-Her semtte “Yüz Lojmanlı İşyeri Apartmanları” kurulmalı-
Necmettin Erbakan her ile bir fabrika teorisini anlattı. 200 kadar sanayi tespit etti. Bunları illere bölüştürdü. ‘Hangi ilçe yer verirse fabrikayı orada kuracağım’ dedi.
Sermaye son derece rahatsız oldu, Ecevit’i konuşturdu, Erbakan’ın hayalperest olduğunu söyledi. Hatta koalisyonu (MSP-CHP koalisyonunu) bunun için bozdu. Erbakan sonra Süleyman Demirel ile koalisyon yaptı. Demirel’e sordur: ‘Her ilde bir fabrika diyor Erbakan, siz ne dersiniz?’ dediler. Cevap verdi: ‘Diyorsa diyor! Siz istemiyor musunuz?’
İşte…
Bundan kırk sene önce, Türkiye’nin her yerine bir fabrika kurulsun diyen Makine Profesörüne ‘hayalperest’ deniyordu. İnsanlar her ilde fabrika nasıl olur diyorlardı. Şimdi ise Türkiye’nin her ilçesinde büyük-küçük sanayi siteleri vardır, 200 fabrika değil 2000 veya 20 000 fabrika kurulmuştur. Şimdi sanayi siteleri değil sanayi şehirleri kurulmaktadır.
Dün Erbakan’a hayalperest diyen Ecevit, Erbakan’la koalisyonu bozdu. Sermaye onu sen Erbakan’la niye koalisyon yaptın diye cezalandırdı. Elçiliklere ödeyecek doları yani dövizi bulamadı. Ecevit daha sonra tekrar başbakan oldu. İlaç verip akli muvazenesini bozdular. Askerler onu o durumdan kurtardılar. Sonra olanları biliyorsunuz.
*
ŞİMDİ…
Necmettin Erbakan’ın fikir arkadaşı olarak size söylüyorum.
Her semtte “Yüz Lojmanlı İşyeri Apartmanları” kurulacak...
Türkiye’de 200 000 semt vardır. “Her Semt Bir Fabrika” olacaktır. Her fabrikanın 200 “Çalışan Ortağı” olacaktır. 15 katlı 100 lojmanlı işyeri apartmanın en alt iki bodrumu “sığınak, garaj, kömürlük, depo vs.” olacak. 5000 metrekarelik en üst bodrum “işyeri” olacak. Bir de “Sanayi Çarşısı” olacak yüz dükkânı bulunacak. Zemin katta “Yazıhaneler ve Marketler” olacak. Katlarda onar ailelik meskenler ve kadın ile erkekler için sosyal amaçlı iki ilave daire daha bulunacak. Çatı katı ise yüz ailenin “Ortak Toplantı Yeri” olacak.
Türkiye üçüncü binyıl uygarlığına bu apartmanlarla geçecektir.
Ürünler yüz gruba ayrılacak ve her gurup bir ilçeye verilecektir. Türkiye’deki 12 bölgenin her birinde her çeşit ürün üretilecektir. Bir bölgeden çekilmek zorunda kalınsa bile, Türkiye diğer bölgeleriyle kendi kendine yeterli ülke olmaya devam edecektir.
Planlama yapılırken “kendi kendine yeterli bir düzen” getirilecektir. Savaş ve kriz zamanlarında Türkiye dışarıdan bir şey ithal etmese ve dışarıya bir şey ihraç etmese de yaşayabilecek bir durumda olacaktır. Apartman bodrumları buna göre planlanacaktır.
Barış zamanlarında ise ülkemiz “Serbest Pazar” olacaktır. Her semt ürünlerini “İl Tüccarlarına” satacak, onlar da “Ülke Tüccarlarına” satacaklardır.
Gümrük yok, vize yok, kota yok; ülke ve dünya serbest pazar.
Ortak Ambarlar var. Ortak Nakliye var. Mallar depolanıyor. Zamlarla masraflar artmıyor. Uzaklıkla nakliye artmıyor. Ekonomi bakımından bütün yeryüzü bir ülke...
*
Bunları kimler yapacak?
“Hizmet ve Dayanışma Kooperatifleri” yapacaktır.
Bunun için Yalova’da Ar-Ge çalışması yapıyoruz. Bir “Örnek Kooperatif” kurulduktan sonra, “Yüz Lojmanlı İşyeri Apartmanı” oluşturulduktan sonra, bunlar çoğalacaklardır. Bunlar “Ortak Ambarlar”ın yanında bunlar “Ortak Nakliyeler” kuracaklardır.
Bu “Ar-Ge Kooperatifimize” ortak bulabilmemiz için bir Adil Düzen partisinin kurulması gerekmektedir. Bir gün imkân hâsıl olacak ve bu parti kurulacaktır. Bu parti Erdoğan’ı ve/veya o zaman iktidarda olanları destekleyecektir. Eğer kendi katılımı ile iktidar oluşmuyorsa, bizim partilerimiz sırasıyla şunlardır.
a) Saadet Partisi, b) AK Parti, c) MHP, d) CHP, e) HADEP, f) İyi Parti.
Biz halkı organize etmek için parti kuracağız, iktidar olmak için değil.
Biz iktidara engel olmayacak, iktidarı takviye edeceğiz.
Partiler ve Sermaye varlıklarını sürdüreceklerdir. Halk üretip tüketecek; emek onlarda var, nüfus onlarda var. Sermaye ise mübadeleyi sağlayacak. Devletler güvenliği sağlayacaklardır. Şimdilik uluslararası arenada Adil Düzen Partisi iş yapmaz.
Temel Karamollaoğlu bu gerçekleri görmüyor, Fatih Erbakan ise henüz başında...
Onlar adına üzülüyorum…