Süleyman Karagülle
SÜRME YETKİSİ
1.04.2012
7214 Okunma, 4 Yorum

İnsanlar var, mevcut düzende işleri tıkırında, sorunları yok. Bunlar da iki kısımdır. Kendi refahının başkalarının sefaletine dayandığını biliyor, bundan dolayı rahatsızdır. Komşusu açken kendisi rahat uyuyamıyor. İnsanların çoğu sefalet içindedir, huzuru yoktur. Bundan kurtulma çaresini arıyor.  Demek ki zenginler milyarlarca nüfusun yüzde 10’u, en çok yüzde 20’sidir. En az yüzde sekseni sefalet içinde kurtuluşu arıyor.   Diğerlerinden de vicdanlı yarısı helal lokma için kurtuluş çaresini aramaya katlanıyor. Bizim muhatabımız mevcut düzene çare arayan yüzde 90 veya 95 insandır. %5 sömüren mutlu olanlar bizim muhatabımız değildir. Onlarla tartışmayacak, onların sömürüsüne son vereceğiz.

 

Bugünkü durumdan memnun olmayan %90 veya 95 insanı temsilen çare arayanlar da iki gruba ayrılmaktadır. Kendi akılları ile sorunları çözeceklerini iddia etmektedirler. Bir kısmı ise ilahi kitaplarla sorunları çözmeyi iddia etmektedirler. Biz diyoruz ki tek başına ikisi de sorunları çözemez. Bugün iki taraf da sorunları çözemiyor. Hong Kong’daki bir kaç milyonu geçmeyen mutlu topluluk, Çin halkının aç aç çalışması sayesinde refahını sürdürüyor. İki çocuklu olmayı yasaklayan Çin devletinin sağladığı sömürü ile o saadet elde edilmektedir.

 

Çözüm= Kuran* İlim’dir. Biz bu yolda çaba sarf ediyoruz.  Sorun vardır. Çözüm arayalım diyenlerle tartışıyoruz. Biz yararlanıyoruz. Bizimle tartışan ister yaralansın, ister yaralanmasın bizim için değişmez. Bu yazılarımı Sam Adian'a cevap olsun diye yazmıyorum. Çünkü O kendisi mutlak hakikati bulmuş görüşündedir. Değiştirmeye asla yönelmiyor.  Ben daha çok bizim arkadaşların görüşlerine katkı yapsın diye yazıyorum.

 

SAM ADIAN sayesinde neleri öğrendik:

 

1- Kuran’ı tevil etmek istediğiniz zaman ona istediğiniz manayı verebilirsiniz. Mesela hırsızla ilgili açıklamada el kesmenin kesme olmadığını kesme getirerek açıklayan ayetlere verdiği manalarda bir çelişki yoktur. Biz de benzer tevilleri yapıyoruz.  O halde kesin olarak diyoruz ki; Kuran’ı isteyen istediği şekilde anlar. Kimseye sen böyle anlayacaksın diyemeyiz. Demememiz gerektiğini bütün arkadaşlar öğrendi. Arkadaşlar şu kanaate vardılar. Sam Adian samimidir. Öyle düşünüyor. O halde onu bizden başkası olarak kabul edemeyiz. Ama bize göre hatalıdır. Ama ona göre de biz hatalıyız.

 

2- Öğrendiğimiz başka bir şey daha vardır. O da nazari tartışmalarla bir sonuca varamayız. Ancak uygulamalarda ortaya çıkan yarış sonunda kimin haklı olduğu ortaya çıkacaktır. Geçmişte de böyle oldu. 200 kadar fıkıh oryaya çıktı. Fıkıhlar bin sene yarıştı. Sonunda iki ana mezhep kaldı. Şii ve Sünni.  Bugün bu iki mezhebin de iki kolu vardır. Hanefi ve Caferi mezhepleridir.  İkinci Kuran uygarlığında da pek çok mezhepler ortaya çıkacaktır. Müslümanların %80’i Sünni’dir. Bunların yarısından çoğu Hanefi’dir. Akevler Sünni ekoldür. Çünkü icmayı kabul etmektedir ve peygamberden sonra metluv vahiy yoktur. Dolaysıyla hata etmeyen bir müftiyi kabul etmemektedir. Gerçi Caferiler de 12 imadan sonra imamı bekliyorlar. Onlar da fiilen Sünni mezheptedirler. Hümeyni bunu Naibi İmamla çözdü. Velayeti Fıkıh ile çözdü.

 

3- Evet bizimle tartışan Kuran’a inansın inanmasın herkesle tartışacağız. Fıkhımızı üreteceğiz, helal ve haramlarımızı tespit edeceğiz. Nehyedilenlerle emredilenleri ortaya koyacağız. Bucaklarımızı buna göre kuracağız. Bucağımız başarılı olacak. Bucaklarımıza göç çoğalacak. Bucaklarımız bölünüp çoğalacak. Böylece 100, 200 veya 300 sene sonra biz mi yoksa Adian mı haklı olacak o zaman anlaşılacaktır.

 

4-Kayahan ve Cengiz’in açıklamalarında eksik bulduğum bir hususa işaret edeceğim. Bucak kurmak isteyen kişi, bucak sözleşmesini yapar. Kurucuları, yanı yöneticileri oluşturur. Sonra halktan bu bucağa katılacaklarla teker teker sözleşme yapılır. 3000 nüfusu temsil eden aileler başkanla sözleşme yaparak bucak üyesi haline gelirler. Sonra ilçe içinde bucakları için yer isterler. İl bu yeri vermek zorundadır. Oraya göç edeceklerin taşınmazlarını devlet satın alır. Oraya gelmiş olurlar. Bu tamamen sözleşme ile oluşmuştur. Başkan özel sözleşmelerle başkan olmuştur.  Bu husus insanların dördüncü hakları olan sözleşme haklarından oluşur. Kimsenin itiraz hakkı olmamalıdır. Burada ilin görevi halka şartı olan yerleri vermektir. Devletin görevi ise hakları olan diğer bucaklarda kalan toprakları rayiç değerle satın almaktır.

 

İşte Sayın Adian’ın anlayamadığı bir yer burasıdır. Herkesin sözleşme yapma hakkı olduğu gibi herkes istediği zaman tek taraflı olarak sözleşmeyi sona erdirebilir. Sözleşmeyi sona erdirememe, insanın temel hakkı olan sözleşme hürriyetini yok edip köleleştirmek demektir. O halde vatandaşın sözleşmeyi sona erdirme hakkı olduğu gibi başkanın da sözleşmeyi sona erdirme hakkı vardır. Ancak her iki halde de kişi malen mağdur edilemez. Dolayısıyla taşınmazları rayiç değerle bucak almak zorundadır. Ne var ki bucağın imkanı dar olduğu için bu görev devlete verilmiş, devlet sonra bucağa rücu eder.

 

Bir kimsenin hürriyetini düşünürken başkalarının da hürriyetini düşünmek zorundayız. Bunun başında kamunun güvenliği gelir.  Hicret demokrasisi kişi özgürlüğünü en yüksek seviyede sağladığı güvenliğin de garantisidir. Başkanın nefyetmesi için hakemler kararına gerek yoktur. Cengiz ve Kayahan’a hatırlatırım.

 

 

 

 


YorumcuYorum
Hüseyin Kayahan
02.04.2012
12:33

Hong Kong ile ilgili olarak kısaca benim de eklemek isteğim Üstad Karagülle'nin düşündüğü gibidir. Sam bey eski makaelelerde sık sık Hong Kong'u örnek göstererek kendi görüşlerine dayanak yapmıştı. Araştırma yaparak yazmak istiyordum ama fırsat bulamadım.

Dünya üzerinde böyle "sübvanse edilen" yerler her zaman oluşturulur. Mesela İsviçre böyledir. Her iki dünya savaşında Avrupa'da taş üstünde taş kalmamışken, ne faşistler, ne de koministler oraya dokunmamışlardır. Geçmişte Lübnan, Şimdilerde Kuveyt, BAE gibi yerler benzerdir. Statülo olarak ve finansal olarak sübvanse edilmekte, kayrılmaktadırlar. oradaki uygulamalar sun'idir, tüm dünyaya teşmil edilemez. Körfez harekatına kadar Suudi Arabistanda vergi de yoktu. Şİmdi var diye biliyorum. Doğal rantın, siyasi rantın olduğu yerlerde hakkaniyetten bahsedilemez.

Esas olan başka bir şey var. Bugün dünyada borçlu olmayan devlet yoktur. En zengininden, en fakirine tüm devletler (ayrıca özel sektörler de) borçludur. Hong Kong da böyledir. 2006 yılındaki borcu 600 milyar doların üzerindedir. Peki bu devletler kime borçludur? Birlerlerine mi...? Hayır, bütün devlerler kişilere, bankerlere borçludurlar. Milyarlarca insan bir kaç yüz insana borçuludur. Peki bu insanlar tanrısal özelliklere mi sahiptirler de, onun için mi tüm insanlar onlara borçludur? Hayır, onlar çok akıllıdırlar o kadar. Bu sarmal kırılacak, bu döngü kırılacak, bu kapandan insanlık kurtulacaktır. Bunu savaşarak başarmak imkansızdır. Çünkü onlar kapitele, kapital de güce hükmetmektedir. Oluşturacağımız hiç bir kuvvet, onlarınkinden güçlü olmaz ama akıl her şeye bir çare bulur. Allah onu öyle yaratmış da onun için. Aklımızı çalıştırmaya devam dostlar.

Selamlar

H.Kayahan

Sam Adian
02.04.2012
14:17

Hon Kong’un ekonomik yapısı veya dünyadaki diğer ülkelerin dış borçları ile ilgili yorumlarınız doğrudur. Hong kong ile ilgili bu manada söyleyebileceğim, 7 milyon nüfus, 2,5 trilyon dolar hasılası olan bir ülkedir. Dış borcu 657 Milyar dolardır. (Yıllık döndürülebilir-2010) % 1,9 enflasyon oranı ve % 5 in üzerinde de büyüme hızı vardır. Dünyanın Finans ve ticaret başkentlerindendir. Bu realitedir, ister sübvansiyonla gerçekleşmiş olsun ister başka bir şekilde.

Benim anlatmak istediğim başka bir şey idi, “insanca yaşama” ile ilgiliydi. Genel olarak dışarıdan bakıldığı zaman “ekonomik refah”a dayalı bir rahatlık sebebiyle böyle olduğu zannedilir. Temel prensipler kültüre dayanmaktadır. Çin de de büyük oranda böyledir. Çin nüfusunun 400 milyonun üzerinde fakir insan vardır. Buna rağmen Çin’de kavga eden insan bulmanız çok zordur. (Baskı olduğu için değil) Hong Kong finansal gücüyle halkına destek sağlamaktadır. Ancak Çinde bu yoktur. Buna rağmen sosyal hayat normları insani manada inanılmaz düzeydedir.

Brunei Darussalem 250 bin nüfusa sahip bir krallıktır. 21 milyar dolar hasılası ve kişi başına ortalama 38 bin dolar geliri vardır. Dış borcu neredeyse yok gibidir. Burda da ihtiyaç sahiplerine devlet destek vermektedir, özellikle konut ve yaşama ile ilgili. Ancak yine de insanlar mutlu değillerdir. Asya’nın geleneksel izlerini taşıyor olmalarına rağmen burada insanlar huzursuzdur. Yani Daha iyi yaşamanın ekonomik koşullarla bütünüyle ilgili olduğunu düşünmek doğru olmaz kanaatindeyim.

Allah “kiminizi kiminize üstün kıldık” diyor. Zengin olanlar vardır olmayanlar vardır, çünkü iş veren olmalıdır ve çalışan olmalıdır. Bunlardan birini veya her ikisini de ortadan kaldırdığımız zaman hayat durur. İlerleme olmaz. Kim çalışacak, kim iş verecek kim üretcek? Bu manada “kapital”i suçlamak çözüm değildir kanaatindeyim. Çünkü bütün bunlar insan ile ilgilidir. Allah “bir topluluk kendini değiştirmek istemedikçe biz onu değiştirmeyiz” diyor. Demek ki hedef insandır.

Selamlar

Hüseyin Kayahan
05.04.2012
21:27

Kapital düşmanlığı yapmadım, yapacağımı da sanmıyorum. Karagülle eskiden Kapitalizmi ve Sosyalizmi/gerçekleşmeyen Kominizmi daha acımasız eleştiriyordu. Ben ona dedim ki, "insanlık bu rekabete ve sermaye terakümüne çok şey borçludur. Zira bu rekabet ve bu büyüklükte sermaye terakümü olmasaydı, "ar-ge" olmazdı ve bu teknolojik seviye başarılamazdı. Küçük sermayelerin ar-ge ve ür-ge yapabilecekleri söylenemez. Şimdiki söylemi, kapitalizme değil kapitalistleredir. Zira tüm gücü eline geçiren sermaye, kendini merkeze koyarak her şeye düzenleme yapmaktadır. Zaten, karşılıksız parayı kaldırır, faizsiz kredi verir ve %2,5 sernaye vergisi alırsanız; monopol sermayenin sürekli olarak exponansiyel büyümesi kendiliğinden durur. Yasaklama getirmeniz gerekmez, doğru da değildir. 1978 dn beri dolar karşılıksız basılmaktadır ve dünyanın büün paraları da dolara kote edilmiştir.Dolara kote etmediğiniz takirde o parayı dünya tanımaz. Böylece kağıt, mürekkep ve baskı masrafının dışında hiç bir gideri olmadan, nerdeyse (vurgulamak için söylüyorum) sonsuz gücü elde etmişlerdir. Buna çözüm getirmek isityoruz. Bu sadece 3. dünyanın insanlarının soruu değildir. Tüm insanlığın ortak sorunudur.

Çok doğru söylüyorsunuz. Allah kimini kimine üstün kılmıştır ki, düzen oluşsun, işbirliği oluşsun ve her iş yapılsın. Başka yede de, "Sizi alemlerin üstüne tafil ettik" diyerek Ben-i İsrail'i bütün toplulukların üstünde olduğunu söylüyor...

Hepimizin çok farklı düşündüğümüzü sanmıyorum, çok farklı ifade ediyoruz. Terminolojilerimiz oldukça farklı. Tasniflerimiz oldukça farklı. Tartışarak birbirimizi eğitmeye devam.

Saygılarımla.

H.Kayahan

Hüseyin Kayahan
05.04.2012
21:36

Allah böyle planlamıştır. Kapitalizm de, Sosyalizm de devrini doldurup, tarih raflarına gidecektir. Bizim Adil düzen de, eğer başarılı olursa, nominal olarak bin yıllık bir devrede geçerli olacak; insanlık evrilecek ve yeni bir düzen gelecektir. O zamanki ilmi seviye bugünkünden farklı, o zamanki ihtiyaçlar bugünkünden farklı olacaktır. Bize düşen düşünmek, düşündüklerimizi de yapmaya çalışmak. Allah'ın planı her zaman işlemeye devam eder.

Saygılarımla.

H.Kayahan





Çok Yorumlanan Makaleler
Süleyman Karagülle
ABD Başkanlık Seçimi
19.11.2016 40828 Okunma
28 Yorum 19.12.2016 21:41
Süleyman Karagülle
D E R G I !
29.04.2017 8958 Okunma
18 Yorum 16.05.2017 08:11
Süleyman Karagülle
Kesin Sonuç
7.06.2018 5871 Okunma
12 Yorum 12.06.2018 03:32
Süleyman Karagülle
Görevimiz
22.02.2014 26901 Okunma
12 Yorum 05.02.2016 21:44
Süleyman Karagülle
İnsanlık anayasası - Sam Adian'a cevap
24.02.2016 12422 Okunma
10 Yorum 26.02.2016 00:34
Süleyman Karagülle
Ne değil, Nasıl
26.05.2018 4419 Okunma
10 Yorum 28.05.2018 13:30
Süleyman Karagülle
İstihare; “EVET/HAYIR” manası nedir?
26.02.2017 9948 Okunma
9 Yorum 04.08.2017 21:52
Süleyman Karagülle
Adil Düzen Partisi'nin kuruluş tartışması
6.08.2011 19080 Okunma
9 Yorum 06.02.2016 17:34
Süleyman Karagülle
Çözüm 100 lojmanlı işyerleri
30.03.2013 9381 Okunma
9 Yorum 13.04.2013 08:44
Süleyman Karagülle
Önemli değil
11.05.2019 5173 Okunma
9 Yorum 13.05.2019 08:00
Süleyman Karagülle
Merkezi Yönetim
28.03.2019 3811 Okunma
8 Yorum 29.03.2019 15:10
Süleyman Karagülle
İstişare
2.11.2013 9177 Okunma
8 Yorum 13.11.2013 11:10
Süleyman Karagülle
KABİR AZABI
25.02.2014 28228 Okunma
8 Yorum 05.03.2014 21:24
Süleyman Karagülle
Dershaneler
7.12.2013 9674 Okunma
8 Yorum 08.04.2014 09:25
Süleyman Karagülle
Milli Güvenlik Kurulu
5.06.2018 3875 Okunma
8 Yorum 05.06.2018 19:35
Süleyman Karagülle
İlkeler
12.03.2018 4823 Okunma
8 Yorum 18.03.2018 14:30
Süleyman Karagülle
Hatalarımız
10.03.2018 4189 Okunma
7 Yorum 11.03.2018 21:45
Süleyman Karagülle
Denge
23.04.2018 4383 Okunma
7 Yorum 25.04.2018 13:00
Süleyman Karagülle
Dolar ve Faiz Oyunu
3.06.2018 4148 Okunma
7 Yorum 04.06.2018 03:17
Süleyman Karagülle
Sermaye’nin sözcüsü
8.03.2019 4931 Okunma
7 Yorum 09.03.2019 00:46
Süleyman Karagülle
Başarının sırrı
16.05.2019 4814 Okunma
7 Yorum 17.05.2019 22:22
Süleyman Karagülle
İleriyi Görmek
4.04.2019 4393 Okunma
6 Yorum 05.04.2019 21:43
Süleyman Karagülle
Çin Virüsü Dünyayı Kurtarabilir!
17.02.2020 4906 Okunma
6 Yorum 23.03.2020 09:49
Süleyman Karagülle
Seçim sonuçları
3.06.2018 4081 Okunma
6 Yorum 04.06.2018 12:33
Süleyman Karagülle
Huy
6.05.2018 4530 Okunma
6 Yorum 07.05.2018 15:06
Süleyman Karagülle
Hesaplar yanlış
3.04.2018 4651 Okunma
6 Yorum 03.04.2018 22:20
Süleyman Karagülle
Yapacaklarımız
10.03.2018 4081 Okunma
6 Yorum 12.03.2018 16:33
Süleyman Karagülle
Oyuna Oyun
31.07.2018 4564 Okunma
6 Yorum 01.08.2018 23:59
Süleyman Karagülle
Kaşıkçı hikayesi
1.11.2018 4146 Okunma
6 Yorum 01.11.2018 21:26
Süleyman Karagülle
Ekrem Şama’ya; Seninki Hiç Olmaz!
3.06.2017 5559 Okunma
6 Yorum 30.07.2017 00:29
Süleyman Karagülle
Darbeyi Kim Yaptı?
8.10.2016 10994 Okunma
6 Yorum 11.10.2016 13:15
Süleyman Karagülle
Vergisiz Ekonomi
27.05.2017 5806 Okunma
6 Yorum 31.05.2017 01:20
Süleyman Karagülle
Davet
25.04.2015 10643 Okunma
6 Yorum 27.04.2015 10:03
Süleyman Karagülle
İdam ve Öcalan
25.06.2016 11245 Okunma
6 Yorum 02.07.2016 12:02
Süleyman Karagülle
Akevler
14.07.2013 17346 Okunma
6 Yorum 22.07.2017 20:36
Süleyman Karagülle
Fıkha Göre Yeni Hükümet
14.06.2015 13487 Okunma
5 Yorum 28.06.2015 16:16
Süleyman Karagülle
Putin Müslüman Oldu
21.03.2015 12495 Okunma
5 Yorum 24.03.2015 11:50
Süleyman Karagülle
Çanlar kimin için çalıyor?
19.07.2014 8771 Okunma
5 Yorum 22.07.2014 09:12
Süleyman Karagülle
Niçin?
4.07.2018 4991 Okunma
5 Yorum 04.07.2018 22:58
Süleyman Karagülle
Kim yönetiyor?
30.06.2018 4486 Okunma
5 Yorum 01.07.2018 21:57
Süleyman Karagülle
Siyaset ve kurallar
5.04.2018 4849 Okunma
5 Yorum 06.04.2018 08:13
Süleyman Karagülle
Gül Adil Düzen’e sahip çıkmalı
6.04.2018 4624 Okunma
5 Yorum 06.04.2018 23:39
Süleyman Karagülle
İstishab gerek
20.04.2018 4321 Okunma
5 Yorum 21.04.2018 11:30
Süleyman Karagülle
Kimse Anlamak mı İstemiyor, ya da Biz mi Anlatamıyoruz!
31.05.2020 3979 Okunma
5 Yorum 01.06.2020 12:20
Süleyman Karagülle
Avrupa Birliği
14.03.2019 4900 Okunma
5 Yorum 16.03.2019 22:33
Süleyman Karagülle
Ekseriyetin marifeti
7.05.2019 5113 Okunma
5 Yorum 08.05.2019 22:07
Süleyman Karagülle
Allah’tan başka melce yoktur
24.04.2019 5145 Okunma
4 Yorum 25.04.2019 19:00
Süleyman Karagülle
Anormal Türkiye
7.02.2019 4496 Okunma
4 Yorum 10.02.2019 10:37
Süleyman Karagülle
Sermaye’nin oyunu
7.11.2018 5261 Okunma
4 Yorum 08.11.2018 00:13
Süleyman Karagülle
Ne yapmamız gerekiyor?
6.08.2020 3542 Okunma
4 Yorum 08.08.2020 20:00
Süleyman Karagülle
Koronavirüs bahanesiyle intihara gidiliyor!
13.04.2020 3771 Okunma
4 Yorum 29.04.2020 02:01
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve SON DURUM… (16)
18.04.2021 2767 Okunma
4 Yorum 26.05.2021 00:43
Süleyman Karagülle
Hesap Sorma
5.03.2018 3893 Okunma
4 Yorum 07.03.2018 11:58
Süleyman Karagülle
Yenilik
6.03.2018 3628 Okunma
4 Yorum 07.03.2018 23:36
Süleyman Karagülle
VARSAYIM-2
2.05.2018 3883 Okunma
4 Yorum 02.05.2018 23:12
Süleyman Karagülle
Anketler
16.05.2018 3230 Okunma
4 Yorum 16.05.2018 23:37
Süleyman Karagülle
KİM KAZANACAK?
8.06.2018 3423 Okunma
4 Yorum 11.06.2018 00:24
Süleyman Karagülle
Seçim sonrası
21.06.2018 3293 Okunma
4 Yorum 21.06.2018 14:09
Süleyman Karagülle
Mümin Olmak; Mümin Kimdir?
3.06.2017 5129 Okunma
4 Yorum 05.06.2017 10:41
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sistemi
26.11.2016 9721 Okunma
4 Yorum 29.11.2016 07:17
Süleyman Karagülle
AK Parti'nin Medine Dönemi!
13.09.2014 7198 Okunma
4 Yorum 16.09.2014 08:43
Süleyman Karagülle
Başkanlık Sisteminin Delilleri
21.05.2016 11188 Okunma
4 Yorum 22.05.2016 18:44
Süleyman Karagülle
Türkiye Cumhuriyeti Devleti
20.09.2015 10946 Okunma
4 Yorum 23.09.2015 18:43
Süleyman Karagülle
Düşen Uçak ve Suriye Meselesi
29.11.2015 11431 Okunma
4 Yorum 08.12.2015 06:11
Süleyman Karagülle
Kur’an ve İki Lider; Putin ve Erdoğan
2.01.2016 9380 Okunma
4 Yorum 08.01.2016 15:13
Süleyman Karagülle
İran'da zelzele ve teklif
20.04.2013 9839 Okunma
4 Yorum 25.04.2013 18:26
Süleyman Karagülle
Aşiret / Ocak
14.04.2012 6985 Okunma
4 Yorum 20.04.2012 17:06
Süleyman Karagülle
Mümin-Müslim Hakkında Sorular
25.05.2010 9897 Okunma
4 Yorum 07.06.2010 22:20
Süleyman Karagülle
Bundan sonra ne yapmalıyız?
17.03.2012 5485 Okunma
4 Yorum 19.03.2012 21:18
Süleyman Karagülle
REJİMLER
21.03.2012 2981 Okunma
4 Yorum 22.03.2012 20:21
Süleyman Karagülle
SÜRME YETKİSİ
1.04.2012 7214 Okunma
4 Yorum 05.04.2012 21:36
Süleyman Karagülle
AKİD VE AHD
2.04.2012 7402 Okunma
4 Yorum 06.04.2012 18:38
Süleyman Karagülle
100 Daire-2
7.04.2012 5246 Okunma
3 Yorum 08.04.2012 16:45
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA ORTAKLIĞI
11.03.2012 5674 Okunma
3 Yorum 11.03.2012 17:31
Süleyman Karagülle
AB Krizi
19.11.2011 4890 Okunma
3 Yorum 04.12.2011 22:57
Süleyman Karagülle
GİRİŞİM/Cİ (Bir Tartışma Konusu)
31.12.2011 8835 Okunma
3 Yorum 05.01.2012 13:32
Süleyman Karagülle
KÜRT SORUNUNU KİMLER ÇÖZER?
28.03.2012 6269 Okunma
3 Yorum 30.03.2012 13:30
Süleyman Karagülle
TARTIŞMA
25.04.2012 4706 Okunma
3 Yorum 02.05.2012 18:22
Süleyman Karagülle
İşsizlik sorunu
1.09.2012 4460 Okunma
3 Yorum 03.09.2012 13:18
Süleyman Karagülle
Suriye Sorunu ve Başkanlık
12.12.2015 6395 Okunma
3 Yorum 20.12.2015 07:10
Süleyman Karagülle
Devlet Başkanı ve Yönetimde Uyum
28.11.2015 7089 Okunma
3 Yorum 01.12.2015 08:36
Süleyman Karagülle
Üçüncü Binyıl Uygarlığı
31.10.2015 10481 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:54
Süleyman Karagülle
PKK, Kürtler ve Yapılması Gereken
7.11.2015 9067 Okunma
3 Yorum 11.11.2015 11:52
Süleyman Karagülle
TAVSİYE: Allah’ın Emrine Uyuyoruz
12.09.2015 6650 Okunma
3 Yorum 22.09.2015 23:48
Süleyman Karagülle
Koalisyon ve Çözüm
4.07.2015 10175 Okunma
3 Yorum 24.07.2015 23:29
Süleyman Karagülle
Çağımızda Cihad
7.07.2015 10114 Okunma
3 Yorum 20.07.2015 09:31
Süleyman Karagülle
Yeniden Seçim
25.07.2015 11428 Okunma
3 Yorum 29.07.2015 03:01
Süleyman Karagülle
Ahmet Davutoğlu’nun Hatası
14.05.2016 12884 Okunma
3 Yorum 17.05.2016 07:37
Süleyman Karagülle
15 Temmuz 2016 Neden Yapıldı?
17.07.2016 12885 Okunma
3 Yorum 19.07.2016 19:47
Süleyman Karagülle
Tesviye mi Tasfiye mi?
1.09.2016 12947 Okunma
3 Yorum 22.09.2016 19:58
Süleyman Karagülle
AK Parti’ye Tuzak!
11.04.2015 10191 Okunma
3 Yorum 13.04.2015 12:32
Süleyman Karagülle
Cumhuriyet’in DNA’ları
14.03.2015 6599 Okunma
3 Yorum 18.03.2015 10:45
Süleyman Karagülle
Kuran'ı Doğru Anlamak
30.05.2015 12554 Okunma
3 Yorum 27.11.2016 18:52
Süleyman Karagülle
Korkunç Kriz ve Çaresi
16.05.2015 9942 Okunma
3 Yorum 22.05.2015 11:29
Süleyman Karagülle
Avrasya Ekonomik Birliği
3.01.2015 9778 Okunma
3 Yorum 14.01.2015 08:18
Süleyman Karagülle
Kur’an Ekonomisi
3.12.2016 10726 Okunma
3 Yorum 05.12.2016 13:19
Süleyman Karagülle
Kuran'a İman ve Uymamız Gereken Dört İlke
5.11.2016 9328 Okunma
3 Yorum 13.11.2016 13:12
Süleyman Karagülle
Kürtler
10.06.2017 3692 Okunma
3 Yorum 11.06.2017 21:26
Süleyman Karagülle
Savaşa Doğru
25.03.2017 4656 Okunma
3 Yorum 25.03.2017 17:59
Süleyman Karagülle
Vikipedi Sorunu: Önce Yapmak… Sonra…
22.07.2017 4423 Okunma
3 Yorum 28.07.2017 11:03