1960’larda bütün İslami kuruluşların desteği ve girişimi ile İzmir’de Akevler kuruluşu yapılmıştı. Sonra Millî Görüş ve Nur şakirtleri Akevler ’den ayrıldılar. Kendileri parti kurdular, kendileri vakıf kurdular, insanları Akevler ‘den itzal ettiler.

İ’tizal etmek ayrılmak demektir.

Azletmek ayırmak demektir.

İ’tizal etmek kendi kendisini ayırmak demektir. Mutezile mezhebi Maturidi ve Eşari ekollerinden ayrılanlar denmektedir. Yani hem Millî Görüşçüler hem de Gülenciler birer Mutezile mezhebidir.

Bunlar Akevler mensuplarına zarar verdiler. Biz Akevler olarak her ikisini daima destekledik. Biz onlara değil, yaptıkları iyi işlere destek verdik. Onlar bize haksızlıklar yaptılar ama iyi işler de yapıyorlardı. Biz Kur’an’ın emrine uyarak onları desteklemeye devam ettik. Şimdi iki grup da kötü işler yapıyor. Biri devletimizi yıkanlara alet oluyor, diğeri halka zulmedenlere alet oluyor. İkisi de İslâm düşmanlarının istediğini yapıyor.

Ahmet Davutoğlu hükümetini de, Binali Yıldırım hükümetini de uyardık; Akevler ile işbirliği yapın, aksi halde yarın zor durumda kalırsınız. Akevler çalışanları size Kur’an’dan öğrendikleri ile yardımcı olurlar, dedik. Hiç kulak vermediler. Şimdi ise çok büyük tehlike karşısında bulunuyoruz. Sermaye ikinci darbeyi yapma hazırlığındadır. Bunun tümünü Ak Parti’nin hükümetine yaptırmaktadırlar. Davutoğlu’nu bunun için uzaklaştırdılar.

Binali Yıldırım’ın başbakanlık yapamayacağını yazmıştım. Nitekim olmadı. Şimdi her iki mu’tezilin başkanlarına teklif ediyorum; gelin i’tizalden vazgeçin. Bu ülke hepimizin, yıkıldığı zaman hepimiz altında kalırız; başta siz kalırsınız. Akevler’den itzalden vazgeçin. Akevler size dört tane bakan versin. Vecdi Gönül’ü Millî Savunma Bakanı yapınız. Abdülkadir Aksu’yu İçişleri Bakanı yapınız. Arif Ersoy’u Merkez Bankası’nın bağlı olduğu Devlet Bakanı yapınız. Süleyman Akdemir’i Adalet Bakanı yapınız.  Böylece partiniz zulüm aracı olmaktan kurtulsun. Muhterem Cumhurbaşkanımızın başkanlığı da korunmuş olsun.

Fethullah Gülen’e özel teklifim var. 1960’larda birlikte Nur evleri kuracaktık. Sizi bizden ayırmak için size Akyazılı Vakfı’nı kurdular, itzal ettiniz. Biz sizi destekledik. Allah da takdir etti ve bugünkü duruma geldiniz. Siz devlet kadrolarına inanmış dürüst yöneticiler gelince sorunların çözüleceğine inandınız. Bunun için okullar kurdunuz, çok başarılar elde ettiniz. Diğerleri ise, iktidara inanmış ve ahlaklı kadrolar gelirse zulüm biter, dediler. Akevler bu görüşlere karşı idi. Zulüm kadroların zalimliklerinden değil, düzenin “zulüm düzeni” olmasından dolayı böyledir dedik. Bunun üzerine Akevler’i bıraktınız ve itzal ettiniz.

Her iki grup da çok büyük hizmetler yaptı. Hıristiyanlar gibi dünyaya İslâmiyet’i duyurdu. Bu bakımdan biz şimdi bu iki büyük hizmetin heder olmasını istemiyoruz. Sizin Ehli Sünnet mezhebine dönmenizi istiyorum. Adil Düzen’e dönmenizi istiyorum. Ekseriyet sistemi İslâmiyet’e aykırı olduğu gibi, bir faiz müessesesi olan işçilik sistemi de İslâmiyet’e aykırıdır. Siz dalalet yolundasınız. Ak Parti’ye yaptığım öneriyi size de yapıyorum.

Süleyman Karagülle’ye tevkil etme yetkisini veren bir belge gönderilecektir. Şahsınızın imzası olacağı gibi Zaman gazetesinin ve onun ortak olduğu bütün basın kuruluşları, Samanyolu ve ortak olduğu kuruluşlar, Bank Asya ve ortak olduğu kuruluşlar, üniversite vakıfları ve bütün okullar, yurtlar ve dershanelerin yetkilerinin de imzaları olacaktır. İmzalanmayanlar savunulmayacaktır.

Vekâlette bütün bu kuruluşları ve Fethullah Gülen’i temsil eden umumi vekâletname göndereceksiniz. Vekil veya kayyum tayin etme yetkisi de içinde olmalıdır. Sizden daha çok tüm dünya devletlerinde hizmetlerin devamı için çalışma yapacağım. Suçluları savunmayacağım. Hizmete olan saldırıyı def etmek için tüm bilgi gücümü kullanacağım. Allah bizimle olacaktır. O zaman i’tizalden vazgeçmiş olursunuz.

Bunun yapılması gerektiğini herhalde kimse inkâr edemez.

Benden başka bunu yapabilecek birisini bulursam sizi haberdar ederek ona devretmeyi görev bilirim. Bunları şeriatın bana yüklediği görev olduğu için yazıyorum.