ADİL DÜNYA DÜZENİ487
“BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)
“ADİL DÜNYA DÜZENİ YENİ BİR MEDENİYET PROJESİDİR.”
Haftalık Seminer Dergisi 29 Kasım 2008 Fiyatı: www.akevler.org’a tıklamak!
BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR... ÇOĞALTABİLİR... DAĞITABİLİRSİNİZ...
*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 487. SEMİNER
“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?” (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)
“İ L İ M TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.” (Hadis)
Adres: AKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİ, Zafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA/ İSTANBUL Tel: (0212) 452 76 51
Bu dersin tamamı Yenibosna’da C.tesi günü 18.00-21.00 saatleri arasında okunacak ve tartışılacaktır...
Gayemiz ve Hedefimiz; Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada okunması, değerlendirilmesi, anlaşılması ve uygulanmasıdır. Süleyman KARAGÜLLE, Reşat Nuri EROL
***
*İŞLETME SEMİNERLERİ; 35. SEMİNER
MUHASEBE + DERGİ ÇALIŞMASI – 4
DERGİ ÇALIŞMASINDA UYGULANMASI
***
*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ / YORUMLARI;
Mehmet Şevket Eygi ile Yaşar Nuri Öztürk’ün
EHLİ SÜNNET TARTIŞMALARI
ÖNCE ADALET!
“HAKİMLER DEVLETİ” OLMAYALIM!
***
A’LÂ SÛRESİ TEFSİRİ - 8
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
سَبِّحْ اسْمَ رَبِّكَ الْأَعْلَى(1) الَّذِي خَلَقَ فَسَوَّى(2) وَالَّذِي قَدَّرَ فَهَدَى(3) و َالَّذِي أَخْرَجَ الْمَرْعَى(4) فَجَعَلَهُ غُثَاءً أَحْوَى(5) سَنُقْرِئُكَ فَلَا تَنسَى(6) إِلَّا مَا شَاءَ اللَّهُ إِنَّهُ يَعْلَمُ الْجَهْرَ وَمَا يَخْفَى (7) وَنُيَسِّرُكَ لِلْيُسْرَى(8) فَذَكِّرْ إِنْ نَفَعَتْ الذِّكْرَى(9) سَيَذَّكَّرُ مَنْ يَخْشَى(10) وَيَتَجَنَّبُهَا الْأَشْقَى(11) الَّذِي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرَى(12) ثُمَّ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحْيَا(13) قَدْ أَفْلَحَ مَنْ تَزَكَّى (14) وَذَكَرَ اسْمَ رَبِّهِ فَصَلَّى(15) بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَاةَالَّدُّنْيَا(16) وَالْآخِرَةُ خَيْرٌ وَأَبْقَى (17) إِنَّ هَذَا لَفِي الصُّحُفِ الْأُولَى(18) صُحُفِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى(19)
Allah Kur’an’ı estetik sayılar içinde birbirine benzer ve şekil olarak indirmiştir. Bunu bundan önce açıklamıştık. Yalnız Kur’an’ı değil, tüm kâinatı ikili sistemde yaratmıştır.
A’lâ Sûresi’nde harflerle ilgili deneme yapılmıştır.
Örnek olarak birinci âyeti ele alalım:
(1) سَبِّحْ ا سْمَ رَبِّكَ الْأعْلَى4+3+4+6=17 4+2+4+4=14
حْ عْ كَ 3 Arka kameriye harfleridir.
بِّ بّ مَ 5 Dudak harfleri 5’tir. Kameriyedir.
ل لر 3 orta titrek harftir. Şemsiyedir.
ى سَ سَ 3 Orta harflerdendir, şemsiyedir. ى A sesi se orta harflerden sayılır
ا 2 vasıl elifidir, okunmaz. el a’la da le’la şeklinde okunur, hemze okunmaz.
ئ 1 sakıt elif vardır.
Toplam 17 eder
3+5+3+3=14 B’leri bir saysak 3+3+3+3=12 eder.
Bir tane okunmayan vasıl harfi vardır, onu saymıyoruz. 3 adet KGX arka kameriye harfi vardır. Beş adet de dudak kameriye harfi vardır. 8 eder. Şeddeli B’ler bir harf sayılabilir. O zaman 6 harf eder. Orta harfler 3 tanedir. Titrek harfler de 3 tanedir. Toplam 14 veya 12 eder.
3*4=12’dir. 3 ve 7 de 10 sayısı içinde iki asal sayıdır. 3*5=10 eder, 3+7=10 eder. 3*7=14 eder. Demek ki bu âyette 3 var, 7 var. Ayrıca ikili sistem var.
Dudak harfleri 5’tir. Orta harfler de 5’tir. Onlu sistemde yer alır.
Elimizdeki parmakları sayalım. Bir parmakta 3 boğum vardır. Dört parmakta 12 eder. Baş parmakta 2 boğum vardır, 14 eder. Demek ki bu âyetteki sayı dizisi elimizdeki parmak sayı dizisine benzemektedir.
Bu sûrede geçen âyetlerdeki harf adedi 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 20, 32
10’dan sonra ilk asal sayı olarak 13 ve 17 geçmektedir. 13 sayısı altın oranla ilgilidir. Bir sayıya kendisinden önceki sayıyı eklerseniz yeni sayı bulunur.
1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 33, 54, 87. Bu bir dizidir.
17 sayısının da uzayda çok önemli yeri vardır. Uzay elektron çiftlerinden oluşur. Merkezde tek elektron bulunur. Sekiz yüzlünün her yüzeyde bir çift elektronu bulunur, toplam 17 eder. Atomun ilk parçacığı budur. Bunlar itme ve çekme ile dengede durur. Ne var ki merkezdeki tektir. Bunun sayesinde diğer parçacıklarla ilişki kurulur.
Bunlar altı kutupta yer alırlar. İlk altı kutup 6*17=102 eder. İkinci 6 kutup da 6*102=612. Bugün böyle atom parçaları elde edilmiştir. 3 ana parça atomu oluşturur. 3*612 1836 eder. Merkezde bir pozitron bulunur. 1837 eder. Bu da hidrojen atomunun çekirdeğidir. Diğer bütün atomlar bu 17 yapısına dayanır. İnsanlar da bu atomlarla var edilmiştir.
Allah kâinatta seçkin sayıları kullanmıştır. Kur’an da bu seçkin sayılara dayanır. Bunların iç sayıları seçkin sayılarla bölünmeseydi fazla önemli olmazdı.
3 adet 3 şeklinde olmasaydı 12 ve 15 fazla önemi olmazdı 3*4=12 etmektedir. O zaman 5’in de kıymeti olmaktadır.
HARFLERİN MAHREÇLERİ
Bundan önceki derste sizlere kelimelerin tasnifini yapmıştık. 2 emir, 12 mazi, 12 muzari, toplam 26=2*13 fiil vardı. 12 harfi tarifli, 11 harfi tarifsiz ve 1 adet de harfi tarifli özel isim mevcuttur. 10 V, 6 F 10 da diğer harfler 26 fiil sayısı kadar. Kelimeler böyle seçilmiş sayı olarak geçmektedir.
Acaba harf olarak nasıl geçmektedir?
Bugün de onu ele alalım. Ancak bu araştırmayı yaparken Biz, siz anlayasınız diye her şeyi çift yarattık âyetini de hatırlayalım. Şimdi alfabenin eşleştirmede hangi harfler olacağını şeklimize bakarak söyleyebiliriz.
EءHهXحGعĞغPخKكQقCجYيIىUوVوFفBبMمNنLلRرAاWضJظZزÜذÇثSسÖصŞشOطDدTت
Bu sıraya göre bir cetvel hazırlayalım .
Her âyette hangi harflerden olduğunu tesbit edelim.
EءHهXحGعĞغPخ Boğaz harfleri
KكQقCجYيI Arka kameriyeler
ىUوVوFفBبMم Dudak kameriyeleri
NنLلRرAا Titrek şemsiyeler
WضJظZزÜذÇثSسÖصŞشOطDدTت Orta şemsiyeler
Bazen medler bir araya gelir: Arka med, orta med, dudak medi.
Bunların akılda kalması için bizim aşağıda yaptığımız üzere küçük sûreler üzerinde çalışmalısınız.
Bu harflerin dışında bazı harfler başka harfe dönüşür.
V, Y, M, L, R den önce N, o harflere dönüşür.
M den önce gelen B M ye dönüşür.
M den önce gelen N M ye dönüşür.
Vasıl hemzeleri ancak cümle başında okunur.
Sükundan önce gelen hemze düşer.
Sükundan önce gelen med harfleri düşer. Bunlar V Y A dır.
“Allah” ve “Haza”da olan elifler okunur. Ancak bunlar hemzeden dönüşmüş olduğu için harf sayılmaz. “Rahman”daki A da böyledir. Ama Ğusaaen’deki A, V’den dönüşmüştür. Cem’lerde ve tasğır isimlerinde belli olur.
Tecvid ilminde bunlar okunur.
Bunlar üzerinde çalışırsanız tasnifte yararlanırsınız.
Kur’an’ın bunları nasıl değerlendirdiğini öğreniriz.
Kur’an’la ne kadar ilgilenirseniz size o kadar yaklaşır.
Olaylarla karşılaştığınızda Kur’an’a göre çözüm aramalısınız.
Kur’an’da, aranızda fazlı unutmayınız âyetini okuyunca tüm sıkıntıların geçer ve ben mesrur olurum, sevap aldığımdan hamd ederim. Allah kötülere iyilik etmeyi nehy etmiş, bu sebeple bizim işimiz kolaydır. Biz, iyi olsun kötü olsun herkese iyilikte yardım etmeliyiz.
Kelimeleri toplayalım.
Sonra harfleri tasnif edelim, mahreçlerine göre tasnif edelim.
Toplayalım, kontrol edelim.
Her grubun ihtimaliyata göre olasılığını bulalım.
Kur’an’ın mucizesini rakamlarla ifade edelim.
DNA’larla nasıl bir tırnağın bile kime ait olduğunu bilirsek, bu tahlillerle Kur’an’ın Allah sözü olduğunu kesin bir şekilde ispatlamış oluruz.
Toplam harf sayısı n ise, n de n1, n2, n3 sayılarına ayrılmışsa ve bu sayılar özelse olasılık sayısı P;
P= n!/n^n * n1^n1/n1!* n2^n2/ n2! * n3^n3/n3!* n4^n4/n4! ile gösterilir.
(1)
سَبِّحْ ا سْمَ رَبِّكَ الْأعْلَى4+3+4+6=17 4+2+4+4=14
ا
حْ عْ كَ 3 Arka kameriye harfleridir.
بِّ بّ مَ 5 Dudak harfleri 5dir. Kameriyedir.
ل لر 3 orta titrek harftir. Şemsiyedir.
ى سَ سَ 3 Orta harflerdendir, şemsiyedir. ى A sesi se orta harflerden sayılır
ا 2 vasıl elifidir, okunmaz. el a’la da le’la şeklinde okunur, hemze okunmaz.
ئ 1 sakıt elif vardır.
Toplam 17 eder
3+5+3+3=14 B’leri bir saysak 3+3+3+3=12 eder.
*
(2)
الَّذِي خَلَقَ فَسَوَّى 5+3+5=13 okunanlar 4+3+5=12
ا 1 bir okunmayan vasıl vardır.
قَ خ ي 3 Arka kameriye harf vardır.
فَ وَّ 3 Dudak harfleri
لَّ َل 3 Orta titrekler
سَ ذِ ى 3 Orta harfler
(3+3)+(3+3)=12 vasıl hemzesiyle 13 eder.
*
(3)
وَالَّذِي قَدَّرَ فَهَدَى 6+4+4=14 Vasıl çıkarsa 5+4+4=13 eder
هَ قَ 2 Sahih arka kameriye
ي ى 2 Alil arka kameriye
فَ وَ 2 Dudak
دَّ دَ َذِ 4 Orta harfler
لّ رَ 3 Titrek
(2+2+2)+(4+3)= 13 Vasıl ile 14
*
(4)
وَالَّذِي أَخْرَجَ الْمَرْعَى 6+4+6=16 okunan 4+4+4=12
ا ا 2 Vasıl hemzesi
خ أ عَ 3 Boğaz harfleri
ي جَ ى 3 Arka kameriye
وَ مَ 2 Dudak harfleri
لّ لْ رَ رْذِ 6 Boğaz harfleri 6 dır
(3+3)+2+(3+3)=14 Vasıl elifleri ile 16
*
(5)
فَجَعَلَهُ غُثَاءً أَحْوَى 6+5+4=15 Okunan 4+5+4=14
أَ 1 vasıl eliftir
ئ 1 sakıt elif vardır.
جَ غُ ح عَ هُ ءً 3 Çift ard kameriye
فَ وَو 3 Dudak harfleri
لَ ثَ نُ 3 Orta harfler
ا ى 2 Orta med
[(2+2+2)+(3+3) ]+2= 14
*
(6)
فَلَا تَنسَى سَنُقْرِئُكَ 6+7=13
ء كَ قْ فَ 4 Kameriye harfleri
نُ ن رِ لَ 4 Titrek harflerdir
سَ سَ تَ 3 Orta harflerdir
ا ى 2 Med harfi vardır.
4+4+(3+2)=13
*
(7)
إِلَّا مَا شَاءَ اللَّهُ إِنَّهُ يَعْلَمُ الْجَهْرَ وَمَا يَخْفَى 4+5+5+5+4+5+7=35 Okunan 4+5+3+5+4+4+7=32
ا ا ا İki okunmaz vasıl hemzesi vardır. Allah’ın elifi harekeden dönüşmedir. Saymayız.
خْ عْ ءَ إ إِ هُ هْ هُ 8 Boğaz çiftleri (3+3+2)
جَ يَ يَ 3 Ard kameriye
وَو فَ 3 Dudak kameriye
مَ مُ مَ 3 Dudak titrek
لَّ لَّ لَ ل نَّ ر 9 Orta titrek
شَ ا ا ا ا ى 6 orta med
(2+3+3)+(3+3)+(3+9)+6=32
*
(8)
وَنُيَسِّرُكَ لِلْيُسْرَى 7+6=13
يَ يُ كَ وَ 4 Kameriye harfleri
ل لِ نُ رَ رَ 5 Titrek harfler
سْ سِّ ى 4 Orta harfler de 4 tür
4+5+4=13 Şeddeyi saymazsak 4+4+4=13
*
(9)
فَذَكِّرْ إِنْ نَفَعَتْ الذِّكْرَى 5+6 +6=17
ا ِ 1 Vasıl eliftir
إ 1 Sakıt eliftir
عَ كْ كِّ 4 Arka kameriye vardır
فَ فَ 2 Dudak harfi vardır
رَ رْ نْ نَ 4 Titrek harf vardır
ذَ ذِّ تْ 4 Orta harf vardır
ى 1 orta meddir.
5+4+2+4+1=16 Okunanlar 4+4+2+4+1=15
*
(10)
سَيَذَّكَّرُ مَنْ يَخْشَى 6+6 =12
3 Ard kameriye Vava dönüşmüş.
م يَ يَ كَّ خْ 6 Kameriye
شَ سَ ذَّ 3 Orta şemsiye
رُ ى نْ 3 Titrek şemsiye
6+(3+3)=12
*
(11)
وَيَتَجَنَّبُهَا الْأَشْقَى 9+6=15 Okunan 8+5=13
ا ا 2 Biri vasl biri sakin eliftir
هَ قَ جَ ء 4 Arka kameriyedir
بُ يَ وَ 3 Dudak kameriyedir
تَ نَّ ل شْ ى 6 Şemsiye
4+3+6=13 okunmayanlarla 15 ediyor.
*
(12)
الَّذِي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرَى 5 + 4 +5+6=20 4+3+4+5=16
ا اا ى 4 Üçü vasıl hemzesidir. Bir de sükundan önce gelmektedir.
بْ ي يَ كُ 4 Dört arka kameriye harftir
صْ ذِ ا ى 4 Dört orta harflerdir
لَ لَّ لْ نَّ رَ رَ 8 Titrek harftir.
4+4+(4+4)=16 okunmayanlarla 20 etmektedir
*
(13)
ثُمَّ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحْيَا 3+6+4+7=20
يَ ي يَ يَ هَ حْ 6 Arka kameriye
مُ فِ وَ و مَّ 6 Dudak
لَ لَ تُ ثُ 4 Orta harfler
(ا ا ا ا) 4 Orta med
6+ 6+(4+4)=20
*
(14)
قَدْ أَفْلَحَ مَنْ تَزَكَّى 6+7=13 5+7=12
أَ 1 Sakıt harf
حَ قَ كَّ 4 Arka kameriye harfleri 4 adettir
فْ مَ 2 Dudak harfleri 2 adettir
دْ تَ زَ ى 4 Orta harfler
لَ نْ 2 Titrek harfler 2 dir
(4+2)+(4+2)=12 okunmayanlarla 13 harftir.
*
(15)
وَذَكَرَ اسْمَ رَبِّهِ فَصَلَّى 4 +3+ 5+ 5=17 3 +3+ 5+ 5=16
ا 1 Vasıl Hemzesi var
هِ كَ 2 Sahih arka kameriyeler
ي و 2 İllet harfleri
بِّ َ مَ فَ 4 Dudak harfleri
ذَ َسْ صَ ى 4 Orta harfler
لَّرَر 4 Titrek harfler
(2+2)+4+(4+4)=16 okunmayanlarla 17 dir.
*
(16)
بَلْ تُؤْثِرُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا 8+6+6=20 8+5+5=18
ا ا 2 Vasıl hemzesidir
حَ يَ يَ 3 Arka kameriyedir
بَ و ؤْ 3 dudak harfleri Hemze Vava dönüşür
ا ا ثِ تُ دُّ 6 Orta harfler
رُ نْ نَ لْ لْ ةَ 6 Titrek harfler
(3+3)+6+6=3*6=18 Vasıl harflerle 20 eder
(17)
وَالْآخِرَةُ خَيْرٌ وَأَبْقَى 8 +4 +5 =17 7+4+4=15
ا 1 Vasıl elifi okunmuyor
أَ 1 Sakıt harftir
يْ قَ خَ خِ آ 5 Harf arka kameriye
وَ و وَ بْ 4 Orta harflerdir, tenvin v olmuştur
لْ رَ رٌ 3 Titrek harftir
ةُ ا ى 3 Orta harftir
3+3+4+5=15 Okunmayanlarla 17 olur
(18)
إِنَّ هَذَا لَفِي الصُّحُفِ الْأُولَى 3+ 4 + 3+ 5 +5= 20 3+3+2+4+4=16
ي ا أُ ا ا 5 harf iki vasıl bir de sükundan evvel ya ula daki elif okunmuyor.
Haza da olan Ha’nın elifi ise Allah’taki elif gibi olup ayrı harf sayılmaz. Harekenin uzatılmasıdır.
هَ حُ إ 3 Boğaz harfidir
فِ فِ و 3 Dudak harfidir
لْ لَ َ لَ 3 L dir
صُّذ 3 Orta harftir
ى ا نَّ 4 Nun ve eliftir
3+3+3+3+4 =16 Okunmayanlarla 21 olur.
(19)
صُحُفِ إِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى 3+7+5=15 3+6+5=14
ا 1 Sakıt elif
إِ هِ ي حُ 4 Arka kameriye
بْ فِ مُ مَ وَ و 6 Dudak kameriyesi
رَ صُ سَ ى 4 Orta şemsiye
4+6+4=14 Okunmayanla 15 olur
1) n=14: n1=3: n2=3 : n3 = 3 :n4=5
2) n=12: n1=3: n2=3 : n3 = 3 :n4=3
3) n=13: n1=2: n2=2 : n3 = 2 :n4=4: n5=3
4) n=14: n1=3: n2=3 : n3 = 3 :n4=3: n5=2
5) n=14: n1=6: n2=3 : n3 = 3 :n4=2
6) n=13: n1=4: n2=4 : n3 = 2 :n4=3
7) n=32: n1=3: n2=3 : n3 = 3 :n4=3: n5=3 :n4= 9: n5= 6: 5= 2
8) n=13: n1=4: n2=5 : n3 = 4
9) n=15: n1=4: n2=4 : n3 = 6 :n4+1
10) n=13: n1=6: n2=3 : n3 = 4
11) n=13: n1=6: n2=3 : n3 = 4
12) n=16: n1=4: n2=4 : n3 = 4
13) n=20: n1=6: n2=6: n3 = 4 :n4=4
14) n=12: n1=4: n2=2 : n3 = 4 :n4=2:
15) n=16: n1=4: n2=4 : n3 = 4 :n4=4
16) n=18: n1=6: n2=6 : n3 = 6
17) n=15: n1=3: n2=3 : n3 = 4 :n4=5:
18) n=16: n1=3: n2=3 : n3 = 3 :n4=3: n5=4
19) n=14: n1=4: n2=6 : n3 = 4
H =14+12+13+14+14+13+32+13+15+13+13+16+20+12+16+18+15+16+14=293
İbrahim’i öbür tarafa alırsak 292 eder. Çift olması için böyle yaparız.
Sekiz sakıt elif vardır. Bunlarla 300 etmektedir.
Bunun dışında Allah, Haza, İbrahim’deki elifler harften dönüşme olmadıkları için hesaba katılmamıştır.
T harfleri iki tanedir. H de olabilir.
Bir N Yeye dönüşmüştür.
Bir N Veye dönüşmüştür.
Bu harfler kameriyeden de şemsiyeden de olabilir.
| 19 | 18 | 17 | 16 | 15 | 14 | 13 | 12 | 11 | 10 | 9 | 8 | 7 | 6 | 5 | 4 | 3 | 2 | 1 | |
6 | 1 | | 1 | | | 1 | | | | | 1 | | | | 1 | | | | 1 | أ |
10 | | 2 | 1 | | | | | | 1 | | | | 3 | 1 | 1 | 1 | | | | ء |
9 | | 1 | | | 1 | | 1 | | 1 | | | | 3 | | 1 | | 1 | | | ه |
7 | 1 | 1 | | 1 | | 1 | 1 | | | | | | | | 1 | | | | 1 | ح |
5 | | | | | | | | | | | 1 | | 1 | | 1 | 1 | | | 1 | ع |
1 | | | | | | | | | | | | | | | 1 | | | | | غ |
6 | | | 2 | | | | | | | 1 | | | 1 | | | 1 | | 1 | | خ |
12 | | | | | 1 | 2 | | 1 | | 2 | 3 | 1 | | 1 | | | | | 1 | ك |
6 | | | 1 | | | 1 | | | 1 | | | | | 1 | | | 1 | 1 | | ق |
4 | | | | | | | | | 1 | | | | 1 | | 1 | 1 | | | | ج |
14 | | | 1 | 2 | | | 3 | 1 | 1 | 2 | | 2 | 2 | | | | | | | ي |
7 | 1 | | | | 1 | | 1 | 1 | | | | | | | | 1 | 1 | 1 | | ى |
74 | 2 | 4 | 5 | 3 | 3 | 4 | 6 | 3 | 5 | 5 | 4 | 3 | 11 | 3 | 6 | 5 | 3 | 3 | 3 | |
7 | 1 | 1 | | 2 | | | 1 | | | | | | 1 | | 1 | | | | | و |
13 | 1 | | 2 | | 1 | | 1 | | 1 | | | 1 | 1 | | 1 | 1 | 1 | 2 | | و |
13 | 1 | 2 | | | 1 | 1 | 1 | | | | 2 | | 1 | 1 | 1 | | 1 | 1 | | ف |
11 | 1 | | 1 | 1 | 2 | | | 1 | 1 | | | | | | | | | | 4 | ب |
13 | 2 | | | | 1 | 1 | 3 | | | 1 | | | 3 | | | 1 | | | 1 | م |
50 | 6 | 3 | 3 | 3 | 5 | 2 | 6 | 1 | 2 | 1 | 2 | 1 | 6 | 1 | 3 | 2 | 2 | 3 | 5 | |
17 | 1 | 1 | 1 | | 1 | 1 | | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | 1 | ى |
17 | 1 | 2 | 1 | 2 | | | 4 | 1 | | | | | 4 | 1 | 1 | | | | | ا |
19 | | 2 | و | 2 | | 1 | | 2 | 2 | ى | 2 | 1 | 2 | 2 | 1 | | | | | ن |
36 | | 3 | 1 | 2 | 2 | 1 | 2 | 4 | 1 | | | 2 | 6 | 1 | 1 | 3 | 2 | 3 | 2 | ل |
19 | 1 | | 2 | 1 | 2 | | | 2 | | 1 | 2 | 2 | 1 | 1 | | 2 | 1 | | 1 | ر |
74 | 3 | 8 | 5 | 7 | 5 | 3 | 6 | 10 | 4 | 2 | 5 | 6 | 14 | 6 | 4 | 6 | 4 | 4 | 4 | |
| | | | | | | | | | | | | | | | | | | | ض |
| | | | | | | | | | | | | | | | | | | | ظ |
1 | | | | | | 1 | | | | | | | | | | | | | | ز |
11 | | 1 | | | 1 | | | 1 | | 2 | 3 | | | | | 1 | 1 | 1 | | ذ |
3 | | | | 1 | | | 1 | | | | | | | 1 | | | | | | ث |
11 | 1 | | | | 1 | | | | | 1 | | 3 | | 2 | | | | 1 | 2 | س |
5 | 1 | 2 | | | 1 | | | 1 | | | | | | | | | | | | ص |
4 | | | | | | | | | 1 | 1 | | | 1 | | 1 | | | | | ش |
| | | | | | | | | | | | | | | | | | | | ط |
6 | | | | 2 | | 1 | | | | | | | | | | | 3 | | | د |
7 | | | 1 | 2 | | 1 | 1 | | 1 | | 1 | | | | | | | | | ت |
48 | 2 | 3 | 1 | 5 | 3 | 3 | 2 | 2 | 2 | 4 | 4 | 3 | 1 | 3 | 1 | 1 | 4 | 2 | 2 | |
294 | 14 | 18 | 15 | 18 | 16 | 12 | 20 | 16 | 13 | 13 | 15 | 13 | 32 | 13 | 14 | 14 | 13 | 12 | 14 | |
19 | | 2 | 1 | 2 | 1 | | | 3 | 1 | | 1 | | 2 | | | 2 | 1 | 1 | 2 | ا |
Ayetlerin ayrı ayrı harfleri sayılmış cetvel yapılmıştır. Şimdi bu cetvel üzerinde çalışmamız gerekmektedir.
E:9 + H:9 = 3*6=18 X:7 + G:5=3*4=12 K:12+Q:6=3*6=18 P:6
Y:15 + Ğ:1=3*5 +1=16 C=4
Buradaki I:7’dir, tektir. U:7’dir, tektir. Toplam 14 eder. Arka kameriyeler 74 etmektedir.
B:11+M:13=24=3*4 etmektedir.
V:13+F:13= 26=2*13 etmektedir. Toplam 50 eder.
50+74=124 eder.
N:19+R:19=38 + L:36 = 74 eder. Arka kameriyelere eşittir.
Ay:17 + A:17 = 34 eder. I:7 + U:7 = 14 eder. Toplam 48=16*3 etmektedir.
Z:1+Ü:11=12=4*3 S:11+T:7=18=6*3 Ö:5+Ş:4=9=3*3 Ç:3+D:6=9=3*3
Toplam 48=16*3 eder.
Toplam 294 eder. 98*3=2*7*7*3 eder.
Surede üçlü sistem hakimdir.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ-487/ADİL DÜZEN DERSLERİ-317 İstanbul, 29 Kasım 2008
Mehmet Şevket Eygi ile Yaşar Nuri Öztürk ve
EHLİ SÜNNET TARTIŞMALARI
Muhterem Mehmed Şevket Eygi ve sayın Yaşar Nuri Öztürk, “Ehli Sünnet” konusunda tartışmaktadırlar. Birinin içeriği gayri İslâmîdir, diğerinin ise üslubu gayri İslâmîdir. Onlar beni sevmeseler de ben ikisini de severim, İkisinin de cennette olacaklarına kaniyim, çünkü ikisi de hak için mücadele etmektedir. Adil Düzen çalışanlarının gerçeği bilebilmeleri için Ehli Sünneti tanıtmaya çalışacağım. Bu iki muhteremden de benimle tartışmalarını isteyeceğim. Ben onlara hakaret etmem, Onlar ederlerse ben darılmam.
İnsanlar gerçekleri dört yoldan bulabilmektedirler:
a) Akıl yoluyla hakkı bulanlar vardır. Samimi iseler onlar da cennettedirler. Çünkü aklı veren de vahyi gönderen de Allah’tır. Bunlara “Ehli Hak” denir.
b) Mucize gösteren peygamberlerin cemaatine katılanlar da hakkı bulurlar. Peygamberler mucize göstermiş ve getirdiklerinin İlâhi emirler olduğuna insanları inandırmışlar ve onların çocukları da onların arkasından gitmektedirler. Bunlar da hak yoldadır. Çünkü o peygamberleri de son peygamberi de gönderen Allah’tır. O yollar da hak yollardır. Hıristiyan veya Budist olmak başka bir dine tapmak demek değildir. Hepsi İslâm’dır.
c) Eskiler peygamberlere mucizeleri ile inandılar, peygamberlere dayanarak kitaplara inandılar. Kur’an ise kendisi mucize oldu. Önce kitabın Allah sözü olduğuna mucizeleri ile inanırız. Ondan sonra da onun peygamber olarak haber verdiği resullere inanırız. Hazreti Muhammed’den sonra peygamber gelmeyeceği için gelecek nesilleri mucizeden mahrum etmesin diye Allah bu oluşumu seçmiştir.
d) Kur’an’ın Allah sözü olduğunu kabul edenler “Ehli Kur’an”dır. Ancak Kur’an’ın yorumlanmasında değişik yollar takip edenler vardır. 1) Kur’an’ı kendi aklıyla yorumlamak isteyenler vardır. Bunlar Ehli Sünnet değildirler. 2) Kur’an’ı şeyhlerinin yorumları ile anlayanlar vardır. Bunlar Ehli Sünnetten değildirler. 3) Kur’an’ı masum imamların yorumu ile yorumlamak isteyenler vardır. Bunlar da Ehli Sünnet değildirler. 4) Hikmetle yani kendi çıkarlarına göre yorumlayanlar vardır. Bunlar da Ehli Sünnet değildirler.
Ehli Sünnet kimlerdir. Şimdi ona bakalım.
Ehli sünnete göre:
1- Kur’an harfi harfine Allah’ın sözleridir. Bir harf eklemek de dalâlettir, bir harf çıkarmak da dalâlettir. Onda herhangi bir hata ve eksiklik yoktur. Onun dışında da böyle bir kitap yoktur. Tevrat ve İncil’in ne kendileri ne de dilleri mevcut olmadığı için hatasız değildirler. Sünnet de bize tevatüren gelmediği için, kendi dönemlerinin sorunlarını çözdüğü için, onlar beşeri sözler olduğu için, peygamber de eğer vahye dayanmıyorsa hata edeceği için Kur’an seviyesinde bir metin değildir. Bu hususta Yaşar Nuri Öztürk’ün iddiaları Ehli Sünnetin mezhebidir.
2- Kur’an’ın dili ve metni ile bize kadar gelebilmesi için sünnete ihtiyaç vardır. Biz eğer sünneti dördüncü delil kabul etmezsek, Kur’an’ın Allah sözü olduğunu ve manâlarının ne olduğunu nasıl bileceğiz? Sünnet Kur’an’ın tefsirinde Kur’an derecesinde bir delildir. Hazreti Peygamber Kur’an’ı nasıl uyguladıysa biz de öyle uygulayacağız. Sünnet örnek alınmadan Kur’an’ı yorumlamak dalâlettir. Ehli Sünnet, bunun için denmiştir. Sünnet Kur’an’dan bağımsız delil değildir. Kur’an’ın anlaşılmasında delildir.
3- Ehli Sünnete göre itikatta delil Kur’an ve sünnettir. Kıyas yoluyla iman konuları tesbit edilemez. Ancak Kur’an ve sünnetin manâsını tesbit etmek için kişinin içtihatları yeterli değildir. İlmin ispat ettiği şeylere iman edilir. İlmin gerçeklerini de teker teker ayrı akıl tesbit etmez, ancak bir asrın âlimleri icma ederlerse o zaman o ilim olur. Asrımız âlimleri icma etmeliyiz. O zaman o ilim olur. Bizim ihtilaf ettiğimiz hususlar ilim olmaz. Kimsenin aklı başkasının aklından daha üstün değildir. Ehli icma kimdir? Ehli icma önce icmayı delil kabul edenlerdir. İcma için de dört mertebe vardır. Sahabelerin icmaı âyet gibidir. İnkâr eden kâfir olur. Tabiilerin icmaı ile amel etmemiz gerekir. Etmezsek günahkâr oluruz. Ama ehli dalâlet olmayız. Ondan sonra gelenlerin asrı. Amel edilmesi caizdir. Yani onların icmaı diğer asırlara delildir. İlmî delil değildir. Yani uymak zorunluluğu yoktur. Dördüncü ise her asrın kendi icmalarıdır. Her asrın icmaları o asrın müminlerini bağlar. Aksi sabit oluncaya kadar icmaa muhalefet edilmez. İnsan kendi içtihadına değil, icma ile sabit olanların hükümlerine uymak zorundadır.
4- Ehli Sünnetin en önemli özelliği içtihat müessesesini kabul etmesidir. Herkes içtihat yapmakla mükelleftir. İçtihat ettikleri ile amel etmekle mükelleftir. Amelde başkalarına uyulamaz, taklit edilemez. İçtihat edemeyenler kendileri müçtehitlerini seçerler ve o müçtehidin içtihatlarına uyarlar. Bu seçme de bir içtihattır. Hâsılı Ehli Sünnete göre amelde taklit yoktur. İcmada zaten icma var. Bu konu ilk asırlarda çok iyi anlaşılmışsa da bin senedir içtihadı yasaklayan dikta zihniyetin hatası hâlâ insanların zihninden çıkmamıştır. İşte M. Şevket Eygi burada hata ediyor. Samimidir, mücahittir, Allah ondan razı olmuştur. Ama hatasında da ısrar etmektedir. Tartışma davetlerimize cevap vermemektedir.
Hâsılı, her ikisinin ortak hataları vardır. En önemli hataları, kendilerinin doğru, başkalarının hatalı olduğu hususundaki derin kanaatleridir. Hatasızlık ancak icmada olabilir. Gelin öyleyse tartışalım ve anlaştığımız hususları icmalarımız diye ilan edelim. Tartışmadan kaçma sizleri dalâlete götürmektedir. Ama tartışırsanız, fikirlerinizde samimi olduğunuz için dalâlete gitmezsiniz.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ-487/ADİL DÜZEN DERSLERİ-317 İstanbul, 29 Kasım 2008
ÖNCE ADALET!
“HAKİMLER DEVLETİ” OLMAYALIM!
Altuğ M. Berker, Millî Gazete’de, “HAKİMLER DEVLETİ” OLMAYALIM! başlığı altında, konu ile ilgili tam bir sayfa ilân vermiştir. İlandaki tesbitlere katılmamak mümkün değildir. Sonunda bir paragraf olarak koyduğu çözümler ise yuvarlak birkaç cümleden ibarettir: “Tarafsız ve adil bir yargı sistemi çok aşamalı bir denetim sistemiyle sağlanabilir. Bu denetim yüksek yargı hakimleri de dahil olmak üzere tüm yargıçları kapsamalıdır. Yargıçlara karşı cezai, hukuki ve idari denetim yolları açık olmalıdır. Bu yollar etkili şekilde işletilmelidir. Meslek etiğine aykırı davrananlar disiplin hükümlerine göre, ceza yasalarına aykırı davrananlar ceza hükümlerine göre kovuşturulmalıdır. Haksız tutuklama yapan yargıçlar, özgürlükleri haksız kısıtlayan yargıçlar, delil durumunun dışında hüküm veren yargıçlar, yaptıkları haksızlıkla orantılı cezalarla cezalandırılmalıdır. Aksi halde, “hakimler devleti” tehlikesi kapımızdadır.” (Millî Gazete, tam sayfa, 16.11.2008)
Benzer iki ilan, “HAKİMLER DEVLETİ” TEHLİKESİNE KARŞI DEVLETİMİZ TEDBİR ALMALIDIR (Millî Gazete, tam sayfa, 22.11.2008) ve “SAYIN BAŞBAKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A AÇIK MEKTUP” (Bilim Araştırma Vakfı, Millî Gazete, tam sayfa, 25.11.2008) başlıkları ile ayrıca yayımlanmıştır.
Sayın Altuğ M. Berker’in “Adil Düzen” ile ilgilenmediği anlaşılmaktadır. Yukarıdaki yani ilanlardaki temennilere uymayan kimse yoktur. Ne var ki bunları yapacak olanlar kimlerdir? Bu denetimler nasıl işleyecektir? Denetim uygulayanları kimseyi rahatsız etmemelidir. Onları cesur kararlar almaktan alıkoymamalıdır. Diğer taraftan mevzuat dışına çıkanlar da cezalandırılmalıdır. Çok kademeli denetim hem pahalı ve çıkmaz denetimdir, hem de denetlenemeyen en üst denetim diktasını ortaya çıkarır.
Adil Düzene göre bu sorunun çözümü şöyledir:
1) Hakim sistemi yerine “hakem sistemi” getirilmelidir. Davalı ve davacı birer hakem seçmeli, hakemler de baş hakem seçmeli ve hakemlerin kararları kesin olmalıdır. Karar bir daha iptal edilmemelidir. Mağdur olanlar hakemler aleyhine hakemlere giderler, mahkum olurlarsa hakemlerin dayanışma ortaklığı onu öder.
2) Savcı sistemi yerine “dayanışma ortaklıkları sistemi” kurulmalıdır. Siyasi partilere kamu davaları açma yetkisi verilmelidir. Kamu adına hakem seçme yetkisi onlara verilmelidir. Savcılık kaldırılmalıdır. Avukatlık kaldırılmalıdır. Onların yerini hakemler almalıdır. Hakemlerin ücretleri kamu tarafından ödenmelidir. Zenginlerin yoksulları ezme sistemi ortadan kaldırılmalıdır.
3) Hakim soruşturma sistemi yerine “polis soruşturma sistemi” getirilmelidir. Sadece hukuk davaları değil, tüm soruşturma polis tarafından yapılmalıdır. Ücretleri kamu bütçesinden ödenmelidir. Soruşturmayı polis dört kademede yapabilmelidir. a) Şifahi soruşturma tarafların ayağına gitme, şahitleri bulundukları yerlerde rahatsız etmeden dinlemedir. b) Yazılı olarak soru sormalı, taraflar ve tanıklar yazılı olarak cevaplamalı ve dosyasına koymalıdır. c) Mülkî amirin izin vermesi hâlinde duruşmalı soruşturma yapılabilir; hakemlerin nezdinde yapılır. d) Hakemlerin kararı olursa karakol soruşturması yapılır. Karakol soruşturmasını polis değil, jandarma yapar. Hukuk veya ceza davalarında soruşturma sonunda polis mahkemeye gider, sadece beyan eder. Delilleri orada arz etmez. Mahkeme polisin şehadetiyle hüküm verir. Hüküm kesindir. Polis aleyhine dava açılabilir. Dava dosyası ile kendisini soruşturmacılara karşı savunur. Soruşturma dosyası gizlidir, sadece soruşturmacılar görür; bir de hakemler görür.
4) Polis soruşturmada bilirkişi raporlarına dayanır. Bilirkişileri bir tarafın hakemi, diğerini diğer tarafın hakemi seçer. Baş bilirkişiyi ise bilirkişiler kendileri seçerler. Polis bu raporlara dayanarak tanıklık yapar.
Bunun için neler yapılmalıdır?
a) Bunun için dört yüksek kurul kurulmalıdır. Hakemler, soruşturma, savunma ve bilirkişi yüksek kurulları oluşturulmalıdır.
b) Kurul üyelerini siyasi partiler seçmelidir. Yüzde beş oy alan parti bir üye göndermelidir. Seçimin ikinci yılında yenilenmelidir.
c) Yüksek kurullar, hakemlik, soruşturma, savunma ve bilirkişi mevzuatını hazırlamalı ve yetkili kurullardan geçirerek yürürlüğe sokmalıdırlar.
d) Yüksek kurullar, hazırladıkları mevzuatlardan imtihanlar yapmalı, ilk, orta, yüksek ve üstün ehliyetler tevcih etmelidirler. Bu hizmetleri ancak onlar yapabilmelidir.
e) İlçelerde bu hizmetleri verebilmek için ehliyetliler arasından il siyasi teşkilatı yetki vermelidir. Sıralama usulü ile atama yapılarak particilik önlenmiş olur.
İlan veren ve gerçekleri gören kardeşimizden beklediğimiz, bizimle işbirliği yaparak birlikte böyle bir düzenlemeyi sağlama imkânını aramamızdır. Bunlar ilânla değil, ilmî çalışma ve örgütle gerçekleşir.
SÜLEYMAN KARAGÜLLE
Yay. Haz.: REŞAT NURİ EROL
www.akevler.org (0532) 246 68 92