Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 59
RAHMAN SURESİ 33.AYET ÖZEL TEFSİRİ-MÂŞERİ SİSTEM
13.05.2000
4446 Okunma, 0 Yorum

KUR’AN  MATEMATİĞİ

59. Seminer – 13 MAYIS 2000

YUVARLAK BİÇİMLER

Daha önce  Düz Uzaylar  x/a+y/b+z/c+u/d+v/e=1 olarak gösterilmişti.

Şimdi Yuvarlak Uzayları kareler ile göstereceğiz.

(x/a)^2+(y/b)^2+(z/c)^2+(u/d)^2+(v/e)^2=1

(x/a)^2=1   x=+a   veya   x=a   olsa da denklem sağlanır. Bu denklem:

Bir doğruda  -a  ve  +a  da birer noktayı gösterir.

Bir düzlemde  -a  ve  +a  da  X  eksenine dik paralel iki doğruyu,

Bir üç boyutluda  -a  ve  +a  da  X  eksenine dik paralel iki düzemi,

Bir dört boyutluda  -a  ve  +a  da  X  eksenine dik üç boyutluyu,

Bir beş boyutluda  -a  ve  +a  da  X  eksenine dik paralel iki  dört boyutluyu gösterir.

(x/a)^2+(y/b)^2=1  denklemi:

İki boyutluda bir daireyi,

Üç boyutluda Z eksenli bir silindiri,

Dört boyutluda bir Z  ve U eksenli silindirleri, 

Beş boyutlu uzayda Z, U ve V eksenli silindirleri gösterecektir.

(x/a)^2+(y/b)^2+(z/c)^2=1 denklemi:

Üç boyutlu uzayda bir küreyi,

Dört boyutlu uzayda kenarları kürelerden oluşmuş U eksenli bir küresel silindiri,

Beş boyutlu uzayda kenarları kürelerden oluşmuş U ve V eksenli küresel silindirleri gösterecektir.

Bunlarda kareler toplamı var. Farkı da olabilir. Bu takdirde parabol ve hiperbolleri gösterecektir. Ch ler ve Sh ler o uzayları bize anlatacaklardır.

Kendiniz bu uzayları düşünebilirsiniz.

Şimdi yuvarlak cisimlerin büyüklüklerini hesaplayalım:

Çapı R ile gösteriyoruz.

Açı F ise Doğruda iki nokta vardır.

Dairenin Doğru üzerindeki izdüşümü R CosF dir.  Değişmesi d(R*CosF) olacaktır. Yüksekliği SinF dir. Alan parçası  dA=R*SnF*d(R*CosF) dır. Başlangıçta 2 nokta vardır. Bir de uzay iki tarafı genişlemektedir. O halde 4*SinF^2*dF nin entegrali bize dairenin alanını verecektir.  (SinF)^2=1-Cos(2*F) olduğunu daha önce öğrenmiştik.

0 den 3.1416 kadar entegre edecek olursak  alan 3.1416 R^2 bulunur.

 

 

                                                                    

 Alanın türevini alırsak çevreyi buluruz. Bu da

A2=3.1416*R*R

C2=2*3.1416*R eder.

Şimdi de R*CosF yarı çaplı çemberi alalım ve bunu üç boyutlu uzayda büyütelim. Kürenin hacmini bulacağız.

dA2=2*( 2*3.1416*CosF d(R*CoF)*  R*SinF)

A3= 4* 3.1416 R^3/3                           

C3=4* 3.1416 R^2

Şimdi de 4* 3.1416 R^2  küre yüzeyi alıp dört boyutlu uzayda büyütelim:

dA4= 2*(4* 3.1416 (R*CosF)^2)* d(R*CoF)*  R*SinF)

dA4=8*3.1416*R^4  (CosF)^2*(SnF)^2 dF

dA4=8*3.1416*R^4*(1-(Cos2F)^2)/2*dF

  A4=(3.1416)^2 R^4

  C4=4*(3.1416)^2 R^3

Şimdi de 4*3.1416/3 R^3 küre hacmini ele alalım ve beş boyutlu uzaya genişletelim:

dA5=2*(4* 3.1416 (R*CosF)^3)/3*d(R*CoF)*R*Sin)

dA5=8*/3*3.1416*R^5*CosF^3*Sin^2*dF

  A5=16/45* 3.1416* R^5

  C4=16/3  3.1416* R^4 bulunur.

Şimdi de içinde bulunduğumuz uzayın düz mü, yuvarlak mı olduğunu araştıralım.

Yerin yuvarlak olduğunu bilmemiz için büyük bir daire çizer çevreyi ölçeriz. Eğer çevrenin uzunluğu 2*3.1416 *R ise yeryüzü düzdür. Değilse yuvarlaktır. Çapı bulabilmemiz için hesapla bulunacak çevre ile ölçtüğümüz çevre arasındaki oran yarıçapı bulmamıza yardımcı olacaktır.

K= F/SinF

 

      Bu dört boyutlu uzayın küre yüzeyi ise (F/SinF) ^2  olacaktır.

Buradan yeryüzünün yuvarlak olduğunu bulduğumuz gibi uzayımızın çapını da bulabiliriz. Uzaydaki küre yüzeyini galaksilerin sayısı ile buluruz. Galaksiler eşit ışıma yaparlar. Uzayda da eşit dağılmışlardır. Böylece aynı şiddetteki yıldız yığınları bize oradaki büyüklüğü verir. İki misli uzaklıktaki yıldız yığınları sayısı eğer dört katı ise kainat düzdür. Daha az ise kainat yuvarlaktır.

Yeryüzü için   F/SinF=K dir.       

Uzay için        F/SinF=(K)^.5 dir. 

K yi biz ölçerek veya sayarak bulabiliyoruz. Buradan F yi  çözeriz.

U yıldızların uzaklığı ise;  R de kainatın çapı ise;  F=U/R  dir. Buradan R bulunur.

Ölçmelerle yer kürenin yarı çapı 6.3 bin kilometre bulunur. Kainatın çapı da 10^10 ışık yılı bulunur. Bir ışık yılı ışığın bir senede aldığı mesafedir. 

Bir düzlemde iki doğruya paraleldir ya da bir noktada kesişir. Uzayda ise iki doğru birbirine aykırı olabilir. Üç boyutlu uzayda iki düzlem ya paraleldir ya da bir doğru üzerinde kesişir. Dört boyutlu uzayda birbirine aykırı düzlemler vardır. Beş boyutlu uzayda ise birbirine aykırı uzaylar vardır. Bunlar hiçbir yerde birbirlerine değemezler. Kainatımızla ahiret kainatı birbiriyle kesişen uzaylardır.

 

Şimdi bu bilgilerimizin ışığı altında Kur’an’ın bir âyetini açıklayalım:

يا معشر الجن و الانس ان استطعتم ان تنفذوا من اقطار السموات و الارض فانفذوا لا تنفذون الا بسلطان

(Rahmân Sûresi, 33. Âyet)

:  ياYa” hitabı yöneltmek içindir. “Eyyuha” ile gelirse hitabı tahsis eder. Burada tahsis yoktur. Melek ve ruh da kıyas yoluyla ithal edilebilir. Melek, ruh, cin ve insan hepsi üç boyutlu uzayda yaşamaktadırlar. Melek ve ruh batıni boyutta, cin ve insan zahiri boyuttadırlar. İnsanlar düşük hızda, cinler yüksek hızda varolmaktadırlar.

 معشر “Ma’şer” onlanmış anlamında olup onluklar halinde gruplanmaları ifade eder. Aşiret ilk on aileyi gösterir. Her aile 3 ile 10 arasında bir topluluğu belirler. Onbaşı, yüzbaşı, binbaşı olarak adlandırılması toplulukların onlu sistem içinde oluştuğunu gösterir. Kur’an’daki kelimeleri onlu sistem içinde sıralayarak bu ifade ile teşkilatlanmayı istidlal ediyoruz. “Ma’şer” ism-i zaman, ism-i mekan ve masdar-ı mimidir. Onlu sistem içinde yer alırlar.

Aile                 3 ile 10

Aşiret             30 ile 100 arasında

Karye                         300 ile 1000 arasında

Kabile             3000 ile 10 000 arasında

Belde              30 000 ile 100 000 arasında

Ş’ab                300 000 ile 1 000 000 arasında

Medine           3 000 000 ile 10 000 000 arasında

Kavm              30 000 000 ile 100 000 000 arasında

Mısr               300 000 000 ile 1 000 000 000 arasında

Beşer                         3 000 000 000 ile 10 000 000 000 arasında teşkilatlanmış olacaktır.

الجن  “Cin” görünmeyen anlamındadır. Cennet, ormanlarla kaplı bahçe demektir. Cenin, anne rahmindeki çocuk demektir. Buradan şunu anlıyoruz. Cinler de bizim mekanımızda yaşamaktadırlar. Ancak görünmemektedirler. Bugün fizikten hızlanan cisimlerin görünmedikleri bilinmektedir. Onlarda zaman da yavaş geçer. Cinlerin ateşten yaratılmış olmaları da bunu teyit eder. Ateş aydınlatıcı bir varlıktır. Oysa ondan varolan cin görünmüyor. Bu da normaldir. Cinlerin bedenleri kimyasal değil de çekirdek bağları ile bağlanmışlardır. Buradaki harf-i tarif cinsi ifade eder.

 و   Va  insi cinne bağlar. Görünen görünmeyen zahiri âlemin varlıklarıdır. Böylece bize cinlerin insanlara meleklerden daha yakın olduğunu ifade eder. Kadir sûresinde ise meleklerle ruhu birlikte zikretmektedir. Demek ki onlar da birbirine akrabadırlar. Meleklerin de kanatları olduğunu ifade etmek suretiyle onlar da bizim kainatımızda yaşamaktadırlar. Ancak onlar batıni âlemde yaşıyorlar.

الانس : “İns” kelimesi “vahş” kelimesinin karşıtıdır. Yayın insan tarafına “ins”, karşı tarafına da “ahş” denir. Burada görünen manasında olup bize yakın olanı, karşı tarafı cinni ifade etmektedir. Nas, insan bu kökten gelir. Nisa yani “kadın” da buradan türemiştir. İnsan kelimesi erkekten değil de kadından türetilmiştir. Çünkü insanları çoğaltan annedir. Kur’an insanlara hitap eden bir kitap olmasına rağmen cinleri insanlara takdim etmiştir. Çünkü cinler daha önce yaratılmışlardır. Bu şeytanın cinden olduğunu beyan eden ayet ile bilinmektedir. Bunun dışında yüksek hızlarda dört boyutlu uzaya geçmek daha kolaydır. Bizim dört boyutlu uzaya geçmemiz daha zor görünebilir. Dolayısıyla önce onlara dört boyutlu uzaya geçme önerilmiştir.

ان  “İn” şart harfidir. Türkçedeki “se” karşılığıdır. “Gücünüz yetiyorsa” anlamını vermek için getirilmiştir. Haberden önce gelirse vücubu, haberden sonra gelirse cevazı ifade eder. Türkçedeki “yarın bana gelirsen sana ikram ederim. Bununla kendimi yükümlü kılıyorum. Gelmezsen yine de ikram edebilirim.” gibi anlam farkları vardır. “Yarın bana gelirsen ikram edebilirim. Gelmezsen etmem.” Burada haber cümlesinin önüne getirilmiştir. “Çıkmak zorundasınız” diyor. Madem karşı çıkıyorsunuz, buraları terk etmek zorundasınız. Bir topluluğa katılan kişi ya o topluluğun kurallarına uyar, yöneticilere itaat eder, yahut o topluluğu terk eder. Bu kainatta yaşıyanlar da ya bu kainatın nizamına uyacaklar, var edicisine itaat edecekler yahut burasını terk edip gideceklerdir. Ama gidemiyorlarsa itaat edeceklerdir.

استطعتم  “Tav” kelimesi olgun meyve anlamındaki kelimeden gelmiştir. Ham meyve devşirilemez. Oysa olgun meyve devşirilir. “İstitaa” istif’al babındandır. Devşirilmeyi istemek, kendi kendisini bir yere koymak anlamındadır. Cin ve ins halkına Allah “istiyorsanız, istediğiniz halde bunu yapabiliyorsanız, yapınız” diyor. “Tav’an” isteyerek, “kerhen” zoraki demek olur.  

ان   Masdar harfidir. Arapça şekil dili olduğu için, meçhulün mastarı yoktur. Başına gelen “En” harfi ile yapılır. Cümleyi isme çevirir. “Göklerin ve yerin kuturları dışına sızmaya gücünüz yetiyorsa sızınız.”   

تنفذوا : Nafaz sızıntı demektir. Biz şimdi üç boyutlu uzayda yaşıyoruz. Bulunduğumuz yerin hemen kendisinde dört boyutlu uzay yükseliyor. Hem de iki tarafında. Uçağın havalanması gibi biz de dört boyutlu uzaya geçebilsek hemen havalanırız. Dört boyutlu uzaya gitme demek, bu kainatın kenarına varıp sonra gitme şeklinde değildir. Çünkü kainatımız yuvarlaktır, kenarı yoktur. Tam tersine her noktadan bu uzaya ayrılma mümkün. Onun için nüfuz kelimesi kullanılıyor. Yeryüzü de yuvarlaktır. Kenarı yoktur. Yerden ayrılmak için bulunduğun yerden havalanma gerekmektedir. Baştan hitap ederken “ma’şer” diye topluluğa hitap etti. Hem de ins ve cinni bir topluluk saydı. Bunun anlamı şudur ki ileride insanlarla cinler haberleşebilecek, anlaşacak ve işbirlikleri yapabileceklerdir. Güneşte yaşayan cinler bize ışık göndermektedirler. Henüz onları okuyup onlardan mesajlar alamıyoruz. Bir gün gelir onların dilini öğrenebiliriz.

  من Min iptidai gaye içindir. Yani başlangıç noktasını gösterir. Bir yerden ayrılmayı ifade eder. “Yer ve göklerin kuturları dışına ayrılınız. Buradan uzaklaşınız” denmektedir. Biz üç boyutlu kainatımız içinde yaşıyoruz. Burası bizim evimizdir. Burasını beğenmiyorsak başka eve taşınmamız gerekir.

اقطار : AKTAR kuturların cem’idir. “Kutr” Arapçada “çap” demektir. Katre, damla demektir. “Kuturlar” denmektedir. Arapçada çoğul en az 3 tür. Kainatımız da 3 kutupludur. Kur’an’ın, a’mâk, âraz, eb’âd gibi düz boyutları gösteren kelimeleri kullanmayıp “Aktâr/ çaplar” kelimesini kullanması Kur’an’ın asrımızda ortaya çıkan mucizesidir. Kainat sonsuz değildir. Yuvarlaktır ve çapı vardır. Bunun nasıl hesaplandığını sizlere matematik bölümünde anlatmıştık. Sizlere sinus cosinus teoremlerini ispatlarken Kur’an Matematiği ile ilgisini hatırlatmıştık. İşte demek ki Kur’an’ın bazen bir kelimesini açıklayabilmemiz için Yüksek Matematiği kullanmak zorunda kalıyoruz.

 السموات : Samv hayvanın sırt, ard hayvanın karın tarafıdır. Sonraları yere “arz”, göğe de “sema” denmiştir. Kur’an’da semaların 7 tabaka olduğunu ifade eder. Arz da bizim yerimizdir. Kıyas yoluyla diğer yerler de dahildir. Dişi sâlim çoğul kullanılmıştır. Bu bir kuruluşu ifade eder. Yani gökler ayrı ayrı olmayıp sistem halinde birbirine bağlanmıştır.

1-     Birinci kat gök yağmur göğüdür. Bizi sulayan yağmurlara buradan devr-i daim yapmaktadır. Rüzgar buradan esmektedir.

2-     İkinci tabaka gök örtü tabakasıdır. Gökten gelen zararlı taşları kayar yıldızlar hainde eritti. Su buharını basınç altında tutarak kaçmasını önler.

3-     Üçüncü tabaka ışık tabakasıdır. Güneşten ve yıldızdan gelen zararlı ışıkları süzer. Havanın kaçmasını önler.

4-     Dördüncü tabaka ay tabakasıdır. Dünyanın 24 saatte bir dönmesini sağlar. Gelgit olaylarına sebep olur. Denizleri çalkalar, kirliliği önler.

5-     Güneş tabakasıdır. Bizi aydınlatan ışık buradan gelir. Yıllık hareketimizi düzenler.

6-     Yıldızlar tabakasıdır. Yeryüzündeki canlıların bilhassa çimlenmesi için gerekli özel ışınları bize gönderirler. Güneş ışığı buna yetmemektedir.

7-     Galaksiler tabakası son tabakadır. Galaksileri içerir. Zaman burada oluşur.

Kürsi” dört boyutlu uzaydır. Hareketimiz burada gerçekleşir.

Arş” beş boyutlu uzaydır. İrademiz burada gerçekleşir. 

و  Va  yeri göklere atfetmektedir. Yıldızlar sıcak olan cisimlerdir. Yıldızların etrafında dönen gezegenler vardır. Bu sebepledir ki “yer ve gökler” tabiri ayrı ayrı değil de birlikte kainatımızın adı olmuştur.

الارض :  “Yer” kelimesi cins isim olarak alınabilir. O zaman göklerin içinde bulunan bütün cisimler, hatta yıldızlar da girer. Kur’an’da yer hiçbir yerde güneş veya yıldız karşılığı kullanılmamıştır. Bu sebeple “arz” kelimesi için bütün gök cisimlerini ithal edebiliriz.

فانفذوا  : Sızınız, ayrılınız” anlamındadır. Yanı üç boyutlu uzayımızı bırakarak dört veya beş boyutlu uzaya çıkmamızı emrediyor. Buradan da dört ve beş boyutlu uzayların varlığına işaret ediyor. Fe harfi getirilmekle “bir daha geri dönmemek üzere çıkınız” demektir. “Acıktınsa yemeği ye.” Fe harfsiz kullanırken verilen manadır. “Acıktığında yemeği ye” dersen, “her ne zaman acıkırsan yemek ye” demek olur. Burada “Fe” harfi kullanmıştır. “Geri dönmemek üzere defolun gidin” demektir.

لا تنفذون : “Yaşadığınız kainattan ayrılamazsınız. Ayrılmaya gücünüz yetmez.” Arapçada “ayrılmazsınız” ile “ayrılamazsınız” aynı sığa ile kullanılır. Karine ile hangisi olduğu bilinir.

 الا  İLLA: Üç boyutlu uzaydan ayrılabilmek için “sultan”ın gerektiğini ifade etmek üzere istisna edatıdır. Sultan olursa çıkılabileceğini haber vermiş oluyor. Her sultan olunca mutlaka çıkılacak demek de değildir. Burada “çıkma” kelimesini kullanıyorum. Bu hatalıdır. “Ayrılma” veya “sızma” kelimesini kullanmam gerekir.

 بسلطان  Bi SULTAN: Bu “düz demir” demektir. Şişlemek için kullanılırdı. Sonraları “güç” anlamına geldi. Hükümdarlık manalarını kazandı. Hangi teknikle üç boyutlu uzayımızı terk edeceğimizi daha bilemiyoruz. Buradaki “sultan” bizim kullandığımız iradeli gücün adıdır. Elimizi hareket ettirmesek hep aynı şekilde kalır veya dış etkiler onun hareket şeklini değiştirir. Ama ben istediğim zaman elimi değiştirebiliyorum. Ne var ki bunun için mutlaka güç harcamam gerekir. Güç harcamadan harekette değişiklik olmaz. İradeli harekette ise üç boyutlu uzayınızı değiştiriyoruz demektir. İşte Kur’an buna işaret ederek istisna yapmıştır. Böylece bu âyet beş boyutlu uzayın iradeli hareket uzayı olduğunu belirtmiş olur. Bununla beraber, ahirette cennet, cehennem ve araf dediğimiz yerler ayrı ayrı uzayları gösteriyor. O zaman Allah’ın emriyle uzayımızı değiştireceğiz. Cehennemde olursak bir zaman sonra cezamızı çektikten sonra uzayımızı değiştireceğiz. Farklı mertebede insanlar cennette aynı yerde yaşayacaklar. Ama farklı refah içinde olacaklardır. Çünkü ayrılabildikleri uzaylar farklı olacaktır. Ama herkes cennet uzayında beraber olacaktır. İleride tekniğin gelişmesi ile de dört boyutlu uzayda seyahat mümkün olabilir. Allah Kur’an’da bir sineğin kanadını bile yapamayacağımızı söylerken, “sultan” ile dört ve beş boyutlu uzaylarda seyahat edebileceğimize de işaret ediyor.

 






Tüm Seminerler
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 730
TEVBE SURESİ-14-16.AYET TEFSİRİ
21.09.2013 3427 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 729
TEVBE SURESİ-12-13.AYET TEFSİRİ
7.09.2013 3125 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 728
TEVBE SURESİ-9-11.AYET TEFSİRİ
31.08.2013 3192 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 727
TEVBE SURESİ-7-8.AYET TEFSİRİ
24.08.2013 2549 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 726
TEVBE SURESİ-5-6.AYET TEFSİRİ
17.08.2013 2697 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 725
TEVBE SURESİ-4.AYET TEFSİRİ
10.08.2013 1776 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 724
TEVBE SURESİ-3.AYET TEFSİRİ
3.08.2013 2008 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 723
TEVBE SURESİ-1-2.AYET TEFSİRİ
27.07.2013 2482 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 722
ADİL DÜZEN’DE TURİZMİN HÜKÜMLERİ NELERDİR?
20.07.2013 1395 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 721
Kıyamet Sûresi tefsiri -40.ayetler
13.07.2013 2122 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 720
Kıyamet Sûresi tefsiri -36-39.ayetler
6.07.2013 1775 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 719
Kıyamet Sûresi tefsiri -32-35.ayetler
29.06.2013 2901 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 718
Kıyamet Sûresi tefsiri -26-29-30.ayetler
22.06.2013 3401 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 717
Kıyamet Sûresi tefsiri -21-25.ayetler
15.06.2013 2082 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 716
Kıyamet Sûresi tefsiri -16-19.ayetler
8.06.2013 2397 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 715
Kıyamet Sûresi tefsiri -11-15.ayetler
1.06.2013 2614 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 714
Kıyamet Sûresi tefsiri -5-10.ayetler
25.05.2013 2912 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 713
Kıyamet Sûresi tefsiri -3-4.ayetler
18.05.2013 1851 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 712
Kıyamet Sûresi tefsiri -1-2.ayetler
11.05.2013 2411 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 711
Enfal Sûresi tefsiri-75.ayetler
4.05.2013 1446 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 710
Enfal Sûresi tefsiri-74.ayetler
27.04.2013 1869 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 709
Enfal Sûresi tefsiri-73.ayetler
20.04.2013 1638 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 708
Enfal Sûresi tefsiri-72.ayetler
13.04.2013 1262 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 707
Enfal Sûresi tefsiri-70-71.ayetler
6.04.2013 2563 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 706
Enfal Sûresi tefsiri-67-69.ayetler
30.03.2013 1527 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 705
Enfal Sûresi tefsiri-65-66.ayetler
23.03.2013 1636 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 704
Enfal Sûresi tefsiri-63-64.ayetler
16.03.2013 1875 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 703
Enfal Sûresi tefsiri-61-62.ayetler
9.03.2013 1682 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 702
Enfal Sûresi tefsiri-60.ayetler
2.03.2013 1870 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 701
Enfal Sûresi tefsiri-57-59.ayetler
23.02.2013 2120 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 700
Enfal Sûresi tefsiri-55-56.ayetler
16.02.2013 1596 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 699
Enfal Sûresi tefsiri-52-53.ayetler
9.02.2013 1770 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 698
Enfal Sûresi tefsiri-49-51.ayetler
2.02.2013 1869 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 697
Enfal Sûresi tefsiri-47-48.ayetler
26.01.2013 1504 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 696
Enfal Sûresi tefsiri-45-46.ayetler
19.01.2013 2238 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 695
Enfal Sûresi tefsiri-43-44.ayetler
12.01.2013 1731 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 694
Enfal Sûresi tefsiri-42.ayetler
5.01.2013 1712 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 693
Enfal Sûresi tefsiri-41.ayetler
29.12.2012 1818 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 692
Enfal Sûresi tefsiri-39-40.ayetler
22.12.2012 1342 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 691
Enfal Sûresi tefsiri-36-38.ayetler
15.12.2012 2122 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 690
Enfal Sûresi tefsiri-34-35.ayetler
8.12.2012 2705 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 689
Enfal Sûresi tefsiri-32-33.ayetler
1.12.2012 1787 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 688
Enfal Sûresi tefsiri-29-31.ayetler
24.11.2012 1628 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 687
Enfal Sûresi tefsiri-27-28.ayetler
17.11.2012 1590 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 686
Enfal Sûresi tefsiri-24-26.ayetler
10.11.2012 1271 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 685
Enfal Sûresi tefsiri-20-23.ayetler
3.11.2012 1346 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 684
Enfal Sûresi tefsiri-19.ayetler
20.10.2012 1686 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 683
Enfal Sûresi tefsiri-17-18.ayetler
13.10.2012 1918 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 682
Enfal Sûresi tefsiri-15-16.ayetler
6.10.2012 1686 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 681
Enfal Sûresi tefsiri-12-14.ayetler
29.09.2012 1781 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 680
Enfal Sûresi tefsiri-11.ayetler
22.09.2012 3104 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 679
Enfal Sûresi tefsiri-7-8.ayetler
15.09.2012 1649 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 678
Enfal Sûresi tefsiri-9-10.ayetler
8.09.2012 2279 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 677
Enfal Sûresi tefsiri-5-6.ayetler
1.09.2012 1703 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 676
Enfal Sûresi tefsiri-2-4.ayetler
25.08.2012 2085 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 675
Enfal Sûresi tefsiri-1.ayetler
11.08.2012 3386 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 674
TESBİH
4.08.2012 2027 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 673
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -20-25.AYETLER
28.07.2012 2781 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 672
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -16-19.AYETLER
21.07.2012 2795 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 671
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -10-15.AYETLER
14.07.2012 3227 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 670
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -6-9.AYETLER
7.07.2012 2270 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 669
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -3-5.AYETLER
30.06.2012 2372 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 668
İNŞİKAK SÛRESİ TEFSİRİ -1-2.AYETLER
23.06.2012 2106 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 667
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -119-120.AYETLER
16.06.2012 1758 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 666
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -117-118.AYETLER
9.06.2012 5871 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 665
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -116.AYETLER
2.06.2012 2737 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 664
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ 114-115.AYETLER
26.05.2012 4088 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 663
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -111-113.AYETLER
19.05.2012 2733 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 662
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -110.AYETLER
12.05.2012 2675 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 661
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -109.AYETLER
5.05.2012 1637 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 660
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -107-108.AYETLER
28.04.2012 1899 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 659
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -106.AYETLER
21.04.2012 2187 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 658
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -105.AYETLER
14.04.2012 2069 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 657
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -104.AYETLER
7.04.2012 5238 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 656
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -103.AYETLER
31.03.2012 3974 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 655
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -101-102.AYETLER
24.03.2012 2195 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 654
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -98-100.AYETLER
17.03.2012 1899 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 653
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -96-97.AYETLER
10.03.2012 1785 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 652
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -94-95.AYETLER
3.03.2012 2240 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 651
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -92-93.AYETLER
25.02.2012 1849 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 650
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -90-91.AYETLER
19.02.2012 5341 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 649
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -89.AYETLER
11.02.2012 1688 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 648
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -87-88.AYETLER
4.02.2012 2588 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 647
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -83-86.AYETLER
28.01.2012 1422 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 646
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -82.AYETLER
21.01.2012 1700 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 645
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -80-81.AYETLER
14.01.2012 1844 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 644
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -78-79.AYETLER
7.01.2012 3004 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 643
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -77.AYETLER
31.12.2011 1854 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 642
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -75-76.AYETLER
24.12.2011 2360 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 641
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -73-74.AYETLER
17.12.2011 2132 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 640
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -72.AYETLER
10.12.2011 1741 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 639
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -70-71.AYETLER
3.12.2011 1543 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 638
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -69.AYETLER
26.11.2011 2309 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 637
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -68.AYETLER
19.11.2011 2166 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 636
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -67.AYETLER
12.11.2011 1581 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 635
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -65-66.AYETLER
29.10.2011 2155 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 634
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -64.AYETLER
22.10.2011 2425 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 633
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -61-63.AYETLER
15.10.2011 1641 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 632
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -59-60.AYETLER
8.10.2011 2136 Okunma
Süleyman Karagülle
Kuran Seminerleri 631
MÂİDE SÛRESİ TEFSİRİ -57-58.AYETLER
1.10.2011 1938 Okunma


© 2025 - Akevler