Hüseyin Kayahan
CEBELLEŞMEK-1
4.08.2013
5187 Okunma, 1 Yorum

01.08.2013

CEBELLEŞMEYE BAŞLARKEN

 

Öncelikle cebelleşmek deyimini hatırlatan Orhan Çakmağa teşekkür ederim. Tevafuk olarak, hem  cebel kelimesi ve türevlerinin geçtiği ayetleri çevirmeyi, hem de içine girmeye çalıştığım büyük mücadeleyi aynı anda ifade eden bir ibare oldu

 

Eskiler bir ibareye "hakiki" mana verdiklerinde anlamsız bir mana çıkıyorsa mecaz yoluna gitmişlerdir. Bizim yapmaya çalıştığımız ise oldukça farklıdır. Biz kelimelerin tamamına sosyolojik mana vermeye çalışıyoruz. Bu mecaz değildir. Ya bunlar eşsesli kelimeler gibi kabul edilir ve ne kadar çok ilim alanında o kelime yer ve mana bulabiliyorsa, o kadar eşsesli kelime, tek sesle ve tek yazılışla ifade edilmiş olur. Ya da bu usule yeni bir ad bulmamız gerekecektir. Bana göre bu mecaz değildir ama nedir şimdilik bilmiyorum.

 

Eski kavimlerin ve peygamberlerin kıssaları, yaratılış ve evrenin oluşturulmasını anlattığını kabul ettiğimiz ayetler epey zorlayacak bizi. Klasik manada kullanılan kelimeleri aynı manada kullanırsak bu olmaz. Bu çeviride Allahı her şeyi yaratan Allah, melekleri ve cinleri görünmeyen tinsel varlıklar olarak almayacağız. Yaratan Allah ve halife kılınan insan arasındaki ilişkilerin düzenlemesinde zaten o manalar geçerlidir. Biz her kelimeye, her ibareye toplumda karşılığı olan bir mana yükleyeceğiz. Jeolog kendi disiplininde, biyolog kendi disiplininde, fizikçi de kendi disiplininde olan manaları yükleyecek ve kitabın tamamının bir bütünlük içinde kendi sahasını da ifade ettiğini bulacaktır, tezimiz budur.

Ben sosyolojiyi tercih ettim.

Cebel kelimesi tevafuken/tesadüfen ortaya çıktı. Usul olarak böyle kelime kelime yapmak yerine, sure sure gitmek daha iyi zannederim. Süleyman abi ile istişareden sonra usul ve yol haritası belirginleşir diye düşünüyorum. Kadir gecesi münasebetiyle üzerinde çok çalışamamakla birlikte yazabildiklerimi yazıp yayınlamak istedim. Uzun cümleleri ve terimlerin tam Türkçe karşılıklarını elbette yazamadım. Seçmiş olacağımız kelime, okuyanın kafasında oturmayabilir, bunun için açıklamalar ilave etmeli miyiz bilmiyorum.

 

Cebel ve türevleri Kuranda 41 yerde geçmektedir. Sırayla Arapçasını, Türkçe meallerden birini ve onların altına da sosyolojik meal denemesi çevirisini (BÜYÜK HARFLERLE) eklemeye çalışacağım. Tamamını aynı mantıkla çözemeyebilirim. Sade ve tutarlı bir çeviri yapabilene kadar o ayeti boş bırakacağım. Bu gerçek bir cebelleşme olacak. Umarım hayırlı bir iş olur

 

وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ رَبِّ أَرِنِي كَيْفَ تُحْيِي الْمَوْتَى قَالَ أَوَلَمْ تُؤْمِنْ قَالَ بَلَى وَلَكِنْ لِيَطْمَئِنَّ قَلْبِي قَالَ فَخُذْ أَرْبَعَةً مِنَ الطَّيْرِ فَصُرْهُنَّ إِلَيْكَ ثُمَّ اجْعَلْ عَلَى كُلِّ جَبَلٍ مِنْهُنَّ جُزْءًا ثُمَّ ادْعُهُنَّ يَأْتِينَكَ سَعْيًا وَاعْلَمْ أَنَّ اللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ (260/2)

İbrahim: «Rabbim! Ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster» dediğinde, «İnanmıyor musun?» deyince de, «Hayır öyle değil, fakat kalbim iyice kansın» demişti. «Öyleyse dört çeşit kuş al, onları kendine alıştır, sonra onları parçalayıp her dağın üzerine bir parça koy, sonra onları çağır; koşarak sana gelirler. O halde Allah’ın güçlü ve Hakim olduğunu bil» demişti.[2/260]

?????

 

وَاذْكُرُوا إِذْ جَعَلَكُمْ خُلَفَاءَ مِنْ بَعْدِ عَادٍ وَبَوَّأَكُمْ فِي الْأَرْضِ تَتَّخِذُونَ مِنْ سُهُولِهَا قُصُورًا وَتَنْحِتُونَ الْجِبَالَ بُيُوتًا فَاذْكُرُوا آلَاءَ اللَّهِ وَلَا تَعْثَوْا فِي الْأَرْضِ مُفْسِدِينَ (74/7)

Allah’ın sizi Ad milleti yerine getirdiğini, ovalarında köşkler kurup dağlarında kayadan evler yonttuğunuz yeryüzünde yerleştirdiğini hatırlayın; Allah’ın nimetlerini anın, yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın» dedi.[7/74]

?????

 

وَلَمَّا جَاءَ مُوسَى لِمِيقَاتِنَا وَكَلَّمَهُ رَبُّهُ قَالَ رَبِّ أَرِنِي أَنْظُرْ إِلَيْكَ قَالَ لَنْ تَرَانِي وَلَكِنِ انْظُرْ إِلَى الْجَبَلِ فَإِنِ اسْتَقَرَّ مَكَانَهُ فَسَوْفَ تَرَانِي فَلَمَّا تَجَلَّى رَبُّهُ لِلْجَبَلِ جَعَلَهُ دَكًّا وَخَرَّ مُوسَى صَعِقًا فَلَمَّا أَفَاقَ قَالَ سُبْحَانَكَ تُبْتُ إِلَيْكَ وَأَنَا أَوَّلُ الْمُؤْمِنِينَ (143/7)

Musa, tayin ettiğimiz vakitte gelip Rabbi onunla konuşunca, Musa: «Rabbim! Bana Kendini göster, Sana bakayım» dedi. Allah: «Sen Beni göremezsin ama dağa bak, eğer o yerinde kalırsa sen de Beni göreceksin» buyurdu. Rabbi dağa tecelli edince onu yerle bir etti ve Musa da baygın düştü; ayılınca: «Yarabbi, münezzehsin, Sana tevbe ettim, ben inananların ilkiyim» dedi.[7/143]

??????

 

وَإِذْ نَتَقْنَا الْجَبَلَ فَوْقَهُمْ كَأَنَّهُ ظُلَّةٌ وَظَنُّوا أَنَّهُ وَاقِعٌ بِهِمْ خُذُوا مَا آتَيْنَاكُمْ بِقُوَّةٍ وَاذْكُرُوا مَا فِيهِ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ (171/7)

Tur dağını, gölgelik gibi onların üzerlerine yükseltmiştik, onlar tepelerine düşeceğini sanmışlardı. Onlara: «Size verdiğimiz Kitapa sıkıca sarılın, içinde olanı düşünün ki sakınanlardan olasınız» demiştik.[7/171]

 ??????

 

وَهِيَ تَجْرِي بِهِمْ فِي مَوْجٍ كَالْجِبَالِ وَنَادَى نُوحٌ ابْنَهُ وَكَانَ فِي مَعْزِلٍ يَابُنَيَّ ارْكَبْ مَعَنَا وَلَا تَكُنْ مَعَ الْكَافِرِينَ (42/11)

Gemi, dağlar gibi dalgalar içinde onları götürürken, Nuh, bir kenarda ayrı kalmış olan oğluna «Ey oğulcuğum! Bizimle beraber gel, kafirlerle birlik olma» diye seslendi.[11/42]

????

 

قَالَ سَآوِي إِلَى جَبَلٍ يَعْصِمُنِي مِنَ الْمَاءِ قَالَ لَا عَاصِمَ الْيَوْمَ مِنْ أَمْرِ اللَّهِ إِلَّا مَنْ رَحِمَ وَحَالَ بَيْنَهُمَا الْمَوْجُ فَكَانَ مِنَ الْمُغْرَقِينَ (43/11)

Oğlu: «Dağa sığınırım, beni sudan kurtarır» deyince, Nuh: «Bugün Allah’ın buyruğundan Onun acıdıkları dışında kurtulacak yoktur» dedi. Aralarına dalga girdi, oğlu da boğulanlara karıştı.[11/43]

?????

 

وَلَوْ أَنَّ قُرْآنًا سُيِّرَتْ بِهِ الْجِبَالُ أَوْ قُطِّعَتْ بِهِ الْأَرْضُ أَوْ كُلِّمَ بِهِ الْمَوْتَى بَلْ لِلَّهِ الْأَمْرُ جَمِيعًا أَفَلَمْ يَيْئَسِ الَّذِينَ آمَنُوا أَنْ لَوْ يَشَاءُ اللَّهُ لَهَدَى النَّاسَ جَمِيعًا وَلَا يَزَالُ الَّذِينَ كَفَرُوا تُصِيبُهُمْ بِمَا صَنَعُوا قَارِعَةٌ أَوْ تَحُلُّ قَرِيبًا مِنْ دَارِهِمْ حَتَّى يَأْتِيَ وَعْدُ اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ لَا يُخْلِفُ الْمِيعَادَ (31/13)

Eğer Kuran ile dağlar yürütülmüş veya yeryüzü parçalanmış yahut ölüler konuşturulmuş olsaydı, kafirler yine de inanmazlardı. Oysa bütün işler Allaha aittir. İnananların, «Allah dilese bütün insanları doğru yola eriştirebilir» gerçeğini akılları kesmedi mi? Allah’ın sözü yerine gelinceye kadar, yaptıkları işler sebebiyle inkar edenlere bir belanın dokunması veya evlerinin yakınına inmesi devam eder durur. Allah, verdiği sözden şüphesiz caymaz.[13/31]

EĞER BU SÖYLEM/KURAN İLE KİTLELER SÜRÜLSEYDİ, ÜLKE BÖLÜNSEYDİ, DİNGİNLER (hay/diri karşıtı) SÖYLETİLSEYDİ(?)..

 

وَقَدْ مَكَرُوا مَكْرَهُمْ وَعِنْدَ اللَّهِ مَكْرُهُمْ وَإِنْ كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ الْجِبَالُ (46/14)

Şüphesiz onlar düzenlerini kurdular; oysa dağları yerinden oynatacak olsa bile, bu düzenleri hep Allah’ın elindeydi.[14/46]

ONLARIN MEKRLERİ/KAPANLARI KİTLELERİ ZEVL(?) ETMEK İÇİNDİ….

 

وَكَانُوا يَنْحِتُونَ مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا آمِنِينَ (82/15)

Dağlarda, güven içinde olarak evler yontuyorlardı.[15/82]

????????

 

وَأَوْحَى رَبُّكَ إِلَى النَّحْلِ أَنِ اتَّخِذِي مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا وَمِنَ الشَّجَرِ وَمِمَّا يَعْرِشُونَ (68/16)

Rabbın bal arısına da şöyle vahyetti: dağlardan ve ağaçlardan ve kuracakları köşklerden göz göz evler edin[16/68]

??????

 

وَاللَّهُ جَعَلَ لَكُمْ مِمَّا خَلَقَ ظِلَالًا وَجَعَلَ لَكُمْ مِنَ الْجِبَالِ أَكْنَانًا وَجَعَلَ لَكُمْ سَرَابِيلَ تَقِيكُمُ الْحَرَّ وَسَرَابِيلَ تَقِيكُمْ بَأْسَكُمْ كَذَلِكَ يُتِمُّ نِعْمَتَهُ عَلَيْكُمْ لَعَلَّكُمْ تُسْلِمُونَ (81/16)

Allah yarattıklarından size gölgeler yapmış; dağlarda sığınacağınız barınaklar var etmiş, sizi sıcaktan koruyacak elbiseler, harpte sizi koruyacak zırhlar vermiştir. Size olan nimetini müslüman olasınız diye işte bu şekilde tamamlamaktadır.[16/81]

. KİTLELERDEN EKNAN/KENANLAR KILMIŞ, ……

 

وَلَا تَمْشِ فِي الْأَرْضِ مَرَحًا إِنَّكَ لَنْ تَخْرِقَ الْأَرْضَ وَلَنْ تَبْلُغَ الْجِبَالَ طُولًا (37/17)

Yeryüzünde böbürlenerek yürüme, çünkü sen ne yeri delebilir ve ne de boyca dağlara ulaşabilirsin.[17/37]

ÜLKEDE BÖBÜRLENEREK YÜRÜME, SEN NE ÜLKEYİ DELEBİLİRSİN, NE DE KİTLELERE YETİŞEBİLİRSİN

 

وَيَوْمَ نُسَيِّرُ الْجِبَالَ وَتَرَى الْأَرْضَ بَارِزَةً وَحَشَرْنَاهُمْ فَلَمْ نُغَادِرْ مِنْهُمْ أَحَدًا (47/18)

Bir gün dağları yürütürüz de yeri dümdüz görürsün. Hiçbirini bırakmaksızın diriltip bir araya toplarız.[18/47]

BİRGÜN KİTLELERİ SÜRERİZ DE ÜLKEYİ BOMBOŞ GÖRÜRSÜN. ONLARDAN BİRİNİ BİLE GADRETMEDEN (?) ONLARI HAŞYEDERİZ/TOPLARIZ.

 

تَكَادُ السَّمَوَاتُ يَتَفَطَّرْنَ مِنْهُ وَتَنْشَقُّ الْأَرْضُ وَتَخِرُّ الْجِبَالُ هَدًّا (90/19)

Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir![19/90]

ONDAN DOLAYI ÜSTTEKİLER YARILACAK, ÜLKE ÇATLAYACAK,

VE KİTLLER HARARETLENECEKTİR (HEDDEN???)

 

وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الْجِبَالِ فَقُلْ يَنْسِفُهَا رَبِّي نَسْفًا (105/20)

Bir de sana dağlardan soruyorlar, binaenaleyh de ki: rabbım onları un ufra edip savuracak da[20/105]

SANA KİTLELERDEN SORUYORLAR; YETİŞTİRİCİM ONLARI DARMADAĞIN EDECEK.

 

فَفَهَّمْنَاهَا سُلَيْمَانَ وَكُلًّا آتَيْنَا حُكْمًا وَعِلْمًا وَسَخَّرْنَا مَعَ دَاوُدَ الْجِبَالَ يُسَبِّحْنَ وَالطَّيْرَ وَكُنَّا فَاعِلِينَ (79/21)

Süleymana bu meselenin hükmünü bildirmiştik; her birine hüküm ve ilim verdik. Davud ile beraber tesbih etsinler diye dağları ve kuşları buyruk altına aldık. Bunları Biz yapmıştık.[21/79]

ONU SÜLEYMANA FEHMETTİK, KÜLLÜNE BİR HÜKÜM VE İLİM İTA ETTİK, (yerleşik) KİTLELERİ DAVUTLA BERABER TESHİR ETTİK, KONAR GÖÇERLER (yörükler) TESBİH EDERLER,  FİİL EDEN BİZDİK.

 

أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يَسْجُدُ لَهُ مَنْ فِي السَّمَوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ وَالشَّمْسُ وَالْقَمَرُ وَالنُّجُومُ وَالْجِبَالُ وَالشَّجَرُ وَالدَّوَابُّ وَكَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ وَكَثِيرٌ حَقَّ عَلَيْهِ الْعَذَابُ وَمَنْ يُهِنِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ مُكْرِمٍ إِنَّ اللَّهَ يَفْعَلُ مَا يَشَاءُ (18/22)

Göklerde ve yerde olanların, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanların ve insanların birçoğunun Allaha secde ettiklerini görmüyor musun? İnsanların birçoğu da azabı hak etmiştir. Allah’ın alçalttığı kimseyi yükseltebilecek yoktur. Doğrusu Allah ne dilerse yapar.[22/18]

ÜSTTEKİ KİMSELERİN, ÜLKEDEKİ KİMSELERİN, (GÜNEŞİN/BAŞKANIN, AYIN/BAŞBAKANIN, UYDULARIN/BAKANLARIN), KİTLELERİN, ……….??????  

 

أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يُزْجِي سَحَابًا ثُمَّ يُؤَلِّفُ بَيْنَهُ ثُمَّ يَجْعَلُهُ رُكَامًا فَتَرَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ وَيُنَزِّلُ مِنَ السَّمَاءِ مِنْ جِبَالٍ فِيهَا مِنْ بَرَدٍ فَيُصِيبُ بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَيَصْرِفُهُ عَنْ مَنْ يَشَاءُ يَكَادُ سَنَا بَرْقِهِ يَذْهَبُ بِالْأَبْصَارِ (43/24)

Bilmez misiniz ki, Allah bulutları sürer, sonra onları bir araya getirir; üstüste yığar, sen de onların arasından yağmur yağdığını görürsün. Gökten içinde dolu bulunan dağlar gibi bulutlar indirir, dilediğini ona uğratır, dilediğinden de uzak tutar. Bu bulutların şimşeğinin parıltısı nerdeyse gözleri alır![24/43]

???????

 

وَتَنْحِتُونَ مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا فَارِهِينَ (149/26)

Ki bir de dağlardan keyfli keyfli evler yontuyorsunuz[26/149]

??????

 

وَاتَّقُوا الَّذِي خَلَقَكُمْ وَالْجِبِلَّةَ الْأَوَّلِينَ (184/26)

Sizi ve önceki nesilleri yaratan (Allah) dan korkun.[26/184]

SİZİ VE ÖNCEKİ NESİLLERİ/SOYLARI/KİTLELERİ KURGULAYAN KİMSEYE İTTİKA EDİN/SIĞININ

 

وَتَرَى الْجِبَالَ تَحْسَبُهَا جَامِدَةً وَهِيَ تَمُرُّ مَرَّ السَّحَابِ صُنْعَ اللَّهِ الَّذِي أَتْقَنَ كُلَّ شَيْءٍ إِنَّهُ خَبِيرٌ بِمَا تَفْعَلُونَ (88/27)

Dağları yerinde donmuş gibi durur görürsün, oysa onlar bulutlar gibi geçerler. Bu her şeyi sağlam tutan Allah’ın işidir. Doğrusu O, yaptıklarınızdan haberdardır.[27/88]

(yerleşik) KİTLELERİ GÖRÜP, ONLARI CAMİD (donuk) HESAP EDERSİN ONLAR SİHABIN MÜRURU GİBİ MURUR EDERLER.TOPLULUĞUN/DEVLETİN SUN UDUR.

 

إِنَّا عَرَضْنَا الْأَمَانَةَ عَلَى السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَالْجِبَالِ فَأَبَيْنَ أَنْ يَحْمِلْنَهَا وَأَشْفَقْنَ مِنْهَا وَحَمَلَهَا الْإِنْسَانُ إِنَّهُ كَانَ ظَلُومًا جَهُولًا (72/33)

Doğrusu Biz, sorumluluğu (emaneti) göklere, yere, dağlara sunmuşuzdur da onlar bunu yüklenmekten çekinmişler ve ondan korkup titremişlerdir; onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim ve çok cahildir. (kabulüne rağmen emanete hıyanet etmektedir)[33/72]

EMANETİ ÜSTTEKİLERE, ÜLKEYE, KİTLELERE, ONU HAMLETMEKTEN ÇEKİNDİLERONU İNSAN HAMLETTİ O DEVLETSİZ BİR ZALİMDİ/EZENDİ.

 

وَلَقَدْ آتَيْنَا دَاوُدَ مِنَّا فَضْلًا يَاجِبَالُ أَوِّبِي مَعَهُ وَالطَّيْرَ وَأَلَنَّا لَهُ الْحَدِيدَ (10/34)

Andolsun, Davuda tarafımızdan bir üstünlük verdik. «Ey dağlar ve kuşlar! Onunla beraber tesbih edin» dedik. Ona demiri yumuşattık.[34/10]

DAVUDA BİZDEN BİR ARTI İTA ETMİŞİZDİR. EY (yerleşik) KİTLELER ONUNLA BERABER TEVBEDİNİZ KONAR GÖÇERLER (yörükler) SİZ DE

 

أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ أَنْزَلَ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً فَأَخْرَجْنَا بِهِ ثَمَرَاتٍ مُخْتَلِفًا أَلْوَانُهَا وَمِنَ الْجِبَالِ جُدَدٌ بِيضٌ وَحُمْرٌ مُخْتَلِفٌ أَلْوَانُهَا وَغَرَابِيبُ سُودٌ (27/35)

Allah’ın gökten su indirdiğini görmez misin? Biz onunla türlü türlü renkte ürünler yetiştirmiş; dağlarda da beyaz, kırmızı, siyah ve türlü renkte yollar var etmişizdir.[35/27]

.. KİTLELERDEN DE CÜDED(?), BİİD(?), HUMR MUHTELİF LEVNLERDE/RENKLERDE VE SUD GARABİBLER(???)

 

وَلَقَدْ أَضَلَّ مِنْكُمْ جِبِلًّا كَثِيرًا أَفَلَمْ تَكُونُوا تَعْقِلُونَ (62/36)

And olsun ki, o sizden nice nesilleri saptırmıştı, akletmez miydiniz?[36/62]

SİZDEN ÇOK NESİLLERİ/KİTLELERİ SAPTIRMIŞTI. AKLEDEN OLMAZ MISINIZ?

 

إِنَّا سَخَّرْنَا الْجِبَالَ مَعَهُ يُسَبِّحْنَ بِالْعَشِيِّ وَالْإِشْرَاقِ (18/38)

Çünkü biz onun maiyetinde dağları müsahhar kılmıştık: tesbih ederlerdi akşamleyin ve işrak vaktı[38/18]

KİTLELERİ ONUNLA BERABER MUSAHHAR(?) KILDIK. AŞİY VE İŞRAKDA TESBİH(?) EDERLERDİ.

 

وَتَسِيرُ الْجِبَالُ سَيْرًا (10/52)

Dağlar yürüdükçe yürür.[52/10]

KİTLELER SÜRÜLEREK SÜRÜLÜR.

 

وَبُسَّتِ الْجِبَالُ بَسًّا (5/56)

Dağlar parçalandığı,[56/5]

KİTLELER BESSEN BES(?) OLDU.

 

لَوْ أَنْزَلْنَا هَذَا الْقُرْآنَ عَلَى جَبَلٍ لَرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُتَصَدِّعًا مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ (21/59)

 Eğer Biz Kuran’ı bir dağa indirmiş olsaydık, sen, onun, Allah korkusuyla baş eğerek parça parça olduğunu görürdün. Bu misalleri, insanlar düşünsünler diye veriyoruz.[59/21]

BİZ BU SÖYLEMİ BİR KİTLEYE İNZAL ETSEYDİK/İNDİRSEYDİK(?), ONU, ONUN HAŞYETİNDEN(?) MÜTESADDİ” HAŞİ” OLARAK REY EDERDİN.

 

وَحُمِلَتِ الْأَرْضُ وَالْجِبَالُ فَدُكَّتَا دَكَّةً وَاحِدَةً (14/69)

o yer ve dağlar yükletilip arkasından bir çarpılış çarpıldıklarında,[69/14]

ÜLKE VE KİTLELER YÜKLETİLDİ, BİR DEKKE DEKKEDİLDİLER(?)

 

وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ (9/70)

Dağlar da atılmış pamuğa döner.[70/9]

KİTLELER İHN GİBİ OLURLAR.

 

يَوْمَ تَرْجُفُ الْأَرْضُ وَالْجِبَالُ وَكَانَتِ الْجِبَالُ كَثِيبًا مَهِيلًا (14/73)

Kıyametin koptuğu gün, yeryüzü ve dağlar sarsılır; dağlar, yumuşak kum yığını haline gelir.[73/14]

O GÜN ÜLKE RECF(?) OLUR, KİTLELER DE. KİTLELER MEHLEN(?) KESİB(?) OLURLAR.

 

وَإِذَا الْجِبَالُ نُسِفَتْ (10/77)

Dağlar pamuk gibi atıldığı zaman,[77/10]

KİTLELER NUSFEDİLİNCE

 

وَالْجِبَالَ أَوْتَادًا (7/78)

Ve dağları birer kazık[78/7]

ÇAKILMIŞ/OTURMUŞ(?) KİTLELERİ

 

وَسُيِّرَتِ الْجِبَالُ فَكَانَتْ سَرَابًا (20/78)

Dağlar yürütülüp serap olacaktır.[78/20]

KİTLELER SÜRÜLÜP, SERAB/YOK(?) OLDULAR.

 

وَالْجِبَالَ أَرْسَاهَا (32/79)

Dağları yerleştirmiştir.[79/32]

KİTLELERİ, ONLARI RESYETTİ/SIRALADI(?)

 

وَإِذَا الْجِبَالُ سُيِّرَتْ (3/81)

Dağlar (sallanıp) yürütüldüğünde,[81/3]

KİTLELER SÜRÜLÜNCE.

 

وَإِلَى الْجِبَالِ كَيْفَ نُصِبَتْ (19/88)

Ve o dağlara: nasıl dikilmiş?[88/19]

VE KİTLELERE, NASIL NASABEDİLMİŞ/ATANMIŞ(?)

 

وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنْفُوشِ (5/101)

Dağlar, atılmış renkli yüne benzeyecekler.[101/5]

KİTLELER MENFUŞ İHN GİBİ OLACAKLAR.

 

Saygılarımla.

 

H.Kayahan

 

 


YorumcuYorum
Hüseyin Kayahan
15.08.2013
12:39

Bayramlaşma vesilesi ile gelen bir telefonla Ankarada'ki arkadaşlarımızdan birinden önemli bir teşvik, destek ve kritik aldım.

Yazı ve çağrılarımı takip ettiğini, "benim, sosyolojik kuran çevirisini" ikinci plana atıp, 14-15 senedir beklemeye terk ettiğim, erginlik teorisi üzerine çalışmam gerektiğini, öncelikle o çalışmayı tamamlamamı, kendisinin de bu çalışmaya elinden geldiği kadar katkı koyabileceğini" söyledi. Çok sevindim. Uyarısında da haklı olabilir. O çalışmayı tamamlamak, önceliği ona vermek gerekli olabilir. Tek zorluk, konuya tekrar konsantre olmaktır. Özgün çalışmalar, şairlere gelen ilhamlara benziyor; o konuyla adeta trans haline gelmedikce sözcükler akmaya başlamıyor. O tarihte büyük bir boşluk içindeydim ve okuduğum bir peygamberler tarihi kitabı beni inanılmaz güdülemişti. Türkiyeye dönüp günlük meşgaleler tekrar başlayınca çalışmayı tamamlayamamıştım. Teklifi (öncelik sırasını) tekrar değerlendireceğim, zira vaad edilen destek son derece önemli ve gerekli.

Saygılarımla.

H.Kayahan





Son Eklenen Makaleler
Hüseyin Kayahan
ÂDEM'İN DİLİ-2
9.08.2020 3241 Okunma
1 Yorum 12.08.2020 15:51
Hüseyin Kayahan
ÂDEM'İN DİLİ
27.07.2020 3999 Okunma
6 Yorum 30.07.2020 09:04
Hüseyin Kayahan
AYASOFYA CUMA MESCİDİ OLMALIDIR.
20.07.2020 3257 Okunma
1 Yorum 20.07.2020 16:51
Hüseyin Kayahan
BAĞIMLILIK-TUTKU
31.05.2020 1944 Okunma
Hüseyin Kayahan
ZÜNNÛN – bir muamma
19.05.2020 4764 Okunma
1 Yorum 21.05.2020 18:19
Hüseyin Kayahan
MUTAHHERÛN-“koş abla koş, bir metaforcu geldi!”
1.05.2020 2098 Okunma
Hüseyin Kayahan
MÜŞRİKLER ve STK (sivil toplum kuruluşları)
19.04.2020 3346 Okunma
1 Yorum 19.04.2020 13:16
Hüseyin Kayahan
ABDEST ve TOPLUM SAĞLIĞI
15.04.2020 1965 Okunma
Hüseyin Kayahan
METAFOR ≡ ANALOJİ (sistem benzeşimi) ≡≤ MÜTEŞÂBİHAT
15.04.2020 2221 Okunma
Hüseyin Kayahan
SALGINLAR ve PROJEKSİYONLAR
14.04.2020 4530 Okunma
4 Yorum 14.04.2020 16:25
Hüseyin Kayahan
KURANDA METAFORLAR
13.04.2020 5946 Okunma
3 Yorum 15.04.2020 09:19
Hüseyin Kayahan
YENİ DİJİTAL UYGARLIK (“4'üncü ON BİN YIL UYGARLIĞI”)
12.04.2020 2142 Okunma
Hüseyin Kayahan
KUL HAKKI ve MUHASEBE
8.04.2020 2210 Okunma
Hüseyin Kayahan
MÜZEKKER MÜENNES ve HÜNSA
2.02.2020 3178 Okunma
Hüseyin Kayahan
KUŞ DİLİ ve Hz. SÜLEYMAN
19.12.2019 3853 Okunma
1 Yorum 18.02.2020 16:07
Hüseyin Kayahan
MÜŞRİK ve KAFİR
1.11.2019 3643 Okunma
Hüseyin Kayahan
ISTILAHİ DİLLER, MECAZ ve HAKİKİ MANALAR
20.10.2019 4650 Okunma
3 Yorum 29.10.2019 11:19
Hüseyin Kayahan
MUHKEM ve MÜTEŞABİH
20.10.2019 4822 Okunma
1 Yorum 28.10.2019 14:39
Hüseyin Kayahan
KURAN ve SENARYO
20.10.2019 4237 Okunma
Hüseyin Kayahan
Yeni dünya düzeni
18.07.2019 2839 Okunma
Hüseyin Kayahan
AKIL SATMALAR
11.07.2019 3086 Okunma
Hüseyin Kayahan
HURUF-U MUKATTAA
17.02.2018 5206 Okunma
2 Yorum 21.02.2018 13:02
Hüseyin Kayahan
Hakiki, mecazi, ıstılahi MANALAR
12.02.2018 4272 Okunma
Hüseyin Kayahan
LİSANE SIDKIN sadık lisan ve İBRAHİM PEYGAMBER
11.02.2018 5277 Okunma
3 Yorum 28.10.2019 21:50
Hüseyin Kayahan
ALFABELER
11.02.2018 4542 Okunma
1 Yorum 18.02.2018 01:19
Hüseyin Kayahan
AD SEMUD İREM ve ARAFTAKİLER
11.02.2018 5821 Okunma
2 Yorum 24.02.2018 17:11
Hüseyin Kayahan
ŞURA ve Hz. ALİ'nin YAŞI
5.02.2017 7520 Okunma
Hüseyin Kayahan
PARA VE BONO
5.02.2017 5142 Okunma
1 Yorum 13.02.2017 08:43
Hüseyin Kayahan
SESSİZ ve SESLİ NAMAZLAR
13.11.2016 9915 Okunma
5 Yorum 01.08.2017 18:04
Hüseyin Kayahan
FIKIH ve KELAM
30.10.2016 9689 Okunma
7 Yorum 18.11.2016 04:58
Hüseyin Kayahan
MÜLK ve MAKAM
23.10.2016 7018 Okunma
2 Yorum 24.10.2016 15:38
Hüseyin Kayahan
FİTNE ve KATL
23.10.2016 4145 Okunma
Hüseyin Kayahan
BELKİ DE İSTİHBARAT ZAAFİYETİ YOKTU-2
4.08.2016 4503 Okunma
Hüseyin Kayahan
BELKİ DE İSTİHBARAT ZAAFI YOKTU.!?
24.07.2016 7599 Okunma
3 Yorum 26.07.2016 21:04
Hüseyin Kayahan
İLK (ve TEK) SOSYAL/KOLEKTİF KİTAP: KUR’AN
12.06.2016 7876 Okunma
8 Yorum 15.06.2016 23:36
Hüseyin Kayahan
DİYET TAŞI
30.01.2016 7201 Okunma
4 Yorum 16.02.2016 18:06
Hüseyin Kayahan
HACCIN ZAMANI
23.08.2015 8132 Okunma
4 Yorum 23.08.2015 22:10
Hüseyin Kayahan
FECR / ALACAKARANLIK ve GÜNEŞ TAYFI
16.07.2015 14560 Okunma
11 Yorum 28.07.2015 00:04
Hüseyin Kayahan
HİKMET ve UYGULAMA (PRATİK)
9.07.2015 7684 Okunma
1 Yorum 09.07.2015 12:13
Hüseyin Kayahan
ONA ÜFLEDİ - NEFEHA FİHA, NEFEHA FİHİ
14.06.2015 10266 Okunma
1 Yorum 18.06.2015 09:29
Hüseyin Kayahan
YENİ (TÜRK TİPİ) BAŞKANLIK
18.03.2015 6760 Okunma
1 Yorum 20.03.2015 11:03
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN-ZEKAT BANKASI (ÖZET)
13.09.2014 7077 Okunma
2 Yorum 17.09.2014 15:32
Hüseyin Kayahan
İSLAM EKONOMİ SİSTEM,-ZEKAT BANKASI
12.09.2014 9851 Okunma
3 Yorum 14.09.2014 22:42
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN - DUYURU ve DAVET
7.09.2014 4045 Okunma
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN - XEKAT ve KAVRAMLAR
7.09.2014 3897 Okunma
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN - ZEKAT SADAK ve FONLAR
7.09.2014 4378 Okunma
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN - ZEKAT ve BANKA
7.09.2014 4224 Okunma
Hüseyin Kayahan
SAM ADIAN - RANT ve ÖZEL MÜLKİYET
7.09.2014 4178 Okunma
Hüseyin Kayahan
FATİHA ve YENİ KOMÜNİZM
4.09.2014 7381 Okunma
4 Yorum 24.09.2014 08:17
Hüseyin Kayahan
KUNUT ve HUŞÛ
29.08.2014 5076 Okunma
Hüseyin Kayahan
BAŞKANLIK, YARI BAŞKANLIK YA DA...
27.08.2014 6995 Okunma
5 Yorum 01.09.2014 08:02
Hüseyin Kayahan
ALLAH ve DEVLET
13.07.2014 6933 Okunma
7 Yorum 09.08.2014 20:59
Hüseyin Kayahan
ORUÇ ve RAMAZAN
29.06.2014 9758 Okunma
19 Yorum 20.07.2014 07:59
Hüseyin Kayahan
HUKUK ve TAŞKINLIK; MUSA ve HIZIR
7.05.2014 7395 Okunma
7 Yorum 12.05.2014 20:13
Hüseyin Kayahan
PARALEL OKUMALAR-MUHKEM ve MÜTEŞABİH
17.04.2014 6746 Okunma
1 Yorum 19.04.2014 09:21
Hüseyin Kayahan
PARALELE DAİR
18.03.2014 7089 Okunma
4 Yorum 19.03.2014 13:13
Hüseyin Kayahan
SÖYLEMEK ve YAPMAK
15.11.2013 9863 Okunma
5 Yorum 22.11.2013 21:08
Hüseyin Kayahan
DEVİ YOKETMEK
13.10.2013 4979 Okunma
1 Yorum 14.10.2013 16:22
Hüseyin Kayahan
GECİKMİŞ YORUMLAR: SALSAL VE TUFAN HK.
13.10.2013 13077 Okunma
22 Yorum 18.10.2013 15:10
Hüseyin Kayahan
NUH TUFANI (kısa bir özet)
4.10.2013 15177 Okunma
9 Yorum 18.10.2013 14:55
Hüseyin Kayahan
İZLENİMLER-2
25.09.2013 6703 Okunma
8 Yorum 28.09.2013 07:31
Hüseyin Kayahan
4x4 ve HIZIR
12.09.2013 6720 Okunma
1 Yorum 17.09.2013 17:13
Hüseyin Kayahan
2013-2014 KIŞ DÖNEMİ İLK İZLENİMLER
9.09.2013 6994 Okunma
2 Yorum 09.09.2013 11:39
Hüseyin Kayahan
KEVSER
4.08.2013 6627 Okunma
1 Yorum 05.08.2013 05:12
Hüseyin Kayahan
CEBELLEŞMEK-1
4.08.2013 5187 Okunma
1 Yorum 15.08.2013 12:39
Hüseyin Kayahan
SOSYOLOJİK KURAN MEALİNE BAŞLARKEN-2
31.07.2013 7404 Okunma
6 Yorum 03.03.2018 15:53
Hüseyin Kayahan
SOSYOLOJİK KURAN MEALİNE GİRİŞ-1
30.07.2013 6791 Okunma
1 Yorum 10.08.2013 17:54
Hüseyin Kayahan
ÜSTAD KARAGÜLLEYE AÇIK ARZIMDIR
25.06.2013 6673 Okunma
8 Yorum 02.11.2013 05:43
Hüseyin Kayahan
BAŞBAKANA AÇIK MEKTUP-2
10.06.2013 7098 Okunma
4 Yorum 25.06.2013 14:51
Hüseyin Kayahan
BAŞBAKANA AÇIK MEKTUP
6.06.2013 7265 Okunma
4 Yorum 09.06.2013 18:33
Hüseyin Kayahan
KÖLELİK-1
10.03.2013 6919 Okunma
5 Yorum 14.03.2013 19:54
Hüseyin Kayahan
MÜTEŞEBBİSE DAİR / GELECEĞİN MÜTEŞEBBİSİ
21.02.2013 15562 Okunma
13 Yorum 18.03.2013 21:10
Hüseyin Kayahan
KRAL ÇIPLAK (MI?)
28.01.2013 6445 Okunma
7 Yorum 07.02.2013 17:00
Hüseyin Kayahan
NAMAZI TANIMAK-1
2.11.2012 6648 Okunma
1 Yorum 03.11.2012 09:33
Hüseyin Kayahan
KURAN'I TANIMAK-2, MUCİZELER
29.10.2012 6613 Okunma
3 Yorum 30.10.2012 07:15
Hüseyin Kayahan
BİR AŞK FANTEZİSİ
14.08.2012 3320 Okunma
Hüseyin Kayahan
KURAN'I TANIMAK-1, KURAN'IN MÜŞKÜLLERİ
7.08.2012 6365 Okunma
3 Yorum 09.08.2012 16:49
Hüseyin Kayahan
ALLAH'I TANIMAK-3 KURAN ARKEOLOJİSİ
6.08.2012 5710 Okunma
1 Yorum 07.08.2012 07:50
Hüseyin Kayahan
ALLAH'I TANIMAK-2, TANRININ AÇMAZI
2.08.2012 11074 Okunma
25 Yorum 06.08.2012 22:06
Hüseyin Kayahan
ALLAH'I TANIMAK
27.07.2012 12166 Okunma
32 Yorum 15.08.2012 10:48
Hüseyin Kayahan
YARATILIŞ-DİRİLİŞ ve FELSEFE
6.07.2012 6327 Okunma
4 Yorum 07.07.2012 15:08
Hüseyin Kayahan
RUH-ÜL KUDÜS
15.05.2012 7689 Okunma
8 Yorum 17.05.2012 00:58
Hüseyin Kayahan
TARİF ve BAŞLANGIÇ
12.05.2012 3087 Okunma
Hüseyin Kayahan
DİLLER; NELER ANLATIRLAR, NELER...
6.05.2012 5145 Okunma
1 Yorum 07.05.2012 01:01
Hüseyin Kayahan
RUH, NEFİS ve DİĞERLERİ
4.05.2012 15600 Okunma
58 Yorum 13.05.2012 06:56
Hüseyin Kayahan
KELİME, MUTASYON; TURAB VE TOPRAK
29.04.2012 7296 Okunma
10 Yorum 01.05.2012 11:38
Hüseyin Kayahan
ERGİNLİK TEORİSİ
25.04.2012 2698 Okunma
Hüseyin Kayahan
YENİ BİR PAVLUS ARANIYOR
25.04.2012 6346 Okunma
13 Yorum 04.05.2012 18:47
Hüseyin Kayahan
ÖZGÜR ve ÖZGÜN İNSAN
24.04.2012 2802 Okunma
Hüseyin Kayahan
ALLAH; KENDİSİNİN VAR OLDUĞUNU NASIL BİLİR?
24.04.2012 2910 Okunma
Hüseyin Kayahan
CANLI NEFİS ve RUH bir girizgah
24.04.2012 2465 Okunma
Hüseyin Kayahan
EVREN ve NOKTA
23.04.2012 5410 Okunma
3 Yorum 29.04.2012 18:11
Hüseyin Kayahan
YORUMSUZ ve BİR SEZİ ve BİR SORU
17.04.2012 6116 Okunma
5 Yorum 19.06.2012 11:35
Hüseyin Kayahan
SÖZ KESTİK, SÜT DE KESİLDİ...
13.04.2012 5433 Okunma
2 Yorum 14.04.2012 08:56
Hüseyin Kayahan
ASLAN OĞLUM ve METOD
11.04.2012 6560 Okunma
13 Yorum 13.04.2012 17:42
Hüseyin Kayahan
KARAGÜLLE'YE MUHALEFET NASIL OLMALI?
4.04.2012 5958 Okunma
2 Yorum 05.04.2012 19:58
Hüseyin Kayahan
MUSA, FETASI ve BULUŞMA YERİ
30.03.2012 5034 Okunma
3 Yorum 08.04.2012 18:07
Hüseyin Kayahan
DİLİN CİLVELERİ
27.03.2012 5452 Okunma
6 Yorum 29.03.2012 17:18
Hüseyin Kayahan
ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK NASIL ANLAŞILIR?
27.03.2012 6358 Okunma
9 Yorum 29.03.2012 17:53
Hüseyin Kayahan
yorumların çetelesi
26.03.2012 2957 Okunma


© 2024 - Akevler