Özer Ataç
3 S 5
23.09.2024
2992 Okunma, 0 Yorum

3 S - Beş (*)

 

Ara başlık:

İlk günkü gibi

 

Alt başlık Demokratik siyasal seçimlerde,  vekil adaylarının  seçim sürecinde oy istedikleri   seçmenlere  gösterdiği yakınlık, hizmet vaatleri, hassasiyet, samimiyet, bağ ve aramalara geri dönüş azimlerinin  genel seçmen nezdinde  kalıcı  olması temennisidir.

Bu temenni  ancak, ‘Sürekli Seçim Sistemi’  ile gerçeğe dönüşecektir.

***

Siyasal genel  ve yerel seçimlerin “demokrasinin supabı,  siyasilerin karne günü” olduğu söylenir.

Bu makalede önereceklerimizin yanında, yukarıdaki “söylentinin” karne bağlamında  bir avuntu  olduğu ortaya konulacaktır.

*

Avuntuyu göstermek için örnekleme yapalım;  demokratik siyasal seçim performansıyla,  öğrenci   eğitim performansını  karşılaştıralım:

 Öğrencilerin eğitim dönemi;  günlere, haftalara bölünmüş, yıllık eğitim müfredatı    öğretmen (seçmen) eşliğinde gerçekleşiyor.

 

Öğrenciler sınıfta  işlenen veya işlenecek dersleri,  ev ödevi ile pekiştirme sorumluluğunu alıyor.

 

Bu sorumluluğu her seferinde yazılı, sınıftaki bütün öğrencilerin huzuruna çıkarak sözlü  sınavlarla yerine getirdiğini öğretmene   kanıtlamaya çalışıyor.

 

Öğrenciler,  yıllık eğitim kulvarının her aşamasında,  sorumluluklarını yerine getirdiği ölçüde öğretmenin değerlendirmesine tabi tutulup reel etkili notlar alıyor. (1)

 

Demokratik siyasal seçimlerde  böyle olmuyor.

Öğrenci eğitimindeki öğretmen  hassasiyeti, ülke yönetiminde seçmenlerce  kullanılmıyor.

 

*

Örneğimizdeki ‘öğretmen’;  ülke koşullarında emeği ile   yaşamaya çalışan ve  yaşam mücadelesinin her an diploma kazandırdığı,  siyasal seçim tercihinde bulunan  ‘seçmen’dir.

 

Öğrenci’ ise  o yaşamı konforlu ve sürdürülebilir hale getirmek için ülke çatısı olarak inşa edilen Anayasaya  ve yasalara uygun vaatlerini gerçekleştirme yükümlülüğünde olan ve  genel-yerel seçimlerle seçilen;  ‘millet vekilleri’, ‘belediye başkanları’, ‘belediye meclis üyeleri’  ve  siyasette hizmet usul birliği yaptıkları  ‘siyasi partiler’dir.

 

***

Anayasal çatının “kaptan köşkü”  TBMM’ ye  seçmen “tercihi” ile gönderilen siyasiler (2);  yerel hizmet için   Belediye yönetimine seçilen Belediye başkanları ve meclis üyeleri; seçildikten sonra  performansları ne olursa olsun,  yıllar, aylar süren  yeni seçim dönemine  kadar,     seçildiği mevkilerin olanak ve  çekimlerinden;  yerelde geçici,  genelde kalıcı  haklar ve değerler   kazanıyor.

 

Bu olanakları sağlayan seçmenin ise  yaşam olanakları o düzeye asla ulaşamıyor. Bu paradoksaldır.

*

Vekil,  onu vekil  atayanların vekaleti ile TBMM deki grubunun çoğunluğu ölçüsünde;   ülkenin tarihsel, kurumsal, kamusal tüm “olanaklarına” hiyerarşik olarak  ulaşıyor.

*

TBMM ye tekrar seçilmeyecek siyasiler , sınıfta kalan öğrencinin stresini,  kalıcı hasarını hiçbir zaman yaşamıyor.

Çünkü siyasal vekil, bir kere seçildiğinde, “derslerini” çalışmasa da  kalıcı olanaklar  elde etmiş oluyor.

*

 

İkinci olarak;

seçilmiş iktidarlar, vekiller;   seçim vaatlerini yerine getiremediklerinde, yönetimin seçmeni  mutsuz kıldığı  dönemlerde; vekalet sahibi seçmen,  inisiyatifini gelecek seçimlere kadar kullanamıyor.

 

Seçmen, siyasal yöneticiyi bir kez tercih ettiğinde, yaşadığı koşulların ışığında tercihini güncellemek için  yıllarca “sabretmesi” gerekiyor.

 

Çünkü seçmen inisiyatifi,  seçim süreleri ile kısıtlanmıştır.

 

*

Güncelliği baskın diğer bir örnek vermek istiyorum:

Spor kulüpleri, oyuncular ve taraftarlar:

 

Haftanın birkaç günü maça çıkan, milyonlarca taraftarın, şehirlerin semt ve renklerini sembol yapmış   spor kulüplerini, oyuncuları ele alalım.

Futbol, basketbol,..  takımları  bir yıl süreli lig maçlarında,   oyuncu ve antrenör seçim hassasiyetlerini,  demokratik   siyasi vekalet sistemiyle  kıyaslayalım:

hangisi daha  daha “reeldir” ?! (3)

*

Yüklü transfer ödemeleriyle takımlarının başına getirilen oyuncu ve antrenörlerin,  haftalık maç  performansları, taraftar ve kulüp yönetimince  her maçta, her an  denetlenmektedir.

Oyuncunun transferde “vaat ettiği” veya “öngörülen” performansı,   her dakika izlenir, değerlendirilir; performans düşümü halinde  oyuncu,   ancak üç -beş  dakika  süreyle tolere edilir.

“Oyuncuların” olası performans düşüklüğü  devam ettiğinde, antrenör, binlerce taraftarın önünde “oyuncuyu” hemen oyundan çıkarıp yedeğe alır.

Eğer antrenör  bunu yapamazsa,  oyuna orada tanık olan  binlerce seyirci tarafından o an protesto edilir.

 

Bu protestoların karşılığı yine  alınmaz;  üstüne  o maç kaybedilirse… spor kulübünün “çevrim içi”  yönetim olanakları kalmaz:

Çünkü bir oyuncu , bir maç; bir maç   bir lig kaybettirir. (4)

*

Peki…Koskoca  bir devletin;  yurdun onca yer altı, yer üstü ve tarihsel zenginliği, birikimi;  mevcut milyonlarca seçmenin anlık yaşam konforunu sağlama,   sürdürme  sorumluluğunu alıp yüklenen TBMM nin siyasal yönetiminde; işler neden bir spor kulübünün reelliği ( vekalet verenin anlık rıza, tercih ve inisiyatifi) ile sağlanamıyor.

Sizce hangisi daha önemli ?  

Yalın, stresiz  cevabı herkes biliyor; tabii ki ülke yönetimi daha önemi.  Fakat usulde  “geleneği”  aşamıyoruz.

*

Nasıl toplumsal birlikteliğin,  barışçı, adil ve konforlu sürmesi için devlet,  bir yönetim usulü ise demokratik siyasal seçim ve süreleri de   bir usuldür.

*

Tekrar edelim: amacımız, demokrasiyi, demokratik katılımı  zinde, verimli daha işlevsel kılacak yöntem arayışıdır.

 

Seçmenin zindeliğine, ulusal iç ve dış sorunların anlık değişebilirliğine uygun olarak, TBMM de  geçecek yasalar, seçmenler vatandaşlık numarasıyla;  

(i)belirli onay süresi içinde  “kabul” veya “ret” oyu kullanabilmeli.  (ii) Sistem oturunca  seçmen; vatandaşlık portalında tesis edilecek  elektronik siyasal arayüzle, TBMM ‘deki    grupları ve iktidar  yeter sayısını artırıp,  eksiltebilmeli. (iii) Bu uygulamalar geliştikçe, bir üst aşamaya geçilerek;  

e- siyasal tercih ile   parlamento dışındaki  vekil adaylarını “oyuna” dahil edip; içerdeki vekili  ‘ret’ oyu ile oyun dışına çıkarabilmelidir. (5)   

 

*

Şunu hiçbir zaman unutmayalım:

Vekalet sahibi,  vekilli yönetimde esastır.

Diğer bir değişle:  bir iş, vekaleten görülecekse; vekil,   vekaleti veren tarafından her an  azledebilmelidir.

*

Seçmen, kendisi ve ülkenin;  akli, adil, vicdani gelişim ve refahı için  vekilin işbilirlik, iş görürlük  takdirini;   4,5 yıllık seçim sürelerine bağlayıp tehir etmemeli.  

*

Hep söylenir, hatta iştirak etmeyenlere ceza kesilir:

 “Vatandaş oyunu kullansın ve kullandığı oya sahip çıksın!”

*

“Sürekli Seçim Sistemi” önerisi; “yaptırım” gücünü  sahibine/seçmene  iade edecektir.  

Bu  sistem, ülke yönetimine vatandaşın  sahici sahiplenmesini sağlayacaktır.  

 

 

Açıklamalar:

 

(*)3S : Bu makale “Sürekli Seçim Sistemi” başlıklı yazıların beşincisi. Aynı başlıkta yazı sürdürmek okuyucuyu sıkabilir; bu yüzden başlığın farklı ifadesini   tercih ettim.

‘Rutin’olan aklı devreden çıkarır; çünkü algının anlık dolum yoğunluğundan zihin,  rutine yer vermez: Tekrarı dışlar;  “kabul ederse” reflekse, kabul etmezse,  bilinç altına atar.

Sosyal Medya hızlanıp, milyonlara ulaşan katılanla  debisini, akış hızını yükseltiyor.

Akış ve yoğunluğun gücü, içindekilerin iradesini , aklını yok ediyor. Bu savrulmuşluğun  kıyısı yok. Şayet  elektrik göçer, internet  kesilirse,  içindeki insanlık “taş devrine” düşecek.

Diğer yönden “rutin”, Yapay Zeka ve reflekslerimiz için geçerlidir. Fakat değişim, rutin olanı  her an alt edebilir.

“Rutin: Frz ‘routine’ , ‘alışkalıkların dışına acıkmayan’, ‘kalıplaşmış’ sözünden alıntıdır. Anlamı,  ‘yol, rota, güzergah’ kelimelerinin +in ekiyle türetilmiş .Kaynağı Latince ‘via rupta’ ‘kara yolu’ deyiminden evirilmiştir.”(Nişanyan)

(1)Reel: Olguya en yakın, olguya dair. Olaya en yakın hatta içinde olarak olaydan bedeniyle, hisleriyle etkilenen.

“Reel kelimesi, ‘Neslere ilişkin, ayni’  ya da ‘gerçek’ sözcüğünden alıntıdır. Latince res,re- ‘nesne, şey’ sözcüğünden +al ekiyle türemiş.

Hintavrupa dilinde yazılı örneği bulunmayan ‘rehi/s’ biçiminden evirilmiş.” (Nişanyan)

(2) Mevcut siyasal seçim tercihi,  demokrasinin olgunlaşmamış halidir. Siyasal Partiler Kanunu hiçbir zaman bağımız yerel tercihlere uygun  delegelere yol vermiyor. Partiler,  aristokrat oluşturma alışkanlığını terk etmiyor. Seçmenin önüne konulan “tercihler”, stresiz yönetim esaslı oluyor.

(3) Bir ülke,  diğeri spor takımı. Biri gerçek, milyonları ve nesillerine kalıcı etkiliyor.  Diğeri,  lig, kulüp, taraftar, sosyal etkili.

Dikkat edilecek nokta:  maçlarda anlık kontrol ve tercih kullanılırken; siyasal yönetimde, siyasal seçim dönemine kadar tercih kullanılamıyor.

Birinde 4,5 yılda bir, diğerinde devamlı tercih yapılabiliyor. Sizce hangisi daha reel?

(4) “Sakın bir çiviye küçümseme; bir çivi bir nalı, bir nal bir atı; at, bir orduyu; ordu,  bir ülkeyi kurtarır.” (Anonimliği, bizde Cengiz Han’a “devredilmiş” söz).

(5) İnanın hiç zor değil! İnsanlık sosyal yönetişimde ilerliyor. Söz konusu önerileri özel sektörde gerçekleştiriyor. İnsanlık, devlet yönetiminde de siyasal;   giderek,  üst  bürokratik tercihlerini  daha dolayımsız gerçekleştirecektir.  

 

 






Son Eklenen Makaleler
Özer Ataç
Abartı
4.11.2024 1231 Okunma
Özer Ataç
Sahib
21.10.2024 1314 Okunma
Özer Ataç
Son Fırsat -6-
6.10.2024 1368 Okunma
Özer Ataç
3 S 5
23.09.2024 2992 Okunma
Özer Ataç
İlginç Alıntılar
8.09.2024 988 Okunma
Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 4
11.08.2024 918 Okunma
Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 3
28.07.2024 2291 Okunma
Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 2
14.07.2024 1694 Okunma
Özer Ataç
Sürekli Seçim Sistemi 1
30.06.2024 1621 Okunma
Özer Ataç
Seçi(li)m / ”Merak etme sen!”-6
26.05.2024 2017 Okunma
Özer Ataç
Seçi(li)m / “Taşları yemek yasak” -5
13.05.2024 1998 Okunma
Özer Ataç
Seçim-4
28.04.2024 1644 Okunma
Özer Ataç
Seçim-3
14.04.2024 1881 Okunma
Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024 1207 Okunma
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 2022 Okunma
Özer Ataç
Bereat
25.02.2024 1212 Okunma
Özer Ataç
Somut ve Niyet-4
5.02.2024 975 Okunma
Özer Ataç
Somut ve Niyet-3
21.01.2024 1127 Okunma
Özer Ataç
Somut ve Niyet-2
7.01.2024 1161 Okunma
Özer Ataç
Somut ve Niyet-1
7.01.2024 1304 Okunma
Özer Ataç
Setler
11.12.2023 494 Okunma
Özer Ataç
En Uzak Batı
25.11.2023 1173 Okunma
Özer Ataç
‘Yolcunun’ Beka Tutkusu
30.10.2023 1167 Okunma
Özer Ataç
Ayna Yaşamlar
15.10.2023 1930 Okunma
Özer Ataç
Emanet/Geleceği Üretmek
25.09.2023 1862 Okunma
Özer Ataç
YZ Çözümlemesi
22.05.2023 968 Okunma
Özer Ataç
Antrakt
21.05.2023 1533 Okunma
Özer Ataç
Hata Payı 4
22.04.2023 1245 Okunma
Özer Ataç
Evlada Düşkünlük
18.04.2023 1368 Okunma
Özer Ataç
Hiç Güvenliği
9.04.2023 1622 Okunma
Özer Ataç
Hata Payı 3
26.03.2023 1945 Okunma
Özer Ataç
Hüseyin Kayahan
14.03.2023 958 Okunma
1 Yorum 22.03.2023 14:56
Özer Ataç
Dünyanın Bütün Kadınları
11.03.2023 1952 Okunma
Özer Ataç
Hata Payı 2
26.02.2023 2144 Okunma
Özer Ataç
Hata Payı
12.02.2023 1600 Okunma
Özer Ataç
Fark Perdeleri
31.01.2023 2167 Okunma
Özer Ataç
Yakınanlar
15.01.2023 1930 Okunma
Özer Ataç
Sıla
18.12.2022 1362 Okunma
Özer Ataç
Resen
5.12.2022 1355 Okunma
Özer Ataç
Köken
20.11.2022 2779 Okunma
Özer Ataç
Vaat & Liyakat
6.11.2022 2558 Okunma
Özer Ataç
Tedbir Felsefesi
23.10.2022 2511 Okunma
Özer Ataç
Şirk
9.10.2022 3908 Okunma
Özer Ataç
Mizansen
30.09.2022 3333 Okunma
Özer Ataç
Ters Manivela
26.09.2022 2319 Okunma
Özer Ataç
Türk Olmak
11.09.2022 2890 Okunma
Özer Ataç
Kuşak ve Sentez
29.08.2022 2893 Okunma
Özer Ataç
Kaos Yürüyüşü
30.07.2022 2142 Okunma
Özer Ataç
Lotus
18.07.2022 2959 Okunma
Özer Ataç
21 Küresel Efektif (*)
28.05.2022 2559 Okunma
Özer Ataç
Eylemeden Eylemek
24.05.2022 3190 Okunma
Özer Ataç
Güven ve Güvenlik Sorunu
13.05.2022 2906 Okunma
Özer Ataç
Açılımlar
23.04.2022 2492 Okunma
Özer Ataç
KARŞI ATEŞ
5.04.2022 3111 Okunma
Özer Ataç
KENDİME SÖYLÜYORUM; KİMSE ALINMASIN!
25.01.2022 2968 Okunma
Özer Ataç
Mülksüzlüğe Soyunmak
16.01.2022 2843 Okunma
Özer Ataç
Mevkilere Yemin Olsun!
27.12.2021 3763 Okunma
Özer Ataç
Taziye Diyaloğu
6.11.2021 2283 Okunma
Özer Ataç
Harikalar Diyarı ya da Kozmik Kitabın Mürekkebi
28.10.2021 2588 Okunma
Özer Ataç
KYBALİON'DAN ESİNLEME; RUH, CAN, ÖZGÜR İRADE
6.09.2021 2080 Okunma


© 2024 - Akevler