PARA-İslam'da denge/Altın ve Gümüş
Süleyman Karagülle
1862 Okunma
20-SERMAYE VERGİSİ İLE PARA DENGESİ

17SERMAYE VERGİSİ İLE PARA DENGESİ

 

           Bir toplulukta iki bakımdan vergiye ihtiyaç vardır. Vergi ile bir yandan müşterek hizmetler görülür; meselâ ortak yol, su ve elektrik tesisleri yapılır, muhabere hizmetleri görülür. Böylece herkesin faydalanabileceği ortak tesisler kurmakta sarf edilir. Bunun için gelirlerin bir kısmı topluluğa karşılık beklenmeden —yani karşılığında para alınmadan— verilir. Toplanan bu gelirlerle müşterek hizmetler görülür.

           Diğeri ise, önceden harcama yapacakların harcamaları karşılanır. Meselâ bir çocuk, hatta bir ihtiyar, bir fakir, bir yoksul çalışıp yaşama imkânına sahip değildir. Oysa bunların da yaşamaları ve bunlara yardım edilmesi gerekir. İş bulamamış, dolayisiyle gelirsiz kalan kişinin ölmesine müsade edemeyiz, önce karnını doyurur, daha sonra çalışmalarını isteyebiliriz.

Bu hususlarda devlet anlayışları arasında fark yoktur. Asıl fark, bu verginin nereden ve nasıl alınması hususudur. Temel kaide şudur: Vergi öyle alınmalıdır ki, iç fiatlarda denge bozulmasın.

Bunun için her şeyden önce fiatlara müdahale edilmemelidir. Yani yoksulları, muhtaçları ihtiyaçlardan kurtaralım diye fiatları düşürme ile asla uğraşılmamalıdır. Fiatlar tamamen serbest bırakılmalı, muhtaçlara devlet olarak yardım edilmelidir.

Alıcı - satıcı arasına asla girilmemelidir. Eğer bunlardan biri korunacaksa, ayrıca yardım ile korunmalıdır. Alış ve satış işlemleri ise serbest pazarlıkla ve üreticilerle tüketicilere veya aracılara müdahale edilmeden yapılabilmelidir.

Bu İslâm vergi sisteminin temelini teşkil eder. Devlet vergi alır ve bu vergi ile halka hizmet eder, yardım edileceklere yardım eder. Vergi dışında halktan herhangi bir fedakârlık beklemez.

Vergi nakitten ve maldan alınmalıdır. Çünkü maldan alınan vergiler, piyasada ne mal, ne de para darlığı meydana  getirir. Paradan ve piyasaya arz edilmiş mallardan aynı nisbette vergi alınacaktır. Bu piyasadan aynı ölçüde paranın ve malların çekilmesi demektir. Bu malların veya paranın dengeyi bozmaması demektir.

           Vergi paradan alınsaydı piyasadan birden para çekilir, işler kesat olurdu. Yalnız mallardan alınsaydı, bu sefer de mal darlığı olur ve fiatlar yükselirdi.

           Verginin gelirden alınması, verginin yalnız paradan alınması manasını taşır. Zira bir toplulukta kişiler ürettikleri malları topluluğa verecekler, karşılığını para olarak alacaklardır. Kişilerin geliri bu para olacaktır. Zira bir malı satmadan, onun ne gelir getireceğini bilmeye imkân yoktur. Dolayisiyle gelir vergisi paradan alınan vergidir. Bu da sonuç olarak fiat dengesini bozan bir unsur olmaktadır.

Verginin kişilerin biriktirmiş oldukları mallardan, satılığa arz etmiş oldukları mallardan alınması; her ferde biriktirme imkânını sağlama anlamındadır. Buna karşılık çok fazla mal biriktirenler için ise, bütün gelirlerini vergi olarak alıyoruz demektir. Böylece verginin maldan alınması durumu, genel dengeyi artırmaktadır.

Vergi gelirden alındığı taktirde, geliri az olanlar yine mal biriktirme imkânını bulamıyacak, onlar her zaman az mallı olacak ve hayatları güvene alınmamış olacaktır. Buna karşılık zenginliğin ise son hududu olmayacaktır. Halbuki maldan vergi alınması, servetin üst hududunu sınırlar. Fazla servete fazla bakım parası gerektiği gibi buna ayrıca fazla vergi binmiş olmaktadır. Bu tekelleri önlemekte ve böylece fiat dengesi bozulmamaktadır.

Devlet topladığı mallara, ambardaki stok seviyesine bir değer vererek satışa arz eder. Yani muhtaçların bu mallardan istediklerini almalarını ister. Halk daha ucuz bulduğu malları hazineden alıp dışarıya satma durumunda olacağı için, hazinede azalan malların fiatı yükseleceğinden, böylece fiat istikrarı da temin edilmiş olur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                            

 

 

 

 

 


PARA-İslam'da denge/Altın ve Gümüş
1-1-kapak içi
1997 Okunma
2-2-takdim-REŞAT EROL
1884 Okunma
2-2-takdim-reşat erol
1695 Okunma
3-3-önsöz-süleyman karagülle
2195 Okunma
4-4-YAŞAMA DÜZENİ
1936 Okunma
5-5-HAYVANLARDA YAŞAMA DÜZENİ
1798 Okunma
6-6-İNSANLARDA YAŞAMA DÜZENİ
1895 Okunma
7-7-ÜRETTİĞİ KADAR TÜKETME ESASI
1894 Okunma
8-8-ÜRÜNÜN TÜKENMEMESİ ESASI
1866 Okunma
9-9-VERİP KARŞILIĞINI ALMA ESASI
1858 Okunma
10-10-GÜMÜŞ SENET
1910 Okunma
11-11-ALTIN SENET
1983 Okunma
12-12-HAZİNE ALTINI
1952 Okunma
13-13-SERBEST FİAT
1872 Okunma
14-14-ALTIN VE GÜMÜŞ DENGESİ
2189 Okunma
15-15-ALTIN VE MİLLÎ GELİR
1918 Okunma
16-16-ALTIN VE ÜLKELER ARASI DENGE
2253 Okunma
17-17-GÜMÜŞ STOKU VE ÜLKELER ARASI DENGE
4589 Okunma
18-18-ALTIN FİATI
2081 Okunma
19-19-HAZİNEDE GÜMÜŞ STOKU
2048 Okunma
20-20-SERMAYE VERGİSİ İLE PARA DENGESİ
1862 Okunma
21-21-DENK MALLAR
1837 Okunma
22-22-KREDİ
1830 Okunma
23-23-SENET PARA
2114 Okunma
24-24-FİATLARA MÜDAHELE
1836 Okunma
25-25-NAKDÎ VE GELİR VERGİSİ
1882 Okunma
26-26-PARA'NIN HAPSİ
1930 Okunma
27-27-KARŞILIKSIZ PARA
1755 Okunma
28-28-İŞLETME VE MUAMELE VERGİSİ
1857 Okunma
29-29-HAZİNE'NİN FONKSİYONU
2066 Okunma
30-30-VERESİYE VE FAİZ
2697 Okunma
31-31-ÜCRET
1896 Okunma
32-32-TEKEL
1824 Okunma
33-33-DEPO EDİLEMEZ MALLAR
2049 Okunma
34-34-İÇİNDEKİLER
1858 Okunma
34-34-İÇİNDEKİLER
1767 Okunma
35-35-PARA DENGESİNİN RİYAZİ TAHLİLLERİ
2209 Okunma
36-36-YAŞAMADÜZENİ
1827 Okunma
38-38-İNSANLARDA YAŞAMA DÜZENİ
1764 Okunma
39-39-ÜRÜNÜN TÜKENMEMESİ ESASI
1758 Okunma
40-40-GÜMÜŞ SENET
1693 Okunma
41-41-HAZİNE ALTINI
1786 Okunma
42-42-ALTIN VE GÜMÜŞ DENGESİ
1755 Okunma
43-43-ALTIN VE ÜLKELER ARASI DENGE
1722 Okunma
44-44-ALTIN FİATI
1716 Okunma
45-45-SERMAYE VERGİSİ İLE PARA DENGESİ
1849 Okunma
46-46-KREDİ
1792 Okunma
47-47-FİATLARA MÜDAHELE
1736 Okunma
48-48-PARANIN HAPSİ
1697 Okunma
49-49-İŞLETME VE MUAMELE VERGİSİ
1668 Okunma
50-50-VERESİYE VE FAİZ
1824 Okunma
51-51-TEKEL
1744 Okunma
52-52-ŞER'İ AYLARIN TAKVİMİ
1976 Okunma
53-53-VEDA AYININ MANASI
1911 Okunma
54-54-PARA KİTABININ ŞER'İ DELİLLERİ
1745 Okunma
54-54-ŞER'İ DELİLLERİ
1810 Okunma
55-55-PARA KİTABI ŞERİ DELİLLERİ
2064 Okunma

© 2025 - Akevler