 Okunma
Süleyman Karagülle
MEMUR KARARNAMESİ 12.08.2000
14.03.2024 645 Okunma
Süleyman Karagülle
HÜKÜMET,REKTÖR ATAMALARI..05.08.2000
14.03.2024 704 Okunma
Süleyman Karagülle
İNSANIN GÖREVİ 05.08.2000
14.03.2024 686 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE ZELZELE 22.07.2000
14.03.2024 710 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN ATANMASI 22.07.2000
14.03.2024 695 Okunma
Süleyman Karagülle
312 inci MADDE 22.07.2000
14.03.2024 614 Okunma
Süleyman Karagülle
BANDIRMA HATTI 22.07.2000
14.03.2024 694 Okunma
Süleyman Karagülle
F İ Z İ K 29.07.2000
14.03.2024 736 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLÂM VE DEMOKRASİ 29.07.2000
14.03.2024 739 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN SEÇİMİ 22.07.2000
14.03.2024 638 Okunma
Süleyman Karagülle
ABANT TOPLANTISI 22.07.2000
14.03.2024 724 Okunma
Süleyman Karagülle
HAK VE KUVVET MEDENİYETLERİ 22.07.2000
14.03.2024 660 Okunma
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA SİSTEMİ 01.07.2000
14.03.2024 632 Okunma
Süleyman Karagülle
“HERKESE İŞ - HERKESE AŞ” 24.06.2000
14.03.2024 710 Okunma
Süleyman Karagülle
KİTLERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ 17.06.2000
14.03.2024 683 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’ÂN VE MANTIK İLE MATEMATİK 17.04.1999
14.03.2024 699 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI (2)17.04.1999
14.03.2024 738 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI 17.04.1999
14.03.2024 732 Okunma
Süleyman Karagülle
Süleyman Karagüllenin girilmeyen MAKALELERİ-17.04.1999
14.03.2024 668 Okunma
Süleyman Karagülle
MUSA’YA VERİLEN DOKUZ MUCİZENİN GÜNÜMÜZDEKİ MANASI
19.05.2022 3461 Okunma
1 Yorum 20.05.2022 06:41
Süleyman Karagülle
Elveda
21.08.2021 3561 Okunma
2 Yorum 24.08.2021 15:36
Süleyman Karagülle
İÇKİ YASAĞI
3.05.2021 2654 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Dünya
30.04.2021 2473 Okunma
Süleyman Karagülle
DIŞ POLİTİKA
29.04.2021 2344 Okunma
Süleyman Karagülle
HEDEF
29.04.2021 2416 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve SON DURUM… (16)
18.04.2021 3689 Okunma
4 Yorum 26.05.2021 00:43
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve son uyarılarım… (15)
11.04.2021 2481 Okunma
Süleyman Karagülle
SOYLU'NUN BEYANI
7.04.2021 3030 Okunma
Süleyman Karagülle
BUNDAN BÖYLE
6.04.2021 2283 Okunma
Süleyman Karagülle
UYARI
6.04.2021 2326 Okunma
Süleyman Karagülle
MÜDAHALE
4.04.2021 2299 Okunma
Süleyman Karagülle
Seminerler; kendinize görev vereceksiniz (14)
4.04.2021 2268 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK ÇIKAR YOL
3.04.2021 2524 Okunma
Süleyman Karagülle
PARTİ KAPATMAK
3.04.2021 2522 Okunma
Süleyman Karagülle
ANAYASA MAHKEMESİ
1.04.2021 2451 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve İ Ç T İ H A D (13)
31.03.2021 3431 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:37
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Akevler Usulü (12)
31.03.2021 3226 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:27
Süleyman Karagülle
Muhterem Abdurrahman Dilipak’a Açık Mektup
31.03.2021 2706 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve DAVET… (11)
31.03.2021 3086 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:13
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerlerinin başlangıcı ve (10)
31.03.2021 2295 Okunma
Süleyman Karagülle
EMİN SARAÇ HOCA HAKKINDA
31.03.2021 2844 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Kur’an Düzeni
31.03.2021 3117 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:01
Süleyman Karagülle
Akevler Kur’an Seminerleri ve GÖREV
31.03.2021 3107 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:52
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE TARİH
31.03.2021 3105 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:47
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-5
31.03.2021 3124 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:37
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-3
31.03.2021 2097 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-2
31.03.2021 2073 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ
31.03.2021 2261 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK PROBLEM VE ÇÖZÜM
31.03.2021 2254 Okunma
Süleyman Karagülle
RAKAMLAR
31.03.2021 2270 Okunma
Süleyman Karagülle
YASTIK ALTI
30.03.2021 2389 Okunma
Süleyman Karagülle
TEMİZLİK
29.03.2021 2669 Okunma
Süleyman Karagülle
MEŞGALE
28.03.2021 2666 Okunma
Süleyman Karagülle
BAKAN OLMAK
27.03.2021 2531 Okunma


© 2025 - Akevler